Hüseyin Öztürk
Orta Asya’dan başlayan göçün, Anadolu topraklarında hitama ermesiyle kurulan Selçuklu ve Osmanlı devletleri; ilim, kültür, sanat, tarih, din ve ekonomik hayatlarını önce topraklarımızda benimsetmiş, yaşatmış, daha sonra da ticaretle dünyanın her yanına ulaştırarak; tarihimizi, medeniyetimizi, kültürümüzü sevdirmiş ve örnek aldırtmıştır.
“Tarihsiz coğrafya, coğrafyasız tarih olmaz” ilkesi, insan merkezli medeniyetimizin ana temellerinden biridir. Bu temelin sağlam atılması, devletin devamının garantisi olarak görülmüş ve sadece ticarette değil, devletin bütün kurumlarında işler hale getirilmiştir.
Bu anlamda öncülerden biri de ahiliğin uygulamasıdır. Geçtiğimiz yazımızda ‘2021 Yılının Ahilik Yılı’ ilan edildiğinden bahis açarak, Ahi Evran hakkında bilgi aktarmıştık.
Bugün de ahiliğin insana hizmet eden her meslekten herkese yüklediği vazifelerden bazılarını zikredelim. Ahiliğin öğretisinde insanın gönlü esas alınmış ve kurallar ona göre belirlenmiştir.
***
Tavsiyeler şöyledir:
- Evden çıkarken evdekilerin gönlünü alarak çıkmalı! Endişeli ve öfkeli çıkmamalı! Böyle çıkılırsa evdekiler o endişeli hal ile yaşarlar.
- Evden çıkıp yürürken sert yürümemeli ve dalgın olmamalı! Yolda yürüyenleri rahatsız edecek ne varsa onları ortadan kaldırmalı!
- İnsanları rahatsız etmeyecek şekilde çevresine bakmalı, yürümekte zorlanan ve yardıma muhtaç insanlara yardım edilmeli! Diğer insanlara korku, endişe yerine güven sunmalı!
- Kimsenin ardına bakmamalı veya hakkında olumsuz bir düşünceye sahip olmamalı!
- Büyüklerin, ustaların, bilginlerin, öğretmenlerin önünden yürümemeli!
- İyi huylu ve güzel ahlâklı olmalı! İşinde ve hayatında doğru, güvenilir ve inanılır olmalı!
- Ahdinde, sözünde ve sevgisinde vefalı ve takipçisi olmalı!
- Sözünü bilmeli, sözünde durmalı, söylediğini yapmalı!
- Hizmette herhangi bir ayrıma gitmemeli, herkese eşit davranmalı!
- Yaptığı iyilikten karşılık beklememeli, öyle bir imada bulunmamalı!
- Güler yüzlü, tatlı dilli olmalı, hataları yüze vurmamalı!
- Dostluğa önem vermeli, kötülük yapanlara ve düşünenlere iyilikte bulunmalı!
- Tevazu sahibi olmalı, hiç kimseyi azarlamamalı!
- Dedikodudan uzak durmalı ve asla yanaşmamalı! Şahit olunmayan ve şahit olunsa bile araştırmadan, soruşturmadan başkalarına aktarmamalı!
- Komşularına iyilik etmeli, yardımlarına koşmalı, beklenti içerisinde olmamalı!
- İnsanların işlerini yürekten, riyasız ve beklentisiz bir şekilde yapmalı! Emanete asla hıyanet etmemeli! Sabır ehli olmalı, cesur, ikram ve kerem sahibi olmalı!
- Öfkeyi kovmalı, hatalı ya da suçlulara iyi ve yumuşak bir huyla davranmalı!
- Sır sahibi olmalı ve saklamalı! Sırrı ifşa etmek kötülüklerin başıdır!
- Kimsenin gelmesini beklemeden ona gitmeli, akraba ve dost ziyaretlerinde bulunmalı!
- Özü, sözü, dışı, içi bir olmalı, kötü fiil ve sözlerden uzak kalmalı!
- Geçimini, barınmasını, üstlendiği kimseleri gözetleyip korumalı ve kollamalı!
- Hileli ve çürük mal satmaktan kaçınmalı ve mutlak uzak durmalı!
- Bir başkasının imal ettiği veya başka yerden aldığı mal taklit edilmemeli!
- Yaş ve kuru hiçbir malzeme noksan tartılmamalı, terazi ve kantarlar kontrol edilmeli!
- Hırsızlık başta olmak üzere sahte ve kalitesi düşük hiçbir şey satılmadığı gibi üretilmemeli!
***
Sözü Ahi Evran’ın çağdaşı Mevlana Hz.lerinin ahiliğe yaptığı şu katkıyla bitirelim:
“Akıl sahipleri için bir yerde oturup kalmakta rahat yoktur. Durgun suların bozulduğunu bilirim. Ama su akarsa temiz ve güzel olur.
Aslan bile inini terk ederse avlanır. Ok yayından ayrılmadan hedefini bulabilir mi hiç?
Güneş hareketsiz dursaydı, yörüngesinde insanlar bıkardı ondan! Yerinde, yatağında duran altın topraktan farksızdır. Ud yerinde kalsaydı bir çeşit odun olarak kalırdı.”
19 Mart 2021 Cuma