Türkiye ile ABD arasında siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerde dalgalanmalar devam ediyor. Özellikle ABD tarafında alınan kararlar ve yapılan açıklamalarda tutarsızlık sürüyor. Bunun en son örneğini ticaret alanında yaşıyoruz. ABD, bir yandan Türkiye ile karşılıklı ticareti 75 milyar dolara çıkarmak istediğini açıkladı, ancak sonrasında da Türkiye’yi genelleştirilmiş ticaret sisteminden (GTS) çıkarmak istediğini ilan etti. Konuyu değerlendirelim:
1 - ABD’NİN ÇEŞİTLİ TİCARET ANLAŞMALARI NEDENİYLE TÜRKİYE DEZAVANTAJLI KONUMDA
ABD birçok ülke ve bölgeye ticarette avantajlar sunan ticaret anlaşmaları yapıyor. Ancak ABD ile Türkiye arasında böyle bir ticaret anlaşması yok. Bu nedenle Türkiye ticaret anlaşması yapılan diğer ülkelere göre dezavantajlı konumda kalıyor. Türkiye’nin ABD’ye ihracatta tek avantajı olan genelleştirilmiş tercihli sistem içinde ihracat yapması. Bu nedenle Türkiye bu sistem içinde kalmalı.
2 – TÜRKİYE, AB İLE OLAN GÜMRÜK BİRLİĞİ NEDENİYLE ABD’YE İLAVE OLANAKLAR SUNAMIYOR
Türkiye, dış ticaret rejiminde AB ile olan Gümrük Birliği nedeniyle AB dış ticaret rejimine paralel hareket ediyor. Bu nedenle de ABD ile ticaretinde AB’nin dış ticaret rejimine bağlı kalıyor ve ABD’ye ilave ve farklı avantajlar sunamıyor. ABD’nin genelleştirilmiş tercihli ticaret sistemini kaldırması halinde iki ülke arasında hiçbir özel uygulama kalmayacak.
3 - TÜRKİYE, ABD’NİN GENELLEŞTİRİLMİŞ TERCİHLİ SİSTEMİ İÇİNDE 1.8 MİLYAR DOLAR İHRACAT YAPIYOR. BU RAKAM ABD’NİN TOPLAM İTHALATI İÇİNDE ÖNEMSİZ KALIYOR
Türkiye, GTS kapsamında ABD’ye 2018’de 1.8 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. İhraç edilebilen 995 ürün bulunuyor. Türkiye’nin ABD’ye 2018 toplam ihracatı 8.3 milyar dolar. GTS ile yapılan ihracatın payı yüzde 21.7. Türkiye, ABD genelleştirilmiş tercihler sisteminden faydalanan ülkeler arasında Hindistan, Tayland, Brezilya ve Endonezya’nın ardından beşinci sırada yer alıyor. Bu veriler değerlendirildiğinde ABD’nin 2.56 trilyon dolar olan 2018 toplam mal ithalatı içinde Türkiye’nin GTS kapsamındaki ihracatı sadece binde 1’in altında pay alıyor.
4 - GENELLEŞTİRİLMİŞ TERCİHLİ SİSTEMİN KALDIRILMASI ABD İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ 75 MİLYAR DOLAR TİCARET HEDEFİYLE UYUMLU DEĞİL
Türkiye ile ABD, ikili ticaretin geliştirilmesini hedefliyor. Bu çerçevede ikili ticaretin 75 milyar dolara yükseltilmesi öngörülüyor. Ancak genelleştirilmiş tercihli sistemin kaldırılması, bu ticaret hedefi ile uyumlu değil. Hedefe ulaşılması iki ülkenin karşılıklı ticareti kolaylaştırıcı adımlar atması ile mümkün olacak. Türkiye’nin ABD’ye ihracatında yararlandığı tek kolaylaştırıcı uygulama da genelleştirilmiş tercihli sistem.
5 - ABD’NİN TÜRKİYE’Yİ GTS DIŞINA ÇIKARMASI İTHALATINI DAHA PAHALI HALE GETİRECEK. TÜRKİYE’NİN İHRACATI DA ZORLAŞACAK
ABD’nin Türkiye’yi GTS dışına çıkarması halinde ABD’li ithalatçılar yine de Türkiye’den ithalata devam etmesi halinde gümrük vergisi ödemek zorunda kalacak. Bu da ithalatı daha pahalı hale getirecek; ABD’li ithalatçıların rekabet güçlerini ve kârlılıklarını olumsuz etkileyecek. Diğer yandan Türk ürünleri de ABD’ye gümrük vergileri ile ithal edileceği rakip ülkeler karşısında rekabette zorlanacak. Alıcılar diğer ülkelerden ithalatı tercih edebilecek.
6 - ABD İLE TÜRKİYE ARASINDA BİR TİCARET ANLAŞMASI YAPILANA KADAR TÜRKİYE GENELLEŞTİRİLMİŞ TERCİHLİ SİSTEM İÇİNDE KALMALI
Türkiye ile ABD, ikili ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi için karşılıklı ticareti kolaylaştıran ikili bir ticaret anlaşması yapmalı. İki taraf, anlaşma üzerinde hemen çalışmaya başlamalı. Türkiye böyle bir anlaşma yapılana kadar da genelleştirilmiş tercihli ticaret sistemi içinde kalmaya devam etmeli.
Son Söz: Öngörülemeyen Trump yönetimindeki ABD ile ilişkilerde dalgalanma devam edecek gibi görünüyor.
01 Nisan 2019 Pazartesi