Türkiye İstatistik Kurumu 31/01/2019 günü Ticaret Bakanlığı ile işbirliği yaparak oluşturduğu Aralık 2018 Ayı dış ticaret istatistiklerini açıkladı. Bu verilere göre; ihracat 2018 yılı Aralık ayında, 2017 yılının aynı ayına göre yüzde 0.2 artarak 13 milyar 879 milyon dolar, ithalat yüzde 28.3 azalarak 16 milyar 553 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Bu sayede Aralık ayında dış ticaret açığı yüzde 71.1 azalarak 2 milyar 674 milyon dolara gerilemiş oldu. Bu, döviz talebinin azalması anlamında olumlu bir haber. Ancak ithalatın yüzde 70’inden fazlası ara ve sermaye malı olan bir ekonomide bu haber bizler için üretimde ciddi daralma sinyalleri demektir. Bunun yanında nüfus artış hızını da dikkate alırsak önümüzdeki dönemde talep kaynaklı enflasyon riskinin de artması anlamına gelmektedir.
İhracatın ithalatı karşılama oranının 2017 Aralık ayında yüzde 60’lardan 2018 Aralık ayında yüzde 83.8’e yükselmesi en azından dış ticaret dengesizliğinden kurların yükselmesi riskini azaltmaktadır. Ancak son zamanlarda kurlardaki oynaklığın bu nedenlerle olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz.
Mevsim ve takvim etkilerini arındırdığımızda Aralık 2018 ayında bir önceki aya göre ihracat yüzde 5.5 azalırken ithalatta yüzde 1.7 artış olduğunu gözlemliyoruz.
Bu veriler iç talepte daralmanın devam ettiğini, üreticinin kapasiteyi artıracak bir talep artışı beklemediğini ve bu nedenle de üretimde frene basmış olabileceğini göstermektedir. Üretimde daralma mevcut nüfus artış hızıyla beraber iç talepten kaynaklanan enflasyon oluşmasına zemin oluşturmaktadır.
Sektörel güven endekslerinin bir an önce yukarı çekilebilmesi için tüketici güveninin de 100 seviyelerine acilen getirilmesi gerekmektedir. Bunun da en önemli yolu düşük gelir grubuna bir şekilde kaynak aktararak iç talebin kontrollü bir şekilde artışına zemin oluşturmak ve gelir dağılımındaki bozulmayı engellemektir. Aksi halde yakın gelecekte hem işsizlikte artış hem de enflasyonda yükseliş riski fazlalaşacaktır.
Bu tür piyasalarda, pazarlama ve satış konusunda etkili politikalar üretmek, yeni pazarlar ve alternatif ürünler konusunda çalışmalar yapmak son derece önemlidir. Üst yönetimin ekibinin hedeflerini doğru bir şekilde belirlemesi ve sorgulaması, hedeflere ulaşılabilmesi için hedeflere ulaşıldığında takdir ve ödülün buna değmesinin gerekliliği de unutulmamalıdır.
Sakın unutmayın hep bana diyenler ile her şeyi ben bilirim diyenlerin elenebileceği bir piyasa yapısı içerisindeyiz.
04 Şubat 2019 Pazartesi