AV. MUHAMMET AKSAN

Ülkemizdeki bireylerin özellikle son dönemde başta konut ve taşıt olmak üzere sair varlık edinimlerinde özel firmalar aracılığıyla tasarrufa dayalı faizsiz finansman sistemine dahil oldukları sıklıkla görülüyor. Nitekim, yine son dönemde bu hizmeti sağlayan firma sayısında önemli bir artış oldu.

Bu kurumlar tarafından sağlanan hizmetler teknik olarak incelendiğinde, sunulan hizmetin bir finansal aracılık hizmeti niteliğinde olduğu görülüyor. Bu bağlamda da finansal hizmetlerin Türkiye’de özel kanunlar ile lisanslı faaliyetler olarak düzenlenmekte olmasından hareketle, tasarrufa dayalı faizsiz finansman sistemi kapsamındaki faaliyetlerin de benzer düzenlemelere tabi tutulması gerekliliği sonucu doğuyor.

Geçtiğimiz yıl içerisinde bahse konu mevzuat gerekliliği sık sık gündeme geldi ve bu bağlamda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından çalışmalar yapıldı. Akabinde 7 Mart 2021 tarih ve 31416 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile söz konusu sektör, artık lisanslı faaliyet kapsamına alındı.

KANUN NELER GETİRİYOR?

Öncelikle, kanunun ismi‘Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ (6361 Sayılı Kanun) olarak ve Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliği’nin adı‘Finansal Kurumlar Birliği’olarak değiştirildi. Ayrıca kanunun 2’nci maddesinde yer alan ‘finansman şirketi’ ifadesinin ‘finansman şirketi veya tasarruf finansman şirketi’ olarak değiştirilmesi ile bu şirketlerin de kanun kapsamındaki düzenlemelere tabi kılınması sağlandı.

FİNANSAL KURUMLAR BİRLİĞİ’NE ÜYELİK

Kanun ile birlikte tasarruf finansmanı şirketleri, varlık yönetim şirketleri ile BDDK gözetim ve denetimine tabi diğer kuruluşlardan uygun görülenler de Birliğe faaliyet yerini aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde üye olacaklar.

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte halihazırda tasarruf finansmanı faaliyetini yürüten şirketler, yürürlük tarihinden itibaren 1 ay içinde BDDK’ya başvurmak ve başvuru sırasında durumlarının en geç 6 ay içinde kanun hükümlerine uygun hale geleceğini belirtmek zorunda. Aksi halde kanuna uyumlu hale gelmeme durumunda veya yeni hükümleri ihlal halinde, idari para cezalarından başlayarak, BDDK’nın şirketin tasfiyesine karar verebilme ve hatta hapis cezalarına kadar geniş bir yelpazede yaptırımlarla karşı karşıya kalınabilme riski söz konusu.

MÜŞTERİLER İLE İMZALANAN SÖZLEŞMELER

Kanunun yürürlüğe girmesinden önce akdedilen sözleşmeler, kanunda ve ilgili mevzuatta yer alan düzenlemelere göre tadil olmaksızın kullanılmaya devam edilebilecek. Kanun kapsamında BDDK’ya mevcut sözleşmelerdeki tahsisat tarihlerini öteleme yetkisi de veriliyor.

ASGARİ ÖDENMİŞ SERMAYE TUTARI

Kanun ile birlikte kanuna tabi diğer şirketlerden farklı olarak tasarruf finansman şirketlerininasgari ödenmiş nakdi sermayesi50 milyon TL yerine100 milyon TLolarak belirlendi.

Özetle, kanunda belirtilen tarihlere kadar ilgili uyumlaştırma sürecinin gerçekleştirilmesi gerekiyor. Bu bağlamda, aksiyon planlarının hızlıca hazırlanması, özellikle birleşme ve bölünme kararları alınmış ise süreçlerin ivedilikle planlaması veyahut tasfiye kararı alınmış ise sürecin başlatılması önem arz ediyor.

02 Nisan 2021 Cuma