tatil-sepeti
Şevketi bostandan diyet un ürettiler

UludağÜniversitesi (UÜ) Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü’nde yürütülen çalışmayla, şevketi bostan bitkisinden yüksek mineralli un elde edildi. Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yasemin Şahan, bir öğrencisiyle yaklaşık 5 yıldır yürüttükleri çalışma sonucunda yeni bir un elde ettiklerini söyledi. Ege Bölgesi’nde, özellikle İzmir civarında yaygın olarak yetişen şevketi bostan bitkisinin sebze olarak kullanıldığını belirten Şahan, bu bitkinin besleyici değerinin yüksek olduğunu tespit ettiklerini anlattı. GIDA SANAYİNDE KULLANILMALI Bitkinin gıda sanayisi ve başka alanlarda da kullanılması gerektiğine dikkati çeken Şahan, şöyle konuştu: “Şevketi bostan bitkisinin tüm kimyasal, besleyici ve fonksiyonel özelliklerinin belirlenmesi için 2010’da çalışmalarımızı başlattık. Öğrencim Dilek Dülger Altıner ile uzun ve yorucu bir sürecin ardından çalışmalarımızı tamamladık. Şevketi bostan unu üretimi ve bu ürünün buğday unu yerine değişik oranlarda ikame edici olarak kullanılıp enerjisi azaltılmış kraker üretilmesi çalışmasını başarıyla tamamladık. Bitkinin yoğunluklu olduğu bölgeleri ve hangi gıda ürünlerinde kullanabileceğimizi araştırdık. Bu bitkinin, ülkemizin pek çok yerinde yabani olarak yetiştiğini de gördük.” DİYET LİF YÜZDE 16 Bu yeni undan yapılacak ürünlerin daha sağlıklı olacağını dile getiren Şahan, “Bitki özellikle diyet lif ve mineraller açısından çok zengin, potasyum, kalsiyum ve demir mineralleri için inanılmaz bir kaynak. Özellikle bisküvi, kek, kraker üretiminde ya da sütlü mamullere diyet amacıyla katılabilecek bir ürün. Buğday ununda rafinasyon işlemi uygulandığı için mineral içeriği çok daha düşük düzeyde oluyor. Elde ettiğimiz unun mineral içeriği de çok yüksek. Bisküvi ve kraker üretiminde kullanılan buğday ununun toplam diyet lif içeriği ortalama yüzde 2-3 iken şevketi bostan ununun yüzde 15-16’dır” diye konuştu.

06 Mayıs 2016 Cuma

3D baskı ile elektrikli uçak üretildi

Southampton Üniversitesi’nde 3D baskı ile bir elektrikli uçak üretildi. SULSA, yüzde yüz 3D baskı ile üretilmiş gövdesiyle dünyada bir ilk. Antarktika’da buz kıran bir geminin rotasını çizmesine yardımcı olmak üzere görevine başladı bile. 3 kg ağırlığında olan, kanat açıklığı 2 metre ve saatte 161 km hıza ulaşabilen SULSA’nın maliyeti ise 7 bin sterlin.

03 Mayıs 2016 Salı

Uçan selfie kamerası

HABER: AYŞE BAŞAK Akıllı cep telefonlarının kullanımı yaygınlaştığı gibi insanların bu cihazlarda kullanabildikleri özelliklerin sayısı da gün geçtikçe artıyor. Dünya genelinde gençlerin en çok sevdikleri şeylerden biri de “selfie çekmek.” Son zamanlarda selfie çubuğu kullanmak da işin içine girdi. İnsanlar şehrin en kalabalık yerlerinde bile yürürken kendi fotoğraflarını bu çubuklarla çekiyorlar. Peki, selfie çekmek için çubuktan başka bir alet var mı? 238 GRAM Drone adı verilen insansız hava araçlarının çoğunda “beni takip et” özelliği mevcut. Bu şekilde sizi takip ederek filme alan cihazlar bir nevi uzaktan selfie çekimi için kullanılabiliyor. Bugünlerde ise İHA olmaktan ziyade “uçan selfie kamerası” diyebileceğimiz cihazlar piyasaya çıkmaya başladı. Hover Camera, bu tip cihazların içinde en dikkat çekeni. Çok küçük ve hafif olması onu rakiplerinden ayırıyor. Sadece 238 gram ağırlığındaki cihaz 250 gramın altında olduğundan ABD’de resmî olarak İHA kabul edilmiyor ve bir kayıt yapılması gerekmiyor. Katlandığında 18.2 x 13.2 x 32.5 cm’ye indirgenen ürün kolayca taşınabiliyor. Üretici Zero Zero Robotics’in verdiği bilgiye göre pervanelerin çevresindeki karbon fiber kafes dünyanın en sağlam karbonundan üretilmiş. Cihazı endişe etmeden tutabiliyorsunuz. Siz tutarken de yeterli hava akımı olduğundan Hover Camera havada kalmayı sürdürüyor. GPS KULLANMIYOR Havada bıraktığınız yerde duran cihaz sizin yüzünüzü tanıyor ve gerek yüzünüzü gerekse vücudunuzu takip etme özelliğine sahip. Yer belirlemek, uçmak vs. için ön ve alt kamerasını kullanıyor. GPS kullanmıyor. 13 megapiksel fotoğraf, 4K video çekebiliyor. Çok başarılı bir stabilizasyon teknolojisine sahip. Kamera kesinlikle titremiyor.

02 Mayıs 2016 Pazartesi

Elektrikli ekskavatör 36 ton ağırlığında ve hibrit

İtiraf edelim, elektriğin gücü başlarda çok küçümsenmişti. “Koskoca araba pille çalışır mı? Yokuşu nasıl çıkacak? Bunlar normal araba gibi değil, çok yavaş gidiyor…” Önce hibrit modeller piyasaya çıktı. Bunlara alışmamız daha bir kolay oldu. Zamanla sadece elektrik ile çalışan ve bildiğimiz otomobillerden hiçbir eksiği olmayan, gelişmiş araçlar ortaya çıktı. Elektrikli otomobile alıştık ama bakalım kazı makinelerine ne diyeceğiz? Komatsu bir ilke imza attı ve piyasaya HB365LC-3 isimli ekskavatörü sundu. 36 ton ağırlığındaki araç dizel motorunun yanında elektrik gücünden de yararlanan bir hibrit. Dizel modeline göre yüzde 20 oranında daha az yakıt tüketen aracın 271 beygir gücündeki (202 kW) dizel motoruna hibrit teknolojisi ile 53 kW bir güç ekleniyor. Kazı makinesi sağa sola dönüşlerinde fren yaparken bu enerji depolanıyor. Yani aslında dizel motorla harcanan enerjinin bir kısmı depolanarak elektrik gücü ile makineye geri dönmüş oluyor.

27 Nisan 2016 Çarşamba

Kemik kırıklarına 3D tedavi

HABER: AYŞE BAŞAK 3D baskı teknolojisi şahsa özel üretim imkânı sunuyor. Bu da bizlere fabrikaların seri üretimlerinin geçerli olmadığı veya verimli çalışamadığı alanlarda 3D ile hizmet alma imkânı sağlıyor. Özellikle tıp alanında bu teknoloji çok şey vaat ediyor. Bu konuda yeni bir gelişme yaşandı. Meksikalı Mediprint firması kemik kırıkları için NovaCast isimli 3D alçı ürünü geliştirdi. Hastanın kırılan yeri için birebir üretilen 3D alçı teknolojisi… Bildiğimiz alçı dökmeye göre avantajları olan bir sistem. Alçı gibi kapalı ve hava almayan bir yapısı yok. Tam tersi. Hastayı sıkmıyor ve yara almış bölgede hava dolaşmasına izin veriyor.Yani kaşınan yerinizi kaşımak bir işkenceye dönüşmüyor. Ayrıya plastik yapısı vücut terini yahut başka sıvıları emmiyor. Bu gibi şeyler de deri rahatsızlıklarına sebep oluyordu. ÇOK HAFİF Ağırlığı ise normal alçının onda biri kadar. Röntgen ışınlarında sorun çıkarmıyor ve alçının aksine gerektiğinde muvakkaten çıkarılabiliyor. Tek dezavantajı hazırlanma süresinin 3.5 saat olması. NovaCast bu süreyi azaltmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu teknoloji doktorların alçı için harcadıkları zamanı başka hastalara bakmak için ayırmalarına imkân veriyor.

25 Nisan 2016 Pazartesi