tatil-sepeti
e-ticarette yollar açık

Kampanyaya ilk etapta 10’un üzerinde elektronik ticaret sitesi ve yer sağlayıcı katılarak destek verdi. Bazı e-ticaret siteleri KOBİ’lere yönelik vadelerini düşürürken, bazıları ise komisyon oranlarında indirime gitti. HABER: ŞEREF KILIÇLI Dünya bir yandan koronavirüs salgını ile mücadele ederken, diğer yandan da hayatın bir parçası olan ticaretin devam etmesi için alternatif yolları kullanıyor. Türkiye ekonomisinin temel dinamiğini oluşturan KOBİ’ler, bu zor süreci en az hasarla atlatmak için e-ticarete daha çok yöneldi. Nitekim son bir ayda e-ticarete başlamak isteyen KOBİ sayısı yüzde 50 artış gösterdi. e-ticarete rağbeti gösteren bir başka önemli veri ise gıda, market, temizlik, dezenfektan, kitap, oyuncak, küçük ev aletleri ve çocuk tekstili kategorilerindeki e-ticaret sitelerinin satışlarının da yüzde 200 artması oldu. KOMİSYON İNDİ Ticaret Bakanlığı da ‘e-Ticaret Olarak KOBİ’lerin Yanındayız” kampanyasıyla e-ticarete yönelen KOBİ’lere yeni bir destek daha verdi. Kampanyaya ilk etapta 10’un üzerinde elektronik ticaret sitesi ve yer sağlayıcı katıldı. Bazı e-ticaret siteleri KOBİ’lere yönelik vadelerini düşürürken, bazıları ise komisyon oranlarında indirime gitti. Yine bu kapsamda e-ticaret sitelerinin bir kısmı KOBİ’lere istihdam sözü verirken, bir kısmı ise KOBİ’leri e-ticarete daha çok teşvik için özel paketler hazırladı. KAMPANYA SÜRECİ Kampanyanın başlama süreci hakkında bilgi veren Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, şöyle konuştu: “Pandeminin KOBİ’lerin ticari faaliyetleri üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak, bu dönemde e-ticaretin sağladığı imkanlardan en etkin şekilde faydalanmalarını mümkün kılmak ve istihdamlarını korumalarını teşvik etmek amacıyla bir kampanya başlattık. Bu kapsamda e-ticaret siteleriyle görüşmelerde bulunduk ve bulunmaya devam ediyoruz. Kampanyamıza e-ticaret sitelerinin yanı sıra paket yemek ve sanal market uygulamaları da dahil oldu.” E-İHRACAT EĞİTİMİ Diğer taraftan Ticaret Bakanlığı’nın KOBİ'ler için ihracat seferberliği dijital ortamda da devam ediyor. Ticaret Bakanlığı ve UPS firması arasında 2 Aralık 2019'da imzalanan protokolle başlatılan ve her ay iki ilde gerçekleştirilen ‘Export Akademi’ programı toplantıları, koronavirüs salgını mücadele tedbirleri kapsamında video konferans yöntemiyle yapılıyor. Daha önce yalnızca kadın ve genç girişimcilere açık olan Export Akademi Programı'nda, tüm KOBİ’lerin ihracatçı olabilmeleri, küresel tedarik zincirlerinde yerlerini alabilmeleri ve özellikle e-ihracat süreçlerine katılabilmeleri hedefleniyor. İlk online eğitim 16 Nisan'da gerçekleştirildi. Eğitime, Türkiye çapında 300’e yakın girişimci katılım sağladı. Eğitimler, her ay elektronik ortamda tüm KOBİ’lere ücretsiz sunulmaya devam edecek. Export Akademi’de gümrüklemeden satış yöntemlerine, uygun paketlemeden ödeme sistemleri ve lojistik çözümlere, dijital pazarlamadan sanal pazarlar ve ihracata yönelik devlet desteklerine kadar her konuda eğitim veriliyor. FACEBOOK’TA ÇEVRİMİÇİ EĞİTİM Salgın döneminde Ticaret Bakanlığı’nın önemli bir dijital hamlesi de Facebook ve TOBB işbirliğiyle gerçekleştirdiği KOBİ'lere yönelik çevrimiçi eğitim portalı oldu. Facebook'un Türkiye'deki ilk topluluk merkezi olan ‘Facebook İstasyon’un internet sitesi adresi üzerinden erişilebilen portalda, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle birtakım zorluklar yaşayan Türk firmalarına bu süreci daha kolay atlatabilmeleri için tavsiyeler, dijital eğitimler, programlar ve kaynaklar yer alıyor. Portalda, Bakanlığın firmalara sağladığı desteklerin yanı sıra, ‘Facebook ile Öne Çıkın’, ‘Sınırları Aşan KOBİ'ler’ ve kadın girişimcilerin işletmelerini büyütmelerine yardımcı olan ‘She Means Business’ programları gibi KOBİ'lere yönelik çevrim içi eğitimler bulunuyor. Proje kapsamında, ilk etapta KOBİ'lere yönelik programlar yer alıyor, fakat ikinci aşamada esnafa yönelik eğitimler de verilecek. MİKRO E-İHRACATTA GÜMRÜK KOLAYLIĞI Mevcutmevzuat çerçevesinde mikro e-ihracat yapan KOBİ’lere gümrük süreçlerini hızlandıran ve maliyetlerini düşüren birtakım kolaylıklar sağlanmaya da devam ediliyor. Brüt ağırlığı 300 kilogramı ve değeri 15 bin Euro’yu geçmeyen ürünler, standart ihracat işlemlerinden muaf tutuluyor. Bu sınıfa giren eşyalar Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi (ETGB) kullanılarak beyan edilebiliyor. ETGB’nin avantajı, beyanın gönderimin ertesi günü yapılabilmesi ve beyanname işlemlerinin gönderen şirketler yerine, akredite olmuş kargo firmaları tarafından gerçekleştirilmesi. E-TİCARET SİTELERİNE ÜYELİK DESTEĞİ e-ticarete yönelen KOBİ’lerin faydalanabileceği önemli bir destek de, 2017 yılında başlatılan ve halen devam eden ‘e-Ticaret Sitelerine Üyelik Desteği’ uygulaması. Ticaret Bakanlığı, onay verdiği ve projesi olan e-ticaret sitelerindeki üyelik giderlerinin yüzde 80’ini karşılıyor. Peki süreç nasıl işliyor? KOBİ, üyesi olmak istediği onaylı e-ticaret sitesini seçiyor. Ardından üyesi olduğu ihracatçı birliği, ticaret odası veya sanayi odası gibi bir işbirliği kuruluşuna yazılı müracaatını yapıyor ve işbirliği kuruluşunun oluşturacağı en az 250 şirketlik gruba dahil oluyor. Toplu üyeliği işbirliği kuruluşu gerçekleştiriyor. KOBİ, bir e-ticaret sitesi için 3 yıl süresince, her yıl 2 bin dolara kadar destek alabiliyor. Ayrıca farklı tiplerden istediği kadar e-ticaret projesine dahil olabiliyor.

06 Mayıs 2020 Çarşamba

Turizmde geç sezona sertifikalı açılış

HABER: MÜGE BİBER Turizm sektörü, geçtiğimiz yıl tüm zamanların rekorunu kırarak 51 milyon ziyaretçiyi ağırlamıştı. Bu yıl için hedeflerini yükselten turizm, koronavirüs salgınından en çok etkilenen sektör oldu. Vaka sayılarında yaşanan azalış ile sektör açılış hazırlıklarına başladı. İLK AŞAMA YERLİ TURİST Bu yıl için ilk hedef, iç turizmi canlandırmak olacak. Bunun için de çok ciddi önlemler alınarak tatil beldelerindeki otellerin açılması sağlanacak. Alınan önlemlerin başında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek sertifikasyon projesi geliyor. Bu proje ile turizmin yol haritası belli oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığınca oluşturulan Sertifikasyon Kurulu ile konaklamanın kuralları belirlendi. Koronasız alanları sertifike eden ve uluslararası kabul gören bir sertifikasyon sistemi projesi geliştirildi. Belirlenen kurallara uymayı taahhüt eden tesislere sertifikasyon verilecek. Sertifikasyon alan tesisleri duyurarak, tatilcilere yönlendirme yapılabilecek. Sertifika alabilmek için havalimanı, transfer, konaklama ve restoranlar olarak 4 ana başlık belirlendi ve çalışmalar bu temel konular etrafında şekillenmeye devam ediyor. SERTİFİKASYON ŞARTLARI Sertifika için ne gerekli şartlar ise şöyle: * Oteller mayıs sonu itibariyle kapasitelerinin yarısı tatilci kabul edebilecek. * Otellerde açık büfe sistemi kaldırılacak. * Plajlardaki şezlong sayıları azaltılacak ve mesafe uzatılacak. * Mekanlarda mesafe standartlarına göre düzenleme alacak. * Hijyen kontrolleri yapılacak. * Sağlık kalite standartlarına uygun tesislerin içerisinde sağlık personeli ve ekipmanının bulundurulması şartı gelecek. Termal kontrol sistemleri olacak. * Görevli personelin bağışıklık ile pandemi eğitimi belgeleri alınacak. ULAŞIMDA HİJYEN Otellerin açılması ile şehirlerarası seyahat ve iç hat seferleri de mayıs sonu itibariyle başlayacak. Havalimanı ve şehir merkezi transfer araçlarında maksimum kişi sınırlandırması uygulayan ve gerekli hijyen tedbirleri alan veya bunları sağlayan firmalarla çalışan oteller öncelikli olacak. Araçlarını düzenli dezenfekte eden, şoförlerinin kişisel bakım ve hijyenine önem gösteren, maksimum kişi sınırlandırması uygulayan ve gerekirse araç içi oturma düzeninde separatör kullanan, dezenfektan ya da kolonya sunan, koltuk başlıklarında tek kullanımlık kılıf uygulayan işletmeler, uçaktan inen misafirlerinin otele güvenle ulaşımını sağlayanlar, kalitelerini bir adım ileri taşıyacak. KÜÇÜK OTELLER DESTEK BEKLİYOR Türkiye Küçük Oteller Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ertan Ustaoğlu, yaptığı açıklamada, küçük bir otelin temizlik ve hijyen konusunda misafir memnuniyetinin daha yüksek olduğuna dikkat çekti. Ustaoğlu, küçük otellerin beklentilerini şöyle sıraladı: * Sertifikasyon sistemini işletmelere maliyet yükü getirmemeli. * Küçük oteller büyük oteller ile aynı kapsamda düşünülmemeli, yapıları itibariyle sahip oldukları dezavantajlar göz önüne alınmalı. * Bağışıklığı yeterli olmayan personeli çalıştırmama konusunda tazminatın kimin tarafından ve nasıl ödeneceği açıklığa kavuşturulmalı. * Kısa Çalışma Ödeneği’nden faydalanamayan çalışanlar için şartlar daha da esnetilmeli. * Devlet bankalarının verdiği desteklerin özel bankalar tarafından da verilmesi sağlanmalı. * KDV ve muhtasar ödemelerinin nisan, mayıs, haziran aylarına ek olarak temmuz, ağustos ve eylül ödemeleri de 6 ay ertelenmeli. * SGK primlerinin nisan, mayıs, haziran, temmuz, ağustos ve eylül ayları bir defaya mahsus olarak tahsil edilmemeli. * Çoğu kapalı olan otellerin enerji sarfiyatları olmadığından, faturalar ortalama endeks ile değil, enerji sarfiyatına göre belirlenmeli. Fatura tutarı taksitle tahsil edilmeli. GLOBAL TURİZMDE NELER OLUYOR? Ruslar 1 Ağustos’u bekliyor Rusya Tur Operatörleri Birliği (ATOR), Rusya’nın en büyük tur operatörlerinden birinin acentelerine mesaj göndererek, 1 Ağustos’tan itibaren yurtdışı turların satışına başlanabileceğini bildirdi. ATOR, pandemi nedeniyle ertelenen turların da 1 Ağustos’u izleyen tarihlere yönlendirilebileceğinin altını çizdi. İtalya içe döndü İtalya Kültür ve Turizm Bakanı Dario Franceschini, İtalya'nın bu yıl uluslararası turizme kapalı olacağını söyledi. İtalya, bu nedenle iç turizme yönelik yatırım ve ülke içinde seyahat planını açıkladı. Almanlar 4 aşamada geçecek Alman turizm endüstrisinin normale dönüş süreci 4 aşamada ele alındı. Bu aşamalar şöyle: Kapalı dönem, alınan önlem ve tedbirlerin hafifletildiği dönem, canlanma ve normalleşme. Yasakların mayıs ortasında kaldırılması öngörülüyor. Kötümser senaryoya göre yasaklar haziran ayının sonunda kalkabilecek.

06 Mayıs 2020 Çarşamba

‘Pozitif etkiyle’ çiçekler açacak

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL Türkiye, çiçek mevsimini bu yıl evlerinde karşıladı. Bu durum iş yapma hacminin önemli bir oranını bahar mevsiminde gerçekleştiren çiçekçilik sektörünü olumsuz etkiledi. Covid-19’un Türkiye’de etkisinin ilk hissedildiği günlerde hasat gerçekleştirilen çiçekçilik sektörü, çıktılarının bir kısmını zarar tablosuna yazmak zorunda kaldı. Uzmanların muhtemel Covid-19’dan çıkma tahminlerinin rast geleceği tarihte üretim ve satış mevsiminin büyük çoğunluğunu geçirmiş olacak olan sektör, Covid-19’u fırsata çevirmek için kolları sıvadı. Çiçekçilik sektörü; çiçeklerin evlerde vakit geçirmek zorunda kalan milyonlarca insana moral kaynağı olacağı parolasıyla eylem planını uygulamaya başladı. SERBESTLİK GELDİ Sektör temsilcilerinin bu zararın önüne geçmek için hazırladıkları yol haritasına göre, ilk etapta satış kanalları çeşitlendirilmeye çalışıyor. Covid-19 tedbirleri kapsamında pazar yerlerinde sebze ve meyvenin haricinde diğer ürünlerin satışına kısıtlama getirilmişti. Konunun üretici tarafını sevindiren bir haber, sektör mensuplarının girişimi sonucu geldi. Buna göre İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün aldığı kararla Bursa’nın ardından İstanbul’da da pazar yerlerinde süs bitkilerinin satışına serbestlik getirildi. Çiçeğin Türk kültüründe önemli bir yeri bulunuyor. Hediye olarak verilebildiği gibi hasta ziyaretlerine de götürülüyor. EVDEKİLERE ÇİÇEK Sektörün eylem planında ikinci adımı, Covid-19 hastalarına ve sokağa çıkma yasağı bulunan yaşlılara çiçek gönderilmesi oluşturuyor. Çiçeğin vereceği olumlu etkinin evlerde kalan insanların ruh dünyalarına ilaç olacağından hareketle, belediyelere ve ilgili kamu kurumlarına evlerinde bulunan vatandaşlara çiçek gönderilmesi konusunda çağrıda bulunuldu. Ayrıca yine kamu kurumlarına ve yerel yönetimlere açılacak ihalelerde yerli çiçek kullanılması konusunda çağrı yapıldı. SAVAŞTA BİLE ARTTI Çiçeğin zor günlerde insanlara moral kaynağı olduğunun en büyük kanıtını Suriye’ye iç savaş döneminde yapılan ihracat oluşturuyor. Çiçek ihracatı, Suriye’de iç savaşın başladığı 2011 yılından 2018’e kadar arttı. İç savaş döneminde dahi durmayan çiçek ihracatı, Covid-19 tedbirleri kapsamında durmak zorunda kaldı. En önemli ihracat pazarlarından olan Hollanda, Almanya ve Özbekistan gibi ülkelere de ihracat yapamayan sektör, bu süreçte iç pazara odaklanıyor. MERKEZE KAYDI Süs Bitkileri Üreticileri Alt Birliği’nden (SÜSBİR) edinilen bilgilere göre, çiçek satışları Covid-19 öncesi yazlık bölgelerde yoğunlaşıyordu. Ancak bu süreçte insanlar yazlık evlerine gidemediği için satışlar özellikle İstanbul ve Ankara gibi yerlerde yoğunlaştı. Dünyada 43 milyar dolarlık süs bitkileri pazarı bulunuyor. Pazardan en büyük payı yüzde 48’le Hollanda alıyor. Türkiye, bu pazarda 110 milyon dolarlık ihracatla 24. sırada. Yaklaşık 700 bin kişiye istihdam sağlayan çiçekçilik sektöründe dünyanın 83 ülkesine ihracat yapılarak döviz girdisi sağlanıyor. HASAR TESPİTİ Türkiye’nin net ihracatçı sektörlerinden biri olan çiçekçilik, Süs Bitkileri Üreticileri Alt Birliği’nin yaptığı hasar tespit çalışmalarına göre bu süreçte 1.1 milyar TL’lik zarar gördü. Sürecin uzamasıyla zararın 2.5 milyar TL’ye ulaşabileceği öngörülüyor. SÜS BİTKİLERİNDE ÇIKIŞ İÇİN ÖNERİLER * Anneler Günü’nü içine alan mayıs ayının ikinci haftası çiçek seralarının açık olması * Süs bitkileri sektörünün de mücbir sebep kapsamına alınması * Süs bitkilerine katma değer oluşturan tüm üreticilerin üretim maliyetlerinin hibe şeklinde ya da faizsiz kredi şeklinde karşılanması * Peyzaj sektörü için ürün üretim yatırımı yapan işletmelerin banka ödemelerinin devlet tarafından geçici kefaletle güvence altına alınması * Çiçek mağazalarının daha akışkan bir halde satışa devam edebilmesi için maliyetlerin azaltılması noktasında KDV’nin belirli bir süre indirilmesi veya askıya alınması * Cirolarında hızlı düşüş yaşayan sektör temsilcileri için en az yüzde 20 ciro destek katkısı sağlanması * SGK ve vergi dairelerinde banka hesaplarına konulan bloke durumlarının geçici süre ile bile olsa kaldırılarak, işletmelerin kredi kartı ve Kredi Mevduat Hesabı kullanımlarına izin verilmesi.

06 Mayıs 2020 Çarşamba

Seyahat kısıtlamasının kaldırılması turizmcileri sevindirdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Antalya ve Muğla'nın da aralarında bulunduğu 7 ilde şehirlerarası giriş çıkış sınırlandırmasının kaldırıldığını açıklaması, bölgedeki turizmcilerce olumlu karşılandı. Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Ülkay Atmaca, kararın Antalya'da bir hareketliliğin yaşanmasını sağlayacağını söyledi. Hem kentte yaşayan bir vatandaş olarak hem de turizmci olarak böyle bir kararın çıkmasını sevindirici olarak gördüğünü anlatan Atmaca, kararın Antalya'ya bakış açısını da daha olumlu yönde etkileyeceğini dile getirdi. Turizm kenti Antalya'da sınırlamanın kaldırılmasının kente olan güveni daha da artıracağına işaret eden Atmaca, "Antalya 193 ülkeden turist çeken bir kent. Bazı illerde sınırlandırmalar devam ederken, Antalya'da kaldırılıyor olması vakanın kentte daha az görüldüğü ve salgın konusunda daha güvenli olduğu anlamına geliyor. Bu da Antalya için olumlu bir tablo oluşturur" diye konuştu. EKONOMİK VE PSİKOLOJİK RAHATLAMA GETİRECEKTİR Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkanı Bülent Bülbüloğlu, alınan kısıtlama kararının kaldırılmasının insanlar üzerinde olumlu olacağını, ekonomik ve psikolojik rahatlama getireceğini bildirdi. Marmaris'in küresel sıkıntıların yaşanmadığı bir bölge olduğuna değinen Bülbüloğlu, "Yeni tip koronavirüs vakasının az göründüğü iller kendi içinde hareket edebilir anlamına geliyor. Bir rahatlama olur insanlarda ve ticarette kıpırdama olacağını düşünüyorum. Ekonomi canlanır. İnsanlar moral kazanır. Antalya Muğla'ya, Muğla Antalya'ya gidebilir. Akıllı bir uygulama." ifadelerini kullandı. BAYRAMA DA UMUT OLUR Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Marmaris Bölge Temsil Kurulu Başkanı Suat Esin ise vakanın az görüldüğü iller arasında hareket olacağına vurgu yaparak, "Bu bölgede giriş çıkış kısıtlamasının kaldırılması bayrama da umut olur. Yerli turistin hareketlenmesine neden olabilir. Normalleşmeye geçildiğini anlıyoruz. Tedbirler bugüne kadar iyi yürütüldü, halkımızın da buna uyması gerekiyor. Halkımız rehavete kapılmadan sosyal mesafesine dikkat etmeli" dedi. Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Serdar Karcılıoğlu ise kısıtlamaların yavaş yavaş kaldırılmasını olumlu gördüklerini ifade etti. Seyahat kısıtlamasında 7 ilin açılmasıyla insanların bunu, "İstanbul'dan Ankara'dan tatil bölgelerinden gelecekler" diye düşünmemeleri gerektiğini anlatan Karcılıoğlu, "Bu illerden hala giriş çıkışlar yasak ancak Muğla'dan Antalya'ya iller arası giriş çıkış gibi düşünsünler. Alınan bu kararı olumlu karşılıyorum. Biraz hareket başlar hiç olmazsa" diye konuştu. OTELLERİN HAZIRLIK SÜRECİ İÇİN OLUMLU BİR ADIM Dalaman, Ortaca, Köyceğiz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkanı Yücel Okutur da alınan kararı bazı otellerin hazırlıklarını daha rahat yapabilmesi, tarımsal üretimin de rahatlıkla yürütülebilmesi için çok olumlu olduğunu ifade etti. Turizmin gözde şehirleri Antalya ve Muğla'ya seyahat kısıtlamasının kaldırılmasının olumlu olduğunu aktaran Okutur, ancak bunun otellerin açılacağı, tatilin başladığı anlamına gelmediğini kaydetti. Turizmcilerin önlerini görebilmesi için salgının durumunun netleşmesi gerektiğini belirten Okutur, "Burada küçük düşünürsek, 'Aman bir hafta önce açalım' gibi yanlış düşüncelere saplanırsak daha kötü olabiliriz. Daha dikkatli davranmamız lazım. Şu an itibarıyla hazırlıklara başlayacağımız otellerde, bundan sonra hijyene en üst düzeyde dikkat etmemiz lazım" dedi.

06 Mayıs 2020 Çarşamba

Besilik büyükbaş hayvan ithalatı 2021’de sonlandırılacak

Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürlüğü’nden (HAYGEM) yapılan yazılı açıklamaya göre,1 Ocak 2022'den itibaren mücbir sebepler dışında besilik canlı hayvan ithalatına hiçbir şekilde izin verilmeyeceği ifade edildi. Açıklamada, bu yıl gerçekleştirilecek besilik büyükbaş hayvan ithalatını da 2019'a göre yarı yarıya azaltacağı ve2019'da 660 bin baş olarak gerçekleşen besilik büyükbaş hayvan ithalatının, bu yıl 350 bin başa indirileceği kaydedildi. HAYVAN VARLIĞI VE ET ÜRETİMİNDE ARTIŞ Son 17 yılda uygulanan politika ve desteklemeler ile büyükbaş hayvan varlığının yüzde 80 artarak 17,8 milyona ulaştığına vurgu yapılan açıklamada, küçükbaş hayvan varlığının da yüzde 52 artarak 48,4 milyona, kırmızı et üretiminin ise yüzde 186 artarak 1,2 milyon tona ulaştığı belirtildi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye nüfusunun yüzde 21 artışla 83,1 milyona, turist sayısının yüzde 240'lık artışla 45 milyona ulaştığı kaydedilerek, şu ifadelere yer verildi: "Nüfusumuzun yeterli ve dengeli beslenmesi için kırmızı et kaynaklı protein ihtiyacının karşılanması gerekmekte, üreticimizin korunması ve tüketicimizin makul fiyattan et tüketmesini sağlayarak kollanması önem arz etmektedir. Bu kapsamda bir sonraki yılın ramazan ayı ve turizm sezonu gibi talebin yoğun olduğu dönemler için besilik hayvan mevcudu, işletme doluluk oranları ve arz talep dengesi göz önünde tutularak, besilik büyükbaş hayvan temini planlanmaktadır.Hayvancılık sektöründe yaptığımız atılımlar, uyguladığımız destek ve projeler sonucunda besilik hayvan ithalatımız, 2019 yılında bir önceki yıla göre yarı yarıya azaltılarak, 660 bin başa düşürülmüştür. 2020 yılında da bir önceki yıla göre yarıya yakın oranda düşürülecektir. 1 Ocak 2022'den itibaren mücbir sebepler dışında besilik canlı hayvan ithalatına hiçbir şekilde izin verilmeyecektir."

10 Haziran 2020 Çarşamba