tatil-sepeti
Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ

Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ

Diğer Yazıları

PROF. DR. AHMET EMRE BİLGİLİ

İbn Haldun’un ünlü eseri Mukaddime’nin Dergâh’tan çıkan Süleyman Uludağ çevirisini, Hacettepe’de sosyoloji öğrencisi iken almış ve okumuştum. Akademik ve bürokratik hayatımda bu esere çeşitli defalar belli konular için çok kez müracaatım olmuştur. Yakın zamanda ise hissettiğim ihtiyaç üzerine altını çizerek, notlar alarak tekrar baştan sona hatmettim. Bunları, geçtiğimiz hafta İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi’nin açılış töreninde bu ülkenin liderinin yaptığı mükemmel konuşmaya şahit olduğumuz için ifade ettim. Mukaddime’den yola çıkarak; kültür, eğitim ve siyasete ilişkin geniş bir vizyonla, kü-yerel geçerliliği ve derinliği olan bir metin dinledik. Şimdiye dek kültür ve eğitim söz konusu olduğunda kültürü ön plana alan eğitimi de ardından sıralayan bir konuşma akışı olurdu. Fakat bu kez eğitimi önceleyen ve eğitimin ayrıntılarına giren detaylı bir konuşma dinledik. Kültür de ardından geldi. Konuşma içeriğinin özü; bu iki alanda da henüz istediğimiz başarıya ulaşamayışımızdı.

Aslında, 13 sene Kültür Bakanlığı’nda, 6 yıldır da Milli Eğitim’de görev yapan bir akademisyen olarak bunun sancısını iliklerimize kadar hissettiğimiz doğrudur. Tam başarıyı yakalayamamış olmamızın nedenlerinin hem teorik hem de uygulama tarafını bilenlerden ve bununla da dertlenenlerdeniz. Bu alanda artık Ergenekon gibi bir çıkış yolu bulmamız gerektiğine inanırız. Aslında hem yetişmiş insan kaynağı hem de birikim olarak mevcudiyetimiz, çıkış yolunun rahatlıkla başarılabileceğini gösterir. Zira eğitim ve kültür açısından başarılı bir çıkış yapamaz isek fikri bir iktidarın olamayacağını anlamış olduk. Burada en önemli hareket noktamız; ‘usûl esastan mukaddemdir’ Mecelle kaidesinin gereğini sıkı bir çalışma sonucu tatbik ederek ve işin devamlılığını da sağlayarak fikri açıdan sağlam bir başlangıç yapmamızdır. Güçlü bir maarif felsefesi üzerinde anlaşmadan yola çıkılamaz, yol da alınamaz. Bu gerçeği bilerek adımlar atmamız gerekir.

Bilindiği üzere seferberlik kavramı, olağanüstü dönemleri çağrıştırır ve genellikle askeri anlamda kullanılır. Aslında her tema ile ilgili olağanüstü bir durum yaşanıyorsa, hedefe ulaşmak için de üstün bir gayret gerektiriyorsa seferberlik hali oluşmuş demektir. Seferberlikte, birlik dirlik içerisinde hedefe kilitlenmek ve olağan dışı bir gayret göstermek icab eder. Türklerin kültürü, karakter olarak seferberlik anlayışına uygun olup bu şekilde hedefe daha disiplinli bir şekilde ulaşıyorlar.

SEFERBERLİĞİN BAŞKA NEDENİ

Bildiğimiz gibi, pandemi nedeniyle devletler ve bütün insanlık zor günler geçiriyor. Devletlerin beslendiği mali kaynaklar da tehlike noktasına geldi. Ticaret, sanayi, üretim, tüketim ve sivil toplum, problemi bir bütün olarak yaşıyorlar. Tüm alanlarda nasıl bir değişim-dönüşüm olacağını öngörmek zor görünüyor. Hayatın her alanını etkileyen ve tekrar başa döndüğümüz bir salgını acımasız sonuçlarıyla birlikte bütün dünya ile eş zamanlı yaşıyoruz.

Ülkemizde artık herkes çarkların dönmesi gerektiğine inanıyor. Bu yüzden de hepimiz sosyal hayatın içinde var olarak yaşamaya ve salgın ile mücadeleye devam edeceğiz. Çarklar dönmez ise hayatın zorlukları daha da artacak ve zorlaşacak anlaşılan. Tüm bunların merkezinde ise çocukların eğitimi konusu var. Dolayısıyla okullar bütün öğrencileriyle hayata devam derlerse hayat daha karmaşık hale gelmeyecek görünüyor. Eğitimin bir şekilde durması veya fonksiyonunu tam olarak yerine getirememesi ‘bir neslin kaybedilmesi’ tehlikesi ile ilgili bir husustur ki, bunun faturasının ve vebalinin daha ağır olacağını hepimiz biliyoruz.

Tüm bu sebeplerle içerisinde bulunduğumuz ve pandemi nedeniyle de olağan dışı bir hal alan bu açmazdan Ergenekonvari bir yol bularak çıkmamız gerekiyor. Cumhurbaşkanı da bunun altını vurgulayarak çizmiş oldu. Bunun için de yetişmiş insanımız da, aklımız da fikrimiz de mevcut. Birlik ve dirlik içinde, sağlam bir usul izleyerek ve hedefe kilitlenerek seferberlik hali içinde çalışmamız gerekiyor. Zira seferberlik, menzile kısa yoldan ulaşmanın da adıdır. Ülkemizin birikimine ve liderin önderliğine sarsılmaz bir şekilde güveniyoruz.

23 Ekim 2020 Cuma