tatil-sepeti
Kriterler güncelleniyor

YEME-İÇME HİZMETİ SUNAN İŞLETMELER * Tesis girişlerinde el antiseptiği bulundurulmalı ve misafirlerin ellerini antiseptikle temizlemelerinden sonra girişleri sağlanmalı. * Misafirin yanında maske yoksa verilmek üzere maske bulundurulmalı. * Sosyal mesafe ve oturma düzeni kuralları, aynı aileden olan veya bir grup olarak gelen misafirler arasında uygulanmaz. * Yemek servisi verilen masalar arası mesafe her yönden 1.5 metre, yan yana sandalyeler arası 60 cm olacak şekilde düzenlenmeli. Grup halinde gelen müşteriler için masa birleştirmeleri yapıldığı takdirde diğer masalarla aradaki 1.5 metre mesafe korunacak şekilde yapılmalı. * Masalarda sadece karşılıklı oturma düzeni sağlanmalı. Masa yanlarına sandalye konulmaz ve oturma düzeni oluşturulmaz. * Karşılıklı oturmada masa eni 70 cm’den küçük masalarda çapraz oturma düzeni uygulanmalı veya karşılıklı oturma mesafesinin artırılması amacıyla iki masa birleştirilerek kullanılmalı. * Bütün masa düzeni kuralları masa şekline bakılmaksızın (kare, dikdörtgen veya daire) her masa için uygulanır. * Yan yana tek kişilik oturma düzeni olan bar masası şeklindeki masalarda sandalyeler arası mesafe 1 metre olacak şekilde düzenlenmeli. Personel ile müşterinin doğrudan yüz yüze kaldığı bar masaları kullanılmamalı. * Açık büfe uygulaması yapılması halinde açık büfenin misafir tarafına misafir erişimini engelleyecek şekilde pleksiglas veya benzeri bariyer yapılmalı, servis ise mutfak personeli tarafından sunulmalı. * Yemek masaları ve sandalyeler, servis malzemeleri, şeker, tuz, baharat, peçete, menü gibi malzemelerin her misafir kullanımından sonra silinerek uygun şekilde temizliği ve dezenfeksiyonu sağlanmalı. Mümkünse tek kullanımlık şeker, tuz, baharat ve peçete kullanılmalı. * Mümkün olduğunca temassız ödeme alınmalı. * Genel kullanım alanlarının ve genel müşteri tuvaletlerinin girişlerinde, geniş salonların farklı yerlerinde el antiseptiği bulundurulmalı. * Genel tuvaletlerin giriş kapıları mümkünse otomatik kapı sistemi olarak düzenlenmeli. Düzenlenememesi halinde giriş kapılarının kollarının sık sık dezenfeksiyonu sağlanmalı. * Tesis içerisinde çocuklara ayrılmış oyun odaları hizmete açılmamalı. BERBER, KUAFÖR VE GÜZELLİK SALONLARI * Müşteriler randevu ile kabul edilmeli. * Müşteriye olabildiğince az sayıda personel ile hizmet verilmeli ve bunlar kayıt altına alınmalı. * İş yerinde satışa sunulan şampuan, kozmetik gibi ürünler mümkün olduğunca cam veya tezgâhların arkasında korumaya alınmalı. * Manikür, pedikür, epilasyon gibi işlemlerde kullanılan aletlerin kişiye özel olması sağlanmalı. Kişiye özel alet kullanımı sağlanamadığı durumlarda, her müşteriden sonra kullanılan aletlerin temizlik ve sterilizasyonu gerçekleştirilmeli. Yapılan işlem eldiven kullanmayı gerektiriyorsa tek kullanımlık eldiven kullanılmalı. Eldivenli ellerle çevreye dokunulmamalı. * Fön makinası mümkün olduğunca kullanılmamalı. Fön makinası gibi yüksek hava akımı yaratan cihazları kullanırken, düşük hızda, yandaki müşteriyi etkilemeyecek yönde ya da diğer müşterilerden farklı bir alanda kullanılmasına özen gösterilmeli. * Saç kesimi esnasında yüz ve baş bölgesinde kalan kesilmiş saçların ve kullanılan araç ve gereçlerin geçici süreliğine temizlenmesi için ense fırçasının kullanımı geçici süreliğine durdurulmalı. * Bayan kuaförleri ve güzellik merkezlerinde cilt bakımı, makyaj ve kalıcı makyaj hizmetinin sunumu geçici süreliğine durdurulmalı. * Kasa önünde sıra beklerken, durulması gereken yerler zeminde sosyal mesafeyi sağlayacak şekilde işaretlenmeli. ELEKTRONİK VE TELEKOMÜNİKASYON MAĞAZALARI * Elle temas edilen teşhir ürünleri (cep telefonu, TV kumandası, oyun konsolu, klavye vb.) her müşteriden/müşteri incelemesinden sonra yüzde 70’lik alkolle temizlenmeli. * Ürünlerin ambalajı açılmamalı, müşterilerin sadece teşhir ürünlerini incelemelerine izin verilmeli. * Test edilen mikrofonlar (karaoke mikrofonları gibi) mutlaka streç film ile kaplanmalı ve her müşteriden sonra streç film yenilenmeli. * Merkezi havalandırma sistemleri bulunan iş yerlerinin havalandırması temiz hava sirkülasyonunu sağlayacak şekilde düzenlenmeli. Havalandırma sistemlerinin bakımı ve filtre değişimleri üretici firma önerileri doğrultusunda yapılmalı. EMLAKÇILAR VE GAYRİMENKUL DANIŞMANLIK OFİSLERİ * Emlakçılar ve gayrimenkul danışmanları araçla müşterileri ev, dükkan göstermeye götürürken ‘COVID-19 Kapsamında Ticari Taksiler ve Taksi Duraklarında Alınması Gereken Önlemler’ başlıklı rehbere göre hareket etmeli. OTO GALERİ VE KİRALAMA İŞLETMELERİ * Müşterilerden teslim alınan kiralık araçlar da dezenfekte edilmeli ve tekrar kiralanmadan önce en az bir gün bekletilmeli. OTO SERVİS, TAMİRHANELER VE LASTİKÇİLER * Oto servislerinde 10 ve üzeri çalışanı olan yerlerde servis girişinde müşteriyi karşılayacak bir personel belirlenerek aracı teslim alması sağlanmalı. * 10’un altında çalışanı olan tamirhanelerde randevulu çalışma sistemi önerilir. * Tamirhanedeki dinlenme alanları, iş yeri tuvaleti pencereleri açık tutulmalı. MADENLERDE ALINACAK ÖNLEMLER * İş yerinde Covid-19 salgını kontrolü için İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu tarafından belirlenen tercihen hekim veya sağlık personeli bulundurulmalı. * Yurt içi seyahatten ve/veya izinden dönüp sahada çalışması zorunlu olan çalışanların mümkünse 14 gün karantinaya alınmasını sağlayacak imkanlar oluşturulmalı. Bu sürenin sonunda belirti göstermeyenlerin (ateş, öksürük, nefes darlığı ve benzeri şikâyet) işbaşı yapmaları sağlanmalı. * Bulaş riskini artırabilecek parmak izi okutulması gibi sistemler geçici süreyle kullanılmamalı, mümkünse temassız sistemler kullanılmalı. * Vardiya içinde ateş, öksürük, nefes darlığı ve benzeri şikâyeti olan çalışan tespit edildiğinde maske takarak derhal iş yeri sağlık birimine bilgi verilmeli ve 184 veya 112 aranarak il/ilçe sağlık müdürlüğü ile temasa geçilmeli. * Tedarikçi olarak sahaya gelenler sağlık risk değerlendirmesi ve ateş ölçümü yapılarak kontrollü bir şekilde içeriye alınmalı. Kargo ve benzeri kutular dezenfekte edilerek içeriye alınmalı. * Mümkün durumlarda vardiyalar bölünerek yoğunluk azaltılmalı. * Ara dinlenmeleri ve yemek molalarını da kapsayacak şekilde çalışanların çalışma süreleri içinde birbirleriyle etkileşimleri asgari düzeyde planlanmalı.

09 Haziran 2020 Salı

Turkish Cargo en yüksek büyüme oranını yakaladı

Türk Hava Yolları (THY) Basın Müşavirliği’nden yapılan açıklamaya göre, dünyanın en hızlı büyüyen hava kargo markası Turkish Cargo, Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) Freight Tonne Kilometres (FTK) Şubat 2020 sonuçlarına göre yüzde 16.6 büyüme oranını yakaladı. Kargo şirketi, böylece en iyi 25 hava kargo taşıyıcısı arasında en yüksek büyüme oranını gerçekleştirdi. Hava yoluyla taşınan kargo tonajının kat edilen kilometreye çarpımıyla elde edilen "FTK" verilerine göre, 2019 yılında sekizinci sırada yer alan Turkish Cargo, global hava kargo sektörünün yüzde 2.6 daralma gösterdiği şubat ayında 5’inci sıraya yükseldi ve global FTK pazar payını yüzde 4.4’e çıkardı. Açıklamada görüşlerine yer verilen THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, milleti gibi yenilmeyi ve vazgeçmeyi hiç sevmeyen bir şirket olduklarını, yalnızca kargo taşıyabildikleri bu zor günlerde görevlerini en iyi şekilde yerine getirmeye çalıştıklarını belirtti. Hem insani hem de ticari yönden değerli işlere imza attıklarını kaydeden Aycı, "Turkish Cargo’nun sergilediği başarı, ülkemizi hava kargo sektöründe dünyanın merkezi konumuna taşımak için kararlı olduğumuzu gösteriyor. Nitekim Kovid-19 salgını sonrası jeopolitik konumumuz ve imkânlarımız hava kargo sektöründe ülkemizi daha önemli bir oyuncu konumuna taşıyacak. Böylece 2023 yılında Turkish Cargo'yu en iyi 5 hava kargo markasından biri konumuna taşıma hedefimize daha sağlam adımlarla ilerleyeceğiz" ifadelerini kullandı. GLOBAL TEDARİK ZİNCİRİNE KATKI SUNMAYA DEVAM EDİYOR Milli hava kargo markası Turkish Cargo, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde gıda, yardım malzemesi, maske, medikal ekipmanlar ve ilaç taşımaları yaparak, global tedarik zincirinin aksamaması adına operasyonlarına 7/24 devam ediyor. Turkish Cargo, ihtiyaç duyulan ilaç ve tıbbi ekipmanları öncelikle farklı kıtalardan Türkiye'ye, Türkiye'den de; Şikago, Taipei, Atlanta, Sao Paulo, Seul, New York ve Kiev başta olmak üzere dünyanın dört bir yanına ulaştırmaya devam ediyor. Şirket, nisan ayında 4 bin ton ilaç taşıması ve 500 ton medikal ekipman taşıması gerçekleştirdi. Dünyanın en büyük altıncı hava kargo taşıma kapasitesine sahip olan Turkish Cargo, 25 yüksek kapasiteli kargo uçağını kullanarak, direkt kargo destinasyonu olan 90 noktanın yanı sıra ana markası Türk Hava Yolları’nın filosunda bulunan 19 adet geniş gövdeli yolcu uçağıyla; Londra, Moskova, Kahire, Şanghay, Bangkok, Doha, Dubai ve Kazablanka olmak üzere 38 destinasyona hava kargo operasyonu düzenliyor. Bu kritik süreçte, tedarik zincirinin aksamaması adına uluslararası köprü vazifesi görmeye devam eden milli hava kargo markası, nisan ayında kargo ve yolcu uçaklarıyla 900’den fazla sefer düzenledi. Turkish Cargo, uluslararası tedarik zincirinin devamlılığına katkılarını sürdürmesinin yanında bayrak taşıyıcı havayolu olarak, zorlu günlerde de milletimizin yanında yer alarak, görevini icra etmeyi sürdürüyor.

04 Mayıs 2020 Pazartesi

Online belge sayısı yüzde 47 arttı

Pandemi döneminde İstanbul Ticaret Odası’ndan online verilen faaliyet belgesi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 46.5 arttı. Firmalar, 326 bin 20 dış ticaret belgesi, 105 bin 888 faaliyet belgesi, 1.871 iş makinası tescili ve 768 kapasite raporu için İTO’ya müracaat etti. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, “İlk rakamlar, eğer rehavete kapılmazsak, pandemi sonrası en iyi çıkışı yapacak gücü topladığımızı gösteriyor” dedi. İstanbullu şirketler ‘ticari belge’ başvurularına Covid-19 molası vermedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) üyesi firmalar, Türkiye’de ilk koronavirüs (Covid-19) vakasının görüldüğü 11 Mart’tan 21 Mayıs’a kadar A.TR dolaşım belgesi ve menşe şahadetnamesi dahil 326 bin 20 dış ticaret belgesi, 105 bin 888 faaliyet belgesi, 21 bin 726 ticaret sicil gazetesi sureti ve 1.871 iş makinası tescili için İTO’ya müracaat etti. 1.5 MİLYON ZİYARETÇİ Türkiye’de ilk Covid-19 vakasının görülmesinin ardından İTO’nun üyelerine yaptığı ‘online mesafede’ kalma çağrısı da önemli bir karşılık buldu. Hükümetin iş dünyasına yönelik tedbirlerinin de anlık olarak duyurulduğu ito.org.tr’yi pandemi sürecinde 1 milyon 523 bin 577 kişi ziyaret etti. 416 bin işletmenin üye olduğu İTO’nun Çağrı Merkezi’ne ise 129 bin 40 arama geldi. Firmaların, 11 Mart-21 Mayıs tarihlerinde internet üzerinden aldığı faaliyet belgesi sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 46.5 arttı. Online ticaret sicil gazetesi sureti başvurusundaki artış ise yüzde 52.8 oldu. 548 YABANCI ŞİRKET Üretim yapan işletmelerin söz konusu dönemde talep ettiği kapasite raporu sayısı 768 olurken, aynı dönemde 4 bin 917 yeni şirketin kuruluşu yapıldı. Yabancı ortaklı kurulan 548 yeni şirket ise 354 milyon lira sermaye taahhüt etti. GLOBAL SATIN ALMALARA HAZIR OLALIM Koronavirüsün zayıf bıraktığı küresel marka ve şirketleri Türk sermayesinin satın alması için ortamın müsait hale geldiğini belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Değer katabilecek tüm global satın almalara açık olmak lazım” dedi. Covıd-19’un global marka ve şirket satın almaları için yeni, büyük bir dalga oluşturduğuna dikkat çeken İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, “Koronavirüs pandemisi dünya ticaretinde ‘pause (durdur)’ tuşuna bastıktan sonra şimdi şirket ve marka satın almaları ile birleşmelerin ‘play (oynat)’ tuşuna basacak gibi görünüyor. Sebebi ister nakde dönmek için olsun, ister şirkete yeni bir yön vermek olsun, dünya genelinde marka el değiştirmeleri yaşanacak. Petro-dolar zenginleri, akbaba fonları ve özellikle Çinli şirketler, Avrupa’da şirket bakıyor. Hava yollarından otellere kadar birçok seçenek masada olabilir. Özellikle moda, lüks sektöründe birçok markanın el değiştireceği haberleri geliyor” dedi. ALIŞVERİŞİ HIZLANDIRACAK Avdagiç, Türk sermayesinin de bu yarışta şüphesiz olması gerektiğini vurgulayarak, “Covid-19 küresel değerli marka alışverişini hızlandıracak gibi görünüyor. Türkiye, Covid sürecinde küresel değerli marka ve şirket satın almada hızlı balık olmalı” dedi. MARKALARIMIZ KORUNMALI Uygun fonlarla doğru bir hedef belirlenip harekete geçilebileceğine işaret eden Avdagiç, şöyle konuştu: “Covid-19’un zayıf bıraktığı küresel marka ve şirketleri Türk sermayesinin satın alması için ortam müsait hale geliyor. Önümüzdeki aylarda birçok fırsat doğması bekleniyor. Değer katabilecek tüm global satın almalara açık olmak lazım. Satın almalar konusunda cesur ve sabırlı olmamız lazım. Ama şu kesin ki, global satın almalarda ‘daha yüksek seçenek ve daha düşük fiyat’ imkanları doğacaktır.” Avdagiç, hem dünyada uygun şartlarla satın alabilecek şirketlerin takip edilmesi hem de Türk markalarının, ucuz bedellerle el değiştirmekten korunması gerektiğini vurguladı. EN İYİ ÇIKIŞI YAPACAK GÜCÜ TOPLADIK İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, Türk iş dünyasının pandemi korkusuna teslim olmadığını ve onunla mücadele etmeyi tercih ettiğini belirterek, “İlk rakamlar, eğer rehavete kapılmazsak, pandemi sonrası en iyi çıkışı yapacak gücü topladığımızı gösteriyor” dedi. Koronavirüsün faaliyetleri ciddi manada kısıtlayıcı bir etkisi olduğunu söyleyen Avdagiç, “Buna rağmen, İTO olarak üyelerimize sunduğumuz belgelendirme hizmetlerinin pandemide de yoğun çalıştığını söyleyebiliriz. Firmaların belgelendirme müracaatlarındaki yoğunluk, işletmelerin Covid-19 esnasında da birtakım öncü faaliyet içinde olduklarını gösteriyor” diye konuştu. Avdagiç, faaliyetlerin devam etmesinde, hükümetin ve İTO’nun, üretimin çarklarının tamamen durmaması yönündeki tercih ve çağrısının etkili olduğunu vurguladı. Firmaların 11 Mart-21 Mayıs tarihleri arasında internet üzerinden aldığı faaliyet belgesi sayısının, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 46.5 arttığını bildiren Avdagiç, “İTO’nun Covid-19 öncesi online hizmetleri geliştirmek için yaptığı yatırımın bereketini, üyeler birçok hizmeti internet üzerinden kolay ve hızlı bir şekilde alarak görmüş oldu” dedi.

09 Haziran 2020 Salı

Franchisingde teknolojiye yatırım yapan kazanacak

HABER: CEYHUN KUBURLU Koronavirüs salgını nedeniyle zincir markalar şubelerini kapattı. Bazı markalar paket servis hizmetlerini sürdürürken, yöneticileri de evde boş durmuyor. Şirketler, korona sonrası senaryolar için planlama yapıyor. Listenin başında mağazalar açıldıktan sonra izlenecek adımlar yer alıyor. Her bir mağazaya el dezenfektanları koymak, kasa önlerinde sosyal mesafe çizgileri çizmek ilk etapta alınması gereken önlemler arasında. Hatta bazı markalar bu tedbirleri faaliyette olan şubelerinde şimdiden uygulamaya başladı. TÜRK MARKALARI HAZIRLIKLI Markaların koronavirüs salgını sonrası için bir yandan da ciro ve kârlılık anlamında yapılacak çalışmalara odaklandığını belirten sektör temsilcileri, “Türk şirketleri bu tür durumlara karşı hem dayanıklı hem de hazırlıklı. Yani yabancı markaların yaşadığı zorluklarla Türk markaları çok daha önce karşılaştı. Yurtdışında da birçok fırsat karşımıza çıkacak. Türk markaları bu fırsatları değerlendirmek için de çalışmalarını sürdürüyor” dedi. “Özellikle markalaşma ve büyüme anlamında yeni fırsatlar bizleri bekliyor” diyen sektör temsilcileri, şöyle konuştu: “Bu fırsatlara hazır olan markalar açısından büyüme potansiyeli de var. Markaların birçoğu ellerindeki ürünleri online satış ile eritmenin peşinde. İnternetten satış konusunda da önemli adımlar atılıyor.” ONLINE SATIŞLAR HIZLANDI Pandemi sonrası artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını belirten sektör temsilcileri, şunları dile getirdi: “Yeni dünyada internete, teknolojiye yatırım yapan markalar kazanacak. Bunun için de birçok markanın altyapı yatırımlarını hızlandırdığını gözlemliyoruz. Özellikle internet satışları konusunda çalışmalar hız kazandı. Teknolojiye yatırımın önem kazandığı bir dönem yaşıyoruz. İnsan ihtiyaçlarına odaklanan markalar bir adım önde olacak.” MARKALAR KAMPANYALARA HAZIRLANIYOR Franchising temsilcileri, markaların pandemiden en az zararla çıkması için büyük kampanyalara hazırlandığını belirterek, şu bilgileri paylaştı: “İnsanları tekrar mağazalara çekmek kolay olmayacak. Ancak birçok hazır giyim markası dev kampanyalara ve indirimlere hazırlanıyor. Bunun yanı sıra yeme-içme sektörüyle de işbirliğine gidilmesi planlanıyor. Belli bir harcama limitinin üzerine yemek çekleri verilmesi de planlananlar arasında. Markalar ilk etapta müşterilerini tekrar geri kazanmaya çalışacak. Bunu yaparken de dükkan içlerinde tedbirleri almak zorundalar. Kampanyalar yapılırken oluşacak yoğunluğun önüne geçmek için de çalışmalar sürüyor. Bundan sonraki süreçte en azından 6 aylık bir zaman diliminde markalar müşterilerine bu tür uyarıları yapmak zorunda kalacak. Mağaza içerisine belli sayıda müşteri alınacak. Tüm bunların alt yapı çalışmaları şu an yapılıyor. Yurtdışındaki örnekler de inceleniyor.”

30 Nisan 2020 Perşembe

Oyuncakta yerli oyun dönemi

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL Dünyayı tehdit eden ve insanları evlerinde vakit geçirmeye mecbur eden Covid-19 ile birlikte çocuklara getirilen sokağa çıkma yasağı sonrası oyuncak satışları arttı. Ancak dünyanın bir numaralı oyuncak üreticisi Çin’in hastalığın merkezi olması, Çin’den gelen oyuncaklarla ilgili ek tedbirler alınmasını zorunlu hale getirdi. Geçtiğimiz yıl dünya oyuncak pazarının yüzde 55’ini elinde bulunduran Çin’in piyasadaki payı giderek düşüyor. Bu gelişmeyle birlikte Türkiye dahi birçok ülkede oyuncakta yerli üretimin artması bekleniyor. TÜRKİYE’NİN PAYI BİNDE 1 Türkiye geçtiğimiz yıl TÜİK verilerine göre 148 milyon 507 bin dolarlık oyuncak ihracatı gerçekleştirdi. Dünya oyuncak ihracatında 43. sırada bulunan Türkiye, bu pazardan yalnızca binde 1’lik bir pay alıyor. Oyuncak pazarının yüzde 55’ine hakim Çin’in en yakın rakibi Çekya bile bu pazardan yüzde 5 pay alırken, gözler üretim merkezinin değişip değişmeyeceğine çevrildi. Sektör temsilcileri ise yaşanan durumu, “Pazarın hakimi Çin’den gelen ithalatın durdurulması, yerel üreticilerin önünü açacak” şeklinde yorumladı. KİŞİ BAŞI 20 DOLAR Türkiye’de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı verilerine göre 156 oyuncak firması faaliyet gösteriyor. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma ve Geliştirme Eğitim Vakfı’nın (PAGEV) 2019 Türkiye Oyuncak Sektörü İzleme Raporu’na göre Türkiye’de oyuncak tüketiminin yüzde 69’unu ithal oyuncaklar oluşturuyor. Avrupa genelinde çocuk başına düşen oyuncak tüketimi ortalama 272 dolarken Türkiye’de bu rakam 20 dolar. Bu durum çocuk nüfusunun ortalamanın üzerinde olduğu Türkiye’de sektör potansiyelinin yüksek olduğunu gösteriyor. YAPBOZ SEKTÖRÜ Covid-19 sonrası tüm dünyada artan oyuncak satışlarından en büyük payı evlerde ailece oynanan oyunlar aldı. Türkiye’deki yapboz üreticisi firmalar kapasitelerini yüzde 100’e varan oranda artırdı. Türkiye Oyuncakçılar Derneği’nin verdiği bilgilere göre evde geçirilen vakitlerde yapboz satışları üç kat arttı. Sektör mensuplarından alınan bilgilere göre; legolar, ev tipi kaydıraklar, top havuzları da evde çocukları ile kaliteli vakit geçirmek isteyenlerin ilk tercihi. EN BÜYÜK ALICI İNGİLTERE Türkiye,iç pazarda ürettiği oyuncakların yaklaşık yüzde 26’sını ihraç ediyor. PAGEV’in raporuna göre Türkiye’de yerel oyuncak üretiminin yüzde 70’ini plastik oyuncaklar oluşturuyor. Türkiye’de üretilen oyuncakların en büyük alıcısı İngiltere. Bu ülkeyi Irak ve Yunanistan takip ediyor. İhraç edilen oyuncakların yüzde 90’ını plastik oyuncaklar oluştururken, son birkaç yıldır uzaktan kumandalı araba gibi oyuncakların da satışı gerçekleştiriliyor. OYUNCAKTA OSB ATILIMI 2022 yılında açılması planlanan Oyuncakçılar İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi’nin de yerli oyuncak sektörü için bir nefes olması öngörülüyor. Kırklareli’nin Vize ilçesinde açılması beklenen OSB’de yüzde 45 yatırım indirimi, yüzde 30 indirimli ve kesintisiz elektrik tedariki sağlanmasının katma değerli oyuncak üretimine hız kazandırması bekleniyor.

30 Nisan 2020 Perşembe