tatil-sepeti
Osman ARIOĞLU

Osman ARIOĞLU

Diğer Yazıları

Daha önce de bu köşede değindik. ‘Torba Yasa’ uygulaması normalde iktidarı, muhalefeti ile herkesin eleştirdiği ancak bir türlü de vazgeçilemeyen bir uygulama. Bize göre de bu uygulama yasa düzenlemelerini bir an önce düzenlemeyi gerçekleştirmek için iktidarlar tarafından öteden beri başvurulagelen bir yöntem. Öyle tahmin ediyorum ki, TBMM’de kanun yapma prosedürlerinde biraz daha basitlik sağlanmadıkça veya birden fazla yasada tek bir yasa ile değişiklik yapılması yasa veya Anayasa ile sınırlanmadıkça bu uygulama devam edip gidecektir.

Aslında uygulamacılar açısından da ‘Torba Yasa’ belki de ulaşımı daha kolay bir hale geliyor. Bunun için birkaç küçük önerimiz olacak. Takip kolaylığı sağlanması bakımından her Torba Yasa’nın başlangıcında hangi kanunlarda değişiklik yapıldığı bir indeks olarak yer almalıdır. Esasen çok eski yıllarda değişiklik yapan kanunların ismi tek tek sayılarak torba yasa düzenlemesi oluyordu. Zamanla birbiriyle alakası olmayan daha çok kanunda tek bir torba yasa ile değişiklik yapılmaya başlandığından; uygulama, değişiklik yapılan kanunlardan biri ile ve “…bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkında kanun” olarak anılmaya başlanıldı.

Önerimiz Torba Yasa uygulaması devam etsin ve ismi de “… sayılı Bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkında kanun” gibi olsun ancak hemen başlığın altında değişiklik yapılan her bir kanun hem kanun numarası ve hem de ismi ile yer alsın. Ayrıca her bir kanunda değişiklik yapan madde numaraları da belirtilsin. O zaman hangi kanunda değişiklik yapıldığı belli olacağı için o Torba Yasa yayınlandığında ilgililer kendileri ile ilgili bölümü kolaylıkla bulabilsinler. Bunun yapılması son derece kolay bir uygulama. Kanun, tasarı olarak TBMM’ye sevk edilirken sevk edildiği haliyle bu bilgiler düzenlenir, daha sonra TBMM aşamasında gerek komisyonlar ve gerekse Genel Kurul aşamasında yapılan ilave veya çıkarılmalara göre bu indeks düzeltilmiş olur. Yasa kabul edildiğinde de bu konuda redaksiyon yetkisi alınarak ilgili teknisyenler bir hata olmaması için tekrar kontrolde bulunurlar ve yasa yayınlandığında ilgililer açısından çok kolay takip edilebilir hale gelir. Böylece de torba yasalar eleştirilmek yerine birçok kanunda değişiklik yapan kanunları derli toplu bulabilme imkanı olduğu için uygulamada da kolaylık sağlayan düzenlemeler olur.

Bu yazı hazırlanırken TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşmeleri devam eden son Torba Yasa’da da vergi dahil birçok alanda önemli düzenlemeler yer aldığını biliyoruz. Vergiye yönelik düzenlemelerden en çok gündemde yer bulan MTV konusunu geçen yazımızda değerlendirmiştik. Bu yazımızda kapsama alanı bir hayli geniş olan diğer bir düzenlemeden bahsedeceğiz.

KİRA GELİRİ ELDE EDENLER İÇİN GÖTÜRÜ GİDER ORANI DEĞİŞTİRİLİYOR

Kira geliri elde edenler açısından öteden beri uygulanmakta olan götürü gider oranının yüzde 25’ten, yüzde 15’e indiren değişiklik yapılan düzenlemede kapsama alanı en geniş olan bir başka düzenleme. Son yıllarda özellikle gayrimenkul sermaye iradı dediğimiz ve bilinen adıyla kira gelirlerini kavramaya yönelik önemli adımlar atılmıştı. Bunlardan en belirgin olanı; banka havalesi veya EFT’si yapılırken dahi gönderinin kira geliri için mi yapıldığına yönelik özel sorunun bankalar tarafından soruluyor olması. İnternet işlemlerinde de aynı soru yer alıyor. İkincisi de Gelir İdaresi’nin hazır beyan sistemi uygulamasını her geçen gün daha da geliştirerek devam ettirmesi.

Mevcut uygulamada evini kiraya verenler dışında kira geliri elde edenlerin yüzde 25 götürü gider yerine gerçek gider uygulamasını seçmeleri için pek bir neden yoktu. Daha açık deyimiyle yüzde 25 götürü gider bir hayli iyi bir indirim sağlama anlamına geliyordu. Şimdi yapılan düzenleme ile bu tutarın yüzde 15’e indirilmesi kira geliri elde edenlerin kafalarını biraz karıştırabilecek mahiyette olabilir. Umarım bu noktada iyi hesap yapılmıştır. Elbette bu noktada İdarece kayıtlı ekonomiyi artırmak anlamında da gerçek gider usulünün seçilmesine zorlanması bilinçli bir tercih de olabilir. O zaman belli bir strateji içerisinde yapılan bir hareket söz konusudur ve fazlaca söylenecek bir söz yoktur.

30 Ekim 2017 Pazartesi