tatil-sepeti
10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerin internet erişimine sahip olma oranı, yüzde 95.3

TÜİK, "Girişimlerde Bilişim Teknolojileri Kullanımı Araştırması, 2021" sonuçlarını açıkladı. Buna göre, 10 ve daha fazla çalışana sahip girişimlerin internete erişim oranı bu yıl yüzde 95,3 olarak hesaplandı. Çalışan sayısı büyüklük gruplarına göre internet erişim oranları, 10-49 çalışanı olan girişimlerde yüzde 94,7, 50-249 çalışanı olan girişimlerde yüzde 98, 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerde ise yüzde 99,9 olarak belirlendi. Girişimlerin yüzde 93'ü internete erişimde sabit genişbant bağlantı kullandı. Sabit genişbant internet erişimine sahip girişimlerin abone oldukları en yüksek internet bağlantı hızları dikkate alındığında, yüzde 9,7'sinin 10 Mbit/s hız altında, yüzde 62,2'sinin 10-99 Mbit/s hız aralığında ve yüzde 28,1'inin ise 100 Mbit/s ve üzeri hızda İnternet kullandığı tespit edildi. Çalışan sayısı 250 ve üzeri olan girişimlerde, 100 Mbit/s ve üzeri hızda internet kullananların oranı 2020'de yüzde 37,6 iken bu oran 2021 yılında yüzde 47,7'ye yükseldi. GİRİŞİMLERDE WEB SİTESİ SAHİPLİK ORANI YÜZDE 49,4 OLDU Web sitesi sahiplik oranı, 2021 yılında 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerde yüzde 49,4'e ulaştı. Web sitesi sahiplik oranı, 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerde yüzde 91,4 olup bunu yüzde 67,6 ile 50-249 çalışanı olan girişimler ve yüzde 45,1 ile 10-49 çalışanı olan girişimler takip etti. Sosyal ağları, blogları veya mikro blogları, multimedya paylaşım sitelerini ve wiki bazlı bilgi paylaşım sitelerini kullanan 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerin oranı, 2021 yılında yüzde 34,6 olarak gerçekleşti. Sosyal ağlar, yüzde 93,6 ile sosyal medya uygulamalarını kullanan girişimlerin en fazla tercih ettiği sosyal medya uygulaması olarak kayıtlara geçti. Bunu yüzde 65,9 ile multimedya paylaşım siteleri, yüzde 29,6 ile girişimin blogları veya mikro blogları ve yüzde 6,8 ile wiki bazlı bilgi paylaşım siteleri izledi. E-SATIŞ YAPAN GİRİŞİMLERİN ORANI ARTTI Girişimlerin 2020 yılında e-satış yapma oranı, 2019'a göre 2,7 puan artarak yüzde 12,5 olarak gerçekleşti. E-satışlar, internet (web siteleri ya da mobil uygulamalar) ve/veya elektronik veri alışverişi (EDI) aracılığıyla yapıldı. Çalışan sayısı büyüklük gruplarına göre e-satış yapma oranı, 10-49 çalışanı olan girişimlerde yüzde 11,6, 50-249 çalışanı olan girişimlerde yüzde 14,8, 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerde ise yüzde 27 oldu. E-satış yapma oranı ekonomik faaliyet gruplarına göre incelendiğinde, 2020'de en fazla e-satış yapma oranının yüzde 29,1 ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerini yürüten girişimlerde olduğu görüldü. Bunu yüzde 18,7 ile toptan ve perakende ticaret faaliyetini yürüten girişimler, yüzde 16,9 ile bilgisayarlar, iletişim araç ve gereçlerinin onarımı faaliyetini yürüten girişimler izledi. En az 10 çalışanı olan girişimlerin yüzde 10,7'si 2020'de web sitesi ya da mobil uygulamalar üzerinden web satış yaptı. Web sitesi ya da mobil uygulamalar üzerinden web satış yapan girişimlerin yüzde 70,3'ü kendi web siteleri ya da mobil uygulamalarını kullanırken yüzde 69,7'si farklı girişimlerin de satış yapabildiği online mağazalar ve pazar yerleri ile mobil uygulamalarını web satış platformu olarak kullandı. Farklı girişimlerin de satış yapabildiği online mağazalar ve pazar yerleri ile mobil uygulamaları üzerinden web satış yapan girişimlerin oranı 2019 yılında yüzde 55,7 olmuştu. Web sitesi veya mobil uygulamalar aracılığıyla 2020'de mal veya hizmet satışı yapan girişimlerin yüzde 19,5'i yurt dışına satış yaptı. Girişimlerin en fazla karşılaştığı zorluğun yüzde 36,6 ile yurt dışına satılan ürünlerin teslim veya iade edilmesinin yüksek maliyeti olduğu görüldü. Bunu, yüzde 26,4 ile yurt dışına satış yaparken şikayet ve ihtilafların çözümüyle ilgili zorluklar ve yüzde 22,4 ile mevzuat bilgisi eksikliği zorlukları izledi. KURUMSAL KAYNAK PLANLAMASI YAZILIMI KULLANIMI ARTTI Kurumsal Kaynak Planlaması (ERP) yazılımı kullanımı, 2021 yılında 2019 yılına göre 7,5 puan artarak yüzde 28 oldu. Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) yazılımı ise girişimlerin yüzde 10,6'sı tarafından kullanıldı. Çalışan sayısı büyüklük grubu dikkate alındığında ise ERP ve CRM yazılımlarının 250 ve daha fazla çalışanı olan girişimler tarafından sırasıyla yüzde 74,9 ve yüzde 33,6 oranında kullanıldığı görüldü. Bu oranlar, 10-49 çalışanı olan girişimlerde sırasıyla yüzde 23,7 ve yüzde 9,3, 50-249 çalışanı olan girişimlerde ise yüzde 45,7 ve yüzde 14,7 oldu. Ücretli bulut bilişim kullanımı, 2021 yılında 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerde yüzde 10,8 olarak gerçekleşti. Ücretli bulut bilişim hizmeti kullanım oranı çalışan sayısı büyüklük gruplarına göre incelendiğinde, 2021 yılında 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerde ücretli bulut bilişim hizmeti kullanım oranı yüzde 41 oldu. Bunu yüzde 19,5 ile 50-249, yüzde 8,5 ile 10-49 çalışanı olan girişimler takip etti. ROBOT TEKNOLOJİSİ KULLANAN GİRİŞİMLERİN ORANI YÜZDE 4,8 OLDU En az 10 çalışanı olan girişimlerin yüzde 4,8'i, 2021 yılında endüstriyel robot veya hizmet robotu kullandığını belirtti. Çalışan sayısı büyüklük grubuna göre endüstriyel robot veya hizmet robotu kullananların oranı incelendiğinde 10-49 çalışanı olan girişimlerin yüzde 3,7'sinin, 50-249 çalışanı olan girişimlerin yüzde 8,5'inin ve 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerin yüzde 23,7'sinin robot teknolojisi kullandığı görüldü. Girişimlerin yüzde 21,1'i 2021 yılında internet aracılığıyla izlenebilen veya uzaktan kontrol edilebilen birbirine bağlı cihazlar veya sistemler kullandığını belirtti. Nesnelerin internetinin en fazla yüzde 82,1 ile tesislerin güvenliğinin sağlanması amacıyla kullanıldığı görüldü. Bunu yüzde 36,2 ile enerji tüketimi yönetimi ve yüzde 32,9 ile lojistik yönetimi izledi. Yapay zeka teknolojilerinden herhangi birini kullandığını bildiren girişimlerin oranı, 2021 yılında yüzde 2,7 oldu. Yapay zeka kullanan girişimlerin en fazla yüzde 45,2 ile görüntülere göre nesneleri veya kişileri tanımlayan teknolojiler kullandıkları görüldü. Bunu yüzde 43,9 ile veri analizi için makine öğrenmesi ya da derin öğrenme ve yüzde 39,6 ile farklı iş akışlarını otomatikleştiren veya karar vermeye yardımcı olan teknolojilerin kullanımı takip etti. ÇEVRİM İÇİ TOPLANTILARIN SAYISI ARTTI Girişimlerin yüzde 30,5'i, 2020 yılı boyunca bilgisayar veya cep telefonu aracılığıyla girişimin e-posta sistemine uzaktan erişimi olan çalışan oranını artırdığını, yüzde 25,3'ü çevrim içi toplantılarının sayısını, yüzde 24,3'ü e-posta dışında girişimin bilişim teknolojileri sistemlerine uzaktan erişimi olan çalışan oranını artırdığını beyan etti. E-posta sistemine uzaktan erişimi olan çalışan oranını artıran girişimlerin yüzde 89'u, çevrim içi toplantılarının sayısını artıran girişimlerin yüzde 93,1'i ve e-posta dışında girişimin bilişim teknolojileri sistemlerine uzaktan erişimi olan çalışan oranını artıran girişimlerin yüzde 90,2'si bu artışların nedenini tamamen ya da kısmen Kovid-19 salgını olarak ifade etti. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle 2020'de web sitesi veya mobil uygulamalar ya da EDI aracılığı ile mal veya hizmet satışına başladığını veya satış çabalarını artırdığını beyan eden girişimlerin oranı yüzde 14 oldu. Bu oran, çalışan sayısı büyüklük grubuna göre incelendiğinde, salgın nedeniyle 10-49 çalışanı olan girişimlerin yüzde 13,6'sının, 50-249 çalışanı olan girişimlerin yüzde 15,2'sinin ve 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerin yüzde 20,5'inin e-satışa başladığı veya satış çabalarını artırdığı görüldü.

14 Eylül 2021 Salı

Kimyasal reaksiyonlar nano kamera ile izlenecek

Araştırmacılar, kimyasal reaksiyonları gerçek zamanlı olarak gözlemlemeyi sağlayacak küçük bir kamera geliştirdi. Cambridge Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı tarafından icat edilen cihaz, kuantum noktaları adı verilen küçük yarı iletken nano-kristalleri ve cucurbituril adı verilen moleküler yapıştırıcıları kullanarak altın nano-parçacıklarını birleştiriyor. İncelenecek molekül ile suya eklendiğinde, bileşenler kimyasal reaksiyonların gerçek zamanlı izlenmesini sağlayan kararlı ve güçlü bir araç halinde saniyeler içinde kendiliğinden birleşiyor. Kamera, yarı iletkenler içinde ışığı toplayarak, fotosentezde meydana gelenler gibi elektron transfer süreçlerini tetikliyor ve tüm bunlar entegre altın nano-parçacık sensörleri ve spektroskopik teknikler kullanılarak izleniyor. YENİ BULUŞLAR İÇİN FIRSAT Bilim insanları, kamerayı, daha önce teorize edilmiş, ancak doğrudan gözlemlenmemiş kimyasal reaksiyonları gözlemlemek için kullanabiliyorlar. Araştırmacı Prof. Oren Scherman, “Bu platform, kimyasal reaksiyonları görüntülemek ve izlenen kimyasal sistemlerin anlık görüntülerini algılamak için birçok yeni olasılık sunuyor. Kurulumun basitliği, araştırmacıların artık aynı sonuçları elde etmek için karmaşık, pahalı yöntemlere ihtiyaç duymayacağı anlamına geliyor” diyor. Bu, hiç şüphesiz deneyleri kolaylaştıracak ve yeni bilimsel buluşların yolunu açacak.

13 Eylül 2021 Pazartesi

İlaç kapsülleri iğnenin yerini alacak

AYŞE BAŞAK İğne olmak bazı insanlar için korkutucudur. Kronik hastalıkları olan ve her gün iğne olmak zorunda kalanlar için ise yorucu ve yıpratıcı olabilir. Bilim insanları enjeksiyon ile uygulanması mecburi olan ilaçları vücuda kapsül yoluyla vermenin yöntemini araştırıyor. Büyük proteinlerden oluşan ilaçların çoğu ağız yoluyla alınamıyor; çünkü sindirim sistemindeki enzimler, ilaçlar hedefe ulaşmadan yani vücut tarafından emilimi gerçekleşmeden önce proteinleri parçalıyor. Böylece ilaç etkisizleşiyor. Örneğin, şeker hastalarının kullandığı insülin gibi pek çok ilaç, bu sebeple sadece enjeksiyon ile vücuda verilebiliyor. TAŞIYICI KAPSÜL Massachusetts Teknoloji Enstitüsü mühendisleri, hastalara enjekte edilmesi gereken ilaçlardan daha kolay faydalanmayı mümkün hale getirebilecek alternatif bir enjekte stratejisi üzerinde çalışıyor. Hastalar her gün enjeksiyon yapmaktan kurtulabilir mi? Bilim insanları, hastaların ilacı taşıyan bir kapsülü basitçe yuttukları, kapsül içindeki küçük iğnenin mide zarına ilacı enjekte ettiği bir model üzerinde çalışıyor. Hasta kendisine enjeksiyon uygulamıyor. Bunun yerine sadece taşıyıcı bir kapsül yutarak gerisini bu kapsülün içine entegre edilmiş ve ilacı sindirim sisteminde parçalanmadan hedefe ulaştıracak bir teknolojiye bırakıyor. KOLAY İLAÇ ALIMI Araştırmayı gerçekleştiren bilim insanlarından Doç. Dr. Giovanni Traverso, bu buluş ve süren deneylerdeki amaçlarını, “Hastaların ilaçlarını almalarını kolaylaştırabilirsek, o zaman ilacı almaları daha olası. Bu sayede ilaç alımı ile ilgili aksaklıklar en düşük seviyeye indirilebilir” diyerek açıklıyor. Nature Biotechnology’de yayınlanan makalede, araştırma ve deneylerin en son verileri paylaşıldı. Kapsüllerin yalnızca antikorların değil, aynı zamanda insülin başta olmak üzere diğer büyük proteinli ilaçların vücut içine enjekte edilebilmesi için kullanılabileceği hayvanlar üzerindeki deneylerde başarılı bir biçimde izlendi. MİDE ZARAR GÖRMÜYOR Araştırmacılar, hayvanlara yapılan deneylerde kapsülleri günlerce düzenli olarak verdi ve ilaçların her seferinde şaşmaksızın çalışarak hayvanların kanına karıştığını izledi. Ayrıca, dokuya yaklaşık 4.5 milimetre nüfuz eden kapsül enjeksiyonların ardından mide zarlarında herhangi bir hasar belirtisi de bulamadılar. Tüm bu gelişmeler enjeksiyonsuz hayat için umut verici görülüyor. LEOPAR KAPLUMBAĞASI İLHAM VERDİ Nature Biotechnology’deki makalede tanıtılan bu son teknoloji ürünü kapsül, yaklaşık bir yaban mersini büyüklüğünde, leopar kaplumbağasından esinlenilmiş yüksek, dik bir kubbeye sahip. Kaplumbağanın sırt üstü yuvarlandığında kendini düzeltebilmesi gibi kapsül de iğnesini mide zarına enjekte edebilmek için doğru pozisyonu almak üzere yuvarlanabiliyor. İğnenin ucu, mide duvarına enjekte edildikten sonra midede çözünebilen sıkıştırılmış insülinden yapıldığı için görevini tamamladıktan sonra midede eriyor.

13 Eylül 2021 Pazartesi

Twitter, emojilerle tepki verme özelliği Reactionsı ilk Türkiye'de test edecek

Twitter'dan yapılan açıklamada, bir beğeninin her zaman tüm hisleri karşılamadığından insanlara bir tweet hakkındaki duygularını hızlı ve kolay bir şekilde paylaşmaları adına yeni bir yol sağlamak için Twitter'in bir dizi emoji eklediği belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: "Tepkiler ayrıca, bir tweetin yanında (gerçek zamanlı olarak 'beğen' düğmesinin yanında) gösterildiğinden, konuşma ilerledikçe diğerlerinin konuşmayı daha iyi anlamalarına yardımcı olacak. Twitter; çok çeşitli insanlara, kültürlere ve topluluklara sahiptir. Bu nedenle evrensel olarak tanınan ve insanların tweetler hakkında ifade etmek istediklerini temsil eden ve nihayetinde daha anlamlı konuşmaları teşvik eden emojiler bulmaya çalıştık. Bunu yapmak için tweetlerde en sık kullanılan kelimelerin ve emojilerin neler olduğunu araştırdık ve insanların tweetleri okurken neler hissettiklerine ve hangi emojilerin dünya çapında yankı bulduğuna dair anketler gerçekleştirdik. Tweetlerde en çok kullanılan emojinin gülme emojisi olduğunu bulduk. Aynı zamanda çoğu insan bize 'komik', 'destek'/'neşe', 'anlaşma' ve 'harika' etrafında dönen tepkileri hem ifade etmeyi hem de almayı tercih edeceklerini söyledi. İnsanların tweetleri okurken hissettikleri en önemli duyguların ‘eğlenmiş’ ve ‘meraklı’ olduğunu belirledik. 'Hayal kırıklığı' ve 'öfke' aynı zamanda insanların tweetleri okurken hissettikleri yaygın duygular olsa da ve bazı insanlar tweetlere katılmadıklarını ifade etmek istese de şu anda bunları emoji reaksiyonları olarak dahil etmiyoruz. Amacımız, her zaman herkese açık ve sağlıklı sohbeti desteklemek ve mevcut emoji setimizin sohbetleri nasıl etkileyeceğini görmek istiyoruz. Konuştuğumuz kişiler, bazı düşüncelerine olumsuz tepkiler almaktan endişe duyduklarını ve insanlar tweetleri hakkında böyle hissederse daha fazla bağlama izin veren diğer etkileşim yöntemlerini tercih edeceklerini belirtti." SINIRLI BİR SÜRE İÇİN KULLANILABİLECEK Açıklamaya göre Twitter, topluluk geri bildirimlerine ve devam eden öğrenmelere dayalı olarak ek emoji reaksiyonlarını yinelemeye ve test etmeye devam edecek. Reaksiyonları görüntülemek için kullanıcılar "Beğen" düğmesine uzun süre basabilir ve bir tweet hakkında ne hissettiklerini göstermek için bir emoji seçebilir veya her zaman olduğu gibi sadece "Beğen" düğmesine dokunarak tweetleri beğenmeye devam edebilir. Reactions, insanlara sohbetlerde nasıl hissettiklerini hızlı bir şekilde göstermeleri için daha fazla yol sunarken, aynı zamanda tweetleyenlerin tweetlerinin nasıl algılandığını daha iyi anlamalarını sağlayacak. Bu da potansiyel olarak daha iyi ifade ve genel sohbete katılım sağlayacak. Reactions özeliği, sadece Türkiye'de, iOS için Twitter, Android ve Twitter.com'da sınırlı bir süre için kullanılabilecek. Özellik, önümüzdeki günlerde herkesin kullanımına sunulacak. Twitter, bu testi temel alarak, Reactions özelliğinin kullanılabilirliğini diğer bölgelere genişletmeyi değerlendirecek.

10 Eylül 2021 Cuma

Geleceğin otonom araçları Bilişim Vadisi'nde yarışacak

Bilişim Vadisi'nden yapılan açıklamaya göre, Türkiye, geleceğin araçları olarak kabul edilen otonom yani sürücüsüz otomobiller konusunda gençleri teşvik etmeyi sürdürüyor. TEKNOFEST, otonom araç teknolojileri alanında gençlere yetkinlik kazandırırken festival kapsamında düzenlenen Robotaksi-Binek Otonom Araç Yarışması, bu sene 36 takımın zorlu mücadelesine sahne olacak. Türkiye’nin teknoloji ve inovasyon üssü Bilişim Vadisi’nde 13-17 Eylül'de gerçekleştirilecek yarışlarda genç yetenekler hünerlerini sergileyecek. Açıklamada görüşlerine yer verilen Bilişim Vadisi Genel Müdürü Serdar İbrahimcioğlu, Bilişim Vadisi'nin Milli Teknoloji Hamlesi'nin ulusal ve uluslararası alanda dünyayı değiştirecek projeleri için kurulduğunu bildirdi. Bilişim Vadisi'nin odak alanlarından birinin mobilite ekosisteminin geliştirilmesi olduğunu belirten İbrahimcioğlu, "Robotaksi otonom araç yarışlarının yürütücülüğünü, son iki senedir ev sahipliğini yapıyoruz." ifadesini kullandı. İbrahimcioğlu, Robotaksi yarışmasında geçen yıl 17 olan takım sayısının bu sene 36'ya çıktığı bilgisini vererek, "Kendi pistimizi de yaptık. Gençlerimizin sadece yarışta değil, diğer zamanlarda da kullanabilecekleri bir alanı inşa etmiş olduk. Takım sayısı, her yıl neredeyse yüzde 100 artıyor. Önümüzdeki yıllarda 70'leri 100’leri bulacağız." değerlendirmesinde bulundu. 2 AYRI KATEGORİ, 4 HAFTALIK KAMP Bilişim Vadisi Ekosistem Geliştirme Ofisi Direktörü Tuba Öztepe, bu yıl yarışmanın konseptinde değişikliğe gittiklerini ve iki ayrı kategoride yarışların yapılacağını bildirdi. Hazır araç kategorisinde 7 ayrı ekibe 3 hazır araç verdiklerini aktaran Öztepe, "Bu araçlar tamamen aynı özellikte ve otonoma hazır. Ekipler geliyorlar ve araçlara yazılımlarını yükleyip kendi yapay zekalarıyla bu araçlarını çalıştırıyorlar." bilgisini verdi. Öztepe, özgün araç kategorisinde ise farklı tasarımlar olduğuna işaret ederek, "89 model aracımız da var, son model aracımız da. Onlar tamamen her şeyi, yazılımını donanımını kendileri yapıyor." ifadesini kullandı. Önceki senelerden farklı olarak ekiplere 4 haftalık bir süre verdiklerini belirten Öztepe, "Ekipler geldi, 4 hafta boyunca pisti kullandı. Levhaları, trafik ışıklarını her şeyi test ettiler. Problemlerini çözdüler. Burada bir kamp yaptılar aslında. Günde 14 saat, toplamda 600 saat beraber çalıştılar." değerlendirmesinde bulundu. "ÖZGÜN BİR ARAÇ TASARLADIK" Karaelmas Üniversitesi takımından Berat Cansız, hurda olarak aldıkları 1989 Serçe ile yarışmaya katıldıklarını kaydetti. Serçe'yi otonom hale getirdiklerini ifade eden Cansız, "Önünde bir kamerası var, şu anda yoldaki şeritleri okuyarak, takip ediyor. Ekstra katmış olduğumuz özelliği kendisi elektrikle hareket ettiriyor. İçerisinde 6 adet akü bulunuyor ve bu aküyle bir saat boyunca hareket sağlayabiliyor." bilgisini verdi. Cansız, aracın 5 kişilik yolcu taşıma kapasitesi bulunduğunu vurgulayarak, "Yani bir aile arabaya bindikten sonra otonom olarak istedikleri yere haritadan işaretleyerek rahatlıkla gidebilecekler." ifadesini kullandı. Sakarya Üniversitesi Takım Kaptanı Belemir Çapraz, geçen yıl Robotaksi yarışlarında birinci olduklarını hatırlatarak, şunları kaydetti: "Elde ettiğimiz bu birincilikten sonra takım üyelerine özellikle savunma ve otomotiv sanayisindeki çeşitli firmalardan iş imkanları sağlandı. Özellikle yazılım anlamda daha iyi bir sürüş sağlayabilmek için aracımızı geliştirmeye devam ettik." Bozok Üniversitesi Takım Kaptanı Fatmanur Ortataş, Robotaksi yarışlarının kendilerine bilgi ve tecrübe kattığını belirterek, "Bu alanda bilgi sahibi olmuş, yetenek kazanmış mühendisler olarak yetişmek istiyoruz. Aracımızın kabuğu, şasesi içerisinde bulunan batarya yönetim sistemi, araç kontrol sistemi, otonom yazılımlar bu tarz bütün aksamlarını kendimiz yaptık. Her şeyiyle özgün bir araç tasarladık." değerlendirmesini yaptı. ŞEHİR İÇİ TRAFİĞİNİ YANSITAN PARKUR Robotaksi yarışması, gençlerin otonom sürüş algoritmalarını geliştirmeyi amaçlıyor. Yarışmaya lise, ön lisans, lisans, lisansüstü öğrencileri, mezunlar, bireysel veya takım halinde katılabiliyor. Bu sene özgün araç ve hazır araç kategorilerinde düzenlenen yarışlarda takımlardan gerçek bir pist ortamında otonom olarak çeşitli görevleri yapması bekleniyor. Bu yıl 4'üncüsü düzenlenecek yarışlarda takımlar, şehir içi trafik durumunu yansıtan bir parkurda otonom sürüş performanslarını sergileyecek. Kurallara uygun olarak yolcu alma, yolcu indirme, park alanına ulaşma, park etme ve doğru rotayı takip etme görevlerini yerine getiren takımlar başarılı sayılacak.

09 Eylül 2021 Perşembe