tatil-sepeti
Hikmet BAYDAR

Hikmet BAYDAR

Diğer Yazıları


Son zamanlarda ekonominin tüm aktörlerinin en çok merak ettiği konulardan biri, “TCMB, ne zaman faiz indirir?” sorusudur. En son açıklanan Para Politikası Kurulu toplantı özetinde de bu sorunun cevabı hakkında 

ipuçları aranıyor.

 

TCMB, yapmış olduğu açıklamada, faiz indirimi için neleri beklediğini açıkça ifade etti. TCMB, şu tespitleri açıkladı: “Mevsimsel etkilerden arındırıldığında, aylık tüketici enflasyonu önceki aya kıyasla yükselmiştir. Bu gelişmede, maktu vergi güncellemeleri ile yönetilen ve yönlendirilen kalemlerdeki fiyat artışlarının yanı sıra mevsimsel eğilimlerinin aksine artış sergileyen taze meyve ve sebze fiyatlarının etkisi belirgin olmuştur.”

 

Burada dikkatimizi çeken ifade, “maktu vergi güncellemeleri, yönetilen ve yönlendirilen kalemlerdeki fiyat artışları” cümlesidir. Bunun yanında mevsimsel eğilimlerin aksine artış sergileyen taze sebze ve meyve fiyatları da eklenince enflasyon yüksek çıktı.

 

VERGİ KALEMLERİNDEKİ ARTIŞ

Vergi kalemlerindeki artış etiket fiyatlarına da yansıdığından enflasyonu yükseltici etki yapar. Özellikle KDV yükselirse, etiket fiyatları tabii ki yükselecektir. Yönetilen fiyatlara gelince kamu zamları yani elektrik, su, akaryakıt fiyatlarındaki ciddi artışların enflasyona neden olacağını bilmemek mümkün değil. Demek ki zorunlu olarak yapılan, açık kapatmaya yönelik zamlar. Eğer devamı gelmezse önümüzdeki dönem aylık enflasyon rakamlarında olmayacaklar. 

 

TCMB tarafından açıklanan, “Ulaştırma hizmetleri fiyatları, temmuz ayında akaryakıt fiyatlarındaki artışı takiben yükseliş kaydetmiş, bu gelişmede şehir içi ve karayoluyla şehirlerarası yolcu taşıma ücretleri öne çıkmıştır” cümlesi de söylediklerimizi teyit eder niteliktedir.

 

Peki, mevsimsel eğilimlerin aksine artış sergileyen taze meyve ve sebze fiyatlarına ne demeli?

 

Demek ki ters giden bir şeyler var. Akaryakıt, elektrik gibi girdi fiyatları artarken maliyetlerin artmaması mümkün mü? O zaman yeni maliyet hesaplarıyla oluşan fiyatlar da enflasyonu yukarı doğru itiyor. Ancak bütün bu maliyet artışlarına rağmen fiyatlar bu kadar kolay artıyorsa yine ters giden bir şeyler var demektir. Örneğin sırtını Euro bazlı ihracata dayayanlar iç piyasada karaborsa oluşturmaya çalışıyor olabilir mi? Bu konuda Ticaret Bakanlığımızın sahada ciddi çalışmaları var. Bulduğuna da ceza yazmadan geçmiyor. Ancak kısa sürede tüm ekonomiyi baştan aşağı denetlemek zor. O yüzden fiyatı fazla artan taze tarım ürünleri ile ilgili bir komisyon kurularak ciddi bir analiz yapılmasına ihtiyaç var görünüyor.

 

AYLIK ENFLASYON YÜZDE 2 OLURSA

Peki, tüm bunlardan sonra TCMB faiz indirir mi? Ya da ne zaman indirir, sorusuyla ilgili ipuçlarına bakalım. Yapılan açıklamada, “Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir.

 

 Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” deniliyor. Buradan şu mesajı alıyoruz. Aylık enflasyonun şu anki seviyeleri tatmin edici değil ve belirgin bir düşüşe ihtiyaç var. Son 5 ay bu oran aylık ortalama yüzde 2 gibi olursa TCMB’nin yıllık yüzde 38 enflasyon nokta hedefi gerçekleşecek demektir. Aylık 2 seviyeleri önemli. O zaman faiz indirimi TCMB gündemine girebilir. Ağustos enflasyonuyla yüzde 50’ler, aylık enflasyonda da yüzde 2’li rakamlar, bu zemini hazırlayabilir. Kasım ayında da faiz indirimi gelebilir. Bu seneyi de 250 baz puanlık 2 indirimle yüzde 45 politika faiziyle kapatabiliriz. Çünkü yıllık enflasyon da bu seviyelere inebilir. 

02 Eylül 2024 Pazartesi