Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ

Prof. Dr. Ahmet Emre BİLGİLİ

Diğer Yazıları


 

 

Günümüzde; eğitimde, öğrenci değerlendirmede, işe girmede, çalışma hayatında, kariyer basamaklarında, siyasette ve toplumsal hayatta ilgili her şeyi ölçüp biçip kararı verip noktayı öyle koyuyoruz. Ve gündelik hayatımız bu çerçevede yaşanıp gidiyor. 

 

Ölçmenin sonucunda ise hayatımız ya yeni bir sayfaya evriliyor moral kazanıyoruz ya boşvermişliğe geçiyoruz veya bulunduğumuz aşamada bunalım takılmamıza sebep oluyor. Yani kısaca hayatın başarısı veya başarısızlığı bir anlamda bu ölçme işinin neticesine bağlı olarak şekilleniyor. 

 

Ölçme ve sonunda yapılan değerlendirme aslında bir ölçüde teknik bir konu olup bireye ilişkin bir durum raporunu ifade eder. 

 

Diyelim ki, iş ve kariyer anlamında bir pozisyon var, buna en uygun kişi aranıyor. Yaptığımız; ortaya konulacak tekniklerle ölçme sonucu mevcut pozisyona en uygun kişiyi bulma gayretidir. Bir anlamda karar vericinin işini kolaylaştırmaktır. Bireysel yetenekleri dikkate alan objektif bir ölçme değerlendirme işidir. Burada önemli olan, ölçmenin adil yapılması ve eksikliklerini görerek kişiye kendini yenileme fırsatı sunmasıdır.

 

*        *        *

 

Gündelik hayatın içerisinde birçok ölçme ve değerlendirme süreçlerini spontane bir şekilde yaşıyoruz aslında. Aile içinde, toplumda, çarşıda, pazarda, kısaca hayatın her alanında. Diyelim ki, pazardan alışveriş yapacağız. Mal temini ve hizmette dürüst davranan pazarcıyı seçiyoruz. Çünkü öncesinde zihnimizde ona ilişkin bir notumuz var ve bu bizi dürüst olana yönlendiriyor. Esnaf alışverişinde de benzer bir durum var. Esnafa ilişkin olan notumuz bizi aleni olarak yönlendirir ve alışverişimizi bu doğrultuda yaparız. Belki biz ona not demeyiz de kanaat deriz. Ama bu, ölçme değerlendirme sonunda zihnimizde oluşan bir durumdur. 

 

Arkadaşlıklar, dostluklar ve hatta akrabalık içerisinde yakın ilişkiler de bir anlamda kendi doğasında yapılan ölçme değerlendirme sonucunda gerçekleşir. Akrabamız da olsa bazıları ile yakın dostluklar kurarız, bazıları ile de uzak durur, mesafeli davranırız. Bu çerçevede mahallede, çarşıda, pazarda, işte, öyle dostluklarımız olur ki, onu tanımlarken de ‘akrabadan öte’ demeyi tercih ederiz. 

 

Çünkü bunlar birçok süzgeçten, denemeden geçerek oluşan kanaatlerdir. 

 

Tüm bunların da toplumda bir karşılığı bulunur. Zira bu durum asla bir ‘kişisel çıkar’ işbirliği değildir. Hakiki bir objektiviteye dayanır. 

 

Temelinde de karşılıksız ve hesapsız işbirliği vardır. Hesapsız olma hali de aslında bir iç hesabı barındırır. Dostluğa, kişiye, değerlere, vatana, millete dair olan hesabı ve yanlılığı. Vatandan, milletten, haktan, hukuktan, dinden, imandan yana olmak geçer akçedir toplumda. 

 

*        *        *

 

Sosyoloji ile ilgili olan ‘maşeri vicdan’, Durkheim’ın ileri sürdüğü kavramlardan biri olup dilimize Ziya Gökalp ile girmiş ve toplumun bütün kesimlerinin benimsediği ortak değerler anlamına gelir. Maşeri vicdan, münferit olandan farklı, üstün ve daha önemli kabul edilir. İşte asıl sosyolojik anlamda ölçme değerlendirme budur. Toplumun bu çerçevedeki sağduyusu sadece milletin üstün yararına odaklanır ve yanlış yapmaz. Tüm manipülasyon ve sahici olmayan modern yönlendirmeleri toplumun bu sağduyusu boşa çıkarır ve hakikat ile buluşturur. 

 

Ülkemizin içinde bulunduğu seçim ortamı da bir ölçme değerlendirme alanıdır. Millet, hem adaylara hem de liderlere ilişkin ölçme ve değerlendirmesini seçim kampanyasının bitiminde yapacak. Şu an ortalığın toz duman göründüğüne bakmayın, sosyoloji bağlam dahilindedir ve gün yaklaştıkça sağduyu hakim olur. Kimin millete daha iyi hizmet edeceğini, ülkeyi daha yükseklere taşıyacağını, dünyada ve kendi coğrafyasında etkin bir konuma getireceğini iyi bilir. Kimin hakikat içerisinde milletin değerlerine aidiyet duyarak siyaset yaptığını da iyi ölçer. Türkiye’nin de bir yüzyılı olabileceği iddiasını dillendirmek bile ölçmede dikkate alınır. Velhasıl en iyi ölçmeyi, en hakiki tekniklerle yapmayı ancak milletin sağduyusu, maşeri vicdanı yapar. Biz buna; hakikat içre hakikat diyoruz. İşin hakikatine bakacak olursak, inancımıza göre dünya hayatı da bir ölçme değerlendirme alanı değil midir? Aslolan da bunu dikkate alan bir hazırlık içerisinde hayatı idame ettirmektir. 

02 Mayıs 2023 Salı