Batılı ülkeler bir süredir Çin’in fazla kapasitesinden şikayetçiydi, şimdilerde ülke yönetimi ‘zararlı rekabet’ konusuna eğiliyor. Meselenin özünde ülkenin idari yapısı var.
ADEMİ MERKEZİYETÇİ YAPI
Çin idari olarak eyaletlere, eyaletler il, iller bölge, bölgeler de ilçe olarak adlandırabileceğimiz birimlere bölünmüştür. Her katman işlerini büyük ölçüde üst katmanlardan bağımsız yürütür, kendi sorumluluk alanındaki kararları kendi alır. Bu çerçevede merkezi yönetim ülkedeki 50 milyon kadar parti ve devlet görevlilerinin beş bin kadarının atamasını yapar. Ancak merkez üst düzey yönetici pozisyonlarının atama ve terfi koşullarını belirler. Yerel yöneticilerin terfileri sorumlu oldukları bölgenin ekonomisinin gelişimi ve merkezi yönetimce belirlenen öncelikli alanlardaki başarılarına bağlıdır.
ADEMİ MERKEZİYETÇİ YAPININ YARARLARI
Bu yapı yerel yönetimleri bir ekonomik gelişme yarışı içine sokar. Yerel yönetimler, özellikle belirlenmiş öncelikli alanlarda, bölgelerine yatırım çekmek, yeni şirketler kurulmasına önayak olmak, bunları desteklemek için var güçleriyle çalışırlar. Bunun sonucu olarak merkezi yönetim bir sektörü öncelikli olarak belirlediğinde kısa süre içinde hemen her eyalet ve ilde, birçok bölgede üreticiler bitiverir. Bunlar bir süre sonra ölesiye rekabete girişir. Bu rekabet süreci ülke ve dünya ölçeğinde son derece rekabetçi üreticiler ortaya çıkarır. Elektrikli otomobiller örneğinde, ülke yönetimi sektörü öncelikli olarak belirledikten sonra ülke genelinde bu sektörde faaliyet gösteren yüzlerce firma ortaya çıktı, sonuçta da Çin bu sektörde dünya lideri konumuna geldi. Bu, güneş enerjisi sistemleri, rüzgar tribünleri gibi birçok sektörde tekrarlanan bir hikaye.
VE ZARARLARI
Bu yapı içinde yerel yönetimler bölgelerini, şirketlerini kollarlar; örneğin resmi araç alımlarında yöre şirketlerininkiler seçilir. Bu, yerel şirketlerin kayırıldığı, diğer şirketlerin işlerinin zorlaştırıldığı bir yerel korumacılık şekli de alır zaman zaman. O meşhur 1.4 milyarlık pazarın aslında çok sayıda küçük pazara bölünmesi demek olur bu. Öte yandan, yerel yönetimler bölge şirketlerinin verimli olsun olmasın, kapanmasına, iflasına izin vermezler, ekonomiye etkisi ve öncelikli sektör başarıları açısından olumsuz etkisi nedeniyle.
FAZLA KAPASİTE-ZARARLI REKABET
Batı ülkeleri yönetimleri bir süredir Çinli üreticilerin elektrikli otomobiller ve yeşil enerji sistemleri başta, dünya piyasalarını ele geçirmelerinden şikayet ediyor. Bunu ülkenin sanayi yatırımlarının aşırı düzeyde olması, bunun fazla kapasiteye yol açtığı, ürünlerin iç pazarda tüketilemeyip dış pazarlara taştığı şeklinde yorumluyordu. Çin’in buna cevabı, ona fazla kapasite değil, rekabet gücü derler şeklindeydi. Ancak son zamanlarda Çin’de yönetim, birçok sektörde kârları sürdürülemez düşük düzeylere çeken ‘zararlı rekabet’ için çözüm arıyor, sorunu yerel yönetimlerin her alanda kontrolsüz yatırımlarına ve başarısız şirketlerinin kapanmasını önlemelerine bağlıyor.