Türkiye İstatistik Kurumu’na göre nisanda dış ticaret açığı 2015’in aynı dönemine göre yüzde 16.3 azalışla 4.2 milyar dolar oldu. Geçen yılın aynı ayında 80.2 milyar dolar olan yıllık dış ticaret açığı ise bu nisanda 59.4 milyar dolar seviyesine geriledi. Özellikle ağırlıklı ara malı ithalatı yapıldığını düşündüğümüzde bu daralmanın durgunluk sinyali olup olmadığını iyi irdelememiz gerekir.
Enerji ve altın hariç dış ticaret açığı da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33.2 azalarak 2.4 milyar dolar oldu. Yıllık enerji ve altın hariç dış ticaret açığı ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7.9 azalışla 32.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Enerji ticareti açığında düşüş hızının yavaşladığı görülüyor. Bu durumda petrol fiyatlarındaki düşüşün yavaşlaması ve enerji maliyetleri üzerinde baz etkisini düşürücü etkisinin azalması rol oynuyor. Şimdi petrol fiyatlarındaki artış riskinin enflasyonu olumsuz etkilemesi riskiyle karşı karşıya kalabiliriz.
Nisanda ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10.2 azalarak 12 milyar dolar oldu. Böylece ihracatta ocaktan sonraki en sert düşüş yaşandı. Martta AB’ye ihracatın artması, toplam ihracattaki artışta da etkili olmuştu. Nisanda da AB’ye ihracat yıllık bazda yüzde 7.5 artış göstermesine karşın hem AB’nin ihracatının toplam içindeki payının bir önceki aya göre düşmesi hem de diğer ülkelere yapılan ihracatın yüzde 22 gerilemiş olması toplam ihracatta düşüşe neden oldu.
İthalat ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 11.9 azalarak 16.2 milyar dolar gerçekleşti. İthalatta da ocaktan sonraki en sert düşüş yaşanırken, ithalatın ihracattan daha fazla düşüş göstermesi sonucu dış ticaret açığında da düşüş yaşandı. Nisanda en çok ithalat yapılan ülke Çin, en fazla ihracat yapılan ülke ise Almanya oldu. Geçen yılın nisan ayında yüzde 72.7 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 2016 yılı Nisan ayında yüzde 74’e yükseldi.
İthalatın alt kalemlerindeki gelişime bakıldığında nisanda sermaye, ara ve tüketim malları ithalatında yıllık bazda düşüş yaşandığı görülüyor. Sermaye malları ithalatında şubat ve mart aylarında artış görülmüştü. Ancak nisanda sermaye malı ithalatı yüzde 16.3 ile en sert düşüşü gösteren alt grup oldu. Tüketim malı ithalatındaki düşüş de bir önceki aya göre hızlandı. Nisanda tüketim malı ithalatında da düşüşün devam etmesi, ikinci çeyrekte büyümenin biraz yavaşlayacağının işareti olabilir.
Yılın ilk dört ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7.4, ithalat ise yüzde 10.9 geriledi. Böylece dış ticaret açığı da aynı dönemde yüzde 19.7 gerileyerek 16.3 milyar dolar oldu. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise yılın ilk dört ayında yüzde 74.1’e yükseldi. Bu veri bile tek başına döviz ihtiyacının oldukça düştüğünü ispatlıyor.
Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış seriye göre nisanda ihracat bir önceki aya göre yüzde 5.4, ithalat ise yüzde 3.3 azaldı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış rakamlara göre dış ticaret açığı nisanda yüzde 3 artarak 4.3 milyar dolar oldu.
Sonuç olarak; 2015 nisanda 5 milyar dolar olan dış ticaret açığı bu nisanda 4.2 milyar dolara geriledi. 12 aylık kümülatif rakamlara göre ise geçen yılın nisanında 80.2 milyar dolar olan dış ticaret açığı 59.4 milyar dolara geriledi. Nisanda hem ihracatta hem de ithalatta düşüş yaşanmasına karşın ithalatın ihracata göre daha fazla düşmesi nedeniyle dış ticaret açığında da düşüş görüldü. Nisanda AB’ye olan ihracatımız artmaya devam ederken diğer bölgelere olan ihracatın azalması ihracattaki düşüşün nedeni oldu. Petrol fiyatlarındaki düşük seyir sayesinde enerji ithalatında yaşanan düşüş, ithalatın da gerilemeye devam etmesini sağlayan etkenlerden biridir.
Öte yandan petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle Irak ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin gelirlerinin düşmesi bu ülkelere yapılan ihracatın da düşmeye devam etmesine neden oluyor.
Mayısta ise arz fazlası endişelerinin bir miktar azalması sonucu petrol fiyatlarında yükseliş yaşandı. Petrol fiyatlarında yavaş da olsa toparlanmanın devam etmesi, bizim ihracatımızı da olumlu etkileyebilir. Ancak petrol fiyatlarında yavaş yükselişin yanı sıra petrol fiyatlarının düşmesinden kaynaklı olan baz etkisi de azalmasına neden oluyor. Baz etkisinin azalması petrol fiyatlarındaki düşüşün Türkiye’nin enerji maliyetleri üzerinde yarattığı olumlu etkinin azalmasına ve ithalatta artış yaşanmasına neden olabilir. Ayrıca nisanda ara malı ve tüketim malı ithalatında düşüşün devam etmesinin yanı sıra sermaye malı ithalatında da krar sert bir düşüş yaşanmış olması, büyümenin ikinci çeyrektebir miktar yavaşlayacağının işareti olabilir. Ayağı yorgana göre uzatma zamanı.
06 Haziran 2016 Pazartesi