hikmetbaydar@3-goz.com
Yurt içerisinde belki de en önemli konu, mayıs ayı enflasyon rakamıdır. 2023 Mayıs’ta aylık sadece yüzde 0.04 oranında artan tüketici fiyat endeksi, TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre bu yıl mayıs ayında yüzde 3.04 olarak bekleniyor. Nisan ayında yüzde 3.18 gelen aylık TÜFE verisi, Mart 2024’teki yüzde 3.16 aylık artışın üzerinde gerçekleşmişti. Bu durumda Mayıs 2024 itibariyle yıllık enflasyon verisi de zirve yaparak yüzde 73 civarında bir orana yerleşebilir. Haziran ayında bir sürpriz olmazsa ve kurlar yükselmezse 2023 yılı haziran ayında yüzde 3.96 aylık artışın altında bir aylık artış, yıllıkta ufak da olsa aşağı yönlü bir harekete yol açabilir. Bu durum baz etkisi nedeniyle olsa da enflasyonda düşüş trendinin başına gelmiş olabiliriz. Kurlarda artış olmaması kaydıyla enflasyonda yani fiyatların artış hızında yavaşlama olacak gibi görünüyor.
ENFLASYONDA DÜŞÜŞ TRENDİ
Burada uluslararası nakit akımları önemli hale geldiğinden sıcak paranın veya yabancı yatırımcının menkul kıymet piyasalarına girmek için bozduğu döviz, kurlarda yükseliş ihtimalini azaltıyor. Bu durumda enflasyonda da beklentiler bozulmadığı sürece yön aşağı olacak gibi görünüyor. Tekrar belirtmekte fayda var. Baz etkisi nedeniyle enflasyonda düşüş trendinin başına geldik. Mayıs verisi sonrası artık aşağı yönlü hareketleri görmeye başlayabiliriz.
Yabancı yatırımcı, uygulanan Ortodoks politikalar sayesinde reel ve yüksek getirilere kavuştu. Bu durumda hızla TL cinsi varlıklara geçerek ‘carry trade’ dediğimiz işlemi başlattılar. TCMB bu sayede eksi net rezervlerini neredeyse tamamen kapatma noktasına geldi. Ancak bu paranın sıcak olduğu ve menkul kıymet piyasalarıyla dövizde ciddi dalgalanma yapabilecek özellikleri olduğu unutulmamalı. Şimdi yabancılar dövizi Türk Lirası’na çevirerek TL depo dediğimiz mevduata ve ağırlıklı yüksek getirili TL tahvillere yatırım yapıyor. Nispeten çok daha az rakamları da borsaya kaydırıyor.
GRİ LİSTEDEN ÇIKIŞ
Haziran ayında gri liste gündemimiz de var ve son derece önemli. Eğer bu listeden çıkmayı başarabilirsek ki, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek çıkacağımıza inanıyor, o zaman yabancı girişleri artacaktır. Şimşek’in bir ifadesi çok önemli. O da “Eğer dolar almasaydık, 20’li seviyeleri görürdü” demesidir. TCMB rezervleri güçlendirici alım yaptığından, gelen döviz piyasada aşağı yönlü baskı oluşturamamıştır. Ancak TCMB net rezervleri artıya dönmek üzere. Eğer TCMB alımı durdurursa dövizde aşağı yönlü bir hareket olma ihtimali artacak.
YURT DIŞI TALEP
Ülkemizde enflasyonun kökenine baktığımızda, kur ataklarının ana sebep olduğunu görürüz. Şu an aşağı yönlü bir kur hareketi olma potansiyeli artıyor.
Bir yandan yabancı yatırım kuruluşlarının TL lehine ‘uzun’ pozisyon önermeleri, diğer yandan CDS’lerdeki ciddi düşüşler yabancı eğilimini gösterirken, rating şirketlerinin hep birlikte görünümleri pozitife çevirerek havayı olumlu tutması katkı yapmıştır. Ancak hâlâ yatırım yapılabilir statüde olmadığımız unutulmamalı.
Bir yandan yüksek faizler ve düşen enflasyon nedeniyle bu faizle alınan kredilerin kazandırmama potansiyelinin yüksekliği, diğer yandan da iç talebi daraltıcı tedbirler, sadece iç piyasaya çalışan firmaların daha sıcak bir yaz geçirmesine neden olabilir. Yurt dışı talep canlı olmazsa o zaman reel sektörün daha da zorlanacağı bir döneme gireceğiz.
03 Haziran 2024 Pazartesi