OSMAN ARIOĞLU

Bir konuyu ifade ederken, kimseyi üzmeden nasıl ifade ederim diye kılı kırk yarmaya çalışmanız gerekiyor. Bunun için her zaman büyük şairimiz Yunus Emre’nin; “Bir kez gönül yıktı isen bu kıldığın namaz değil, Yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil.” dizelerinin hep akılda tutulması gerekiyor.

Köşe yazısından amaç da; doğru gördüğü şeyleri takdir etmek, kendine göre yapılması gereken şeyleri de dile getirmektir. Köşe yazarının dile getirdiği her şey, herkese göre doğru olmak zorunda değil. Önemli olan, dile getirilen hususun ilgili taraflarca değerlendirmeye tabi tutulmasıdır. Biz de bugüne kadar hep bu hassasiyetle konuları dile getirmeye çalıştık. Amacımız, hiçbir zaman kimseyi eleştirmek, kırmak olmadı, aksine yapılanın bize göre olumlu gördüğümüz bir durumu varsa ona ilişkin takdir ve teşekkürlerimizi hiçbir zaman eksik etmemeye gayret ettik.

E-DEVLET UYGULAMASI

Bugün de teknoloji kullanımında gelinen nokta ve teknoloji kullanımının hayatımıza sağladığı kolaylıklar ve bu konuda başkaca yapılabilecekleri dile getirmeye çalışacağız. Kamuda en olumlu yapılanlardan biri de e-devlet uygulaması olmuştur. Bu sayede teknolojik imkanlar maksimum seviyede kullanılarak, bütün kurumların hem vatandaşa daha süratli ve kolay hizmet sağlaması hem de asayiş açısından suç ve suçluyu daha kolay teşhis anlamında önemli avantajlar sağlamıştır.

Teknolojik imkanlar ile getirilen kolaylıklar bakımından konuyu örneklemeye çalışırsak; eskiden beyanname vermek, vergi ödemek için çile olan kuyruklar artık tarih oldu. Şimdi yapılandırma yasasından yararlanmak için bile elektronik ortamda başvuru yapabilmek ve bankacılık sistemi üzerinden ödemeleri gerçekleştirebilmek mümkün hale geldi.

Nüfus cüzdanı, ehliyet ve pasaport gibi daha önceden alınmasında ciddi zahmet gereken hususlar, şimdi artık çok daha kolay. Herhangi bir nüfus müdürlüğünden hem kimlik hem ehliyet hem de pasaport alabilmek mümkün hale geldi. Zannediyorum, önümüzdeki dönemde TC kimlik ve ehliyetin birleştirilmesi de yapılacak.

Çok sık rastlanılan bir konu daha, adliyelere gidilerek ve bazen günler sonra alınabilen adli sicil kaydı konusu vardı. Şimdi adlı sicil kaydı artık e-devlet kanalıyla internetten alınabilip, ilgili yerlere verilebilir hale geldi.

Esasen gelinen bu aşama, teknolojik imkanların son noktaları değil elbette. Örneğin, adli sicille ilgili hâlâ daha çıktıyı alıp ilgili yerlere vermek gereken durumlar var. Oysa, kişinin muvafakati ile belgeyi talep eden kamu ya da özel kuruluşun bu belgeye elektronik ortamda ulaşabilmesi mümkün olabilmeli. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na aykırılık konusundaki hassasiyet ilgilenin muvafakati suretiyle rahatlıkla çözülebilir.

GÖLGEDE KALAN UYGULAMALAR

Olumlu örnekleri bir dizi sıralamış olduk. Ancak, hâlâ eksik kalan, gölgede kalan bazı uygulamalar olduğunu da unutmamak gerekiyor. Örneğin, çalışanlarla ilgili karakollara bildirim yapılması gibi çok eski düzenlemeler bulunuyor. Bu düzenlemenin eğer ihtiyaç yoksa kaldırılması, şayet ihtiyaç varsa sosyal güvenlik kurumuyla anında bilgi paylaşımıyla çözüme kavuşturulması mümkün görünüyor. Zannediyorum, bu tür konular biraz az kullanıldığı için ve kıyıda köşede kalmış olan konular olduğundan çözüm sağlanması gecikmiş olabilir.

Bu noktada kamu tarafında zaman zaman bu köşede ifade etmeye çalıştığımız kurumsal taassup bazen ağır basabiliyor. Kurumlar, aldıkları bilgiyi diğer kamu kurumlarıyla paylaşmakta isteksiz davranabiliyorlar. Kurumlar arası protokoller yapılmak suretiyle hangi bilgilerin genelde paylaşılması, hangi bilgilerin gerektiği zaman ilgili kurumdan temin edilebilmesi konusu çok rahatlıkla çözümlenebilir. Bugüne kadar alınmış çok önemli mesafeler var. Bu nedenle emeği geçen herkese tekrar teşekkür ederiz.

01 Ekim 2021 Cuma