Salih KESKİN

Salih KESKİN

Diğer Yazıları

Salih Keskin
www.inovasyonuzmani.com

Çalışanların yaratıcı zekâsından yararlanmayı bilmemiz lazım çünkü çalışanlar, önemli bir inovasyon kaynağı; biz bilmesek de… Peki ya kendileri böyle bir kaynak olduklarının farkında mı? Hiç sanmıyorum.

Bilgenin dediği gibi: “İnovasyon için sizi keşfetmeyecekler, siz kendinizi keşfedeceksiniz”. Oturarak dahi dâhili potansiyeli keşfetmek, iyi bir inovasyoncu olmak mümkün ancak bunun için uygun bir ortama, sıkı çalışmaya ve doğru ilişkiler kurmaya ihtiyaç var.

Çalışanlar için de bu ihtiyaç listesi geçerli: Yenilikçi fikirleri ortaya çıkaracak uygun ortam ile araçlar. AB İnovasyon Politikası’nın amaçlarından biri, inovasyon dostu düzenleyici çevre ile inovasyona açık bir toplum ve ortam oluşturmak. Bunlar için de inovasyon sistemleri kurarak bunlara uygun temel ara yüzlerin etkinleştirilmesi öngörülüyor.

‘TEMEL ARAYÜZ’ BİLEŞENLERİ:

  • Çalışanlar ile bağlı oldukları kuruluşların yenilikçi ihtiyaçlarının buluşabileceği dijital platformların oluşturulması,
  • Departmanlar arası informel ilişkilerin sürekli hâle getirilmesi,
  • Mesai harici zamanlarda da işe dönük fikir geliştirme araçlarının etkinleştirilmesidir.

Çalışanların inovatif fikirlerinin ortaya çıkartılabilmesi için ise;

  • Şirketlerin, inovasyonu canlı bir organizma gibi ele alması (Her bir zekâ sondaj edilmeli.),
  • Zekâların simyalaştırılması (Farklı element değeri olan zekâlardan, birlikte yeni bir bileşen meydana getirilmeli.),
  • İnovasyona giden yola, motivasyon kavşağından girilmesi gerektiği gerçeğinin bilinmesi ve
  • Firmaların yaptıkları ile yapacakları (idealleri) arasındaki flu alanın (boşluk) minik adımlarla değil, sıçramalı olarak aşılabileceğinin bilinmesi gerekli.

Velhasıl inovasyon, şirketler için sağlıklı büyümenin ve hayatta kalabilmenin temel şartı. Sağlıklı bir uygulama sürecinin de şirketlerin özelliğine, yapısına ve şirket liderliğinin amaçlarına göre şekillendirilmesi gerek. Hâl böyle olunca da bütün çalışanların şirketlerine fikirleriyle katkıda bulunabilecekleri ve geliştirdikleri fikirlerin yanı sıra yetenekleri çerçevesinde de doğrudan işleyişe katılabilecekleri esneklikte bir sistem, bugün, genel anlamda hayata geçirilmesi gereken bir sistem.

NEDEN ÇALIŞANLARIN YENİLİKÇİ FİKİRLERİ BU KADAR ÖNEMLİ?

Çünkü düşünürlere göre yeni bilgi yönetimi 4 ayrı faaliyet olarak görülüyor:

1 - Çalışanların hepsi, şirketlerine para kazandırmak ya da tasarruf sağlayacak yeni fikirler üretmekle yükümlü.

2 – Firmalar, kilit pozisyonda çalışan bir elemanı işten çıkardığında bir anda hayati öneme sahip bir bilgiden yoksun kalmamayı garanti etmek zorunda.

3 - Veriler öyle bir depolanmalıdır ki ihtiyaç duyan herkese ulaşsın ve böylelikle bu verilerden yeni bilgiler ortaya çıkarılsın.

4 – Bilgilere gerekli görülmesi durumunda dışarıdan erişim de mümkün kılınmalı ki 360 derece inovasyon gerçekleşebilsin.

Firmalarımızın ihtiyacı olan şey, kurumsal inovasyon sistemleridir. Bu bağlamda ülkemizde yeni girişimlerin ortaya çıkmaya başladığını söyleyebiliriz.

Mesela bir startup projesi olan YeniFikirAt (yenifikirat.com) bunlardan biri. Ortaya yeni fikir atma üzerine kurulmuş olan ve sofistike algoritmalarla çalışanların yenilikçi fikirlerini öne çıkartan sistem, ülkemizin başarılı inovasyon sistemlerinden birisi olarak önemli bir görev ifa edeceğe benzer.

Peki, çalışanlardan yeni fikir alma üzerine kurulu dijital inovasyon sistemlerinin getirileri neler olabilir? Bu sistemler, örneğin;

  • Çalışanların -bağlı oldukları kurumun lehine- yenilikçi fikirlerini ortaya çıkartır,
  • Çalışanlara problemlerini dile getirme fırsatı verir,
  • İlgili ortamı, problemlerin çözüldüğü bir yer hâline getirir,
  • (Sistemin faydasının görülmesiyle birlikte) Çalışanın motivasyonunu artırır ve böylelikle kuruma sosyal anlamda fayda sağlar,
  • (Gelen fikirlerin havuzda birikmesiyle birlikte) ‘firma hafızası’ oluşturur,
  • Aynı zamanda firmanın hafızası hâline geleceği için bir nevi ‘tecrübe bankası’ görevi ifa eder,
  • Her departmanın diğer departman için fikir üretmesini ve böylelikle iş körlüğünün karşılıklı olarak kırılmasını sağlar.

Tüm bunların yanı sıra yeni fikirlerin ortaya çıkması için gerekli olan teşvik sistemlerinin sağlıklı çalışmasıyla birlikte de bu sistemler, süreklilik kazanır ve böylelikle fayda sağlamaya devam eder. Dijital inovasyon arayüzleri, firmalar için artık olmazsa olmazdır.

Çünkü bu sistemler; çalışanların kendi yaptıkları işlerdeki kayıp alanları bulmalarına, verimliliklerini artıracak yeni fikirler geliştirmelerine ve aynı zamanda şu an sektörde olmayan ama yaratıcı zekâlarını kullandıklarında akıllarına gelecek birçok basit fikri ortaya koymalarına olanak sunar.

Dijital inovasyon arayüzleri firmalar için artık olmazsa olmazdır. Çünkü;

  • Firmalardaki gereksiz her şeyi ayıklama ve yerlerine yenileri koyma imkânı verir.
  • Firmalardaki yaratıcı beyinlerin yanı sıra pasif olanların da ortaya çıkmasını sağlar.
  • Kuruluşların inovasyon kapasitesini yükseltir ve sorunlara yeni çözümler bulunmasına uygun ortamı sunar.
  • İnsanlara yaratıcı olmaları için yeni fırsatlar verir ve ödül sistemiyle herkesin işiyle ya da bağlı olduğu kuruluşla ilgili farklı nitelikteki düşüncelerini ortaya çıkarır.
  • Sorunlara, birbirlerine sorular yollamaları suretiyle tüm departmanların ortaklaşa çözüm üretmesini sağlar.

Sonuç olarak çalışan zekâsının bir servet olduğu unutulmamalı.

Çalışma şartları iyileştirilirse ve iş yapma yöntemleri daha da kolaylaştırılırsa çalışanların bizim bu servetten rahatlıkla yararlanmamıza izin vereceklerini bilmemiz gerekir.

Unutulmamalıdır ki beklendik/beklenmedik birçok duruma hızla çözüm üretebilmenin yolu, işin içinde olanların yaratıcı zekâlarını harekete geçirmekten geçer.

Bir filozofun yerinde tanımlamasıyla iş yapma biçimleri sert dönüşümler yaşar:

  • Yöneticiler değişir; amirden antrenöre.
  • Organizasyonel yapı değişir; hiyerarşiden sadeliğe.
  • İlerleme kriterleri değişir; performans ölçmekten yeteneğin değerini bilmeye.

22 Kasım 2019 Cuma