tatil-sepeti
Dr. Can GÜRLESEL

Dr. Can GÜRLESEL

Diğer Yazıları

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, yurtiçi ve yurtdışı ekonomik gelişmeleri en iyi izleyen ve değerlendiren kamu kurumu olmayı sürdürüyor. Bu nedenle Merkez Bankası’nın kararları ve bu kararların gerekçeleri önemli ölçüde yol gösterici oluyor. Merkez Bankası, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaptığı iki toplantıda da faizleri indirmiş ve böylece piyasalara moral kaynağı oldu. Merkez Bankası’nın faiz indirimleri kadar indirimin gerekçeleri ve ekonomik değerlendirmeleri de yakından izlenmeli. Bu kapsamda Merkez Bankası’nın son faiz indirimi kapsamındaki gerekçelerini değerlendirelim;

1. MERKEZ BANKASI FAİZ İNDİRİMLERİNİ SÜRDÜRDÜ, FONLAMA MALİYETİ DÜŞECEK

Merkez Bankası gecelik borç verme faiz oranını yüzde 8.75’ten yüzde 8.5’e indirdi. Geç likidite penceresi uygulaması çerçevesindeki borç verme faiz oranını ise yüzde 10.25’ten yüzde 10’a indirdi. Merkez Bankası böylece yaşanan olumsuz gelişmelere ve risklere rağmen faiz indirimine gidilecek koşulların olduğunu gözlemledi. Merkez Bankası’nın bu gözlemi ekonomi için de moral kaynağı olacak. Merkez Bankası’nın faiz indirimi efektif olarak ise bankaların fonlama maliyetlerinin düşmesine katkı sağlayarak kredi faizlerinin düşmesine de destek olacak. Bununla birlikte Merkez Bankası’nın bundan sonra faiz indirimi için alanı kalmamış gibi görünüyor.

2. KREDİ FAİZLERİ MEVCUT MALİYET YAPISI VE RİSKLER NEDENİYLE YETERİNCE DÜŞEMİYOR

Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine rağmen kredi faizleri yeterince düşmüyor. Bunun üç önemli nedeni bulunuyor. Birincisi bankalar başta mevduat olmak üzere içeriden yeterince kaynak bulamıyor ve bu nedenle mevduat faizleri düşmüyor. İkincisi, bankaların aracılık maliyetleri halen yüksek ve kredi kullanan müşterilerin kredi faizlerinin yaklaşık yüzde 22’si aracılık maliyetleri olarak kamuya gidiyor. Üçüncü neden ise 15 Temmuz sonrası oluşan koşullar içinde artan firma riskleri ve belirsizlikler nedeniyle kredi faizleri de istenildiği kadar düşemiyor. Bankalar ayrıca firmalar ile ilişkilerinde de daha hassas davranıyor. Kredi yenilemede, teminat alımında, çek ve senetlerin kabulünde, yeni kredi vermede bankalar haklı olarak daha dikkatli karar alıyor.

3. İÇ TALEPTE BİR MİKTAR YAVAŞLAMA YAŞANIYOR

Merkez Bankası, iç talep bir miktar yavaşlama olduğunu tespit etmiş olmakla birlikte iç talep halen büyümeye pozitif katkı veriyor. Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi de sürüyor. Bu çerçevede iktisadi faaliyet ılımlı ve istikrarlı büyüme eğilimini koruyor. Merkez Bankası’na göre 15 Temmuz’un iktisadi faaliyetler ve büyüme üzerindeki yavaşlatıcı etkisi sınırlı kalacak. Turizm gelirlerindeki azalmaya karşın cari dengedeki iyileşme de sürecek.

4. 15 TEMMUZ SONRASI MALİ PİYASALARDA YAŞANAN KAYIPLAR BÜYÜK ÖLÇÜDE TELAFİ EDİLDİ

Merkez Bankası, faiz indirimi gerekçelerinden biri olarak da temmuz ayı ortasında yaşanan yurtiçi gelişmelerin mali piyasalar üzerindeki olumsuz etkisinin büyük ölçüde telafi edilmiş olmasını gösteriyor. Küresel risk iştahındaki artış ve alınan tedbirler sayesinde kayıplar büyük ölçüde geri alındı. Ayrıca, sıkı para politikası duruşu, temkinli makro ihtiyati politika çerçevesi ve 2015 Ağustos ayında yayımlanan yol haritasında belirtilen politika araçlarının etkili bir şekilde kullanılması da ekonominin 15 Temmuz benzeri şoklara karşı dayanıklılığını artırdı.

5. ENFLASYONDA FAZLA İYİMSERLİK SERGİLENMİŞ

Merkez Bankası’nın temel işlevi fiyat istikrarı olmakla birlikte tüketici enflasyonu ve çekirdek enflasyon yüzde 9.0’lara yakın seyrediyor. Buna rağmen faiz indirmeyi sürdüren Merkez Bankası, enflasyon konusunda fazla iyimser değerlendirmeler yapıyor. Nitekim Merkez Bankası, son aylarda belirgin artışlar gösteren işlenmemiş gıda fiyatlarının kısa vadede aşağı yönlü düzeltme yapabileceğini öngörüyor. Çekirdek enflasyonun ise kademeli düşeceği bekleniyor.

Ancak enflasyondaki gelişmeler bu beklentileri doğrulamıyor.

Son Söz: Merkez Bankası, son faiz indirimi ile hem moral verdi hem de büyümeyi destekledi ancak enflasyon hedefine ulaşmayı da bir başka bahara bıraktı.

29 Ağustos 2016 Pazartesi