tatil-sepeti
Rüzgar enerjisinde kurulu güç 8 bin 300 megavata yaklaştı

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği’nin (TÜREB), ocak-haziran dönemine ilişkinTürkiye Rüzgar Enerjisi İstatistik Raporuyayımlandı. Bunagöre, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı kısıtlamaların yaşandığı yılın ilk yarısında rüzgar enerji santralleri elektrik talebini karşılamada önemli rol oynadı. Rüzgar santrallerinden üretilen elektrik, söz konusu dönemde 11 milyon 506 bin 233 kilovatsaate erişirken, bu miktar Türkiye'de aynı dönemde üretilen toplam elektriğin yüzde 8,52'sini oluşturdu. Toplamda 2 bin 451 megavatlık53 rüzgar santralinin inşaat aşamasında olduğuna işaret edilen rapora göre,Türkiye'nin rüzgar enerjisi kurulu gücü ilk 6 ayda 232 megavat artarak 8 bin 288 megavata ulaştı. Raporda görüşlerine yer verilen TÜREB Başkanı Hakan Yıldırım,rüzgar enerjisi sektöründe "salgın kaynaklı mücbir sebep ilan edilmesi" beklentisinin olduğunu belirterek, "Avrupa'da İspanya, Almanya, İrlanda, İngiltere gibi birçok ülke bu yönde kararlar alarak kendi rüzgar enerjisi sektörlerini destekledi.Salgın sebebiyle yaşanan gecikmelerden dolayı mücbir sebep ilanı yoluna gidilmezse bu yıl sonunda devreye alınması planlanan santral yatırımlarının tamamlanması büyük ölçüde zora girecek" değerlendirmesinde bulundu.

28 Ağustos 2020 Cuma

Sanayi sektörü ihracatta toparlandı, borsaya 'ilaç' oldu

Türkiye'nin "Milli Teknoloji Güçlü Sanayi" vizyonuyla desteklediği sanayi sektörü yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının olumsuz etkilerini üzerinden çabuk atarken, sektörün ihracatının ve borsadaki performansının son aylarda çıkışa geçtiği, öncü verilerin de dipten dönüşün yaşandığına işaret ettiği görülüyor. Kovid-19 salgını nedeniyle tüm dünyada ihracat büyük darbe alırken, fabrikaların büyük ölçüde üretime ara vermesi ile sanayi sektöründe çarklar neredeyse durma noktasına geldi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye'de de yıla iyi başlayan ve ocak ve şubat aylarında 11,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren sanayi sektörü, hastalığın ilk ortaya çıktığı mart ayında 10 milyar dolar seviyelerine geriledi. Sektörün ihracatı, Kovid-19'un yayılımının engellenmesi amacıyla tedbirlerin sıkılaştırıldığı nisan ayında ise 6,2 milyar dolarla Mayıs 2009'dan bu yana en düşük seviyeye indi. Bu tarihten itibaren yükselişe geçen sanayi sektörünün ihracatı, mayısta 7,1 milyar dolar, haziranda 10,2 milyar dolar ve temmuzda 11,5 milyar düzeyinde kaydedildi. Böylece sektörün ihracatının son 3 aydır yükseliş trendinde olduğu görüldü. SANAYİNİN LOKOMOTİFİ OTOMOTİV Sanayi sektörü yılın 7 ayında 67,3 milyar dolarlık dış satıma imza atarken, buna alt sektörlerden en çok otomotiv endüstrisinin katkı vermesi dikkati çekti. Otomotiv endüstrisi bu yıl dış satımında her ne kadar ciddi bir kayıp yaşasa da 7 ayda gerçekleştirdiği yaklaşık 13 milyar dolarlık ihracatla sanayinin lokomotifi olma özelliğini kaybetmedi. Aynı dönemde, sanayi sektörünü hazırgiyim ve konfeksiyon 8 milyar 790,1 milyon dolarlık, çelik de 7 milyar 21 milyon dolarlık ihracatla besledi. Bu sektörleri 5 milyar 698,3 milyon dolarlık ihracatla elektrik-elektronik ve 4 milyar 511,5 milyon dolarlık dış satımla da demir ve demir dışı metaller takip etti. SEKTÖREL VERİLER DİPTEN DÖNÜŞÜN YAŞANDIĞINA İŞARET EDİYOR Sanayi sektörüne ışık tutan Sanayi Üretim Endeksi, imalat sanayi kapasite kullanım oranı ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerine bakıldığında, sektörün dipten dönüşü yaşadığı görülüyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Sanayi Üretim Endeksi ocak ayına başladığı 108,7 değerinden şubatta 111,5'e, martta 113,9'a yükseldi. Endeks, tedbirlerin artırıldığı nisan ayında ise 78,1 ile Ağustos 2013'ten sonra görülen en düşük seviyeye geriledi. Bu dönemden sonra yükselişe geçen Sanayi Üretim Endeksi ham değeri, mayısta 84'e çıktıktan sonra haziranda 113,7 ile yılın en yüksek seviyesini gördü. Yıllık bazda endeksin değişimine baktığımızda, arındırılmamış sanayi üretim endeksinin ocak ve şubatta sırasıyla yüzde 7,7 ve yüzde 11,4 yükseldikten sonra, martta yüzde 1 ile sınırlı değer kaybettiği görüldü. Endeks, en büyük düşüşü ise nisanda yüzde 31,2 ile yaşadı. Arındırılmamış sanayi üretim endeksi mayısta da yüzde 30,6 gerilemesinin ardından haziranda yüzde 17,3 yükseldi ve dipten dönüşün işaretini verdi. Öte yandan sanayi sektöründe üretimin gidişatına dair güçlü ışık tutan imalat sanayi kapasite kullanım oranı verisinin de son 4 aydır yükseliş trendinde olduğu görülüyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, yıla yüzde 75,5 ile başlayan imalat sanayi kapasite kullanım oranı (KKO), şubatta yüzde 76'ya ulaştıktan sonra, martta yüzde 75,3'e geriledi. Söz konusu oran nisanda yüzde 61,6 ile Nisan 2009'dan bu yana görülen en düşük seviyeye gerilemesinin ardından sonraki aylarda toparlanma trendine girdi. Mayısta yüzde 62,6, haziranda yüzde 66'ya ulaşan imalat sanayi kapasite kullanım oranı, temmuzda yeniden yüzde 70'li seviyelerin üzerine çıkarak yüzde 70,7 düzeyinde gerçekleşti. Söz konusu oran, ağustosta da bir önceki aya göre 2,6 puan artarak yüzde 73,3 seviyesine yükseldi. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri de temmuzda 56,9'a yükselerek Şubat 2011'den beri en yüksek seviye olarak kaydedildi. Toparlanmanın hız kazandığına işaret eden endeks, alt sektörlerin çoğunun faaliyet koşullarında güçlü iyileşme yaşandığını, üretim artışı kaydedildiğini ortaya koydu. SANAYİ TEŞVİKLERİ REKOR KIRDI, İLK YARIDA 583 ÜRETİM TESİSİ FAALİYETE GEÇTİ Türkiye'de temmuz itibarıyla var olan 84 Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nden 70’i faaliyetine devam ederken, 14’ünün altyapı çalışmaları sürüyor. Temmuz itibarıyla bu bölgelerdeki toplam firma sayısı 5 bin 854 ve çalışan sayısı 60 bin 32 olurken, toplamda 10 bin 31 proje üzerinde çalışmalar devam ediyor. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri'nden gerçekleştirilen ihracat ise 5,2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Öte yandan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yılın ilk yarısında sadece organize sanayi bölgelerinde (OSB) 583 üretim tesisinin ruhsat alarak faaliyete geçtiğini bildirirken, sadece haziran ayında kurulan sanayi işletmesi sayısı geçen yıla kıyasla yüzde 91 arttı. Bu gelişmede verilen teşviklerin de etkili olduğu görülüyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 4 farklı uygulamadan oluşan teşvik sisteminde, KDV istisnası, Gümrük Vergisi Muafiyeti, Vergi İndirimi, Sigorta Primi İşveren hissesi Desteği, Gelir Vergisi Stopajı Desteği, Sigorta Primi (İşçi Hissesi) Desteği, Yatırım Yeri Tahsisi ve KDV İadesi başlıkları altında destekler sağlanıyor. Kapsamlı desteklerin etkisiyle, Bakan Varank da haziran ayında 859 belgeyle teşvik tarihinin rekorunun kırıldığını, bu teşviklerle 15,6 milyar liralık yatırım ve 23 binin üzerinde ilave istihdam beklendiğini duyurdu. BORSADA DA SINAİ ENDEKSİ YÜKSELİŞTE Borsa İstanbul'da Sınai Endeksi'nin aylık bazda seyrine bakıldığında, sektörün ihracat performansına yakın bir tablonun ortaya çıktığı görülüyor. Bu yıla iyi başlayan ve 2019'un son iki ayındaki yukarı yönlü seyrini 3'üncü aya taşıyan Sınai Endeksi, ocakta yüzde 4,5 değer kazandı. Kovid-19'un dünya çapında bir risk olduğunun anlaşılmasıyla yatırımcı güven algısında oluşan bozulma, şubat ayında endeksin yüzde 8,2 düşüş kaydetmesine neden oldu. Sınai Endeksi mart ayında da 953,30 puana kadar gerileyerek Nisan 2017'den bu yana görülen en düşük seviyeye indi ve ayı da yüzde 18,9 kayıpla kapattı. Mart ayından sonra Sınai Endeksi hızlı bir toparlanma trendine girdi ve nisan, mayıs ve haziranda sırasıyla kaydettiği yüzde 20, yüzde 3 ve yüzde 12,5'lik artışlarla yıl başındaki tüm kayıplarını telafi etti. Temmuzda da 1.631,78 puanla tarihinin en yüksek seviyesini gören Sınai Endeksi, ayı yüzde 3,7 artışla tamamladı. İLAÇ VE GIDA ŞİRKETLERİ SINAİ ENDEKSİ'Nİ YUKARI TAŞIDI Borsa İstanbul'da Sınai Endeksi'nde işlem gören 164 şirketin hisselerine bakıldığında, yıl başından 21 Ağustos sonuna kadar geçen sürede yatırımcısına en çok kazandıran şirketin RTA Labaratuvarları Biyolojik Ürünler İlaç ve Makine olduğu görüldü. Söz konusu şirketin hisse değeri, geçen yıl sonunda bulunduğu 2,32'den, bu yıl içinde 62,90'a kadar yükseldi. Aynı dönemde RTA Labaratuvarları'nın ardından Sınai Endeksi'nde işlem gören şirketlerden en çok kazandıran Kent Gıda Maddeleri oldu. Bu şirketin hisse değeri de 2019 sonundaki 175,80 seviyesinden yükselişe geçerek yıl içinde 2.675,50 seviyesini gördü. Kent Gıda'yı Taze Kuru Gıda takip ederken, bu şirketin hisseleri de 7,24'ten 97,90'a kadar çıktı. Burçelik Vana yüzde 509,7'lik, Doğan Burda Dergi Yayıncılık yüzde 332'lik, Burçelik Bursa Çelik Döküm yüzde 322'lik, Kütahya Porselen yüzde 314,8'lik, Dagi Giyim yüzde 279,6'lık ve yüzde 213,1'le Gübre Fabrikaları bu yıl en çok kazandıran Sınai Endeksi hisseleri olarak sıralandı.

27 Ağustos 2020 Perşembe

Bankacılık dışı finans sektörü KOBİ’lere desteğini sürdürüyor

Finansal Kurumlar Birliği (FKB), faktoring, finansal kiralama ve finansman şirketlerinin 2020 yılı 6 aylık konsolide verilerini açıklandı. FKB’nin temsil ettiği üç sektörün 2020 yılı 6 aylık konsolide verilerine göre, aktif toplamı 125 milyar TL, öz kaynak büyüklüğü 25 milyar TL, müşteri sayısı 3 milyon olarak gerçekleşti. Açıklamada görüşlerine yer verilen Finansal Kurumlar Birliği Başkanı Aynur Eke, söz konusu sektörlerin salgının da etkisiyle yaşanan ekonomik dalgalanmalardan geçen yıllara kıyasla daha fazla etkilendiğini belirterek, şunları kaydetti: "Ekonomik olarak zorlu geçen yıla rağmen Birliğimizin temsil ettiği finansal kiralama, faktoring ve finansman sektörlerini daha verimli hale getirmek ve ekonomiye verdikleri katkıyı artırmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu zorlu dönemde herkese görev düşüyor. Bu yaklaşımla özellikle KOBİ’lere sunduğumuz finansman kaynağını artırmak adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. KOBİ’lere sağladığımız destek ile ticaretin çarkları dönmeye devam ediyor. Reel sektöre daha faydalı olmak adına sektörlerimizle birlikte sık sık istişarelerde bulunuyoruz. Özellikle vurgulamak istiyorum ki salgın dönemi ve sonrasında açıklanan ekonomik paketler, normalleşme döneminde birçok KOBİ’yi sevindirdi." Ekonomi yönetiminin ortaya koyduğu bu çalışmalarla birlikte, sektörlerdeki iş hacimlerinde yaşanan artışın, gelecek adına herkesi umutlandırdığını aktaran Eke, "2020’nin ilk yarısında pandemi nedeniyle dengelenme süreci sekteye uğramış da olsa, ikinci çeyrekte toparlanma var. Yılın ikinci yarısında ise beklediğimiz yasal düzenlemelerle birlikte sektörlerimizin ivme kazanacağını düşünüyorum.Söz konusu düzenlemeler sayesinde, Birliğimizin geliştirdiği finansmana erişim yöntemleriyle KOBİ’lerimize, dolayısıyla ülke ekonomimize kattığımız değeri daha da artıracağımıza inanıyorum. Türkiye her yıl büyümesine devam etmek durumunda. Banka dışı finans kesimi de bu büyümeyi desteklemek adına var gücüyle çalışıyor. Bizler her zaman şunu söylüyoruz, bankaların üzerindeki fonlama sorumluluğunu paylaşarak, reel sektöre sağladığımız desteği büyütebiliriz" ifadelerini kullandı.

27 Ağustos 2020 Perşembe

Akıllı telefon üreticisi vivo, Türkiye pazarına girdi

Dünyanın en büyük akıllı telefon üreticilerindenvivo, Türkiye pazarına giriş yaptı. Vivo; dünya, Avrupa ve Türkiye'ye yönelik hedef ve planlarını düzenlediği online basın toplantısı ile paylaştı. Şirket etkinlikte ayrıca,Türkiye'ye giriş yaptığı ürünü vivo X50 Lite'ı da tanıttı. vivo Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Andrew Liu, toplantıda yaptığı konuşmada,vivo markasının Türkiye pazarına resmi olarak girişini duyurmanın ve hayran kitlesini sembolik olarak Asya ile Avrupa arasındaki köprü olan Türkiye'de genişletmenin heyecanı içinde olduklarını belirterek, şunları kaydetti: "Türkiye’ye gelişimiz şans eseri değil. Her bir Avrupalı müşterinin bireysel ihtiyaçlarını anlamak için Avrupa genelinde 9 binden fazla kişiyle görüştük. Bu, dünya çapında 350 milyondan fazla kullanıcının günlük yaşamının bir parçası olmamızın en önemli nedenlerinden biri olan 'doğru şeyleri doğru şekilde yapma'felsefemizin devamı. Türkiye'deki müşterilerimizin ve iş ortaklarımızın güvenini kazanacağımızdan eminiz." YILSONUNA KADAR FARKLI SEGMENTLERDE ÜRÜNLER SUNACAĞIZ Çin merkezli akıllı telefon markası vivo, şirket verilerine göre,2020'nin ilk çeyreğinde yüzde 9'luk pazar payı ile dünya akıllı telefon pazarında 5'inci;5G akıllı telefon satışlarında ise yüzde 12,9’luk pay ile 3'üncü sırada yeralıyor. vivo Türkiye Pazarlama Müdürü Selin Dayıoğlu,vivo'nun doğru şeyleri doğru şekilde yapma felsefesini izleyerek Avrupa pazarında yer aldığını aktararak,"Avrupa'ya son gelen Asya menşeli akıllı telefon markası olabiliriz, ancak dünya çapında en iyisi olduğumuzu söyleyen 350 milyon kişinin sevgisi ve takdirine sahibiz." değerlendirmesinde bulundu. Yaptıkları araştırmalar sonucunda Türkiye pazarına X50 ailesinin orta segment cihazı X50 Lite ile girdiklerini belirten Dayıoğlu, 2020 yılı sonuna kadar Türkiye'deki tüketicilere biri amiral gemisi cihaz olmak üzere farklı segmentlerde ürünler sunacaklarını söyledi. Dayıoğlu, telekomünikasyon, perakende ve e-ticaret kanallarından oluşan pazar stratejisindeki ortaklığının bir parçası olarak Türkiye'de ilk etapta çeşitli perakende mağazalarında ve online kanallarda vivo markalı cihazları tüketicilere sunacaklarını ifade etti.

27 Ağustos 2020 Perşembe

HAVELSAN dünya devleriyle aynı listede

HAVELSAN Telekom Bulut Platformu, "Open Source NFV Management and Orchestration MANO (OSM)" ekosistemi listesinde yer aldı. HAVELSAN'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, söz konusu listedeHAVELSAN'ın yanı sıra, Amazon, Red Hat, VMware, Whitestack ve Wind River gibi dünya devleri bulunuyor. HAVELSAN Telekom Bulut Platformu, "OpenStack" ve "Kubernetes" altyapısını tek bir noktada birleştiren, hem buluta özgü ağ fonksiyonu (CNF) hem de sanal ağ fonksiyonunu (VNF) destekleyen bir sanallaştırma platformu olarak nitelendiriliyor. Platform, "5G", "Mobil Kenar Bilişim (MEC)", "Radyo Erişim Şebekesi (RAN)", "Araç-Her Şey Haberleşmesi (V2X)", "Yapay Zeka", "Endüstriyel Nesnelerin İnterneti (IoT)", "Otomasyon ve Robotik" gibi teknolojilerin hayata geçebilmesi büyük önem taşıyor.

27 Ağustos 2020 Perşembe