tatil-sepeti
Koronavirüs için termal gözlük üretildi

Havaalanı, AVM gibi kalabalık ortamlara kurulan sabit termal kameralar, yüksek ateşi olan, dolayısıyla koronavirüs taşıma riskine sahip kişileri belirlemede yaygın bir yöntem olarak kullanılıyor. Çinli bir şirket, bu teknolojiyi bir adım ileriye taşıyarak koronavirüs tespitinde kullanmak üzere termal gözlük üretti. Böylelikle giyilebilir ve her ortamda kullanılabilecek bir portatif tespit yöntemi elde edildiği duyuruldu. Söz konusu teknolojinin gözlük formunu kazanıp, taşınabilir hale gelmesinin koronavirüse yakalanmış kişileri saptamayı kolaylaştırıp hızlandırarak yaygınlaştırabileceği düşünülüyor. Ayrıca yeni normal olarak adlandırılan düzene geçişte bu türden tespit teknolojileri okul, fabrika gibi alanlarda çok sayıda kişiyi hızla tarayarak hastalığın yayılmasının önüne geçmekte büyük fark yaratabilir. 15 GÜNDE GELİŞTİRİLDİ Koronavirüs pandemisi sürerken en önemli tedbir şüphesiz evde kalmak. Öte yandan hayati sektörlerde görevli ve sokağa çıkması, çalışması kaçınılmaz olan çok sayıda insan var. Onların hastalıktan korunması için alınacak tedbirler büyük önem taşıyor. Enfekte kişileri tespit edebilmek ve topluma karışıp, virüsü bulaştırmalarının önüne geçmek için atılan her adım mühim. Çin'de faaliyet gösteren Rokid, koronavirüse yakalanmış kişileri tespit etmek için kullanılan vücut sıcaklığının ölçülmesi tekniğini daha kolay kullanılabilecek hale getirmeyi düşündü ve vücut sıcaklığını ölçen T1 termal gözlüğü üretti. Kızılötesi taramayı portatif hale getiren bu ürünün geliştirilmesi 15 gün kadar sürmüş ve yapılan testlerde başarılı olduğu görülmüş. 2 DAKİKADA 200 KİŞİ İki dakikadan kısa bir süre içinde 200 kişinin vücut ısısını tarayabildiği açıklanan T1'e yönelik en büyük eleştiri ise koronavirüsün doğasından kaynaklanıyor. Uzmanlar, Çin'de tespit edilen vakaların önemli bir bölümünde yüksek ateşe rastlanmadığını, bu nedenle termal gözlüğün virüs tespitinde bir kurtarıcı olarak görülmemesi gerektiğini söylüyor. SİPARİŞLER BAŞLADI Termal gözlük, 12 megapiksel çözünürlüğünde bir kamera, kızılötesi sensör ve Qualcomm'un işlemcisinden oluşuyor. Gözlüğün bu ilk modelinden, çeşitli devlet kurumları, şirketler ve okullar tarafından şimdiden 1000 tane sipariş edilmiş.

14 Mayıs 2020 Perşembe

Akıllı kontakt lens ile diyabet teşhisi

HABER: AYŞE BAŞAK Aylardır koronavirüs ile yatıyor, koronavirüs ile kalkıyoruz. Bilimsel çalışmaları takip ederken odağımızda pandemi olsa da pek çok farklı araştırma ivme kaybetmeden devam ediyor. RETİNOPATİYE ÇARE Güney Kore Pohang Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden (POSTECH) araştırmacılar, diyabet hastalarına odaklandıkları projelerinde giyilebilir sağlık teknolojilerinin gelişmiş bir örneğine imza attı. Diyabeti teşhis edebilecek, hastaların kan şekeri düzeylerini takip edebilecek bir kontakt lens ürettiler. Bu lens, diyabet kaynaklı retinopati sorunu yaşayan hastaların durumunu izlemeyi sağlayacak, hastalığın seyrini ve ileriki aşamalara yönelik teşhis ve tedavisini de kolaylaştıracak. KAN ŞEKERİ DENGELENİYOR Göz sıvısından gerçek zamanlı glukoz seviyesini ölçen lens, diyabeti teşhis ve takip etmeyi sağlarken ihtiyaç halinde kullanılabilecek, kan şekeri seviyesini düzenleyecek ilacı da içeriyor. Ölçüm sonucuna göre gereken durumlarda lensin içinde bulunan ilaç vücuda zerk ediliyor. Yani sadece bir çift lens vasıtasıyla kan şekeri değerleri düzenli takip edilip stabil tutulabiliyor. Araştırma ekibi, akıllı lensler için klinik deneylere başladı bile. Önümüzdeki günlerde bu teknolojinin hayatımıza girip girmeyeceğini hep beraber göreceğiz. PAZAR ÇEŞİTLENİYOR Giyilebilir teknolojilerde hiç şüphesiz başı akıllı saatler çekiyor. Telefon uygulamalarıyla bağlantılı tıbbi cihaz ve aparatlar da birçok kronik sağlık sorununa çözüm sunuyor. Lens kullanımına yönelik araştırmaların çoğalması pazarın daha da çeşitlenebileceğinin göstergesi. Pohang Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin bu projesi, Güney Kore devleti ve Samsung'dan destek alıyor. Akıllı saat ve bileklikler başta olmak üzere çeşitli giyilebilir cihazlar üreten Samsung sağlık sektörü teknolojileriyle yakından ilgileniyor. Yine Güney Koreli bir teknoloji şirketi olan Interojo ise projenin ticari olarak hayata geçirilmesi, üretimi ve pazarlanması için destek veriyor.

14 Mayıs 2020 Perşembe

Sahiller yerli yazılımla korunacak

Türk sahillerinin güvenliğine yönelik tedbirlerin etkinliğini artıracak yerli yazılımların teslimatına başlandı. Radar, elektro-optik ve diğer sensörlerle donatılacak istasyonlardan oluşacak Sahil Gözetleme Radar Sistemi Projesi’nin (SGRS) ilk yazılım paketi Sahil Güvenlik Komutanlığı’na teslim edildi. Sistemle 7/24 kesintisiz gözetleme yapılacak. Kaza, kaçakçılık, düzensiz göçle mücadele, kara suları ihlali, arama kurtarma konusunda etkin ve hızlı teknoloji sağlanacak. Kamu kuruluşlarıyla tam entegre şekilde çalışacak SGRS Projesi’nde, yazılım bileşenleri yerli ve milli olarak HAVELSAN tarafından geliştirildi. Radar ve elektro-optik sistemler ise ASELSAN tarafından üretildi. Proje sayesinde Sahil Güvenlik Komutanlığı sorumluluk alanında olan Türk Deniz Karasuları ve Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde yeterli radar kapsaması sağlayarak, su üstü resminin oluşturulması ve otomatik tanımlama sistemleri, elektro-optik sistemler ve diğer kamu kurumlarının sistemlerinden alınan verilerle tanımlanmış deniz resminin oluşturulması amaçlanıyor.

18 Haziran 2020 Perşembe

Okyanus kazalarını takip eden algoritma

Okyanuslar, hava koşullarının ve rüzgarların etkisiyle sürekli değişen, hareketli sulardır. Bir insan, bir gemi ya da bir nesne, hele de sert mevsim koşullarının sürdüğü dalgalı, çalkantılı sularda kaza geçirdiğinde ya da kaybolduğunda ardından başlayan arama kurtarma faaliyeti okyanusların karmaşık, sürekli değişen dinamikleri sebebiyle çoğunlukla çetrefilleşirve gecikir. ODAK BÖLGELERİ Massachusetts Teknoloji Enstitüsü, İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü, Woods Hole Oşinografi Enstitüsü ve Virginia Tech’deki araştırmacılar, diğer paydaşlar ile okyanusların değişken doğasını daha iyi anlayabilmemizi sağlayacak bir algoritma geliştirdi. Bu yeni teknik, okyanus akıntılarını, yüzey rüzgarlarını, dalgaların gücü ve yönü gibi okyanus koşullarını analiz eden, en önemlisi yüzen nesnelerin bir araya gelebileceği okyanusun odak bölgelerini gerçek zamanlı olarak belirleyen yeni bir algoritma. ZAMANINDA TAHMİN Odak noktaları parametreler değiştikçe farklı bölgelere kayabiliyor ama okyanus her zaman bir yerlerde odak noktası oluşturuyor. Önemli olan bir kaza sonucu o an tüm verileri değerlendirip, odak noktalarının nerede oluştuğunu zamanında, geç kalmadan tahmin edebilmek. Prof. Thomas Peacock, “Sağladığımız bu yeni teknik, odakların nerede olacağını tahmin etmek için çeşitli modellerde çalıştırılabilir. Bu sayede arızalıgemi veya kayıp kişi için en olası yerler bulunabilir” dedi. SAHA DENEYLERİ Ekip, tekniğin çalışabilirliğini okyanustaki çeşitli yerlerde insan şekilli mankenleri denize atarak saha deneylerinde gösterdi. Birkaç saat içinde nesnelerin, mevcut okyanus koşullarına bağlı olarak algoritmanın tahmin ettiği bölgelere ulaştığı görüldü.

18 Haziran 2020 Perşembe

Uçuş maliyetini yüzde 70 azaltacak

HABER: AYŞE BAŞAK Dünyanın en geniş oturma kapasitesine sahip elektrikli uçağın, ABD’nin Washington eyaletinde 28 Mayıs 2020 tarihinde gerçekleştirdiği uçuş, birçok yenilik içeriyor. 9 kişilik oturma kapasitesi olan uçak, elektrikli uçaklar arasında en fazla yolcu taşıma kapasitesine sahip olanı. Üretici MagniX firması, elektrikli uçakları 2021 yılının sonunda 160 km menzilde uçuş gerçekleştirecek şekilde hizmete sunmayı hedefliyor. 1.600 KM’LİK MENZİLDE MagniX’in CEO’su Roei Ganzarski, 15 yıl içinde 1.600 kilometre mesafe içindeki tüm uçuşlarda elektrikli uçak kullanılacağına inandığını söyledi. Elektrikli uçaklar sayesinde saatlik maliyetlerin yüzde 40 ila 70 arasında daha az olacağını belirten Ganzarski, bunun çok daha küçük havalimanlarının bile etkin kullanabileceği anlamına geldiğini vurguladı. TAKVİM ÖNE ÇEKİLEBİLİR Koronavirüs sebebiyle büyük kayıplar yaşayan havacılık sektöründeki birçok firma daha verimli teknolojilere yöneliyor.Bu gelişmeler ışığında yatırım bankası olan UBS, elektrikli uçak teknolojisinin 1.600 kilometre menzil içindeki uçuşlarının bile beklenenden çok daha erken başlayacağını belirtti.

18 Haziran 2020 Perşembe