tatil-sepeti
İplikçilerin gözü döviz kurlarında

HABER: FAHRİ SARRAFOĞLU İplikçiler Rusya-Ukrayna gerginliği ile rotalarını Avrupa olarak belirledi. Ancak, Avrupa pazarında da pariteden dolayı maliyetine satış yapmak zorunda kalan sektör öncelikle kurların istikrar kazanmasını bekliyor. İTO İplik ve Elyaf Ürünleri Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Davut Tolga Batallı, seçim sonrası ekonomide olumlu hava esmeye başladığına dikkat çekti. İÇ PAZAR CANLANMALI Sektör olarak istikrar açısından olumlu beklentiler içinde olduklarını belirten Batallı, sektörü şöyle değerlendirdi: “2015 senesi beklentileri karşılamadı. 2016 senesinde piyasanın daha iyi olabilmesi için öncelikle kurların bir düzene girmesi gerekir. İthalat ve ihracat ile uğraşan sanayicilerin, işadamlarının maliyetlerini yeniden düzenleyebilmeleri için döviz kurlarında bir düzen lazım. Ayrıca iç talepte bir canlanma olabilmesi için piyasalara tekrardan güven verilmeli.” GÜVEN GELDİ Komite Üyesi Oğuz Yurdakul da seçim sonrası piyasanın hem hareketlendiğini hem de güven geldiğini belirtti. 2015’in ilk yarısını durgunluk içinde geçirdiklerini söyleyen Yurdakul, şöyle devam etti: 4 YILIMIZ VAR “Döviz kurlarındaki aşırı hareketlilik işlerimizin yavaşlamasına sebep oldu. Sektördeki firmaların sıkıntıya girmesi, karşılıksız çeklerin artmasıyla, öz kaynakları güçlü firmalar, ‘para batırmayalım’ diye durdu. Bu durum piyasayı daha da durgunlaştırdı. Ama 1 Kasım seçimlerinin hemen ardından döviz kurlarının durağanlaşması ile tekrar piyasaya bir güven geldi. Ülkemiz ve sektörümüz açısından önümüzdeki 4 yıl boyunca herhangi bir seçim olmaması, yatırım yapıp borçlanacak firmalar açısından büyük bir avantaj. İnşallah bu avantajları en iyi şekilde değerlendirip 2019 seçimlerine daha güçlü firmalar daha güçlü Türkiye ekonomisi olarak gireriz. Böylece herhangi bir seçim sonucundan etkilenmemek en büyük arzumuz.” ÜRETİME ODAKLANALIM Komite Başkan Yardımcısı ve Meclis Üyesi Bekir Taner Ateş, seçim süreci ve yoğun ihracat yapılan Rusya ile Ukrayna’daki gelişmelerin satışlarını hiç olmadık seviyelere düşürdüğünü söyledi. Bu nedenle hedef pazarlarda yönlerinin Avrupa piyasalarına döndüğünü belirten Ateş şöyle konuştu: “Gerek iç piyasa gerekse komşu ülkelerdeki karışıklıklardan dolayı ihracatın yönü Avrupa’ya döndü. Orada da ciddi şekilde düşen pariteden dolayı neredeyse maliyetine mal satıyoruz. İç piyasamızda ise son çek düzenlemesiyle ciddi bir kaybımız mevcut. Bunun yanında tüm Anadolu’yu da kontrolsüz şekilde saran AVM’lerden dolayı küçük esnaf zor durumda. Yeni hükümetimizden beklentimiz acil olarak üretim odaklı bir ekonomik modele dönülmesi. Çek yasasının ciddi yaptırımlı bir şekilde tekrar düzenlenmesi. Eğitimde de acil olarak meslek lisesi ağırlıklı bir modelin benimsenmesi.”

01 Aralık 2015 Salı

Gümrükçüler yol haritasını belirledi

HABER: FEDAİ YILDIRIM Gümrük sektörü, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi öncülüğünde sektörün kapsadığı tüm dernek ve kuruluşları İTO’da biraraya getirdi. Sektör temsilcileri, toplantıda sorunlarını İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Halil İbrahim Bozkuş’a aktardı. LAYIKIYLA TEMSİL EDİLİYOR İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın, sektörün İTO’daki ilgili meslek komitesindeki Meclis ve komite üyeleri tarafından layıkıyla temsil edildiğini söyledi. “Biz de Yönetim Kurulu olarak elimizden gelen desteği sektöre sağlamaya çalışıyoruz” diyen Kalsın, artık siyasetteki boşluğun da ortadan kalkmasıyla mevcut sorunların hızla çözülmesini beklediklerini dile getirdi. GÜMRÜKLER KİLİT NOKTA Dış ticarette gümrüklerin kilit noktada bulunduğunu ifade eden Kalsın, “Türkiye’ye uluslararası net doğrudan yatırım girişi, ocak-eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32.3 arttı ve 12 milyar 604 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu rakamın önümüzdeki yıllarda daha da artması bekleniyor” dedi. ÇÖZÜM SUNUYORUZ Sektör temsilcileriyle sık sık biraraya geldiğini belirten İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Halil İbrahim Bozkuş ise önümüzdeki günlerde bu tür toplantılar düzenlemeye devam edeceklerini kaydetti. Ticaret erbabının sorunlarına, cezalandırıcı değil çözüm sunan bir anlayışla yaklaştıklarını ifade eden Bozkuş, “İstanbul, dış ticaretin yüzde 50’den fazlasını gerçekleştiriyor. Bu da yılda milyonlarca belge ve işlem demek. Biz de 2 bin 500 personel ile bu yükü kaldırmaya çalışıyoruz” dedi. Tüm katılımcıların söz alıp görüşlerini aktardığı toplantıda İTO Genel Sekreteri Ömer Bal da yer aldı. İŞTE ÇÖZÜM BEKLEYEN KONULAR Eşya, millileştikten sonra antrepoda kalabileceği süre ile ilgili Gümrük Kanunu ve yönetmeliğinde kısıtlayıcı bir hüküm yok. Ancak uygulamada sorunlar yaşanıyor. ‘Antrepo Rejimine Tabi Tutulan Eşyaya İlişkin İşlemler’ başlıklı kılavuz ile Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2014/1 sayılı genelgesindeki hükümler arasında yetki ve sorumlulukların koordinesinde farklılık var. Gümrük antrepo stok kayıtları ile YGM stok kayıtları arasında uyumsuzluk var. Nihai Kullanım İzin Belgesi kapsamındaki eşya için YGM 2 seri no’lu tebliğ de NK1 tespiti öngörülen surede yapılıyor. Ancak, Gümrük Yönetmeliği gerekçe gösterilerek, teminatiadesinde sorun yaşanıyor. Antrepodaki eşyanın elleçleme işlemleri için yönetmeliğin 335’inci maddesinin birinci ve 3’üncü maddenin uygulanmasındaki farklılık giderilmeli. Dönem dönem antrepolara getirilen, ağırlığı ve hacmi dolayısıyla kapalı yerlere alınamayan eşyanın, üstü açık sahalara konulması mecburiyeti var. Bu gibi talepler Gümrük Yönetmeliği’nin 534’üncü maddesine göre yapılmalı. Antrepoda bekleyen dökme eşyadaki fire meselesi mevzuatta sadece Gümrük Yönetmeliği’nin 11 no’lu ekindeki ürünlerle sınırlı. Gümrük Yönetmeliği’nin 522’nci maddesi dikkate alınmadan, tabiatından kaynaklanan fireler ile antrepo işleticilerinin kusur ve hatalarından hasıl olmayan kayıpların, Gümrük Yönetmeliği’nin 11 no’lu ekinde ayrıca belirtilmediğinden cezai müeyyide mağduriyete neden oluyor. SORUNLAR KARŞILIKLI ANLAŞMAYLA ÇÖZÜLMELİ Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi Meclis Üyesi ve İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği (İGMD) Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Keskin, “Gümrüklerde sorun olması normal. Çünkü insan faktörü var işin içinde” dedi. Amaçlarının sorunları karşılıklı anlaşmayla çözmek olduğunu dile getiren Keskin, sektörün tüm fertlerinin aynı gemi içerisinde olduğunu, her türlü sıkıntıdan birlikte etkilendiklerini, ilerisi için sektörün itibarını daha da yükseltecek çalışmalar yürütmeleri gerektiğini kaydetti. ULAŞIM İMKANI GELİŞTİRİLMELİ İTO Meclis Üyesi Mehmet Metin Korkmaz, “Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi olarak en yoğun komitelerden biriyiz” dedi. Gümrüklerin pek çok sektörü yakından ilgilendirdiğini belirten Korkmaz, çözüme ulaşan çok sayıda sorun olmasına rağmen hâlâ sıkıntılarının devam ettiğini kaydetti. Korkmaz, şunları söyledi: “Bazı gümrüklerde yoldan kaynaklı sıkıntılar oluyor. Özellikle kış aylarında ulaşım sağlanamaz hale geliyor. Sıkıntımız aynı zamanda iş dünyasının da genel sorunu.” ÖTV ZAMMI FOTOĞRAF SEKTÖRÜNÜ VURDU Fotoğrafçılık Meslek Komitesi Meclis Üyesi Turan Kocaalp, “Sektörümüzde ÖTV’den kaynaklı ciddi sıkıntı yaşıyoruz” dedi. Kocaalp, bu durumu şöyle dile getirdi: “1 Temmuz 2008’de geçici olarak yürürlüğe giren ÖTV artışı, daha sonra kaldırılmadı ve halen devam ediyor. Bu durum sektörümüzde ciddi sıkıntı meydana getirdi. Çünkü kayıtdışı ithalat arttı. İnternet üzerinden ürün alan firmalar ile kayıt altında çalışan firmalar rekabet edemez hale geldi.”

30 Kasım 2015 Pazartesi

Doğalgaz Sempozyumu’ndan İTO’ya plaket

İGDAŞ tarafından bu yıl 6. kez düzenlenen sempozyuma aralarında T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ), Türkiye Petrolleri A.O., İstanbul Ticaret Odası ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nin de bulunduğu kurumlar destek verdi. İGDAŞ, sempozyum sonunda düzenlediği törenle organizasyona destek sağlayan kurum ve kuruluşlara plaket dağıttı. İstanbul Ticaret Odası adına verilen plaketi İleri Araştırmalar Koordinatörü Dr. Nevzat Eren kabul etti. Eren’e plaketi, İGDAŞ Genel Müdürü Mehmet Çevik takdim etti.

26 Kasım 2015 Perşembe

Düz cam için gümrük sayısı artırıldı

Düz camın serbest dolaşıma giriş işlemlerinin yapıldığı gümrük müdürlüklerinin sayısı artırıldı. Düz camın serbest dolaşıma giriş işlemlerinin yapılacağı Gümrük Müdürlükleri’ne Aksaray, Ankara Gar, Bolu, Giresun, Kütahya ve Sakarya Gümrük Müdürlükleri eklendi.

25 Kasım 2015 Çarşamba

Haller Kanunu gözden geçirilmeli

Haber: Fahri Sarrafoğlu İstanbul meyve ve sebze hali esnafı, marketlerin doğrudan üreticiden ürün almasının kendilerini olumsuz etkilediğini söylüyor. Meyve ve sebzedeki fiyat yüksekliğinin de marketlerin kâr paylarının yüksek oluşundan kaynaklandığını öne süren sektör temsilcileri, Haller Kanunu’nun yeniden gözden geçirilmesinde büyük fayda görüyor. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meyve ve Sebze Meslek Komitesi Başkanı Mustafa Manav, “Sektördeki fiyat yüksekliğinin sebeplerinden biri de marketlerin kâr paylarının yüksek oluşu ve marketler de bundan vazgeçmiyor” dedi. MAĞDUR OLUYORUZ Manav, şunları söyledi: “Marketlerin artık üreticiden mal almaya başlaması sebze ve meyve komisyonculuğuna büyük engel oluyor. Marketler üreticiden direkt alamayıp halden aldıkları zaman, 40-50 gün vadelerle mal alıyorlar. 25-30 defa mal aldıktan sonra ödeme yapıyorlar. Sektörümüz bu durumda mağdur oluyor. Haller Yasası’nın yeniden gözden geçirilmesinde büyük fayda olacağını düşünüyorum. Zira ortada mağdur olan bir sektör var.” UYGULAMADA SIKINTI Meyve ve Sebze Meslek Komitesi Meclis Üyesi Mevlüt Yılmaz ise 2010’un Mart ayında 5957 sayılı kanun ve ilgili mevzuat ile sektörlerinde yeni bir dizi düzenleme yapıldığını hatırlattı. Yılmaz, ilgili yasanın yürürlüğe girmesiyle uygulama aşamasında sıkıntılar olduğuna dikkat çekti. Yılmaz, şöyle devam etti: “Aslında ‘birçok husus sil baştan ele alındı’ desek daha doğru olur. Mevzuatın birçok hükmü, geçiş maddeleri gereği 2012’den itibaren uygulamaya kondu. Ancak mevzuatın hazırlanma aşamasında komitemiz kanalıyla ilettiğimiz ve gerek İTO Yönetimi gerekse sektörel meslek örgütleri tarafından dile getirilen konuları maalesef Bakanlığımız istediğimiz düzeyde dikkate almadı. Böylece birçok sakıncalı husus, ne yazık ki öngördüğümüz gibi uygulama aşamasında sıkıntılara yol açtı. 2012’den bu yana sektörümüzü bunaltan bu durum, 2015’e gelindiğinde bazı iyileştirmeler yapılmış olsa da halen en önemli sorunumuz olarak önümüzde duruyor. Özellikle mevzuattaki karmaşa ve bu karmaşanın, uygulamanın online veri tabanı olan Hal Kayıt Sistemi’ndeki yansımaları ile yine sistemin teknik aksaklıkları neticesinde bu sorunları yaşamaya devam ediyoruz.” PAZAR PAYI AZALIYOR Yılmaz, sektörün 2015 genel görünümü ile ilgili olarak da şunları söyledi: “Perakende sebze ve meyvenin toptancı hali dışından bildirim usulüyle temin edilebilmesi, toptan sebze ve meyve ticaretinde ise toptancı hal dışındaki alım satımların denetim eksiklikleri, sektörümüzde ticaret kaybına yol açıyor. Bu durum 2015’in özeti gibi aslında. Dünyada toptancı haller kayıt altında, sağlıklı ve izlenebilir gıdanın pazarlanmasında önemi artan bir hüviyette bulunuyor. Ülkemizde ise pazar payı azalmaya devam ediyor. Ve ne yazık ki bir yandan kan kaybı sürerken diğer yandan hızla işlemesi gereken sebze meyve ticareti, hantal bir işleyişe hapsedildi. İşte bu buna benzer birçok nedenden ötürü 2015’i de sektörümüz adına kayıp bir yıl olarak nitelendiriyorum. Sektörümüzün; temelde küçük üreticilerden oluşan üretim yapısı ve sanayi, teknoloji gibi nitelikli iş gücü açısından eksik kalması nedeniyle üretimden perakendeye kadar bir çok alanda sorunları bulunuyor.” Çözüm bekleyen sorunlar Meyve ve Sebze Meslek Komitesi Meclis Üyesi Abdulmuti Baran, 2010’da yasalaşan 5957 Sayılı Sebze Meyve Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun ve ilgili mevzuat nedeniyle yaşanan sorunlar olduğunu söyledi. Baran, bu sorunları şöyle sıraladı: - Yeni mevzuatın ve getirilen online sistemin hazırlanması sırasında yeterli çalışmaların ve pilot uygulamaların yapılmaması nedeniyle ortaya çıkan ve bugün sektörümüzdeki tüm işletmelere hem maliyet hem de verimlilik açısından büyük sorunlar yaratan durum. - Perakende satılmak üzere alınan malların bildirim usulüyle ticaretinin yapılabilmesi ve bunun doğurduğu kayıtdışılık ve haksız rekabet sorunu. - Toptan sebze meyve ticaretinin yasalara aykırı olarak toptancı hal dışında yapılması ve bu ticaretin denetim eksikliği nedeniyle ortaya çıkan kayıtdışılık ve haksız rekabet sorunu. - Toptancı hallerin pazar kaybı nedeniyle zayıflamasıyla tarımla uğraşan küçük aile çiftçisinin pazara erişim sorunu arttı. Durum böyle olunca bu çiftçilerimiz her an piyasada bulunan bir takım kötü niyetli kişilerin eline terk edilmiş oldu. - Toptancı haldeki sektör mensupları, kâr marjı ve komisyon oranlarından ödeme ve ticari işleyiş şekillerine kadar belirli ticari kısıtlamalara tabi iken toptancı hal dışındaki kişi ve işletmelerin tamamıyla serbest bir ticaret içinde bulunmalarının ortaya çıkardığı haksız rekabet ortamı. - Toptancı hallerinin fiziki koşulları ve altyapı eksikliklerinden kaynaklanan sorunlar. - Toptancı hallerinin yeni iş modelleri, araştırma-geliştirme, tanıtım ve halkla ilişkiler gibi konularda kaynak yetersizliği nedeniyle yaşanılan eksiklikler.

25 Kasım 2015 Çarşamba