2016 yılının olası koşulları önemli ölçüde şekilleniyor. Buna bağlı olarak işletmelerin öncelik vermesi gereken 8 başlık öne çıkıyor.
1. MALİYET YÖNETİMİ VE KONTROLÜ
2016 yılında ücretlerin artışı, döviz kurlarının ve enerji fiyatlarının artışı ile bunların etkileyeceği diğer fiyat artışları sonucu işletmelerin maliyetlerinde yüksek artışlar oluşuyor. İşletmeler bu zorunlu maliyet artışları karşısında mutlaka diğer maliyetlerini iyi yönetmeli, hammadde girdi fiyatlarındaki düşüşten de azami ölçüde yararlanmalı.
2. NAKİT VE ALACAK YÖNETİMİ; VADELER VE TEMİNATLAR
Piyasada nakit sıkışıklığı giderek artıyor ve ödeme vadeleri uzuyor. Nakit ihtiyacı firmaların diğer yükselen yükümlülüklerini karşılamak için ödemelerini geciktirmelerinden kaynaklanıyor.
3. BANKA KREDİLERİ
Bankacılık sektörü kendi koşulları ve mevcut bankacılık düzenlemeleri nedeniyle 2016 yılında yeni kredi vermede oldukça temkinli davranacak. Bu nedenle işletme sermayesi yönetimine, kredi limitlerine ve kredi yenilemelerine dikkat edilmeli.
4. YURT DIŞI İŞLERDE ALACAKLAR VE RİSKLER
Özellikle yakın ve komşu ülke pazarları ile ilgili üç sıkıntı yaşanıyor. Bunlardan ilki, çoğu enerji ihracatçısı bu ülkelerin gelirlerinin ve ödeme güçlerinin azalmış olması ile paralarının devalüasyon riski ile karşı karşıya olmaları. İkincisi siyasi ve güvenlik riskleri çok arttı. Üçüncüsü ise AB ile yapacağımız mülteciler anlaşması nedeniyle uygulayacağımız vize koşullarının dolaşımı engelleyebilecek olması. Bu nedenle yakın ve komşu ülke işlerindeki bu risklere dikkat edilmeli.
5. DÖVİZ KURLARINDAKİ HAREKETLİLİK
Yılbaşından bu yana döviz kurlarında ve paritelerde önemli bir hareketlilik yaşanıyor. Hareketliliği daha çok küresel gelişmeler artırıyor. Yurt içinde de siyasi ve jeopolitik gelişmeler etkili oluyor. Türk Lirası üzerinde değer kaybı baskısı sürüyor. Bu çerçevede dövizdeki hareketlilikler göz önüne alınarak esnek maliyet yapmakta ve fiyat vermekte fayda olacak.
6. DAHA YÜKSEK FAİZLERİN OLUŞTURACAĞI BASKI
2016 yılında enflasyonun yükselmesi ile ekonomi dışı risklerin artması sonucu faiz oranları da yükseliyor. Daha yüksek faiz oranları hem finansal borçlarda hem de ticari borçlarda etkili olacak ve maliyetleri artıracak. Bu nedenle finansman maliyetlerine dikkat edilmeli. Öz kaynak varlıklar artırılarak veya likit edilerek faizli borçlar azaltılmalı.
7. OLUŞABİLECEK YENİ BİR BEKLE-GÖR DÖNEMİ NEDENİYLE YATIRIMLARA DİKKAT
2016 yılında muhtemelen ücret ve gelir artışları ile birlikte iç talep daha canlı olabilecek. İç talep artışı yeni yatırımları da tetikleyecek. Ancak siyasi ve dış politik koşullar nedeniyle yeni bir bekle-gör dönemi oluşma riskine karşı yatırım kararları esnek olmalı ve daha çok öz kaynaklara dayandırılmalı.
8. KAMUNUN YENİ DESTEKLERİNDEN YARARLANMA
Hükümet oldukça geniş bir alanda önemli yeni destek unsurlarını uygulamaya geçiriyor. İşgücü, istihdam, Ar-Ge, girişimcilik, KOBİ’ler, ihracat, yatırım alanlarında verilen yeni destekler yakından izlenmeli ve kamunun bu olanaklarından uygun projeler ile azami ölçüde yararlanılmalı.
Son Söz; 2016 yılında riskler iyi yönetilirse fırsatlardan yararlanma olanağı artacak.
06 Mart 2016 Pazar