Son zamanlarda tarım ürünlerinin enflasyona etkisi yetkili kişiler tarafından bol bol dillendirildi. Öyle ki don olayları, sel, kuraklık vb. afetler, gıda fiyatlarının yüksek kalmasının sorumlusu olarak ilan edildi.
Şimdi tarım ürünleri fiyat gelişimi bize ne sinyaller veriyor, ona bakalım. Tüik tarafından açıklanan ekim ayı tarım ürünleri üretici fiyat endeksine baktığımızda, ekim 2025’te endeksin yıllık bazda yüzde 45.40, aylık ise yüzde 4 arttığını görüyoruz. Daha detaylı baktığımızda, aylık bazda, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 4.13 artış, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 2.35 artış, balık ve diğer balıkçılık ürünleri, su ürünleri, balıkçılık için destekleyici hizmetlerde yüzde 1.84 artış gerçekleştiğini, ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünlerde yüzde 12 artış, çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünlerde yüzde 1.32 azalış, canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 1.75 artış gerçekleştiğini görüyoruz.
Burada dikkatimizi çeken kısım, özellikle tek yıllık bitkisel ürünlerde aylık yüzde 12 artış olmasıdır. Bilahare tarım ve hayvancılıkla ilgili hizmetlerde aylık yüzde 4.13 artış da son derece önemli.
yumurta bir hayvansal üründür ve yumurta ihracatında ciddi yükselişler yaşanırken, ihracat nedeniyle iç piyasa fiyatlarında da ciddi yükselişler gerçekleşmişti. Bunun üzerine Ticaret Bakanlığı yumurtaya fon koyarak fiyat artışını dizginlemeye çalışmıştı. Türkiye’den ABD’ye yumurta ihracatı Ocak 2025’te 2.3 milyon düzine iken Nisan 2025’te 5.5 milyon düzineyi aşması, ABD’de yumurta fiyatlarını 8 dolardan 3 dolara kadar düşürürken, Türkiye’de de yumurta fiyatlarının yüzde 50’den fazla artmasına neden olmuştu.
İHRACATA FON VEYA KOTA
Tarım ürünleri rekoltesi konusunda önemli kaygılar var. Mevsimsel değişiklikler nedeniyle rekolte kaybı yaşanacağı düşünüldüğünden, rekolte düşüşü nedeniyle ürünlerde fiyat yükseliş baskısı hissedilecektir. ürünlerin ihracatındaki artış ise fiyatlama konusunda ciddi sorunlar oluşturabilir. işte o zaman gıda nedeniyle enflasyonun düşürülemediğini konuşabiliriz. Bu durumda Tarım Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı’nın koordineli çalışarak rekoltesi düşen ürünlerin tespit edilerek ihracatına fon konulması veya kota koyulması gerekir.
Tüik tarafından açıklanan 2025 eylül ayı inek sütü üretim verisine baktığımızda, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1.7 azalma olduğu, ocak-eylül dönemi karşılaştırmasında ise yüzde 0.3 oranında bir artış sağlanabildiği görülüyor. Süt ve mamulleri ürünlerinde üretimin artması, bu hammadde fiyatının yükselmesi demektir. Ayrıca süt ve sütten yapılan ürünlerde ihracatın artması da fiyatların artacağı anlamına gelir. kümes hayvancılığı üretimine baktığımızda 2025 eylül ayında, 2024 yılı eylül ayına göre tavuk yumurtasında üretim 1,828,030.000 adetten 1,731,478.000 adede yüzde 5.3 düşmüştür.
rekoltelerin hassasiyetle takip edilmesi gereken bir dönemdeyiz. üretimi mevsimsel koşullarla azalan ürünlerin ihracatının azaltılması, enflasyonla mücadele açısından elzemdir. Aksi halde kendi ürettiğimiz ürünleri çok daha pahalı fiyatlarla yerken, ihracat yaptığımız ülkeler ucuz TL nedeniyle kendi ülkelerinde enflasyonu düşürmede başarılı olacaklardır. Bu durumda kaybeden biz olacağız.