Giriş: 03.10.2025 - 09:33
Güncelleme: 03.10.2025 - 09:33
MUHAMMET AKSAN

MUHAMMET AKSAN

Yapay zeka tarafından ‘üretilen’ çıktıların eser niteliği taşıyıp taşımadığı, son zamanlarda yapay zekaya ilişkin en yoğun tartışılan hukuki meselelerin başında geliyor.


Geçtiğimiz haziran ayında bu tartışmalara, Disney ve Universal da dahil oldu. Her iki şirket, Midjourney AI’ya karşı ABD’de bir telif hakkı davası açtı. Dava dilekçesinde öne sürülen iddialara göre, Midjourney AI, Star Wars-Darth Vader, Frozen-Elsa, Despicable Me-Minions gibi Disney’e ve Universal’a ait çok sayıda tanınmış karakteri izinsiz biçimde kullanarak bu karakterlerin sayısız kopyasını üretti ve dağıttı.


Türk hukukuna göre, Fikri ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) m.1/B-a kapsamında eser; “Sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri” şeklinde tanımlanır. Tanımda yer alan ‘güzel sanat eserleri’ ibaresi, FSEK m.4’te detaylandırılmış ve “…6. Grafik eserler, 7. Karikatür eserleri, 8. Her türlü tiplemelerdir” şeklinde sıralanmıştır. Dolayısıyla kurgusal karakterler, FSEK kapsamında birer ‘tipleme’ olarak eser niteliği taşımakta ve telif korumasına tabi olmaktadır.


Amerikan hukukunda ise ‘17 U.S. Code’ başlıklı Telif Hakkı Kanunu’nun 102 (a) maddesi, telif korumasının kapsamını şu şekilde belirlemiştir. “Telif hakkı koruması, bu başlık uyarınca, halihazırda bilinen veya sonradan geliştirilecek olan herhangi bir somut ifade ortamına tespit edilmiş, asli ve özgün nitelikteki eserler üzerinde doğar.” Madde devamında korunan eser türleri; edebi eserler, müzikal eserler, dramatik eserler, grafik ve heykel niteliğindeki eserler, sinema filmleri, görsel-işitsel yapıtlar, ses kayıtları ve mimari eserler olarak sıralanmıştır. 


Bu kapsamda bir kurgusal karakter, özgün ve belirgin biçimde geliştirilmişse telif korumasından yararlanabilir. Amerikan hukuk sisteminde telif hakkı, Türk hukukunda olduğu gibi eser ortaya çıktığında kendiliğinden doğsa da telif hakkına dayalı bir dava açılabilmesi için söz konusu eserin ABD Telif Hakları Ofisi’nde kayıtlı olması gerekir. Bu sebeple Disney ve Universal dava dilekçelerinde karakterlerin sicil tescil bilgilerine de açıkça yer vermiştir.


Disney ve Universal, dava dilekçelerinde Midjourney AI’ın sistemine basit bir metin komutu (prompt) girildiğinde, kendilerine ait olan ve yukarıda belirtilen yasal hükümler çerçevesinde telif koruması altında bulunan karakterlerin, herhangi bir özgünlük veya husumet içermeden, yüksek kaliteli ve indirilebilir şekilde üretildiğini ve kullanıcıya sunulduğunu belirtmiştir. 


Disney’in Hukuk İşlerinden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Baş Hukuk Müşaviri Horacia Gutierrez, konuya ilişkin açıklamasında, “Yapay zeka teknolojisinin sunduğu olanaklar konusunda iyimseriz ve bunun insan yaratıcılığını destekleyen sorumlu bir araç olarak kullanılabileceğine inanıyoruz. Ancak korsanlık, her koşulda korsanlıktır. Bunu yapanın bir yapay zeka şirketi olması, yapılan ihlali hafifletmez” şeklinde görüş bildirmiştir. 


Dava kapsamında Disney ve Universal, Midjourney AI’dan telif hakkı ihlali nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunmuş, yapay zeka eğitiminde kullanılan telifli içeriklerin beyan edilmesini, kopyalama faaliyetlerinin durdurulmasını ve izinsiz kullanım konusunda hangi teknolojik önlemlerin alındığının açıklanmasını istemiştir.


Söz konusu dava gibi son zamanlarda sıklıkla konuştuğumuz yapay zeka davaları (Getty Images, Inc. v. Stability AI, Inc. / Andersen v. Stability AI LTD / Doe v. Github, Inc. gibi) fikri mülkiyet hukukunu yeniden şekillendiren bir dönüm noktasına işaret ediyor. Disney ve Universal gibi devlerin Midjourney AI’a karşı başlattığı bu dava, yalnızca karakter haklarını değil, aynı zamanda yapay zeka sistemlerinin eğitimi sırasında kullanılan içeriklerin meşruiyetini de gündeme getirmekte telif hukukunun dijital çağda geçirdiği dönüşümün dikkatle takip edilmesi gerektiğini gösteriyor.