OSMAN ARIOĞLU

O kadar çok anlamı içerisinde taşıyan bir kelimedir sürdürülebilirlik. Aslında bir bakıyorsunuz hayatın veya bir dönemin özeti oluvermiş. Sürdürülebilirlik, daha ziyade ekonomide yoğun kullanılan ve İngilizcesiyle ‘sustainability’ olarak en çok karşılaşılan kelimelerden biridir. Saman alevi gibi değil, kalıcı olarak ekonomik büyüme, iyileşme ve bu iyileşmenin devam ettirilmesi olarak anlaşılır. Ekonomide, doğru tercih edilen ve uygulanan bir istikrar programının kesintisiz devam ettirilmesi ve bu sayede düzenli iyileşmenin sağlanması, sürdürülebilirlik kelimesi ile açıklanır.

Şirketlerde sürdürülebilirlik; doğru yer ve yatırım seçimi, doğru zamanlama, iyi finans yönetimi, doğru konumlanma, bulunulan sektörü yakın takip, teknolojik gelişmelere uyum, günübirlik değil, stratejik yönetim anlayışı ile orta ve uzun vadeli planlar dahilinde hareket, doğru organizasyon yapısı, kaliteli insan gücü ile çalışma, iyi örnekleri titizlikle analiz ederek onlardan ders çıkarma, organizasyonun kişiye dayalı olmaktan çıkarılıp otomatik yürür hale gelmesi vs. birçok konuyu içerisinde taşır. Bu sayılanları ortalama veya üzeri bünyesinde taşıyan şirketler daha kalıcı olurlar ve zaman içerisinde sektöründe örnek teşkil ederler.

HEDEF ODAKLI ÇALIŞMAK

Sürdürülebilirlik, birey hayatı bakımından da son derece önemli. Sosyal hayat düzenliliği diye özetlenebilir bazen. Hedef odaklı çalışmak, amacı olmak, her ne yapıyorsa en iyi şekilde yapmayı hayat felsefesi haline getirmek, karşısına çıkan ilk engelde demoralize olup küsmemek, kararlı olmak ile körü körüne inatçı olmayı ayırabilecek kadar feraset sahibi olmak, her işi alternatifleriyle beraber değerlendirip süzgeçten geçirmek gibi birçok hususu dikkate alarak yaşamına yön vermek anlamına gelir.

Ekonomik hayatta da birey hayatında da kısa süreliğine parlayan ama sonra kaybolup giden nice örnekler var. Hatırda kalanlar ise devamlılık sağlayabilenlerdir. Bunun için; tek yönlü olmamak, yeri geldiğinde fedakarlık yapmayı bilebilmek, mütevazılık, kendiyle ve çevresiyle barışık, moral değerleri yüksek olmak ve planlı programlı çalışmak temel düsturlardır.

KALICI BAŞARI

Geçtiğimiz hafta içerisinde profesyonel tenis kariyerini noktalayan Roger Federer’in hayatı, yaptıkları ve vedasındaki asalet, yazı başlığımızdaki sürdürülebilirlik kelimesini bütün içerikleriyle anlatan güzel bir özet olmuştur. Bu veda sadece bir sporcunun aktif spor hayatını noktalamanın çok ötesinde, ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda da içerikler taşır. Bizde çok bilinen deyimiyle aktif spor hayatını sonlandıran bir sporcunun son bir defalık gelire ulaşması anlamında özetlenebilecek jübileden çok farklıdır gerçekleşen. Veda, 4 yıldır kendi şirketi tarafından düzenlenen bir organizasyonun 5’incisinde yapıldı. Aktif spor yaşamı sırasında; sadece kazandığı 20 grand slam (dört büyük tenis turnuvası) şampiyonluğu veya biri benim de canlı olarak izleyebilme fırsatı bulduğum İstanbul turnuvası dahil 103 bireysel şampiyonluk yanında, kurduğu vakıf ile özellikle Güney Afrika’da yaptığı birçok etkinlik, sosyal yardımlar ile sporculuğun ötesinde Birleşmiş Milletler barış veya dostluk elçiliğine aday gösterilmesi halinde bu işi en güzel temsil edebileceklerin başında kabul edilmesi gibi birçok özellik sayılabilir.

Elbette Federer çok istisnai bir örnek ama burada dile getirmekteki amacımız, herkesin bir Federer olması veya dünyanın en büyük şirketini kurması mümkün olmasa da bu iyi örnekleri analiz ederek kalıcı başarının, ‘sürdürülebilirliğin’ temel dinamiklerini örnekle de anlatmaya çalışmaktır. Saman alevi gibi büyüyen ama kısa sürede kaybolup giden şirketler veya bireyler yerine kalıcı olabilenleri ve onların dinamiklerini irdelemek ve örnek almak suretiyle ölçeği farklı olsa da başarının ve kalıcılığın geleceğini hatırdan çıkarmayalım.

30 Eylül 2022 Cuma