tatil-sepeti
Yüzyıllık markalar artık dijital ortamda

HABER: FEDAİ YILDIRIM Yüzyıllık Markalar Haritası için tıklayın. Yerli ve yabancı turistler için mobil rehber niteliği taşıması amacıyla tarihi markaların dijital ortamda bir araya getirildiği‘Yüzyıllık Markalar Dijital Platformu’ projesihayata geçti. Projenin lansmanıİstanbul Ticaret Odası (İTO) Genel Sekreteri Ömer Bal,İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Nedret Apaydın, Yüzyıllık Markalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı A. Barış Cemiloğlu,İstanbul Valiliği, İstanbul Kalkınma Ajansı, İstanbul Rehberler Odası, Tarih Vakfı ve Türkiye’ninyüzyıllık markalarının üst düzey temsilcilerinin katıldığı toplantıyla gerçekleştirildi. BAŞVURU KAYNAĞI OLACAK Yüzyıllık Markalar Derneği ile İTO işbirliğinde veİstanbul Kalkınma Ajansı’nın da desteğiyle tamamlanan platform, araştırmacı ve akademisyenler için başvuru kaynağı olacak. Bu amaç doğrultusunda yeni bir arşiv oluşturuldu. Tarihi markaları dijital ortamda bir araya getiren bu arşiv, aynı zamanda yerli ve yabancı turistler için de mobil rehber niteliği taşıyor. HARİTADA GÖSTERİLİYOR Platform,Türkiye genelinde tarihi markaların tanıtılmasını vekaybolmaya yüz tutan değerlerin gündeme getirilmesini hedefliyor. Platformu ziyaret edenleri ayrıca, İstanbul’un sembolü olan tarihi mekanlar, şehir haritası üzerinde konumlandırılmış hali ile Yüzyıllık Markalar Derneği’ne üye markaların tarihçeleri karşılıyor. Mobil rehber özelliği taşıyan uygulama, akıllı telefonlara da yüklenebiliyor. Markaların sunduğu hizmet ve deneyimler, bu şehir haritası üzerinde gösterilerek kullanıcılara sunuluyor.Web sitesinin yanı sıra geliştirilen mobil uygulama ile ziyaretçiler bilgi ve markaların da içinde bulunduğu rota önerileri ile güncel bir rehbere ulaşabiliyor. İKİ DİLDE TANITIM İki dilde hazırlanan bu basılı broşürün dağıtımı derneğin iş ortakları tarafından yapılacak. Tüm bu çalışmalarla birlikte proje kapsamında marka hikayelerinin anlatıldığı bir de kitap hazırlandı.‘Yüzyıllık Hikayeler’isimlikitap, Tarih Vakfı’nın araştırmalarının sonucu olarak ortaya çıktı. İSTANBUL'U TANITACAK Yüzyıllık Markalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı A. Barış Cemiloğlu, platformun çıkış noktasının İstanbul ve Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlamak ve tarihi markalarıgeniş hedef kitleleriyle buluşturmak olduğunu söyledi. Cemiloğlu, “Günümüzde yerli ve yabancı turistler seyahate çıkmadan önce, ziyaret edecekleri şehirlerin hikayelerini öğrenmek ve köklerini keşfedebilmek içintarih, kültür, mekan, gelenek, marka ve benzeri tüm konuları öncelikle dijital platformlardan araştırıyorlar.Doğru kurgulanmış dijital platformlar ise bu araştırma sürecinde köprü görevi görerek kişilerin ziyaretçiye dönüşmesine vesile olarak dijital ve interaktif pazarlamanın önemini ve gerekliliğini ortaya koyuyor. İşte Yüzyıllık Markalar Dijital Platformu’nu da tam da bu amaçlara hizmet etmek üzere hayata geçirdik” dedi. yuzyillikhikayeler.comADRESİNİ ZİYARET EDİN Barış Cemiloğlu, platformu 3 temel stratejiden yola çıkarak geliştirdiklerini söyledi. Bu stratejileri ‘Tarih, kültür, arşiv, bilgi ve içerik kavramlarını tek bir platform altında buluşturmak’, ‘Tüm bu içeriğin yerli-yabancı turistlerin ve herkesin hizmetine sunmak’ ve ‘Projenin sürdürülebilirliği’ olarak açıklayan Cemiloğlu, hazırlanan içeriği dijital arşiv programı üzerinden herkesle buluşturduklarını, www.yuzyillikhikayeler.com web sitesi üzerinden de ziyaretçilere sunduklarını aktardı. ANADOLU DA ARAŞTIRILACAK Projenin sürdürülebilirliğinin sağlanması içinişbirlikleri geliştirmeye devam edeceklerine işaret eden Barış Cemiloğlu, şunları kaydetti: “Gerek dijital mecralar yolu ile gerekse yeni projeler geliştirerek bu projenin gelişmesini ve yayılmasını sağlayacağız. Tarihi markaları tanıtmaya, anlatmaya ve aramıza dahil etmeye devam edeceğiz. Bundan sonraki dönemde özellikle araştırma çalışmasının Anadolu’nun tüm bölgelerine yayılması için projeler geliştirmeye devam edeceğiz. Böylece Türkiye genelinde tarihi markalarımızı, kaybolmaya yüz tutan değerlerimizi tekrar gündeme getireceğiz.”

28 Ağustos 2015 Cuma

Otomotivde direksiyon iç pazara kırıldı

HABER: FAHRİ SARRAFOĞLU Otomotiv sektörü bu yılın ilk yarısında iç pazarda yüzde 35 oranında büyüdü. Ar-Ge yatırımları, kapasite artışı ve yeni yasal düzenlemeler nedeniyle sektör bu yıl 1 milyon adet araç satışını aşmayı bekliyor. Sektör dış pazarlardaki ve kurlardaki belirsizliğe rağmen toplam ihracattaki ağırlığını da koruyor. İTO Kara Taşıtları, Yedek Parçaları ve Ekipmanları Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı Yakup Yaşa, otomotiv sektörünün yılın ilk yarısında iç pazarda yüzde 35 üzerinde büyüdüğüne dikkat çekti. Yaşa, bu büyümeye rağmen özellikle ihracat pazarlarındaki iç karışıklık ve dolar kurunun aşırı yükselmesinin otomotiv yedek parça ihracatını aşağıya çektiğini söyledi. KUR FARKINI KULLANDILAR Yaşa, sektörün durumunu şöyle dile getirdi: “Bunların yanı sıra yaşanan bir gelişme de Türk menşeli üreticilere yüksek maliyetli hammadde gelişi. Dolayısıyla rakibimiz olan diğer ülkelerdeki üreticiler, pazarlarımızdan daha fazla pay aldı. Her ne kadar ülkemizde döviz kuru yükselse de bu ihracatçı firmaların satışlarına olumlu olarak yansımadı. 2015’in başından itibaren Euro-dolar paritesinin aşağı gelmesi de bizi olumsuz etkiledi. Avrupalı firmalar bu parite farkını kendi lehlerine kullanarak bazı ürünlerde (akü, madeni yağ, debriyaj) satışlarımızı etkiledi. Polonya, Slovakya ve Bulgaristan bu ülkelere örnek gösterilebilir.” KALİFİYE ELEMAN AZALIYOR Komite Üyesi Tuncer Şener ise sektörün öncelikli sorununun kalifiye eleman olduğunu belirtti. Şener, bu konuda başta İTO olmak üzere diğer ilgili kurumların bir çalışma yapması gerektiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Bir diğer sıkıntımız da vadelerin uzun olması ve tahsilatta yaşanan sorunlar. Ayrıca Çek Kanunu ile ilgili yeni düzenlemeler yapılmalı. Bu konuda devlet ağır yaptırımlar uygulamalı. Ayrıca yeni sanayi siteleri açılmalı ve mevcutları da düzene sokulmalı.” ÇARE KÜÇÜKLERİN REKABET GÜCÜNDE Kara Taşıtları, Yedek Parçaları ve Ekipmanları Meslek Komitesi Meclis Üyesi Necati Kosova, KOBİ’lerin güçlendirilmesi gerektiğine işaret etti. Bu konuda gerekenlerin yapılmasını isteyen Kosava, şöyle konuştu: “Yurt ekonomisinde sağlıklı ve dengeli büyümeyi elde etmenin yolu KOBİ’lerin nitelik, nicelik ve rekabet seviyelerini artırmaktan geçiyor. Ekonominin temel direğinin küçük esnaf olduğu mantığından hareket edersek tablo şöyle. Sektörümüzde faal olan 2 bin 500 irili ufaklı bayilerimizden uygun olan bin adedine 50’şer bin TL uzun vadeli kredi sağlansa, bu firmalarımızın gücü artar. Ortalama 5’er kişilik olarak düşünebileceğimiz bu firmaların, aileleri ile birlikte en az 20 bin kişilik bir topluluğa ulaşacağını da düşünürsek, sağlanacak olan fayda ve katma değerin boyutu daha iyi anlaşılabilir.” 1 MİLYONU GEÇERİZ Kara Taşıtları, Yedek Parçaları ve Ekipmanları Meslek Komitesi Meclis Üyesi Mehmet Sonuvar, otomotiv sektörünün 2015’in ilk altı ayında toplam ihracat içinde liderliğini sürdürdüğünü söyledi. İç pazarda ise yeni bir rekor kırılmasının sürpriz sayılmaması gerektiğini belirten Sonuvar, beklentilerini şöyle anlattı: “Politik gelişmelere, mayıstaki grevlere ve değişken kurlara rağmen büyüme kaçınılmaz gözüküyor. Geçen yılın aynı dönemine kıyasla otomobil satışları yüzde 45, hafif ticari satışları yüzde 74, ağır vasıta satışları ise yüzde 21 arttı. 1 milyon barajını geçmesi içten bile değil. Otomotiv tedarik sanayi pazarında birçok firma Ar-Ge yatırımlarını tamamladı, kapasite artırdı. Bu, araç üreticilerinin de elini güçlendirdi. Değişim pazarında ise rekabet artarak devam ediyor. Yapılan yeni kanuni düzenlemelerle, değişim pazarı için yurtdışından ithal edilen otomotiv yedek parça ürünlerinde kalite standartları daha sıkı bir şekilde takip ediliyor. Bu düzenlemeleri destekliyoruz. Ancak sadece yerel üreticileri değil ithalatçı firmaları da güvence altına alan, daha sarih ve adil düzenlemeler temenni ediyoruz.”

20 Ağustos 2015 Perşembe

Tekstile ‘Şile Bezi’ modeli

Uluslararası Şile Bezi Kültür-Sanat Festivali, El Sanatları Fuarı ve Şile Bezi Sergisi bu yıl 28’inci kez düzenlendi. Etkinlikte Şile Bezi’nin küreselleşmesi üzerinde duruldu. Ayrıca Şile Bezi’nin geçmişten bu güne kadar Şile’yi dünyaya tanıtan önemli bir unsur olduğu kaydedildi. Bu açıdan Şile Bezi’nin kültürel tema olarak korunması ve ekonomik varlığının sürdürülmesi gerektiği tartışıldı. TEKSTİLİ İYİ BİLİYORUZ Etkinlikte düzenlenen panelde konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, Türkiye’nin tekstil ve hazır giyim sektöründe ilerlemiş ve bu işi en iyi bilen ülkelerden biri olduğunu söyledi. Çağlar, özellikle istihdama çok büyük katkı sağladığı için tekstili her zaman önemsediklerini belirterek, bu bağlamda Ar-Ge faaliyetlerine önem verilmesi gerektiğini vurguladı. Çağlar, “Sektörün marka değerinin ve rekabet gücünün artırılması üzerine yapılan bütün çalışmaları destekliyoruz. Şile gerçekten bir model ve bunu da canlı tutmamız lazım” dedi. AVRUPA’YA GİDİYOR Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu ise tarihi geçmişi çok eski yıllara dayanan Şile Bezi’nin korunması ve markalaşması için önemli adımlar attıklarını söyledi. Tabakoğlu, “Şile Bezi’ni Türkiye’nin ikinci ihracat kolu olarak görüyoruz. Şile’de binlerce tezgah bez işlemek için çalışıyor. Başta Fransa ve İspanya olmak üzere pek çok Avrupa ülkesine Şile Bezi’ni taşıyoruz” dedi. Şile Bezi Kültür-Sanat Festivali, El Sanatları Fuarı ve Şile Bezi Sergisi 16 Ağustos’ta sona erdi.

20 Ağustos 2015 Perşembe

7 milyar TL’lik lüks hayat

Türkiye’nin mevcut 5.3 milyar liralık lüks pazarının, arz ve talep tarafındaki gelişmelerdoğrultusunda 2018’e kadar her yıl yüzde7’lik artışla7 milyar lirayayükseleceği tahmin ediliyor. Deloitte Türkiye’nin hazırladığı ‘Türkiye’de Lüks Sektörü: Lüksün Yükselişi’ adlı çalışma, pazarın ve markaların taşıdığı büyüme potansiyelini ortaya koydu. Çalışmaya göre, bir ülkede lüks pazarının gelişimibeş temel fazdan geçiyor. Türkiye ise birçok gelişmekte olan ülkede olduğu gibi ‘Gösteriş Zamanı’fazında bulunuyor ve lüks, hâlâekonomik statünün sembolü olarak görülüyor. HARCAMALARI TETİKLİYOR Türkiye’nin mevcut 5.3 milyar liralık lüks pazarının, arz ve talep tarafındaki gelişmelerdoğrultusunda 2018’e kadar her yıl yüzde7’lik artışla7 milyar lirayayükseleceği öngörülüyor. Bu büyümeyi tetikleyecek unsurlar arasında üst gelir grubunun yaptığı harcamalar ile orta gelir grubunun ulaşılabilir lüks markalara gösterdiği talebin olduğu belirtildi. STATÜ SEMBOLÜ OLDU Çalışmada, lüks tüketimde kadınların ağırlıkta olmasına dikkat çekilerek bu durum şu şekilde açıklanıyor: “Hem iş yerlerindehem sosyal ortamlarda çanta ve ayakkabı kategorileri, statü sembolü olarak görülüyor. Lüks markaların güzellik ve kişisel bakım ürünleri yoğun biçimde kullanılmak isteniyor. Ünlülerin özellikle sosyal medya ile daha da görünür hale gelmesine paralel olarak özellikle genç kuşak, bu kişilerin satın aldıkları markalara ilgiyle yaklaşıyor. Ayrıca lüks markalara yönelik alışveriş merkezleri başta İstanbul olmak üzere İzmir, Ankara ve Bursa’da hızla artıyor. Adana, Antalya, Gaziantep veMersin gibi Anadolu şehirlerinde ise çok katlı lüks mağazalar açılıyor ve böylece lüks markaları bu şehirlerdeki tüketicilerle de buluşuyor. Öte yandan Türkiye’yi ziyaret eden Arap ve Rus turistlerin alım gücü de pazarın büyümesinde etkili oluyor. Düzenlenen moda festivalleri ve haftaları da lükse olan ilgiyi büyütüyor. Ayrıca Türk dizilerinin başta Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa olmak üzere pek çok ülkede yayınlanması ve ilgiyle izlenmesi, o ülkedeki insanların kendilerini Türk oyuncular ile bağdaştırarak giyim ve aksesuarlara ilgi duyması Türkiye’deki lüks pazarın büyümesine katkı sağlıyor.” En büyük 100’ün geliri 214.2 milyar $ Deloitte’ın diğer bir araştırması olan ‘Lüks Tüketimin Küresel Güçleri 2015’ raporuna göre dünyanın en büyük 100 lüks tüketim firması, 2013 mali yılında 214.2 milyar dolarlık satış geliri elde etti. Bu şirketlerden her birinin ortalama satış rakamı 2.1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Rapora göre, lüks tüketimin küresel güçleri sıralamasında ilk üç firma Louis Vuitton, Compagnie Financiere Richemont veEstée Lauder’dan oluştu. Son listede ilk on şirket arasına ABD’li tekstil firması PVH (Calvin Klein) ile Hong Kong’lu mücevher firması Chow Tai Fook da katılırken, bu firmaların listeye girmesi ile Shiseido ve Rolex ilk 10 dışına çıktı. En hızlı büyüyen yirmi şirketin ilk sırasında ise Hong Kong’lu Michael Kors yer aldı.

19 Ağustos 2015 Çarşamba

Geri dönen turist Türkiye’yi anlatacak

Her yıl Türkiye’yi ziyaret eden milyonlarca turist, Türkiye’yi güvenli bir ülke olduğu için tercih ettiğini belirtiyor. Özellikle yabancı turistler, ziyaretlerinde herhangi bir sorun yaşamadıklarını vurgulayarak, ülkelerine döndüklerinde arkadaşlarına Türkiye hakkında olumlu izlenimler aktaracaklarını dile getiriyor. ÖNCE ÖN YARGILIYDIM Türkiye’yi başta Kapadokya olmak üzere çeşitli tarihi ve doğal güzelliği için tercih ettiğini ifade eden Timmy Myers, ABD’den gelmeden önce politik olaylar nedeniyle Türkiye’ye ön yargıyla baktığını ancak geldikten sonra düşüncesinin değiştiğini anlattı. MUHTEŞEM BİR ÜLKE Türkiye’nin ve Kapadokya’nın doğal güzelliğine hayran kaldığını aktaran Myers, “Türkiye muhteşem bir ülke, söylenenlerin aksine geldiğimde herhangi bir problem ve sorunla karşılaşmadım. Buraya gelmekten dolayı çok mutluyum. Kapadokya, doğayla iç içe ve güvenli bir bölge. Ülkeme döndüğümde arkadaşlarıma Türkiye’ye gelmelerini tavsiye edeceğim” dedi. Türkiye’ye ikinci kez geldiğini aktaran diğer bir ABD’li turist Diana Ochoa da Türk yemeklerini çok beğendiğini dile getirerek, Türk insanının çok sıcak ve samimi olduğunu söyledi. İSTANBUL’U GEZDİM Kuveyt vatandaşı Şerife Habash da Türkiye’yi her yıl ziyaret ettiğini dile getirerek, “Türkiye’yi çok seviyorum. Ziyaretlerimde İstanbul, Kapadokya, Bursa ve Antalya’yı gezme imkanım oluyor. Türkiye oldukça güvenli bir ülke. Ülkemdeki insanlara da buraya gelmeleri ve görmeleri konusunda tavsiyede bulunacağım” diye konuştu. İNSANLAR SAMİMİ Çinli turist rehberi Liu Xiao Lan ise daha önce de geldiği Türkiye’yi çok sevdiğini ve çok sayıda Çinli’nin ülkeyi ziyaret ettiğini kaydetti. Diğer bir Çinli turist Yu Nan da Türkiye’ye ilk kez geldiğini belirterek, “Burası çok güzel bir ülke. İnsanlar çok samimi. Burayı çok sevdim” dedi. HERKES YARDIMSEVER Diğer Çinli turist Maggie Shamy da Türkiye’de unutulmaz bir deneyim yaşadığını aktardı. Bu yıl Türkiye’de çekilen birçok televizyon programının Çin televizyonlarında yayınlandığına dikkat çeken Shamy, “Biz Türkiye’yi televizyon programlarından tanıdık. Şimdi kız kardeşim ve arkadaşlarımla Türkiye’yi ziyaret ediyoruz. Türkiye’ye gelmeden önce haberlerden bazı çatışmaların ve olayların olduğunu öğrendik fakat bugün Türkiye’ye geldiğimizde böyle bir şey olmadığını gördük. Herkes yardımsever ve sıcakkanlı” görüşünü paylaştı. TAVSİYE EDİYORUZ Alman Turist Larissa Wolf da “Çok değişik ve güzel bir ülke. Türkiye’yi eski bir yer olarak hayal ediyordum. Almanya’daki tüm arkadaşlarımıza Türkiye’yi tavsiye ediyoruz. Türkiye çok güzel ve güvenli bir ülke. Yabancılar Türkiye’de savaş var sanıyor, aslında öyle bir şey yok” diye konuştu. Hindistan’dan Türkiye’ye gelen Dharini Ramaswamy ise “Herhangi bir şey olsa rehberimiz yanımızda. Hiçbir sorun olmayacak. İstanbul’da akşamları gezdik. Orada da kendimizi çok güvende hissettik” değerlendirmesinde bulundu. ALMAN TATİLCİ ROTAYI TÜRKİYE’YE ÇEVİRDİ Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2014’ün ilk 6 ayında Rusya’dan Türkiye’ye 1 milyon 924 bin turist geldi. Bu rakam, 2015’in aynı döneminde yüzde 25 azalarak 1 milyon 455 bine geriledi. Rus turist sayısında yaşanan azalmaya karşın Almanya’dan gelen turist sayısında yüzde 11’lik bir artış oldu. Alman turistlerin sayısı ilk 6 ayda 2 milyon 110 bine oldu. EKONOMİK KRİZ DÜŞÜRDÜ Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, Rus turistteki azalmanın, ülkede yaşanan ekonomik krizden kaynaklandığını ifade etti. Ulusoy, “Rusya’dan gelen turistlerin ülkemizdeki harcamaları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 39 geriledi” dedi. Ulusoy, Yunanistan gibi ekonomik kriz yaşanan diğer ülkelerden gelen ziyaretçilerin de harcamalarını kıstıklarına dikkati çekti. Bulgaristan, İran, ABD, Gürcistan ve İsveç gibi ülkelerden gelen turist sayısında da ilk 6 ayda artış görüldüğünü kaydeden Ulusoy, yılın kalan döneminde de bu seyrin devam edeceğini savundu. YAKIT TEŞVİKİNE DESTEK Ulusoy, nisan ve mayıs aylarında Rusya ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinden gelen charter uçaklara uygulanan yakıt teşvik desteğinin sonbaharda da devam etmesi için girişimlerinin olduğunu hatırlattı. Ulusoy, “Bu sayede Rusya başta olmak üzere kayıp yaşanan pazarlardan kaynaklı zararlar kısmen telafi edilebilir. Bizim önerimiz, buna benzer bir teşvik sisteminin tarifeli uçaklara da uygulanması yönünde” diye konuştu. TATİLE ÇIKAN KİŞİ ARTIYOR Yurtdışına tatile çıkan Türk vatandaşlarının sayısının her yıl arttığının altını çizen TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, şunları kaydetti: “Geçtiğimiz yıl Türk vatandaşları yurtdışına 8.3 milyonun üzerinde seyahat gerçekleştirdi. Artan ulaşım olanakları ve seyahat acentalarının düzenledikleri tur organizasyonlarındaki seçeneklerin fazlalaşması bu artışın en önemli nedenini oluşturuyor. Vizesiz Balkan turlarına ilginin yanı sıra Yunan Adaları’na yönelik ilginin artması da yurtdışına çıkan Türk vatandaşlarının sayısını artıran temel nedenlerden birisi oldu. Döviz kurlarındaki artışa rağmen trendin bu yıl da devam ettiğini gözlemliyoruz.” 7 AYDA 100 MİLYONDAN FAZLA YOLCU Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü, temmuz ayı uçak, yolcu ve yük istatistiklerini açıkladı.Ülke genelindeki havalimanlarından hizmet alan yolcu sayısı (direkt transit dahil) bu yılın temmuz ayında yüzde 16 artışla 19 milyon 753 bin 461, 7 aylık dönemde ise yüzde 8.8 artışla 100 milyon 801 bin 440 oldu. 186 BİN 828 UÇAK Temmuz ayı itibarıyla havalimanlarındaki toplam uçak trafiği, geçen yılın temmuz ayına göre iç hatlarda yüzde 17.4 artarak, 81 bin 490’a, dış hatlarda yüzde 7.9 artarak, 71 bin 66’ya toplamda yüzde 12.8 artarak, 152 bin 556’ya yükseldi. Türkiye hava sahasından temmuz ayında yüzde 4.4 yükselişle 34 bin 272 üstgeçiş (overflight) trafiği gerçekleşti. Böylece Temmuz 2015’te hizmet verilen uçak sayısı yüzde 11.2 artışla 186 bin 828’e ulaştı. Temmuz itibarıyla, iç hat yolcu sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 24.1 yükselişle 9 milyon 304 bin 735, dış hat yolcu sayısı yüzde 9.5 artışla 10 milyon 400 bin 518 olarak gerçekleşti.

19 Ağustos 2015 Çarşamba