Salih KESKİN

Salih KESKİN

Diğer Yazıları



www.inovasyonuzmani.com

 

İnovasyon dünyasında tarih boyunca gözlemlenen ilginç bir gerçek var: Büyük sıçramaları gerçekleştirenler genellikle o günün büyük firmaları değil, küçük ve daha az bilinen oyuncular oluyor. Bu fenomen, ‘yıkıcı inovasyon’ olarak adlandırılan ve köklü endüstrileri tamamen değiştiren yenilikçi hareketlerin ardındaki temel güç. 

 

Peki, neden büyük firmalar değil de küçük ve daha az tanınan oyuncular bu yıkıcı inovasyonları gerçekleştirme eğiliminde?

 

KÖR NOKTALAR VE RUTİNLER

 

Büyük firmalar, genellikle pazarda mevcut konumlarını koruma ve büyüme stratejileri üzerine yoğunlaşırlar. Var olan müşteri tabanlarının ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanarak, mevcut ürün ve hizmetlerini iyileştirmeye çalışırlar. Bu firmalar, kısa vadeli kazançlarını maksimize etmek için mevcut iş modellerine bağlı kalma eğilimindedirler. Bu durum, onları radikal ve riskli inovasyonlardan uzak tutar. Ama bu durum aynı zamanda onların sektörün sıçrama rampalarını bulmalarının da önüne geçen en önemli gerçektir.

 

Örneğin, elektrikli araç sektöründe, büyük otomobil üreticilerinin arasından sıyrılan Çin merkezli NIO, yenilikçi elektrikli araç modelleri ve kullanıcı odaklı hizmetleriyle öne çıktı. NIO, kendi batarya değiştirme istasyonları ve araç abonelik hizmetleri gibi yenilikçi çözümleriyle dikkat çekti. Büyüklerin göremediği veya pas geçtiği nokta, elektrikli arabaların satış sonrası hizmette müşteriler açısından daha güven vermesi gerektiğiydi.

 

NİŞ ALANLARDA YENİLİK YAPMA

 

Küçük firmalar ve girişimler, genellikle büyük piyasa devlerinin görmezden geldiği veya önemsemediği niş alanlarda faaliyet gösterirler. Bu niş alanlarda, radikal yenilikler yapmak için daha fazla özgürlüğe ve esnekliğe sahiptirler. Büyük firmaların aksine, küçük oyuncular daha risk alıcı olabilirler çünkü kaybedecekleri daha az şey vardır. Bu cesaret ve esneklik, onları büyük sıçramalar yapmaya teşvik eder.

 

COVID-19 pandemisi sırasında büyük sıçrama yapan Zoom Video Communications firması buna iyi bir örnektir. Büyük teknoloji firmalarının sunduğu video konferans çözümlerinin ötesine geçen firma, kullanıcı dostu ara yüzü ve yüksek kaliteli hizmetiyle, hem bireysel kullanıcıların hem de işletmelerin tercih ettiği bir platform haline geldi. Büyükler tamamen yaptıkları işe odaklandığı için geleceğin teknolojik açılımını göremediler.

 

BÜROKRASİNİN DEZAVANTAJI

 

Küçüklerde henüz bürokrasi oluşmamış olması da ayrıca önemli bir avantaj olarak görülmeli. Çünkü büyüdükçe hantallaşan firmaların ağır karar alma ve iş yapma sistematikleri, onları sıçramanın önündeki en büyük engeldir. Sırtında ağır bir yük olan sporcuyla hiç yük olmayanın rekabet etmesi gibi bir durumdur bu.

 

KÜÇÜKLERDEN AGRESİF STRATEJİLER 

 

Küçük firmalar piyasada var olabilmek için agresif hareketler yapıp dikkatleri üzerlerine çekmek durumundadırlar. Bunun için en karmaşık ve büyük organizasyonların girmeye çekindiği grift alanlarda faaliyet gösterirler. Örneğin, uzay taşımacılığı ve roket teknolojileri alanında SpaceX, büyük firmaların hüküm sürdüğü bir sektörde devrim yaptı. Şirketin yenilikçi yaklaşımı ve hep yıkıcı inovasyonlara odaklanması, NASA ve diğer büyük uzay ajanslarının başaramadığı birçok şeyi başarmalarını sağladı. SpaceX, yeniden kullanılabilir roketlerle uzay taşımacılığını daha ekonomik ve sürdürülebilir hale getirdi. 

 

SpaceX, NASA’nın sahip olmadığı hangi yeteneğine sahip? Araştırılmaya değer doğrusu… 

 

Yine, 2000’lerin başında Blockbuster gibi büyük video kiralama zincirleri piyasaya hakimken, küçük bir girişim olan Netflix, çevrimiçi film kiralama ve ardından dijital yayıncılık modelini geliştirerek sektörü kökten değiştirdi. Bugün Netflix, dijital içerik pazarının en büyük oyuncularından biri haline geldi.

 

İÇSEL DİRENÇ VE MEVCUT İŞ MODELLERİNE SIKI SIKIYA BAĞLILIK

 

Büyük firmaların yıkıcı inovasyonlar gerçekleştirememe nedenlerinden biri de içsel dirençtir. Mevcut iş modellerine ve gelir kaynaklarına bağlılık, radikal değişimlere karşı direnç oluşturur. Ve bu direnci kırmakta hiç kolay değildir.

 

E-ticaret platformları arasında hızla yükselen Shopify, küçük işletmelerin çevrimiçi mağaza açmalarını kolaylaştırarak dikkat çekti. Kullanıcı dostu ara yüzü ve geniş entegrasyon seçenekleri ile birçok girişimcinin tercihi oldu. 

 

Shopify bunu, piyasada geçerli iş modelini kırmaya odaklanarak başardı ve büyük perakende zincirlerine karşı ciddi bir zafer kazandı.

 

Sonuç: Büyük firmaların küçük gibi nasıl çevik olabilecekleri üzerine kafa yormaları ve küçüklerin de risk alırken daha dikkatli olmaları önemlidir. Büyük firmalar mevcudu koruma eğilimleri ve içsel dirençleri nedeniyle büyük yenilikçi hareketlerin gerisinde kalmış olabilirler, ancak bu bir kader değil. Küçük firmaların esnekliği, cesareti ve hızlı hareket kabiliyeti büyüklere ilham kaynağı olabilir ve yıkıcı inovasyonlar yapmalarını sağlayabilir. Bu anlamda, büyük firmaların küçük oyunculardan öğreneceği çok şey var ve büyükler inovasyona daha açık bir kültür geliştirirlerse, gelecekte yıkıcı inovasyonların lideri olabilirler.

05 Ağustos 2024 Pazartesi