Hikmet Baydar
Bu aralar piyasalarda BDDK’nın swap kararı bolca konuşulur oldu. Nedir bu swap ve alınan karar bizi nasıl etkileyecek, bu yazımızda ona değinelim.
Swap nedir?
Swap kelime anlamı olarak ‘değiş/tokuş etmek, takas etmek, değiştirmek’ gibi anlamlara gelir.
Swap; iki tarafın belirli bir zaman dilimi içinde bir varlık ya da yükümlülüğe bağlı olan farklı faiz ödemelerini veya döviz cinsini karşılıklı olarak değiştirdikleri bir takas sözleşmesidir diye tanımlanabilir.
Örneğin 10 yıllık sabit faizli borca sahip bir firma ile benzer ancak dalgalı faizli borca sahip bir firma birbirlerinin yükümlülüklerini değiştirebilir. Swap işlemlerinde, faiz oranları ile döviz kurlarındaki değişmeler sonucunda ortaya çıkan riski en aza indirmek amaçlanır.
Para swapları nedir?
Bir para swapı iki taraf arasında, belirlenen tutarda bir paranın başka bir para ile değiştirilmesi ve belirli bir süre sonunda değiştirilen anaparaların geri verilmesini içeren bir anlaşma olarak tanımlanabilir.
İşte BDDK’nın yaptığı işlem de bu para swap işlemleriyle ilgilidir. Bu tarz işlemlerde kurumlar farklı paraları birbirlerine belli bir vadede geri almak üzere borç verirken aradaki faiz farkını kapatacak şekilde de swap fiyatı öderler. Yani Türk bankası yurtdışına TL vererek karşılığında dolar alır. Vadesinde de faiz farkını lehte olana ödeme yapılarak paralar aynı bankalara geri döner. Burada yabancı bankaya TL aktarılması ve kullanımına sunulması söz konusudur. Bu Türk Lirası’nın nasıl kullanılacağı ise borç alan bankanın inisiyatifindedir. Yani isterse doları kısa sürede alarak kurun yükselmesine sebep olabilir.
Gelelim BDDK’nın 18 Aralık 2019 tarihli duyurusuna; BDDK, sitesinde aynen aşağıdaki duyuruyu yaptı: “Bankaların, konsolidasyona tabi yurtdışındaki kredi kuruluşu ve finansal kuruluş niteliğini haiz ortaklıklarıyla gerçekleştirdiği işlemler hariç, yurtdışı yerleşiklerle yaptıkları bir bacağı döviz, diğer bacağı TL olan ve vadesine yedi gün veya daha kısa süre kalan, vadede TL satım yönündeki para swapı, forward, opsiyon ve diğer türev işlem tutarları toplamı, en son hesapladıkları yasal özkaynaklarının yüzde 10’unu geçmeyecek olup söz konusu oran günlük olarak solo ve konsolide bazda hesaplanacak. Opsiyon işlemleri hesaplamada delta eşdeğeri ile dikkate alınacak olup valör tarihi işlem tarihinden sonra olan (ileri valörlü) türev işlemler, hesaplamada valör tarihi itibarıyla dikkate alınacaktır. Bu minvalde, mevcut aşım giderilinceye kadar aşım bulunan vade aralığında işlem yapılmayacaktır.”
Görüleceği üzere duyuruda yurtdışı kredi kuruluşlarıyla yapılan kredi işlemleri için gerçekleştirilen swap işlemleri hariç tutulmuş. Kısacası kaynak girişini engelleyici bir durum yoktur. Ayrıca TL alım işlemlerinde de sınırlama getirilmemiş. Açıklamaya
göre şu şartlar ifade edilmiş:
1 - İşlemin yurtdışı yerleşiklerle yapılıyor olması,
2 - İşlemin bir bacağının döviz, diğer bacağının TL olması,
3 - Vadesinin 7 gün ve daha az olması,
4 - İşlemin TL satış yönünde olması.
Özellikle dördüncü maddeye dikkat çekmek istiyoruz. İşlem Türk Lirası satışı yönünde olursa swap vb. işlem tutarı öz kaynakların yüzde 10’unu aşamayacak.
Böylece bankaların spekülatif amaçlı hatta manipülatif hareketlere de kaynak sağlayabilecek kısa vadeli Türk Lirası’nın yurt dışına verilmesinin imkanı daraltılmış. Kaldı ki, yerli bankalar eski oran kadar TL almaya devam edebilirler. Kısacası Türk Lirası’nı yurtdışına değil, iç piyasaya verin mesajı var.
Bu işlemler kesinlikle kredileri daraltıcı mahiyette değildir. Söz konusu karar ile Türk Lirası üzerine oynanacak oyunların engellenmesine yöneliktir. Kısacası piyasaya istikrar kazandırıcı, TCMB’nin işlerini kolaylaştırıcı harika bir işbirliğidir.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nu aldığı bu karardan dolayı tebrik ediyoruz. Çok yerinde ve doğru bir hamle.
20 Aralık 2019 Cuma