Doç. Dr. Nurullah Gür
Krizlerden sonra gelir ve servet dağılımında ciddi kırılmalar yaşanır. Küresel ekonomi tarihinde krizlerin eşitsizlikler üzerindeki yıkıcı etkilerine dair sayısız örnek bulabilirsiniz. Koronavirüs krizi de gelir ve servet dağılımında olumsuz etkilere neden olacak.
Salgından dolayı dünyanın her köşesinde işleri kötüleşen şirketler oldu. Reel sektördeki bu bozulmanın bir yansıması olarak küresel işsizlik artıyor. Şirketler birim maliyetlerini aşağıya çekmek için emek gücünü otomasyonla ikame edebilirler
veya bir kısım çalışana yol verip kalanların üzerindeki iş yükünü artırabilirler. Her iki senaryoda da işsizlik kaçınılmaz olarak yükselir. Bazı insanlar işlerini kaybetmeseler de gelirlerinde azalma yaşadı. Özellikle de hizmet sektöründe çalışanlar. İşsizliğin artması ve vasıfsız iş kollarında gelirin azalması eşitsizliği kötüleştirir.
SERVET EL DEĞİŞTİRECEK
Normalde ciddi bir sıkıntı olmasa da koronavirüsten dolayı nakit akışında sorun yaşayan bazı şirketler rakipleri tarafından satın alınacaklar. Bu satın almalar hem KOBİ hem de büyük şirketler ölçeğinde gerçekleşebilir. Şirket birleşmeleri ve satın almaları, bazı sektörlerde rekabeti azaltacak ve piyasa yoğunlaşmasını artıracak. Servet bu şekilde el değiştirecek.
Ellerinde ciddi miktarda finansal varlık olan bireysel ve kurumsal yatırımcılar krizin üstesinden daha kolay gelecekler.
FİNANSAL PİYASALAR TOPARLANIYOR
Dünya borsaları koronavirüs sonrası yaşadığı kayıpları hızlı bir şekilde geri kazanmaya başladı. Birçok ülkede reel sektörün normale dönmesi yavaş ilerlese de finansal piyasalar hızlı toparlanıyor. Finansal piyasalarda irrasyonel bir coşku var. Borsalardaki coşkunun cazibesine kapılarak elindeki az miktardaki tasarrufla kısa yoldan para kazanmak isteyen bir sürü küçük yatırımcı sisteme girdi. Belirsizliğin yüksek olduğu böylesi dönemlerde büyük yatırımcılar kendilerini daha kolay korumaya alabilir; ancak küçük yatırımcılar her zaman şanslı ata oynayamazlar. Günün sonunda hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin borsalarında büyük yatırımcıların artıya geçtiği, küçük yatırımcıların ise ellerindeki tasarruflardan olduğu bir denklemle karşı karşıya kalabiliriz. Böylesi bir senaryo da servet eşitsizliğinde yükselişi tetikleyebilir.
HANGİ ÖNLEMLER ALINABİLİR
Koronavirüs kriziyle mücadelenin en önemli boyutlarından biri, gelir ve servet dağılımında ciddi bozulmaları engellemek üzerine olmalı.
* İstihdam korunmalı.
* Dar gelirli ailelere doğrudan gelir desteği sunulmalı.
* Vergi sistemi reformdan geçmeli.
* Ayakta kalmayı gerçekten hak eden KOBİ’ler desteklenmeli.
* Şirket birleşmeleri ve satın almalarının piyasalar üzerindeki rekabeti azaltıcı etkileri kontrol altında tutulmalı.
* Küçük yatırımcıları bilinçli davranmaya sevk eden düzenlemeler devreye sokulmalı.
Politika yapıcılar için uygulamaya sokulması zor öneriler bunlar. Bu politikaları hayata geçirmek, sadece kamunun mali koşullarına değil, aynı zamanda siyasi iradenin kuvvetine bağlı. Fransa’daki Sarı Yelekliler Hareketi’nden ABD’deki eylemlere kadar son yıllarda yaşanan büyük sokak gösterilerinin arkasında yatan temel sebep eşitsizliklerle yakından ilgili. Dünya genelinde eşitsizlik mevzuuna daha ciddi yaklaşmamamız gereken bir dönemden geçiyoruz.
03 Temmuz 2020 Cuma