Seçim öncesinde kurlarda agresif hareketlere tanık olduk. Bazen aşırı abartılı hareketlere yine aşırı abartılı faiz artırımları ile de cevap verildi. Hedef, seçim öncesinde ekonomik bozulma görüntüsü oluşturmaktı. Konu ekonomik değildi ve daha çok parasal arz/taleple alakası olmayan bir görünüm veriyordu. Kısacası siyasete ekonomik müdahale yapılmak istenmişti. Geçmişte yaşadığımız et fiyatlarında sert tırmanışlardan tutun, patates ve soğan gibi temel gıda maddelerinde bile benzer şeylerle karşılaşıldı. Çiftçi ucuza sattığı malın pazarda fahiş fiyatlarla satıldığını düşünürken konunun aslı anlaşıldı ve birçok yerde depolanmış ürün görüntüleri sosyal medyada dolaşmaya başladı. Gerçekte suni yokluk yaratıldı ve ürün satışa sunulmamış görüntüsü vardı. Amaç yine aynıydı. Mevcut ekonomik görünümü zayıflatarak siyasete etki yapmaktı.

Bu hareketlere karşılık ülkeyi yönetenler ithalat kozunu ortaya koyunca da hemen üretemiyoruz, onu bile ithal ediyoruz haberleri servis edildi.

Gıda ve tarım çok hassas bir konu. İyi takip edilmeli.

Gelelim seçim sonuçlarına. Aslında beklenen oldu ve sayın Cumhurbaşkanımız beklendiği gibi ilk Devlet Başkanımız oldu. Aslında üzerinde oynanan bu değildi. Daha çok Meclis aritmetiği ile oynayarak siyasi gücün zayıflaması ve mekanizmanın çalışmaz hale gelmesi planlanmıştı. Bu hedefleri çok zorladıklarını kabul etmek lazım. Ancak MHP+AKP ittifakı bu oyunu bozarak Meclis çoğunluğunun Devlet Başkanı ile uyumlu olmasının da yolunu açmış oldu.

Seçime kadar faizlerde, kurlarda yaşanan aşırı olumsuzlukların beklentilerde yarattığı bozulmaları gördük. Bazı firmalar belirsizlik nedeniyle fiyat listelerini kaldırırken bir süre ürün satamadılar. Bazıları ise fiyatlamada ciddi zorluklar yaşadılar.

Maalesef kur yükselişleri ekonomik ve parasal nedenlere bağlı değilken TCMB parasal tedbirleri fazlasıyla alarak faizlerde ciddi zıplamanın önünü de açtı. Hal böyle olunca finansman maliyetleri de zıpladı.

Şimdi özellikle ekonomi kurmaylarının sağlam, piyasayı iyi okuyabilen, gerektiğinde de doğru zamanda doğru tedbirleri alabilecek, deneyimli, piyasanın kabulleneceği kişilerden oluşup oluşmadığına bakacağız. Bu aynen gerçekleşirse o zaman geleceğe yönelik olumlu beklentilerle tahvil ve bonolara alım gelmeye başlayacak ve faizlerde düşüş eğilimi oluşacak. Akabinde kurlarda da kademeli gevşemeler görebiliriz. Piyasalarda dengeler yerine oturmaya başladığında da yatırım iştahı artış yönünde kendini göstermeye başlayacak.

Şimdi gün doğru ekibi oluşturma günü…
Gerisi kolay…

02 Temmuz 2018 Pazartesi