hikmetbaydar@3-goz.com
TCMB, Aralık 2023’te ödemeler dengesi gelişmelerini açıkladı. Veriler, son derece önemli mesajlar veriyor.
Aralık ayında cari işlemler hesabı 2.091 milyon ABD doları açık kaydetmiştir. Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı ise 4.162 milyon ABD doları fazla vermiştir. Burası çok önemli. Yani dış ticarette altın ve enerji hariç fazla veriyoruz. Hizmetler dengesi kaynaklı net girişler ise 2.574 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.
Finans hareketlerine baktığımızda; doğrudan yatırımlar başlığı altında girişlerin devam ettiğini, ilgili ayda 317 milyon dolar net giriş olduğunu gözlemliyoruz. En sevdiğimiz yatırım modeli olup uzun vadeli yatırım amaçlı gelen bir rakam olması nedeniyle önemli. Kaldı ki, jeopolitik riskler artarken doğrudan sermaye girişlerinin devam etmesi son derece önemli.
RESMİ REZERVLER
Aralık ayında yurt dışı yerleşiklerin 1.690 milyon dolar net portföy yatırımı yapması çok önemli. Hisse senedi piyasasında 1.187 milyon dolar, devlet iç borçlanma senetlerinde de 1.154 milyon dolar net alım yapılması, hem borsanın yabancılar için hâlâ ucuz olduğunu, hem de faizlerin yabancı ilgisini çekecek kadar yüksek olduğunu bize gösteriyor.
Yabancı bankaların yurt içindeki mevduatlarının 1.633 milyon dolar artması, yabancı bankalara mevduat faizlerinin de yeterli olduğunu gösteriyor. Bu sayede resmi rezervler de Aralık 2023’te 1.978 milyon dolar artmıştır.
Görüleceği üzere aralık ayı itibariyle ödemeler dengesinde pozitif gelişmeler olmuştur.
Hemen çok yakın tarihe gelelim. Şubat ayı başında Eximbank, Türkiye Varlık Fonu ve hazine yurt dışı borçlanmalarla 4 milyar dolar kaynak temin etti. Toplam talep 23.8 milyar dolar olarak gelmişti. Yani satışın neredeyse 6 katı talep söz konusuydu. Bu veri, son zamanlarda Türkiye borçlanma araçlarına olan ilgiyi göstermesi açısından önemli.
YABANCI YATIRIMCILAR
Bu gelişmeden sonra Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri, Şubat 2021’den bu yana en düşük seviyesi olan 311 baz puana düştü. CDS’lerin düşüşü Türkiye riskinin azaldığı anlamına geldiği için daha fazla yabancı yatırımcının gelebileceği anlamına da geliyor.
Bu durumda şunu net bir şekilde söyleyebiliriz. Artık faizleri daha fazla artırmaya gerek yok. Yabancı hem hisse senetlerine (yüksek kurdan kaynaklanan ucuzluk nedeniyle) hem de faiz seviyelerinin yeterli olması nedeniyle mevduat, tahvil vb. borçlanma araçlarına ilgi gösteriyor.
Eğer gelişmekte olan piyasalardaki gelişmeler para girişini desteklerse o zaman dövizde daha fazla satışın gelmesi ihtimali de artar.
Bu durumda hem girdi maliyetleri daha kolay hem de enflasyon daha hızlı düşer.
19 Şubat 2024 Pazartesi