Dr. Can GÜRLESEL

Dr. Can GÜRLESEL

Diğer Yazıları

DR. CAN GÜRLESEL

Covid-19 salgını ile birlikte gelişmiş ülkelerin Çin ve Asya ülkelerine olan yüksek bağımlılıklarının yarattığı tedarik ve arz güvenliği sorunları ortaya çıktı. Bu nedenle gelişmiş ülkeler, Çin ve Asya ülkelerine olan bağımlıklarını azaltmaya yönelik olarak küresel tedarik zincirlerinde yeniden yapılanmayı hedefliyorlar.

1. PAZARLAR AZ SAYIDA TEDARİKÇİYE BAĞIMLILIKLARINI AZALTACAKLAR

Küresel tedarik zincirlerinin yeniden yapılanmasında temel amaç, tedarik ve arz güvenliğinin sağlanmasıdır. Bu amaçla kritik ürünlerde yurt içinden tedarik öne çıkacak. Yurt dışında tedarikte tedarikçi sayıları artırılacak. Tedarikçi çeşitlendirmeye gidilecek. Tedarikler daha çok bölgesel alanlardan yapılır hale gelecek. Covid-19 salgınının ikinci dalgası nedeniyle küresel tedarik zincirinde yeniden yapılanma süreci yavaşladı. Aşılama ile birlikte dünya genelinde bağışıklık kazanılması ve normalleşmeye geçiş ile birlikte küresel tedarik zincirlerinde yeniden yapılanma süreci hızlanacak. 2021 yılının ikinci yarısından itibaren küresel tedarik zincirlerinde yeniden yapılanma daha belirgin hale gelecek.

2. KÜRESEL TEDARİKTE YENİ EĞİLİMLER ORTAYA ÇIKIYOR

Küresel tedarikte yeni eğilimler yaşanmaya başlayacak. Tedarik mesafelerinin ve sürelerinin kısalması, tedarikçi sayılarının arttırılması, tedariklerin daha sık ve daha küçük partiler halinde yapılması, tedarik zincirlerinde bölgesel yeni ağlar kurulması. Ticaret anlaşmalarının yeni tedarik zinciri ağlarına göre yapılması, yeni tedarik zinciri ağlarına yönelik olarak yeni ticaret ve gümrük birliği alanları oluşturulması, mevcut yabancı sermayeli yatırımların bir bölümünün Asya’dan yeni tedarik zinciri ağları içine yer değiştirmesi. Alıcı-tedarikçi ilişkilerinin değer zinciri üzerinde genişletilmesi (sadece üretim yaptırmak değil). Yeni tedarik zincirlerinin oluşturulmasında güvenli ve yeşil üretimin ana kriter olarak kullanılması. Tedarik zincirlerinin dijital ağlar üzerinden kurulması ve tedarikte çevrimiçi B2B’nin payının ve öneminin artması.

3. TÜRKİYE’NİN KÜRESEL TEDARİK ZİNCİRİ DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE GÜÇLÜ YÖNLERİ

Sanayi üretiminde ürün ve sektör çeşitliliği ile gelişmiş yan sanayine sahip olması. Esnek ve hızlı üretim yapısı, yüksek ürün standartları ve standartlarda AB ile uyumu, güçlü lojistik firmalara ve hizmetlere sahip olması, yüksek liman ve taşımacılık kapasitesi (kara-deniz, demir, hava yolları) ile gelişmiş ihracat finansman olanaklarının bulunmasıdır.

4. TÜRKİYE’NİN KÜRESEL TEDARİK ZİNCİRİ DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE ZAYIF YÖNLERİ

Büyük ölçekli siparişler için birçok sektörde büyük ölçekli firma sayısının sınırlı olması. İmalat sanayinde kullanılan bazı kritik girdilerde yurt dışına bağımlı olunması, üretimde kullanılan birçok girdide Çin ve Asya ülkelerine bağımlılık, yüksek enerji, taşımacılık, girdi ve işgücü maliyetleri, sınırlı sürdürülebilirlik uyumu yüksek teknoloji kapasitesinin sınırlı olmasıdır.

5. TÜRKİYE’NİN KÜRESEL TEDARİK ZİNCİRİ DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE FIRSATLARI

Tedarik güvenliği eğilimi kapsamında potansiyel ülke olarak öne çıkması. Emisyon sınırlamaları kapsamında gelişen yakından tedarik eğilimi içinde Avrupa pazarına yakınlık avantajı, bölgeselleşme eğilimi içinde Avrupa için en güçlü potansiyel tedarikçi olması, AB pazarı için gümrük birliği ile sağlanan vergi avantajı ile yüksek navlun fiyatları karşısında yakından tedarikte Avrupa için en önemli potansiyel ülke olmasıdır.

6. TÜRKİYE İÇİN KÜRESEL TEDARİK ZİNCİRİ DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE TEHDİTLER

Yeşil mutabakat ve sürdürülebilirlik taleplerinin tedarikte belirleyici ana kriter haline gelmesidir. Türkiye’nin Paris iklim anlaşmasını onaylamamış olması, yeni tedarik işleri için yeni standart, sertifikasyon ve test gerekleri ve bunun alt yapısında dışa bağımlılık, Avrupa Birliği’nin yeni tedarikçiler için kuzey Afrika ve Balkan ülkelerine ağırlık vermesi; yeni Pan-euromed süreci hazırlığında bulunması. Avrupa Birliği’nin yeni nesil ticaret anlaşmaları ile Türkiye’nin AB ve ABD ile ilişkilerde yaşanan sıkıntılar. ABD’de yeni yönetimin Trans Atlantik ticaret görüşmelerini yeniden canlandırması ile Trans Pasifik ticaret anlaşmasını imzalaması.

SON SÖZ

Salgın ile birlikte yerinden oynayan küresel ticaret içinde Türkiye, yakaladığı fırsatları azami ölçüde değerlendirmeyi hedeflemeli.

29 Ocak 2021 Cuma