Resmi Gazete’nin 13 Mayıs tarihli sayısında yayımlanan vergi incelemelerinde uyulacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik değişikliği, vergi incelemelerinde yeni dönemin başladığının ilk işareti oldu.
Aslında yönetmelikle yapılmak istenen, günümüz teknolojik koşullarının vergi incelemelerinde hem mükelleflere hem vergi inceleme elemanlarına sağladığı kolaylıklardan istifade edilmesidir. Teknolojik imkanlar, hayatın bütün yönlerinde olduğu gibi kamusal yükümlülüklerin yerine getirilmesinde de daha az zahmetli olarak bu işlemlerin yapılmasına olanak sağlayabilir. Bu anlamda vergi incelemelerinde de dijital dönüşüme temel adım olarak değerlendirilebilecek bu yönetmelik değişikliği önemlidir. Klasik vergi incelemesinde bazen elektronik olarak tutulan defter belgelerin kağıt ortamında çıktılarının istenilmesi gibi durumlar da ortaya çıkabiliyordu. Bazen de bazı bilgilerin sisteme yüklenilmesinin talep edilmesi ilave külfetlere neden olabiliyordu. Yeni yönetmelik düzenlemesiyle bu ve benzeri örneği çoğaltılabilecek birçok kırtasiyenin ortadan kalkmasının sağlanabileceğini umuyoruz. Yeter ki, yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan elektronik tebligat uygulamasındaki sürelere de dikkate edilsin. Uygulamanın başlangıcında ortaya çıkabilecek aksaklıklara biraz toleranslı davranılsın.
DİJİTAL DÖNÜŞÜM BİRAZ SABIR VE ZAMAN GEREKTİRİR
Yeni inceleme yöntemi sisteminin tam olarak uygulamaya girebilmesi için hem idare tarafında hem de mükellefler tarafında yapılacak bir hayli işlem olacaktır. Her şeyden önce birçok mükellefçe elektronik imza kullanımının çok da yaygın olmadığını düşünürsek bu sisteme adapte olmak biraz zaman alabilecektir. Elbette fiilen bu defter belgeleri ibraz eden mali müşavirler olacaktır. Ancak meslek mensuplarının bu sisteme adapte olabilmeleri ve de aşinalık kazanmaları biraz zaman gerektirebilecektir. Bu nedenle uygulamanın ilk başlangıcında bazı aksaklıklarla yürüyeceğini peşinen kabul etmek gerekir.
Bize göre, zaman içerisinde aşinalık kazanılmasıyla bu uygulama her iki tarafa da pratiklik ve ciddi kolaylıklar sağlayacaktır. Özellikle günümüzde başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerde bir yerden bir yere gitmenin bazen bir güne mal olduğu dikkate alınırsa, ciddi bir zaman tasarrufu sağlayacağından son derece hızlı gelişebilecek ve verimli sonuç sağlayabilecek bir uygulama olacaktır.
VERGİ İNCELEMELERİ DAHA TEKNİK VE KAYIP KAÇAĞI ÖNLEMEYE YÖNELDİKÇE VERİMLİLİK ARTACAKTIR
Bazen vergi incelemelerinde esas kayıp kaçağın kavranmasından ziyade kayıtlı sistemdeki mükellefi mevzuatın inceliklerini uygulama noktasındaki aksaklıkların üzerine gidilmesiyle daha da zora sokucu durumlar olabilir. Bunların bir örneğine geçenlerde bir yazımızda değinmiştik. Özellikle vergisini düzenli ödeyen mükelleflere uygulanan indirim uygulamasında bazen küçük yorum farklarından ortaya çıkabilen matrah farklarının esasen mükellef tarafından da işin uzatılmaması anlamında kestirme yoldan kesinleştiği durumlarda hesapta olmayan ekstra yükümlülükler ortaya çıkabilir. Bize göre bu tür durumları da dikkate alarak vergilemede temel prensibin yakaladığından daha çok vergi almak değil, temel vergileme prensibi olan ödeme gücü ilkesine uygun olarak ve daha düşük oranlarda ve kayıp kaçak alanlarına da daha yaygın olarak alınabilmesidir.
Bu noktada da vergi incelemesi kadar mevzuat düzenlemelerinde de yapılabilecekler bulunuyor.