tatil-sepeti
Konutta en hareketli ay

Türkiye İstatistik Kurumu, temmuz ayına ilişkin konut satış istatistiklerini açıkladı. Buna göre, ülke genelinde temmuzda satılan konut sayısı bir önceki aya göre yüzde 20.7, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 124.3 arttı. Temmuzda satılan konut sayısı 229 bin 357 oldu, böylece tüm zamanların en yüksek satış rakamına ulaşıldı. Temmuzda satılan konutların 39 bin 432’si (yüzde 17.2) İstanbul’da satıldı. Aynı ayda Ankara’da 26 bin 885, İzmir’de 15 bin 614 konut satıldı. Ocak-temmuz döneminde ise 854 bin 126 konut satıldı. Bu sayı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 40.5 arttı. İPOTEKLİ SATIŞLAR İpotekli konut satışları temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 900.6 artarak 130 bin 721’e çıktı. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 57 olarak belirlendi. İpotekli satışlarda İstanbul 24 bin konut ve yüzde 18.4 payla ilk sırada yer aldı. İLK KEZ SATILANLAR İlk defa satılan konut sayısı temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 74.5 yükselerek 67 bin 937’ye ulaştı. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 29.6 oldu. İlk satışlarda İstanbul 10 bin 429 konutla en yüksek payı (yüzde 15.4) aldı. İstanbul’u 6 bin 355 konut satışıyla Ankara, 4 bin 524 konut satışıyla İzmir takip etti. İKİNCİ EL KONUTLAR İkinci el konut satışları temmuzda geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 155 artarak 161 bin 420 olarak gerçekleşti. İstanbul 29 bin 3 ikinci el konut satışı ve yüzde 18 payla bu alanda da ilk sırada yer aldı. İstanbul’daki toplam konut satışları içinde ikinci el satışların payı yüzde 73.6 oldu. YABANCILAR 2 BİN 741 KONUT ALDI Yabancılara yapılan konut satışları, temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 34.6 azalarak 2 bin 741 oldu. Bu alanda ilk sırada 1046 konut satışıyla İstanbul bulunurken, bu ili 615 satışla Antalya, 230 satışla Ankara, 101 satışla Mersin ve 88 ile Yalova izledi. Temmuzda Türkiye’den, İran vatandaşları 540, Irak vatandaşları 388, Rusya Federasyonu vatandaşları 154, Afganistan vatandaşları 149 ve Almanya vatandaşları 143 konut edindi. YAPI İZİNLERİNDE ARTIŞ YÜZDE 45 TÜİK’in, ocak-haziran dönemine ilişkin yapı izin istatistikleri açıklandı. Buna göre belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen bina sayısı, yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 45.5 arttı. Aynı dönemde, bu izne ilişkin yüz ölçümü yüzde 40.8, değeri yüzde 54.8, daire sayısı da yüzde 72.9 yükseldi. Yapı ruhsatı verilen yapıların toplam yüz ölçümü 43.9 milyon metrekare olurken, bunun 23.8 milyon metrekaresinin konut, 11.4 milyon metrekaresinin konut dışı ve 8.7 milyon metrekaresinin ortak kullanım alanı olduğu görüldü. 1.5 MİLYON KONUT 5 YILDA DÖNÜŞTÜRÜLECEK Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, 17 Ağustos Anma Etkinlikleri İstanbul Programı’nda yaptığı konuşmada kentsel dönüşümle ilgili bilgi verdi. 2012 yılından bugüne ülke çapında 1 milyon 410 bin konutun dönüşümünü gerçekleştirdiklerini belirten Kurum, “Türkiye’de acil dönüştürülmesi gereken 1.5 milyon konut var. Hedef koyduk, 300 bini İstanbul’da olmak üzere bu konutların dönüşümünü 5 yıl içinde sağlayacağız” dedi. Her yıl bu 300 bin konutun yüzde 20’sini Bakanlık eliyle yaptıklarını kaydeden Kurum, “Kalan kısmını belediyelerimizle, vatandaşımızla, özel sektörümüzle birlikte geliştirerek acil öncelikli dediğimiz konutların dönüşümünü sağlayacağız” diye konuştu. Bakan Kurum konuşmasında ayrıca şunları ifade etti: “Evlerinizin risk tespitlerini yaptırın. Bize ulaşan, bizden risk tespiti isteyen tüm vatandaşlarımıza aynı şartlarda yardım elimizi uzatacağız. İlgili kurumlarla birlikte her türlü projeyi gerçekleştireceğiz.”

26 Ağustos 2020 Çarşamba

Dış ticaret ve sanayi ihtisasta müşterek arayış

Dış Ticaret ve Sanayi İhtisas Komiteleri ortak toplantısı online ortamda gerçekleşti. İTO Yönetim Kurulu Üyeleri Adil Coşkun ve Levent Taş’ın başkanlığında, Meclis ve Komite üyelerinin katılımıyla yapılan online toplantıda ilave gümrük vergilerinin sanayi sektörüne etkileri konuşuldu. Sektör temsilcileri ayrıca ticaret, bürokrasi ve mevzuat alanında yaşanan bazı sıkıntıları ve çözüm önerilerini dile getirdiler.

26 Ağustos 2020 Çarşamba

Akıncı TİHA yeni testi geçti

Yerli imkanlarla geliştirilen Bayraktar Akıncı TİHA’nın (Taarruzi İnsansız Hava Aracı) ikinci prototipi, ikinci uçuş testini de başarıyla tamamladı. BAYKAR’dan yapılan açıklamaya göre Akıncı, Çorlu’da Orta İrtifa Sistem Doğrulama Testi kapsamında ortalama 20 bin feet irtifada 2 saat 26 dakika havada kaldı. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı’nın liderliğinde yürütülen proje kapsamında entegrasyonu tamamlanan Bayraktar Akıncı TİHA ilk uçuşunu 13 Ağustos’ta yapmıştı. Halen yer ve uçuş testleri iki prototiple de devam ediyor. Yıl sonuna kadar ilk teslimatının gerçekleştirilmesi hedeflenen Bayraktar Akıncı TİHA projesinin üçüncü prototipinin entegrasyon süreci Baykar Milli SİHA Ar-Ge ve Üretim Merkezi’nde devam ediyor.

26 Ağustos 2020 Çarşamba

Savunmada 8 yeni global devden 2’si Türk

Dünyanın en prestijli savunma sanayi listesi olarak kabul edilen ‘Defense News Top 100’de yer alan Türk şirketi sayısı 7’ye yükseldi. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli askeri yayıncılık kuruluşu Defense News dergisi tarafından her yıl yayımlanan ve dünyanın en prestijli savunma sanayi listesi olarak kabul edilen ‘Defense News Top 100’de bu yıl Türk şirketi sayısı 5’ten 7’ye çıktı. Böylece bu yıl listeye yeni giren 8 şirketten ikisi Türkiye’den oldu. ASELSAN: Her yıl bir önceki yılın savunma satışları baz alınarak hazırlanan listeye 2006 verileriyle 93’üncü sıradan giren, geçen yıl 52’nci sıraya kadar yükselen ASELSAN, bu yıl ilk 50’ye girme başarısı gösterdi. ASELSAN, 2018’de 1 milyar 792 milyon dolar olan cirosunu, geçen yıl yüzde 21 artırarak 2 milyar 172 milyon dolara çıkardı. ASELSAN, bu ciroyla 48’inci basamağa çıktı. ASELSAN, bu başarıyı haberleşme sistemleri, radar ve elektronik harp sistemleri, elektro-optik sistemler, aviyonik sistemler, savunma ve silah sistemleri, komuta kontrol sistemleri, deniz sistemleri gibi alanlarda Ar-Ge’ye dayalı geliştirdiği ürün ve çözümlerle yakaladı. TUSAŞ: Türkiye’nin yerli ve milli hava platformlarını geliştirip üreten, Boeing, Airbus, Lockheed Martin, Northrop Grumman, Bombardier ve Leonardo gibi uluslararası üreticilerin önemli tedarikçilerinden biri olan TUSAŞ ise 2011 verileriyle ilk kez 83’üncü sıradan giriş yaptığı listede önemli bir gelişme gösterdi. Şirketin 2018’de 1 milyar 307 milyon dolar olan savunma sanayisi cirosu yüzde 42 artarak 2019’da 1 milyar 858 milyon dolar oldu. Geçen yıl 69’uncu sırada yer alan şirket 16 basamak ilerleyerek 53’üncü sırada yer buldu. BMC: Zırhlı kara aracı üreticisi BMC, geçen yıl listeye 554 milyon dolarla 85’inci sıradan giriş yapmıştı. BMC, geçen yılki 533 milyon dolar savunma sanayisi cirosuyla 4 basamak geriledi ve 89’uncu sırada yer buldu. ROKETSAN: Roket ve füze sistemlerinde lider kuruluş olma vizyonuyla hareket eden ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile müttefik ülkelerin vurucu gücünü artıran ROKETSAN da listede yer almayı sürdürdü. Geçen yıl 89’uncu sıradaki ROKETSAN, bu yıl 91’inci basamakta yer aldı. STM: Defense News Top 100 listesinde geçen yıl 85’inci sırada yer alan STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ, bu yıl 92’nci oldu. STM de ilk 50’de yer alma hedefiyle ileri teknolojili ürünler üzerinde faaliyet gösteriyor. FNSS: Bu yıl listeye yeni giren firmalardan biri FNSS oldu. Zırhlı kara aracı üreticilerinden FNSS, 98’inci sıradan listeye girdi. FNSS, 2018’deki 367 milyon dolarlık cirosunu geçen yıl yüzde 2 artırarak 374 milyon dolara çıkardı. HAVELSAN: Listeye bu yıl ilk kez giren bir diğer Türk şirketi de HAVELSAN oldu. Türk savunma sanayisinde yazılım tabanlı çözümler geliştiren HAVELSAN, 278 milyon dolarlık ciroyu yüzde 6 artırarak geçen yıl 295 milyon dolara yükseltti. HAVELSAN bu başarıyla listeye 99’uncu sıradan giriş yaptı.

26 Ağustos 2020 Çarşamba

10 yılda 30 milyar dolar cepte kalacak

* Dünya nüfusu her geçen gün artarken enerji verimliliği daha çok önem kazanıyor. Birim başına üretim için kullandığı enerji OECD ülkelerinin 2 katı olan Türkiye de Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı hazırladı. * 2023 yılına kadar 23 milyon 901 bin ton petrol eşdeğerinde tasarruf mümkün. Yaklaşık 11 milyar dolarlık bir yatırımla gerçekleşecek bu tasarrufla, 2033 yılına kadar 30.2 milyar dolarlık bir geri kazanım öngörülüyor. ALTUĞ KARATAŞ Enerji verimliliği tüketilen enerji miktarının; konfor şartlarını, üretim / hizmet kalitesini, işletme karlılığını azaltmadan, ekonomik kalkınmayı ve sosyal refahı engellemeden en aza indirilmesini ifade ediyor. Her geçen gün artan enerji ihtiyacı enerji verimliliğini bir zorunluluk haline getiriyor. Bu zorunluluk artan enerji gereksinimi, enerji kaynaklarının hızla tükenmesi, enerjinin üretimi, iletimi ve tüketimi safhalarında çevreye verdiği zarar, enerji kullanımında birçok ülkenin dışa bağımlı olması gibi nedenlerle daha da artma eğiliminde. Enerjinin bu derece ön plana çıktığı bir noktada enerji verimliliği ile aynı miktar enerjiyle daha çok iş yapılması ya da aynı miktar işin daha az enerji kullanılarak yapılması sağlanıyor. Enerjide verimliliğin önemli olduğu bu noktada enerji verimliliği bir enerji kaynağıdır diyebiliriz. POTANSİYEL BÜYÜK Türkiye aynı ürün ya da işi üretmek için OECD ülkeleri, Japonya ve Danimarka gibi ülkelerle karşılaştırıldığında enerji yoğunluğunu azaltacak potansiyele sahip. Nüfus artışı, sanayileşme, fosil yakıtların tükenmesi ve hayat standartlarının her geçen gün yükselmesi gibi sebeplerden dolayı; enerji tüketimi dünyada olduğu gibi Türkiye’de de artıyor. Ülkemizde 2015 yılına ait birincil enerji tüketiminin sektörel dağılımında en büyük pay yüzde 25’le sanayi sektöründe bulunuyor. 55 FARKLI EYLEM Türkiye’de enerji verimliliği konusundaki eksikliklerin giderilmesi ve iyileştirmeler yapılması amacıyla kamusal ve yasal düzenlemeler yapılıyor. Enerji üretiminden nihai tüketimine kadar bütün süreçlerde enerjinin verimli ve etkin kullanımı için yapılan çalışmalar, 2007 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Kanunu ile başladı. 2012 yılında yayımlanan Enerji Verimliliği Strateji Belgesi ile de 2023 yılı enerji verimliliği hedefleri oluşturuldu ve Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı hazırlanarak uygulamaya geçirilmesi ve izlenmesi öngörüldü. Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı; enerji, ulaştırma, bina ve hizmetler, sanayi ve teknoloji, tarım ve bütün sektörleri ilgilendiren yatay konulara yönelik toplam 55 eylemi kapsıyor. ÖNCE YATIRIM Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planına göre 2023 yılına kadar kümülatif olarak 23.901 MTEP (Milyon Ton Eşdeğer Petrol) tasarruf sağlanması ve bu tasarruf için 10.9 milyar dolar yatırım yapılması planlanıyor. 2033 yılına kadar sağlanacak kümülatif tasarruf ise 30.2 milyar dolar olarak öngörülüyor. Türkiye’de birincil enerji yoğunluğu indeksi verimlilik alanında yapılan çalışmalar ve alınan önlemlerle beraber 2015 yılında 2000 yılına göre, enerji yoğunluğunda toplamda yüzde 23.1 azalma ve yıllık ortalama yüzde 1.65 oranında iyileşme sağlandı. Nihai enerji yoğunluğu indeksine baktığımızda ise yüzde 21 azalma sağlanarak yıllık bazda ortalama yüzde 1.5 oranında iyileşme gerçekleşti. JAPONYA’NIN 4 KATI Enerji yoğunluğu, aynı zamanda dünyada enerji verimliliği karşılaştırılmasında kullanılan bir değer olarak karşımıza çıkıyor. Ülkelere göre enerji yoğunluğu değerleri değişiyor. Ülkemizde kişi başı enerji tüketimi OECD ve AB ülkelerine göre daha düşük, enerji yoğunluğu ise daha yüksek. Yani birim mal veya hizmet üretmek için OECD ülkelerinde kullanılanın 2 katı, Japonya’da kullanılan enerjinin 4 katı enerji sarf ediliyor. Bu değerlere göre, ülkemiz önemli derecede enerji tasarrufu potansiyeline sahip. YARISI BİNALARDA Türkiye’de enerji verimliliği sektörel olarak incelendiğinde hem ülke ekonomisine hem de çevre korunmasına katkı sağlayacak sektörlerin başında bina ve sanayi sektörü geliyor. Enerji verimliliği, binalarda yaşam standardını arttırırken, endüstriyel işletmelerde ise birim miktarı başına enerji tüketiminin azaltılmasını sağlıyor. Ülkemizde binalarda enerji verimliliğini arttırmaya yönelik birtakım çalışmalar yapılıyor. Bu çalışmalardan bazıları binaların enerji taleplerini ve karbon emisyonlarını azaltmak, sürdürülebilir çevre dostu binaları yaygınlaştırmak, binalarda enerji verimliliği iyileştirilmesi için finansal destek oluşturmak gibi hedefleri içeriyor. 2015 yılı verilerine bakıldığında nihai enerji tüketiminin yüzde 32.4’ünün ve net elektrik tüketiminin ise yüzde 47.6’sının bina sektöründe gerçekleştiği biliniyor. VERİM ARTACAK Özellikle sanayi sektöründe enerjinin verimli kullanılması, uluslararası ticarette rekabet ortamının arttığı günümüzde maliyetleri düşürerek, mal ve hizmetlerin daha ucuza elde edilmesini sağlayacaktır. Türkiye’de enerji tüketimi ve enerji verimliliği potansiyelinin sanayi sektöründe kullanılan alanlara göre dağılımına bakıldığında yüzde 33’le en büyük payı çimento ve cam sanayinin aldığı görülüyor. Sanayi sektöründe de enerji verimliliğini arttırmak hedeflenerek çalışmalar ve uygulamalar belirlenmiş durumda. Ülkemizde enerji verimliliği bilincinin artırılması, enerji verimliliği ile tasarrufların sağlanması ve ülkemizin enerji ithalatının azaltılarak, enerji yoğunluğunun düşürülmesi amacı ile Enerji Verimliliği Kanunu’nda uygulanması zorunlu kılınan noktalar bulunuyor. 4 YILDA BİR ETÜD Mevcut mevzuata göre 1000 TEP (Ton Eşdeğer Petrol) enerji tüketen sanayi tesisleri 4 yılda bir enerji etütü yaptırıp işletmelerinin enerji tüketimlerini kontrol altında bulundurmak zorunda. Bu etütlerin bakanlık tarafından yetkilendirilmiş enerji verimliliği danışmanlık şirketleri tarafından yapılması gerekiyor. Diğer zorunlu kılınan bir noktaya göre yıllık toplam enerji tüketimi 1000 TEP ve üzerinde olan tüm fabrikalar enerji yöneticisi bulundurmak veya bir enerji verimliliği şirketinden enerji yöneticisi hizmeti almak zorunda. 208 PROJEYE DESTEK Enerji verimliliğinin teşvik edilmesine yönelik verimlilik arttırıcı projeler (VAP) ve gönüllü anlaşmalar gibi çeşitli destek mekanizmaları da uygulanmaya başlandı. VAP ve gönüllü anlaşmalar ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, enerji verimliliği yatırımlarına yüzde 30 hibe desteği sağlanıyor. Sanayide enerji verimliliği yatırımlarına da yüzde 30 hibe destek veriliyor. Bu kapsamda her yıl farklı adetlerde olmak üzere toplam 208 Verimlilik Artırıcı Proje (VAP) desteklendi. KİŞİ BAŞI GELİR ARTAR Sonuç olarak Enerji Verimliliği ülkemiz için stratejiktir. Bedeli ödenmiş ithal edilmiş enerji artık yerlileşmiş sayılır. Enerjide yapacağımız israf, milli kaynaklarımızı boşa tüketmek anlamına gelir. Türkiye yüksek enerji verimliliği potansiyelini avantaja dönüştürerek kişi başına düşen milli gelirini artırabilir ve daha uygun maliyete üretim sağlayarak dünya ile rekabette öne geçebilir. Ülkemizde son yıllarda kamunun aldığı birçok kararla önemli mesafeler kat edildi ve ciddi çalışmalar gerçekleştirildi ama daha çok yolumuz bulunuyor. Enerji verimliliği için yarın değil hemen harekete geçmemiz gerekiyor. YALITIM 7 MİLYAR DOLAR KAZANDIRIR Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye’de 9.1 milyon bina bulunuyor. Nihai enerji tüketiminin yüzde 32’si ve net elektrik harcamasının da yüzde 47’si konutlar vesilesiyle gerçekleşiyor. Binalarda kullanılan enerjinin önemli bir bölümü konutlardaki ısı yalıtımının verimli yapılmaması nedeniyle boşa gidiyor. Eğer binalardaki yalıtım verimli olarak yapılırsa konutlarda kullanılan enerjide yüzde 30 ile yüzde 50 arasında tasarruf sağlamak mümkün görünüyor. Bu da 7.5 milyar TL’lik bir kazanıma eşdeğer bulunuyor.

26 Ağustos 2020 Çarşamba