Trafik kuralları deyince muhtemelen herkes genel anlamda aynı şeyi düşünür. Kırmızı ışıkta durmak önemli bir trafik kuralıdır. Yaya geçidinin olduğu yerde seyreden araçlar açısından dikkatli geçilmesi, hatalı sollama yapılmaması sollama yapılırken önce güvenliğin olduğunun belirlenmesi ve ona göre sollama yapılması yine önemli bir trafik kuralıdır. Trafik kuralları hem sürücünün kendi can güvenliği ve hem de yayaların ve diğer canlıların can güvenliği bakımından da ayrıca önemlidir. Bütün bu kurallara uyulması ülkelerin medeniyet seviyesinin bir ölçüsü olarak dahi alınabilmektedir. Bazı ülkelerde örneğin İngiltere’de bazı yaya geçitlerinde trafik ışığı bile bulunmadığı halde yayaların geçiş üstünlüğü vardır. Zebra geçit denilen bu tür yaya geçitlerinde yaya adımını attığı anda yolda seyreden aracın anında durması gerekir. Bu tür geçitlerde yayaya öncelik vermemenin ciddi cezaları vardır. Onun için bu tür yaya geçitlerinin olduğu yerlerde sürücüler daha bir dikkatli seyrederler ve her an durabilecek şekilde hareket ederler.
Ülkemizde de uygulaması olduğu üzere bazı yaya geçitlerinde yaya geçidinde trafik işaretlerine yön vermek üzere düğmeler vardır. Yayalar o düğmeleri kullanmak suretiyle trafikteki araçların durup karşıdan karşıya geçmeyi trafik ışıklarını bu düğmeler vasıtasıyla yönlendirmek suretiyle yaparlar. Örneğin ABD de bazı eyaletlerde otobanda dahi hız sınırı katı uygulandığı için saatlerce aynı araçla yan yana farklı şeritlerde seyahat etme durumu oluşabilir. Bazı eyaletlerde ise otobanda hız sınırı uygulaması yoktur.
Bizim ülkemizde birçok şeyde olduğu gibi trafik kuralları uygulaması konusunda da bir tutarlılık bulmak zordur. Trafik kuralları geçerlidir, bunlarla ilgili kamu spotları ile toplum eğitilmeye çalışılır. Ancak kuralların uygulaması konusunda bir standart oluşturulmadığı için bazen sanki hiçbir trafik kuralı yokmuş algısına kapılabilirsiniz. Yolda seyretmesi gereken hıza ulaşmadığı ve orta yada sağ şerit boş olduğu halde sol şeridi tapulamış gibi gidenler mi ararsınız. Yoksa öndeki araçlara makas atarak seyreden, kendini yarış pistinde zanneden mi? Hasılı her türlü kuralsızlığı görebilirsiniz.
Yaz tatilini ülkemizde geçirmek için gelen gurbetçi kardeşimizin, yol boyu bütün trafik kurallarına en dikkatli şekilde uyup, Kapıkule sınırından geçtikten sonra bir anda trafik canavarına dönüşebilmesi buna en bariz örneği teşkil eder. Büyük şehirlerimizde emniyet şeridini kullanan çok sayıda çakar takmış geçiş üstünlüğü olan(!) araç olduğuna şahitlik de edebilirsiniz.
Bu kuralsızlıklar yaşanırken bir de bakarsınız bölünmüş yolda ama muhtemelen tekrar değerlendirilse revize edilmesi mümkün olacak 80 Km hız sınırını yüzde 10.1 aştınız diye veya trafik ışığında trafik lambası hizasında duruş yaptınız diye kesilen cezalar ile de karşılaşabilirsiniz. Yani bir uçtan bir diğer uca gidildiğini ancak bir süre sonra yine kurallar yokmuş gibi bir döneme girildiğini görmeniz mümkündür.
Temennimiz standartların standart olarak uygulandığı bir yapının kalıcı olmasıdır.
03 Aralık 2018 Pazartesi