Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, temassız ticaret kapsamında daha hızlı, güvenli ve sağlıklı bir ticaret için modern gümrükleme yöntemlerini hizmete sunmaya devam ettiklerini vurguladı. İhracatta yerinde gümrükleme uygulamasını daha önce başlattıklarını hatırlatan Pekcan, şunları kaydetti: "Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsüne sahip üretici ihracatçılarımız için ithalatta yerinde gümrükleme uygulamasını da hayata geçirdik. Firmalarımız tüm gümrükleme işlemlerini, eşyayı gümrük müdürlüğüne getirmeksizin, belge ve insan teması olmadan kendi tesislerinde en hızlı biçimde tamamlayabilecek. İhracatçılarımızı yerinde gümrükleme kolaylıklarını kullanmaya davet ediyoruz."

10 Nisan 2020 Cuma

Yumurta Üreticileri Merkez Birliği (YUM-BİR) Başkanı İbrahim Afyon, Covid-19 salgınına karşı dünyada alınan tedbirlerin sektöre yansımalarına ilişkin değerlendirmede bulundu. Covid-19'un Türkiye'de görülmesiyle insanların stok yapmak için fazla mal aldığına işaret eden Afyon, şimdi ise talebin daha stabil seyrettiğini söyledi. Afyon, sektörün talebe yetişecek malı reyonda bulundurma gücü olduğuna dikkati çekerek, sınır kapılarındaki Covid-19 önlemleri nedeniyle ihraç edilemeyen ürünlerin de etkisiyle fiyatlarda düşüş gerçekleştiğini bildirdi. AVRUPA DA OLABİLİR İran üzerinden Doğu ve Körfez ülkelerine göndermek istedikleri yumurtalar için kapanan sınır kapılarını kullanamadıklarını ve sektör olarak yeni pazar araştırmaları yaptıklarını vurgulayan Afyon; şu bilgiyi verdi: “Yeni pazar imkânları da doğdu. Suudi Arabistan ve İsrail mal talebinde bulunuyor. Resmi prosedür aşamasındayız. Ürünleri gemiyle sevk edeceğiz, önümüzdeki hafta da mal yüklemeye başlarız. Covid-19 nedeniyle yumurta üretiminin aksadığı Avrupa'dan da yumurta talebi bekliyoruz.” Daha başka pazarlar için de çalışma yürüttüklerini belirten Afyon, “Akdeniz İhracatçı Birlikleri bünyesinde kurduğumuz Dubai Gıda Deposu üzerinden de çevre ülkeler ve Afrika ülkelerine açılmayı planlıyoruz.” dedi. MÜCBİR SEBEP TALEBİ Koronavirüs pandemi nedeniyle mücbir sebep hükümlerinden faydalanacak sektörler listesine, yumurtacılık sektörünün de dahil edilmesini talep ettiklerini belirten YUM-BİR Başkanı İbrahim Afyon, “Ayrıca yumurtanın da süt ve buğday gibi taban fiyatının olmasını istiyoruz. Üreticinin zarar etmeyeceği bir taban fiyat belirlenmeli ve marketler üretici maliyet fiyatını gözeterek buna riayet etmeli. Yem desteği talep ediyoruz. Çok zor durumda olan yumurta üreticilerine özel faizsiz kredi desteği istiyoruz. Dubai pazarına girmek için yumurtacılara özel ihracat desteği bekliyoruz" diye konuştu.

08 Nisan 2020 Çarşamba

İstanbul Ticaret Odası, Paris Ticaret ve Sanayi Odası ile birlikte AB’nin Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı kapsamında hayata geçirilen Türkiye-AB İş Dünyası Diyaloğu programı çerçevesinde hibe desteği almaya hak kazanan KOBİ’lerin Dijitalleştirilmesi İçin Eşleşme Projesi’ni (Twinning for Digitalization), 1 Nisan 2019’da başlatmıştı. Proje kapsamında 3-5 Mart tarihleri arasında Paris’te ‘KOBİ’lerin Dijitalleştirilmesi İçin Eşleşme Projesi Eğitimi’ düzenlendi. Eğitimde, İTO’nun geliştirmekte olduğu hizmet ağının yönetimi ve uygulanmasına yönelik bir program üzerinden ilerlendi. Koronavirüs salgını nedeniyle alınan önlemler neticesinde eğitim programındaki bazı ziyaretler ve toplantılar iptal edilmek zorunda kaldı. PARİS’TEKİ DİJİTAL HİZMETLER Eğitimde, İTO tarafından kurulacak yeni web platformunda, özellikle kaçınılması gereken ve dikkat gerektiren noktalarla ilgili tavsiyeler paylaşıldı. Eğitim programının açılış konuşmasında Paris Ticaret ve Sanayi Odası yöneticilerinden Hervé Parcineau, dönüşüm sürecinde olan Les Digiteurs’ün yeni gelişim alanları hakkında bilgi verdi. Parcineau’nun aktardığı bilgiler şöyle: * Çalıştaylar ve webinarlar (web sitesi üzerinden gerçekleştirilen seminerler) * Dijital reçete (şirketin ihtiyaçlarını belirleyen ve aksiyon planı sunan bir hizmet) * Dijital teşhis (ihtiyaçların belirlenmesinden sonra ayrıntılı rapor sunulan bir hizmet) * Digital Starter Program (en fazla 10 katılımcı ile gerçekleştirilen 2 günlük bir eğitim) * Online iş yapmanın tüm boyutlarının -hukuki, dijital pazarlama, web sitesi- oluşturulması * Digiteurs (Paris’te uygulamada olan programın adı) eğitimleri (belirli bir konuda gerçekleştirilen günlük eğitimler) * Etkinlikler (henüz geliştirilme aşamasında) - Hackaton (bir dijital projenin 24 saat boyunca test edilmesi) - Vivatech (yenilikçi start-up’ların tanıtımı) - Digiteurs günleri DÜNYANIN EN BÜYÜK START-UP KAMPÜSÜ Eğtimde, 2017 yılında kurulan dünyanın en büyük start-up kampüsü Station F hakkında bilgilendirilme yapıldı. Kampüs, geliştirilen programlar aracılığıyla 1000 kadar start-up’a ev sahipliği yapıyor. Şaşırtıcı bir şekilde Station F merkezindeki start-up’ların yarısından fazlası Fransa dışında faaliyet gösteriyor. Girişimcilerin yaş ortalaması sadece 30.1 iken, yurt dışından gelen girişimciler arasında ilk üçte ABD, Çin ve Fas yer alıyor. Girişimcilerin daha önce neyle meşgul olduklarını gösteren istatistiklere göre yüzde 39’u ücretli çalışan, yüzde 25’i öğrencilerden oluşuyor. PROGRAMDAKİ EĞİTİM BAŞLIKLARI * Les Digiteurs 2020’de yeni bir modele doğru: - Yapı altındaki gelir getirici hizmetler - Dijitalleşme ekosistemi içindeki paydaşlarla ilişkilerin yönetimi - Ayrıcalıklı ortaklıkların geliştirilmesi: Küresel partnerlerle işbirliği * Avrupa İşletmeler Ağı bünyesindeki KOBİ destekleri * Dijital platform nasıl yaratılır? * Dijital proje yönetimi: İş modeli nasıl belirlenir ve finansman nasıl sağlanır? * Dijitalleşme sektöründeki KOBİ’lere destek sistemi DİJİTAL PLATFORM YÖNETİMİ NASIL OLMALI? *Projeye başlamadan önce, ‘Projenin amacı ne’, ‘Beklenen sonuçlar neler’, ‘Çekmek istediğiniz müşteriler ve hedef kitle kimlerden oluşuyor’, ‘Rakipleriniz kimler’ gibi tüm sorulara cevap verilmesi. * Web sitesinin domain adı belirlenirken çok uzun ve telaffuzu zor ifadelerden kaçınılması, domain adı alınırken web sitesi içeriği ile uyumun gözetilmesi. * Müşterileri bir ürün ya da hizmeti satın almaya ikna ederken, onlara bir şeyler söylemek yerine soru sormanın stratejik önemi. * Anahtar kavramların, temel amaçların ve potansiyel müşterilerin tam olarak belirlenmesi. BAŞARI İÇİN 10 ADIM * İşinizin karşıladığı ihtiyaçları iyi belirleyin. * Bu ihtiyaçların nasıl karşılandığını net bir şekilde ortaya koyun. * İşinizin neden eşsiz olduğunu ortaya çıkarın. * Temel paydaşlarınızı belirleyin. * Pazar büyüklüğünüzü bilin. * Hedef pazarınızı kimlerin oluşturduğunu bilin. * İdeal tanıtım stratejileri oluşturun. * Gelir kaynaklarınızı analiz edin. * Bütçeleme yapın. * Yerinde sayma durumu için önceden plan yapın.

08 Nisan 2020 Çarşamba

Koronavirüs pandemi ile küresel piyasalarda çalkantı devam ederken, Suudi Arabistan ve Rusya arasındaki ‘petrol piyasasındaki pay ve fiyat savaşı’ sebebiyle Brent türü ham petrolün varil fiyatı 18 Mart’ta 25 doların altına düştü. Hükümetlerin Covid-19’la mücadele kapsamında açıkladıkları ekonomi paketleriyle mali ve parasal politikalar petrol fiyatlarındaki düşüşü yavaşlatsa da fiyatlar 16 Mart’tan bu yana 30 doların altında seyrediyor. Uzmanlara göre, Covid-19 tehdidi devam ettiği sürece petrol fiyatları 20 doların altına inebilir ve hatta 10 dolar bandına kadar gerileyebilir. ÜRETİMİN DURMA TEHLİKESİ Houston Üniversitesi Enerji Ekonomisti Ed Hirs, virüsün yaz aylarında yayılmaya devam etmesi halinde dünya genelinde petrol depolarının muhtemelen tam kapasiteye ulaşacağını vurguladı. Bu durumda petrol kuyularında gerçekleşecek üretimin stoklanamayacağına ve üreticilerin petrol üretimlerini durdurmak zorunda kalacağına dikkat çeken Hirs, “Bazı kargoların 20 doların altında alınıp satılması mümkün olabilir. Ham petrol üreticileri bunu daha çok kayıplarını telafi etmek amacıyla yapacak ama fiyatlar kesinlikle 20 doların altına düşebilir” dedi. NE KADAR SÜRECEK? Hirs, petrol fiyatlarındaki gidişatın Covid-19 karantinalarının ne kadar süreceğiyle doğrudan ilişkili olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Daha sonrası için de piyasanın ne kadar çabuk sürede toparlandığı önemli olacak. Fiyatların 20 doların altına düşmesi durumunda birçok üretici ülke zarar görür. Rusya en az etkilenen olur ve rublenin değerini de düşürerek kendi kendine yetebilir. Diğer yandan, Norveç de düşük fiyatlarla bir süre daha idare edebilir. Bu fiyat seviyesinden en çok Suudi Arabistan zarar görür ama onlar da bunun için uzun zamandır hazırlanıyordu.” İLERİYE DÖNÜK BELİRSİZLİK VAR Dubai merkezli petrol yatırım danışmanlık firması Hormuz Straits Partnership Direktörü Serkan Şahin, şu an piyasada fiziki karşılık bulan tek öngörünün petrol talebindeki düşüş olduğunu söyledi. Virüs sebebiyle ileriye dönük büyük bir belirsizlik olduğunu anlatan Şahin, “Asya’da toparlanma olduğunu duyuyoruz. Ancak orada da virüsün ikinci ya da üçüncü dalgasının yurt dışı kaynaklı olarak büyümesi endişesi var ve bu endişe de ileriye dönük baskının kaybolmasını engelliyor” dedi. TESİSLERDE KAPANMA RİSKİ Norveç merkezli enerji araştırma kuruluşu Rystad Energy Kıdemli Petrol Piyasaları Analisti Paola Rodriguez-Masiu, piyasaların daha düşük fiyatlara hazırlanması gerektiği uyarısında bulundu. Bu yıl küresel petrol talebinde günlük 2.8 milyon varillik düşüş öngören Rodriguez-Masiu, şunları söyledi: “Talebin yılın ikinci çeyreğinde günlük 6 milyon varil azaldığını göreceğiz. OPEC dışı ülkeler, nisan itibarıyla günlük 2.5 milyon varil üretimi piyasaya sürdükten sonra petrol fiyatlarında 10 dolar bandını göreceğimizi düşünüyoruz. En kötü senaryoda petrol fiyatları 10 doların altına bile düşebilir. Bu da birçok petrol üretim tesisinin kapanmasına yol açacak.” 10 DOLARIN ALTINA DÜŞMEZ Petrol İhraç Edenler Örgütü (OPEC) dışı bazı petrol üreticisi ülkelerin üretimlerini kısıtlamama kararının doğru olduğunu da belirten Serkan Şahin, şöyle konuştu: “Ancak burada teknik olarak yeni fiziki arzın gelmesi çok zor. Virüsün ortaya koyduğu korku ve panik, devletleri önlem alma ve bireyleri gönüllü olarak günlük hayatlarından feragat etmeye zorluyor. Bu da günlük ekonomik aktivitenin yavaşlamasına ve petrol talebinde olumsuz etki oluşmasına neden oluyor. Temelde bugünkü talepten ziyade bu talebin daha ne kadar düşeceği ve bu sorunun ne kadar süreceğinin bilinmemesi var. Petrol fiyatlarının 10 dolar seviyesine kadar ineceğini sanmıyorum. Bu senaryo küresel bir çöküşle mümkün olabilir ama fiyatlar bu kadar inerse birçok yerde üretim durur. O fiyatta üretim olmayacağı için bu sefer arz tarafında baskı oluşur ve bu noktada da fiyat kendisini dengeler. Ayrıca virüsün ABD'deki etkisini henüz görmedik. Virüs nedeniyle ABD'de kara sondajları durursa piyasada arz kaynaklı baskılar yine artar.” Öte yandan, petrol fiyatlarındaki düşüşün, ekonomisi petrole bağımlı ülkeleri rekabet edemez hale getireceğini belirten Şahin, Irak, Kolombiya, Meksika, Venezuela, Kazakistan ve Kanada gibi ülkelerin bu grupta yer aldığını söyledi.

07 Nisan 2020 Salı

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL Son yılların en hızlı yayılan pandemilerinden biri olan Covid-19’dan korunmak için hijyen ilk sırada yer alıyor. Dünyada ellerin yıkanamadığı durumlarda dezenfektan kullanımı öneriliyor. Türkiye’de ise uzmanların önerisi ile ellerde olması muhtemel virüsleri bertaraf etmek için kullanılıyor. Fransız resmi haber ajansı AFP tarafından geçtiğimiz haftalarda ‘Türklerin gizli silahı’ başlığı ile kapsamlı bir dosya çalışmasına konu edinilen kolonyada gözler şimdi etanol piyasasında. Covid-19’un Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilmesinin ardından piyasada arz problemi yaşanan etanolde, aksaklıkların önüne geçmek için kollar sıvandı. Türkiye’nin en büyük etanol üreticileri milli çözüm planını devreye alarak üretim kapasitelerini yüzde 146’ya varan oranda artırdı. ŞEKERDEN ÜRETİLİYOR Kolonyanın hammaddesi olan etanolun çok çeşitli üretim biçimleri bulunuyor. Ancak Türkiye’de etanolün en büyük kaynağını şekerin son şurubu olarak bilinen melas oluşturuyor. Melas şeker fabrikalarının atığı sayılıyor. Ancak içinde yüzde 50 oranında şeker olduğu için etanol ve maya üretiminde değerlendiriliyor. Ayrıca Türkiye’de etanol üretimi özel bir izne bağlı bulunuyor. Etanol üreticileri Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetiminde üretimlerini gerçekleştiriyor. Şu anda 13 tesisin etanol üretim izni bulunuyor. Bakanlık izinleri bulunan firmalar Covid-19’dan sonra üretim kapasitelerini daha da artırdı. 8.5 MİLYON LİTRE Türkiye etanol pazarının büyük oyuncularından biri olan Türkiye Şeker Fabrikaları, Covid-19’un ardından kolonya sektörünün ve hastanelerin etanol ihtiyacını karşılamak üzere üretim kapasitesini yüzde 71 artırdı. Günlük 35-40 bin litre olan etanol üretimi, artan ihtiyaca binaen 60 bin litreye çıkarıldı. Amasya Şeker Fabrikası da üretim kapasitesini artırarak kolonya ve dezenfektan sektörüne katkı sunan fabrikaların başında geliyor. Fabrika kolonya ve dezenfektan üretimi için can suyu olacak 4 milyon litre etanolü piyasaya sürecek. Covid-19’dan önce aylık 1 milyon 625 milyon litre olan etanol üretimini 4 milyon litreye çıkardı. Etanol ihtiyacının yüzde 56’sını karşılayan Konya Şeker’de hali hazırda yıllık 84 milyon litre etanol üretiliyor. Fabrika bu süreçte farklı sektörlere verdiği etanolün tamamını kolonya ve dezenfektan sektörüne ayırdı. ÜRETİME BAŞLADI Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından etanol üretim izni bulunan Tezkim Tarımsal Kimya da Covid-19’dan sonra dezenfektan olarak kullanım amaçlı etanol üretimine başladı. Sektörün sıkıntı yaşamasının önüne geçmek için günlük 60 bin litre etanol üreterek dezenfektan sektörünün kullanımına sundu. TAAHHÜT VERENE Türkiye Şeker Fabrikaları Genel Müdürü Mücahit Alkan: Ürettiğimiz etil alkol Covid-19 pandemisi ile mücadele kapsamında dezenfektan, kolonya ve sağlık sektöründe kullanıldı. Tıbbi ürünler dışında her hangi bir ürün imalatında kullanmayacağını taahhüt eden, kamu hastanelerine dezenfektan üretimi yapan firmalara 550 bin litre etil alkol sağladık. Kolonya üreten firmalardan herhangi bir fiyat artışı yapmayacaklarını taahhüt edenlere 450 bin litre olmak üzere, ilk etapta toplam 1 milyon litre etil alkolün satış planlamasını yaptık. AĞUSTOSA KADAR ÜRETİM Amasya Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Saatcı: Stoklarımızda bulunan 900 bin litre alkolü dezenfektan, kozmetik ve kolonya sanayisinin hizmetine sunduk. Üretmeyi planladığımız 4 milyon litre etil alkolün 2 milyon litresi için sipariş aldık. Üretim kapasitemiz günde 55-60 bin litre civarındadır. Fabrikayı ağustos ayına kadar çalıştırmayı planlıyoruz. Ülkemizin ihtiyacı olan etil alkolü insanlarımızın faydası için üretmeye çalışacağız. İHTİYACA YETER Pancar Ekicileri ve Kooperatifleri Birliği Başkanı Recep Konuk: Konya Şeker olarak 2012 yılından bu yana Türkiye’nin etanol ihtiyacının yüzde 56’sını karşılıyoruz. Şeker sanayisi olmayan dolayısıyla pancar veya kamıştan melas üretimi yapılmayan ya da tahıllardan etanol üretecek altyapıyı kurmayan ülkeler bugün hijyen, dezenfektan konusunda en şanssız ve sıkıntılı ülkeler konumunda. Türkiye’de etanol arzında herhangi bir sorun yaşanmayacak. ‘DENGE YERİNE OTURACAK’ Eyüp Sabri Tuncer Yönetim Kurulu Başkanı Engin Tuncer: Ülkemizde artan talebin yanı sıra daha önce kolonya kullanım alışkanlığı olmayan ülkeler de kolonyanın antibakteriyel bir hijyen ürünü olduğunun farkına vardı ve bu da talepleri yukarı çeken farklı bir detay oldu. ‘ÜÇ VARDİYA ÇALIŞIYORUZ’ Deva Holding: Boğaziçi Kolonyaları olarak artan talebi karşılamak için üretim kapasitemizi maksimum seviyeye çıkardık. Hali hazırda üretimimiz üç vardiya olmak üzere hızla devam ediyor. Diğer yandan daha çok sayıda kişinin kolonyaya erişebilmesi için çalışıyoruz. PİYASA RAHATLADI Eser Kolonyaları Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Alparslan: Salgın başladığında yurtdışından gelen etanol arzında sorunlar yaşandı. Türkiye Şeker Fabrikaları tarafından üretilen etanolün kolonya ve dezenfektan piyasasına kaydırılması piyasayı ilk günlerdeki sıkışmadan kurtardı.

07 Nisan 2020 Salı