DR. CAN GÜRLESEL
Yılın ikinci yarısına girilirken iktisadi faaliyetler üzerinde birçok farklı unsur belirleyici olacak. Genel beklenti, normalleşme ile iktisadi faaliyetlerde ivmenin hızlanacağı yönünde. Dünyada ve Türkiye’deki normalleşmenin olası etkilerini değerlendirelim.
1. GELİŞMİŞ ÜLKELERDE BÜYÜK AÇILIŞ
2021’in ilk yarısında uygulanan aşılama programları önemli bir mesafe kaydetmiş olup yılın ikinci yarısında iktisadi ve sosyal faaliyetlerde tam açılma öngörülüyor. Yılın ikinci yarısı için öngörülen bu tam açılma, ‘grand reopening’ veya büyük açılma olarak adlandırılıyor. Büyük açılma ile 2020 yaz aylarından itibaren yaşanan kademeli toparlanmanın ise giderek hızlı bir ekonomik büyümeye dönüştüğü görülüyor. Buna bağlı olarak özellikle gelişmiş ülkelerde yılın ikinci yarısında hızlı ekonomik büyümeler bekleniyor. Hızlı büyüme, salgın ile ortaya çıkan kayıpları telafi edecek.
2. KÜRESEL ENFLASYON GEÇİCİ Mİ, KALICI MI?
Küresel ölçekte artan bir enflasyon yaşanıyor. Artan enflasyon karşısında salgın sonrası uygulanan destekleyici geniş para politikalarının devamına ilişkin de belirsizlikler yaşanıyor. Genel olarak enflasyonun geçici olacağı düşüncesi ağır basıyor. Ancak başta ABD merkez bankasında olmak üzere enflasyonun kalıcı olma endişeleri de artıyor. Muhtemelen ABD Merkez Bankası Fed, ağustos-eylül aylarında parasal genişlemenin sona erdirilmesine ilişkin öne çekilmiş bir takvim açıklayacak. Bu adım, gelişen ülkelerde faiz artışına ve para birimlerinde değer kaybına yol açacak.
3. İKTİSADİ VE SOSYAL FAALİYETLERDE HAREKETLENME
Türkiye’de, 1 Temmuz’dan itibaren iktisadi ve sosyal faaliyetlerde tam normalleşme başladı. Aşılamanın hızlanması ve 18 yaş üstü tüm nüfus için aşılamanın yapılıyor olması ile salgına karşı önemli bir ilerleme sağlandı. Bununla birlikte salgına karşı korunma tedbirleri başta maske uygulaması olmak üzere bir süre daha devam edecek. Aşılamanın tamamlanması ve yeni bir dalga yaşanmaması halinde eylül ayında tam normalleşme gerçekleşmiş olacak. İktisadi ve sosyal faaliyetlerde tam normalleşmeye geçiş ile ekonomide de canlanma beklentisi bulunuyor.
4. HAREKETLENMEYİ SINIRLAYACAK UNSURLAR OLABİLİR
İktisadi ve sosyal faaliyetlerde normalleşmeden işletmeler de azami oranda faydalanmaya çalışacak. Ancak normalleşme sürecinde işletmeler önemli sorunlar ve engeller ile karşı karşıya. İşletmelerin önemli bir bölümünde mali ve idari sıkıntılar devam ediyor. Yüksek enflasyon hane halklarının satın alma gücünü önemli ölçüde zayıflatıyor. Bu nedenle normalleşme döneminde talep artışı beklentilerin altında kalacak. İşletmeler yüksek maliyet artışları yaşıyor ve artan maliyetleri zayıf talep koşulları nedeniyle fiyatlarına yeterince yansıtamıyorlar. Pandemi sürecinde kullanılan destek kredileri ile işletmelerin borçları da önemli ölçüde arttı. Yüksek faizler ise hem kredi kullanımını engelliyor hem de mevcut finansman maliyetlerini artırıyor. İşletmelerin yaşadıkları bu sorunlar normalleşme ile beklenen canlanmayı sınırlayacak.
5. HAREKETLENME SEKTÖRLER VE FİRMALAR İÇİN FARKLI OLACAK
Yaz aylarında normalleşme ile iktisadi faaliyetlerde hareketlenme beklentisi oluştu. Ancak hareketlenme, sektörler ve firmalar için oldukça farklı olacak. Ayrıca hareketlenmeyi sınırlayacak birçok unsur da etkili olacak. Yine artan maliyetler ve enflasyon ile döviz kurları karşısında firmalar daha temkinli bir büyüme eğilimi içinde kalmalı. İktisadi faaliyetleri etkileyecek bir diğer önemli gelişme, enerji girdilerinde yaşanan fiyat artışları oldu. Pandemi döneminde uygulamaya alınan kısa çalışma ödeneği, ücret destekleri ve iş akdi fesih yasağı, 30 Haziran tarihi itibariyle sona erdi. Firmalar, bu nedenle istihdam ve işgücü politikalarını gözden geçirecek.
SON SÖZ
Normalleşme ile başlayacak hareketlenmeyi firmalarımız için iyi öngörelim, iyi hazırlık yapalım, fırsatlardan yararlanalım, riskleri iyi yönetelim.
09 Temmuz 2021 Cuma