Prof. Dr. Ahmet KAVAS

Prof. Dr. Ahmet KAVAS

Diğer Yazıları


Çiçekçilikte Doğu Afrika ülkelerinden Kenya ve Etiyopya’nın ardından yakın zamanda Uganda, Tanzanya ve Ruanda da adından sıkça söz ettirmeye başladı. Yılın her mevsiminde günde 12 saat yaşanan güneşli havaların, bu ülkelerde seralara ihtiyaç hissettirmemesi cazibeyi artırıyor.

 

En çok satılan ve çiçeklerin kraliçesi olarak bilinen gülün en önemli üreticileri arasında başı Kenya ve Etiyopya çekiyor. Sebzeden daha çok kazandıran çiçekçilikte işçilik maliyetleri ise bir demet gül fiyatına. Daha fazla ürün için yeraltı sularının aşırı tüketimi de düşündürüyor.

 

Afrika’da sömürgecilik dönemi ve öncesinde yerel sebze, meyve ve tahıl dışında henüz uluslararası pazarlar için farklı çiçek ürünlerinin sevki söz konusu değildi. Aradan geçen yarım asır içinde önce Hollanda ve İngiltere’den gelen yatırımcılar, bu yeni çiftçilik kolunu devreye koydu. Özellikle Hollanda menşeli Holland Greentech, kıtada 12 ülkede faal olup sadece Gana’da şimdiye kadar 5 bin kişiye çiftçilik konusunda eğitim verdi. Avrupalı yatırımcıların zirai tüm alanlardaki bu aşırı ilgi ve alakasının temelinde, bu kıtada ürün elde etmenin daha kolay ve şartların çok elverişli olması yatıyor.

 

YILIN HER MEVSİMİ

 

Batı Avrupa ve Orta Amerika’nın ardından hızla gelişen çiçekçilikte, yatırımcıların özellikle son 25 yılda üçüncü istikameti Doğu Afrika ülkeleri oldu. Daha 1960-1970 yılları arasında bilhassa Avrupalı çiçek üreticilerinin Kenya’yı tercih etmelerinde en etkin unsur, bu bitki türlerine en elverişli iklime sahip bulunması. Özellikle Avrupa’da büyük seralar olmadan yılın her mevsiminde çiçek üretilememesi, ayrıca bu tür üretim mekanlarının ısınma maliyeti ile bu alandaki el emeğinin ücretlendirilmesinin yüksekliği de etkili. Haliyle yılın her mevsiminde günde 12 saat güneşli havalar, Doğu Afrika ülkelerinde seralara ihtiyaç hissettirmiyor. Havayolu ile taşınmasının getirdiği artı masrafı, yerel işgücünün düşük maliyeti ile fazlasıyla telafi ediliyor.

 

ALICILAR AVRUPALI

 

Batı Afrika’nın mangosu, 1998-2015 yılları arasında olduğu gibi her geçen sene nasıl ki hem kıta içinde hem de uluslararası pazarlarda ciddi müşteri talebiyle karşılaşıyorsa, çiçekçilik de Doğu Afrika’nın en önemli döviz kalemlerinden biri. Bilhassa bu sahada dikkati çeken Kenya’ya en çok döviz, yurt dışında bulunan vatandaşları tarafından aktarılıyor. İkinci sırada çiçekçilik, bunu da turizm ve üretilen çayın ihracatı takip ediyor. Sadece çiçekçiliğin ülkenin GSYİH’sine katkısı yüzde 35 oranında.

 

Kenya’daki çiftliklerde üretilen çiçeklerin en büyük alıcısı Avrupa Birliği ülkeleri ve İngiltere olup yüzde 45’lik ithalat, Doğu Afrika ülkelerinden yapılıyor. Hollanda, İtalya, Fransa, Belçika ve Almanya belli başlı diğer alıcı ülkeler. Son yıllarda Avrupa yanında Hindistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de çiçek taleplerini devamlı artırıyor. En çok satılan çiçeklerin kraliçesi olarak bilinen gülün en önemli üreticileri arasında başı Kenya ve Etiyopya çekiyor. Dünyada yıllık 1.2 milyar adet gül satıldığı hesap edildiğinde bunların ne kadarının Afrika menşeli olduğunu kuvvetle muhtemel en büyük alıcıları Avrupalılar bilmiyor. Afrikalıları kendi kıtalarına göçmen olarak istemeseler de onların yetiştirdiği gülleri adeta paylaşamıyorlar. Batı Afrika coğrafyası gülün yetişmesine müsait değilse de kıtanın iç ve doğu bölgeleri, adeta gülün yeni anavatanı olacak gibi görünüyor.

 

HASSAS ÖZELLİK

 

Çiçeklerin çok hassas özelliği sebebiyle kesildikten sonra hızlı bir şekilde en yakın havaalanına ulaştırılması gerekiyor. Kenya’da Nairobi, Etiyopya’da Addis Abeba, Uganda’da Entebbe veya Tanzanya’da Kilimanjaro havaalanında en fazla 100 km’lik mesafeleri ile ürünleri derhal gidecekleri ülkelere göndermek üzere havaalanına ulaştırıyorlar. Toplam 48 saat içinde de tüm işlemleri tamamlanmış vaziyette Hollanda’nın Aalsmeer şehrinde bunları pazarlayan 12 bin tedarikçi ve 3 bin alıcı arasında 3 saat içinde Ekvator, Fransa, İsrail ve Kenya dahil tüm ülkelerden her gün gelen 20 milyon adet çiçeğin günlük satışı tamamlanıp hangi Avrupa şehrine tüketilmek üzere gönderilecekse o süreçler de bitiriliyor. Hollanda’nın bu şehrinde dünya çiçek ihracatının yüzde 84’ünün pazarlaması yapılıyor ve yıllık 4 milyar Euro’luk ciro elde ediliyor.

 

ÖNCÜ ÜLKELER

 

Etiyopya, Kenya’nın çiçekçilik konusunda son 30 yılda geldiği seviyeyi sadece bundan 5 sene önceki girişimleri ile yakaladı ve şimdi Doğu Afrika’nın ikinci büyük çiçek ihracatçısı konumuna geldi. Hatta son yıllarda çiçek ihracatında bir önceki seneye göre yüzde 500 gibi astronomik artış sağladığı zamanlar oldu. Bu da bu ülkeyi Kenya’nın ardından Afrika’nın ikinci çiçek ihracatçısı ülke yaptı. Etiyopya’nın çiçekçilikte yabancı yatırımcıları çekmek için arazi fiyatlarını düşük tutması, avantajlı banka kredileri sağlaması, gerekli malzeme ithalatına kolaylık vermesi, gümrük vergilerine muafiyet uygulaması ve gerekli suya erişimi neredeyse ücretsiz temin etmesi, aşırı ilgiyi beraberinde getirdi. 2009’da çiçek ihracatından 140 milyon dolar gelir elde etmesi, bu ilk tedbirlerin tabii sonucu. 

 

GÜL FİYATINA MAAŞ

 

Avrupa’da, Covid-19 salgını öncesinde çiçek satışında belli bir azalma olsa da Doğu Afrikalı üreticiler bundan çok etkilenmiyordu. Kişi başına yıllık tüketimde 83 Euro ile İsviçreliler başta gelirken, onları 59 Euro ile Norveçliler, 53 Euro ile Hollandalılar ve 33 Euro ile Fransızlar takip ediyor. Özellikle Fransa’da geçtiğimiz yıllarda evliliklerin yüzde 34 azalması, tüketimi de doğrudan etkilemiş. Avrupa’da bazen bir demet gül için ödenen fiyat, Afrika’da bir aylık maaş olabiliyor. Zira en düşük aylık ücretin 22 Euro’dan başladığı Doğu Afrika ülkelerinde en fazla aylık ücret, 230 Euro’yu ancak bulabiliyor. Dünyada bahçecilik ve bahçıvanlık konusunda ciddi tecrübe sahibi Fransa, Avrupa’da çiçekçilik ve peyzaj işçiliğinde 60 bin işletmede 150 bin kişiye istihdam sağlıyor. Şimdilerde Doğu Afrika ülkeleri de tüm zirai üretim sahalarında 6 milyondan fazla kişiye istihdam sağlayan genel tarım sahaları dışında çiçekçilikte de ciddi sayıda kişiye kazanç elde ettiriyor. 

 

KENYA’NIN KONUMU 

 

Dünya çiçek pazarı, 8.5 milyar doları aşan bir büyüklüğe sahip. Kenya, bu pazarda yüzde 51, Etiyopya yüzde 39.56, Tanzanya yüzde 6.8, Ekvador ise ancak yüzde 1’lik paya sahip. Henüz 1966 yılında Kenya Çiçek Konseyi’nin kurulması, bu alanın günümüzdeki başarısının temellerine ciddi katkı sağlamıştı. Halen bu kuruluş, tüm ihracatın yüzde 65’ini düzenliyor. 

 

Kenya’nın, çiçekçilikten 2007 yılında 675 milyon dolar gelir elde ettirmesi, yerli ve yabancı yatırımcıları daha fazla bölgeye çekti. Binlerce tarım işçisine istihdam sağlayan önemli bir alana dönüştü. Ürünlerin son alıcısına hızlı ulaşabilmesi gerektiğinden havayolu trafiğine de ciddi müşteri kazandırıyor. Tüm çiçeklerin yüzde 85’i uçaklarla özellikle Avrupa’ya taşınıyor. Etiyopya Havayolları, Kenya Havayolları, Uganda Havayolları ve Ruanda Havayolları şirketlerinin yanında Katar gibi ülkelerin havayolu şirketi de özelik-

le bu iş kolu sayesinde kargo uçakları ile önemli bir yük taşıma ağına sahip. 

 

SEBZEDEN KAZANÇLI

 

Kenya istatistik kurumunun verilerine göre, ülkenin ikinci gelir kaynağı olarak çiçek ihracatından 2021’de 1.4 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmesi, Kenya’yı bu alanda daha fazla üretime sevk etti. 2020’deki Covid-19 ortamından kısmen menfi anlamda etkilense de hızla toparlanıp yüzde 5’lik bir artış sağlanmıştı. Kenya, turizmden 1 milyar 30 milyon dolar, üçüncü kaynağı çaydan ise 960 milyon dolar girdi sağlaması yanında çiçekliği daha cazip hale getirdi. Haliyle tarım alanında en önemli katkıyı bu süs bitkileri yaparak ülke ekonomisinde öncü etkiye sahip. Kenyalılar, artık doğrudan kurdukları dijital pazarla da bir demet gülü 35 ila 120 dolar arasında isteyen müşterilerine gönderebiliyor. İhraç edilen çiçek miktarı sadece birkaç yıl içinde 146 bin tondan 210 bin tona yükseldi. 330 milyon dolar gelir getiren sebze ve meyvelere göre daha kazançlı.

 

GÜLÜN DİKENİ VAR!

 

Çiçekçilik gibi hassas bir alanda olumlu gelişmeler yanında daha fazla ürün elde edebilme pahasına bazı ciddi sıkıntılar da az değil. Doğu Afrika’nın, özellikle Kenya’da Naivasha Gölü, Etiyopya’da Ziway Gölü ve Uganda’da Viktorya Gölü gibi son derece itina ile korunması gereken göl havzalarının çevresinde yeraltı su kaynakları, çiçekçilik için aşırı derecede tüketiliyor. Dahası kullanılan böcek ilaçları yüzünden bunlara temas eden çok sayıda küçük canlı yok oluyor. Tüm bu süreçler, göllerdeki balık ve diğer canlıların hayatını tehdit ediyor, hatta tamamen yok olmalarına kadar gidebiliyor.

 

İşçiler ise haftada iki defa ilaçlanan çiçek tarlalarında, ilaçlamadan yarım saat sonra çalışmaya devam ettiriliyor ve kimyasalların etkisiyle farklı sağlık sıkıntılarıyla karşılaşabiliyor.

24 Temmuz 2023 Pazartesi