Büyük şehirlerde yatırım teşviği mutlaka devreye alınmalı. Çünkü emek yoğun sektörler rakip ülkelerle ancak büyük şehirlerde oluşturdukları katma değer ile rekabet edebiliyor.
1. EMEK YOĞUN SEKTÖRLER, RAKİPLERİ İLE ANCAK BÜYÜK ŞEHİRLERDE OLUŞTURABİLDİKLERİ YÜKSEK KATMA DEĞER İLE REKABET EDEBİLİYOR
Emek yoğun sektörler, rakip ülkeler karşısında ancak yüksek katma değerli üretim, yüksek işgücü verimliliği, pazarlara yakınlık ve hız, tasarım kapasitesi ve de kaliteli-yenilikçi lojistik olanaklarının bulunduğu büyük şehirlerde üretim ile rekabet edebiliyor. Bu nedenle büyük şehirlerde yatırım teşviki mutlaka devreye alınmalı. Bu niteliğe sahip büyük şehirlerdeki üretici firmaların 5. ve 6. bölgelerdeki yatırımları büyük ölçüde ilave ve maliyetleri paçal olarak azaltma yatırımları. Üretim kapasitesinin tamamen taşınması söz konusu olmuyor.
2. AZ GELİŞMİŞ BÖLGELERDE YATIRIMLARI YAPILABİLİR OLMAKTAN ÇIKARAN BİRÇOK EKONOMİK UNSUR VAR
5. ve 6. bölge teşviklerinde halen yapılabilirliği engelleyen ekonomik unsurlar bulunuyor. Bunlar; yüksek ulaştırma ve lojistik maliyetleri, işgücü verimliliğinin düşük olması, nitelikli işgücü bulma zorlukları, ilave enerji maliyetleri (mevsimler itibariyle aşırı soğuk ve sıcaklar nedeniyle), tasarım ve diğer nitelikli insan kaynağının bölgeye gitmesindeki zorluklar ve benzerleri.
3. AZ GELİŞMİŞ BÖLGELERE TAŞINMA TEŞVİKLERİNDE EKSİKLİK BULUNUYOR
5. ve özellikle 6. bölge illerine yatırımlarda taşınma teşviği, mevcut hali ile etkili olmuyor. Taşınma desteği daha kapsamlı olmalı. Öncelikle taşınan firmalara 1-2 yıl boyunca vergi ve benzeri istisnalar tanınarak, taşınmadan mütevellit ortaya çıkacak yükleri hafifletilmeli. Ayrıca, zorunlu işten çıkarmalar nedeniyle ortaya çıkan kıdem tazminatı yükü, taşınmayı engelleyen en önemli unsur oluyor. Bu konuda da ödemelerin zamana yayılmasını sağlayacak bir düzenleme yapılmalı. 5. ve yine özellikle 6. bölgedeki yeni yatırımlarda, büyük şehirlerdeki mevcut makine parkının teşvikler kapsamında taşınması ve kullanılmasının önü açılmalı. Firmaların yeniden makine yükü altına girmesine ve Türkiye’nin yeniden makine ithal etmesine yol açan bu sınırlama kaldırılmalı.
4. BÜYÜK ŞEHİRLERDEKİ ÜRETİM KAPASİTELERİ ESKİYOR
Büyük şehirlerdeki üretim kapasiteleri giderek eskiyor. Önümüzdeki dönemde yüksek bir yenileme ihtiyacı bulunuyor. Ancak mevcut teşvik sisteminde 1. ve 2. bölgede modernizasyon yatırımlarının teşvik edilmemesi nedeniyle eski makine parkları ile üretim sürdürülüyor. Bu nedenle modernizasyon yatırımları 1. ve 2. bölgede mutlaka teşvik edilmeli.
5. SANAYİ 4.0 YATIRIMLARI ÖNCELİKLE BÜYÜK ŞEHİRLERDE YAPILABİLİR
Sanayi 4.0, sanayi kollarını farklı ölçülerde etkilemeye başladı. Emek yoğun sektörler de bu etkiyi hissetmeye başladı. Emek yoğun sektör firmaları ancak yüksek yetkinliklerin bulunduğu büyük şehirlerde Sanayi 4.0 sürecine uyum sağlayabilecek. Bu nedenle yatırım teşvikleri bu gözle yeniden değerlendirilmeli.
6. TÜM TEŞVİKLERİ BİR ARADA KULLANABİLECEK FİRMALAR DAHA ÇOK BÜYÜK ŞEHİRLERDE YER ALIYOR
Yatırım teşvikleri dışındaki ihracat, istihdam ve tasarım desteklerinin sektör tarafından oldukça geniş ölçüde kullanıldığı görülüyor. Ancak bu teşvikler de daha çok büyük illerdeki firmalar tarafından kullanılıyor. Firmaların yetkinliklerinin bir arada teşviki amacıyla da gelişmiş bölgelerde yatırım teşvikleri verilmesi uygun olacak. Örneğin hazır giyim sektöründe Ur-Ge projeleri büyük şehirlerde uygulanıyor. Ur-Ge projeleri ile rekabet gücü artan firmalar, bulundukları illerde yeni yatırımlar için teşvik alamıyor ve Ur-Ge projelerinde elde edilen çıktılar sınırlanıyor. Büyük şehirlerde Ur-Ge projelerine katılan firmalara yine büyük şehirlerde 6. bölge yatırım desteklerinin uygulanması faydalı olacak.
Son Söz: Yatırımları artırmak için yeni teşvikler vermek kadar mevcut teşviklerde iyileştirmeler yapmaya da önem vermeliyiz.
19 Şubat 2018 Pazartesi