Kamu alacakları en geniş kapsamıyla 2016 ağustos ayında yayınlanan 6736 sayılı kanunla yeniden yapılandırılmıştı. Anılan kanunda matrah artırımı stok, stoksuzluk beyanı ile kasa ve ortaklar cari hesabının düzeltilmesine ilişkin hükümler de yer alıyordu. Ayrıca kanunda yurtdışı varlıkların milli ekonomiye kazandırılmasına yönelik hükümler de bulunmaktaydı. 30 Nisan 2018’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sevk edilen yeni yapılandırma tasarısında ise bu yukarıda sayılanların yurtdışı varlıkları milli ekonomiye kazandırılması haricinde hemen tümü yer alıyor. Yasalaşmasıyla birlikte 31 Mart öncesi dönemlere ilişkin olarak kesinleşmiş vergi borcu bulunanlar bu borçları gecikme zammı yerine yurtiçi ÜFE ile ödeyebilecekler.
Yapılandırma tasarısı ile vergi, sigorta primi, gümrük vergisi, trafik para cezaları dahil idari para cezaları kapsamda bulunuyor.
PEŞİN ÖDEYENE ÖNEMLİ AVANTAJ
Tasarıda vergi ve prim borçlarını peşin ödeyenlere neredeyse ana para ile borcu kapatma imkanı getiriliyor. Sadece, gecikme zam veya faizi yerine yurtiçi ÜFE’nin yüzde 10’unun uygulanmasıyla yetinilecek. İdari para cezalarında ise yüzde 25 indirim yapılacak. Peşin ödemeden maksat ise kanuna göre hesaplanan tutarların ilk iki taksit süresi içerisinde ödenmesidir.
MATRAH ARTIRIMI İMKANI VAR
Esasen tasarının kesinleşmiş kamu borçları bu kapsamı itibari ile geçen yıl içerisinde de bir düzenleme yapılmıştı. Bu defa ise yukarıda da belirttiğimiz gibi daha geniş kapsamlı kesinleşmemiş kamu alacakları, dava ve icra safhasında bulunan kamu alacakları ile matrah artırımına ilişkin hükümler de tasarı kapsamında yer alıyor. Tasarıdaki hali ile 2013 matrahı yüzde 35, takip eden her yıl matrahı 5 puan daha düşük olmak kaydıyla 2016 matrahı yüzde 20 oranlarında artırılması suretiyle vergi incelemesine karşı güvencesi sağlanmış oluyor.
Tasarının TBMM’de yasalaşma sırasında 2017’nin de kapsama alınması söz konusu olabilir. Bu durumda tam tamına 5 yıllık bir dönem daha önceki yasada olduğu gibi kanun kapsamına dahil edilmiş olacak. Zira, özel hesap dönemleri hariç 2017 bu tasarının Meclis’e sevk edildiği tarih itibari ile kurumlar vergisi mükellefleri bakımından da kapanmış oldu. Gelir vergisi mükellefleri bakımdan zaten mart ayında beyanname verilmiş durumdaydı.
STOK, CARİ HESAP VE KASA DÜZELTMESİ YAPILABİLECEK
Tasarı ile getirilen ve önemli ölçüde yararlanma imkanı bulacak bir diğer düzenleme de stoklar ile kasa ve cari hesaplara yönelik düzeltme hükümleridir. Kayıtlarda yer almadığı halde stoklarda yer alan malların veya demirbaşların bildirimi ile kayıtlarda görüldüğü halde işletmede bulunmayan malların stoklara ilişkin kayıtlarının düzeltilmesine imkan sağlanıyor.
Yasada ayrıca geniş kapsamlı bir imar affı düzenlemesi de yer alıyor. Bu yönüyle yurtdışı varlıkların milli ekonomiye kazandırılmasına ilişkin hüküm hariç en geniş kapsamlı yeni yapılandırma geliyor diyebiliriz.
Kasa veya cari hesapların düzeltilmesi için önceki kanunda olduğu gibi yüzde 3 vergi ödenmesi gerekecek. Yine yasanın yayınlanmasından itibaren üç ay içerisinde bu bildirimin yapılması ve beyanname süresi içerisinde de hesaplanan verginin ödenmesi gerekecektir.
Bu tür yasal düzenlemelerin en büyük eleştiri konusu olan yönü, vergisini düzenli ödeyen mükelleflere haksızlık ediliyor olması durumudur. Ancak bu tür düzenlemeler genel olarak ekonomide bazı zorlanmaların görüldüğü ve bu nedenle ödemelerin aksadığı ve de yeni bir döneme girildiği zamanlarda tekrar beyaz bir sayfa ile başlama anlamında önemli oluyor.
Temennimiz; ülkemizde yeniden yapılandırma yasalarına ihtiyaç duyulmayacağı, her şeyin kendi mecrası içerisinde ve sağlıklı süregideceği ortamın oluşturulmasıdır. Önemli olan, şu anda mevcut yasanın getireceği imkanlardan yararlanılması ve bunun bir son imkan olduğu bilinciyle hareket edilmesidir.
07 Mayıs 2018 Pazartesi