tatil-sepeti
İstihdama 'kalkan' işsizliğe önlem

Üzerinde çalışılan ve kısa sürede yasalaşması beklenen İstihdam Kalkanı Paketi'yle, Türkiye'de bugüne kadar hazırlanmış tüm paydaşlara dokunan, en geniş kapsamlı istihdam düzenlemesi yapılmış olacak. Paketle süresi 17 Temmuz'da dolacak işten çıkarma yasağı, 3 ay daha uzatılacak ve bu süreyi uzatma yetkisi, Cumhurbaşkanı'nda olacak. Düzenlemeyle 2019 başından fesih yasağının başladığı nisan ayına kadar herhangi bir iş yerinde çalışıp işsiz kalmış ya da çalışan kişilerin, son çalıştıkları işverene başvurması öngörülüyor. Buna göre, ne şekilde çalıştığına bakılmadan çalışanların son çalıştıkları iş yerine dönmeleri desteklenecek. 1770 LİRALIK ÜCRETSİZ İZİN DESTEĞİNE DEVAM İşveren bu kişileri işe alarak normalleşme sürecinde tam zamanlı çalıştırabilecek. İşveren, bu çalışanları işe aldığında çalıştırma imkanı yoksa ücretsiz izne de çıkarabilecek. İşveren bu iki imkanı da kullanamıyorsa, işçinin Türkiye İş Kurumu’na (İŞKUR) başvurması sağlanacak. Bu durumda 1770 liralık ücretsiz izin desteğine devam edilecek. Böylece devlet, işverenin başvuruyu kabul etmemesi halinde de işçiyi iş bulana kadar geçici süreyle desteklemiş olacak. Paket kapsamında ekonominin canlanacağı döneme hazırlık olarak, çalışanların işe ve iş yerine bağlılıklarını korumak için ücretsiz izne ayırma imkanı da tanınıyor. İSTİHDAMA DÖNENLERE PRİM KATKISI Söz konusu dönem dışında kalanlar açısından bakıldığında, bu kişilerin istihdam edilmeleri durumunda işveren maliyetleri, devlete ödemeleri gereken prim gibi ödemelerde mahsuplaşma gibi yöntemler kullanılarak düşürülecek. Paketle, işsizlik ödeneği alırken istihdama dönenlerin uzun vadeli primlerinin karşılanması planlanıyor. Böylece, işsizlik ödeneği alırken 90 gün içerisinde tekrar işe girenlere teşvik sunulmuş olacak. Bu kişilerin 12 ay kesintisiz çalışmaya devam etmesi halinde, işsiz kaldıkları süreye dair emeklilik primini devletin karşılaması öngörülüyor. Böylece, hızlı bir şekilde tekrar işe girenlerin çalışmadıkları döneme ilişkin prim kaybı yaşamaları önlenecek. İLAVE İSTİHDAMA DESTEK Paketle, işverenin İşsizlik Sigortası Fonu'na katkısının 2 puandan 4 puana çıkarılması da öngörülüyor. Salgın döneminde fonun önemi görülürken bu fondan işverenler ve çalışanların desteklenmesine devam edilecek. Fonun da işçi ve işverenlerin katkısıyla güçlenmesi sağlanacak. Fondan, normalleşme döneminde ilave istihdam edilecek her bir çalışan için ek destek sağlanacak. İlave istihdam edilen her bir kişinin işverene tüm maliyetinin yaklaşık yüzde 40'ı karşılanarak işverenin desteklenmesi planlanıyor. 2019 başından fesih kısıtının yürürlüğe girdiği tarihe kadar olan dönemde en düşük istihdama ilave olarak işe alınacak her kişi için destek verilecek. Salgın döneminde ekonomik aktivitenin azalması nedeniyle çalışanlarını kısa çalışmaya geçiren veya ücretsiz izne ayıran işverenlere normalleşme dönemini esnek geçirmesi için yeni bir destek sunulmuş olacak. Fesih kısıtının olduğu dönemde, işverenlerin bu çalışanları için tüm primleri devlet karşılayacak. GENÇ İSTİHDAMINA KATKI Paketle 25 yaşını doldurmayan veya 50 yaşın üstünde olan çalışanların daha kolay istihdam edilmelerini sağlayacak düzenlemeye de gidilecek. Bu yaş aralıklarındaki çalışanlarla belirli süreli iş sözleşmeleri iki yılı geçmemek üzere objektif koşul aranmadan ve işin niteliğine bakılmaksızın zincirleme yapılabilecek. Böylece, kapsamdaki çalışanlar daha kolay iş bulabilecek, işveren daha esnek koşullarda istihdam sağlayabilecek. Gençlerin deneyim ve beceri kazanmalarını sağlamak ve işverenlerin gençleri tercih etme oranını artırmak için gençlerin istihdamı desteklenmiş olacak. 25 yaşından küçük olup çalışma gün sayısı 10 günden az olanlar için prime esas günlük kazanç alt sınırının yüzde 2'si oranında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası primi ödenecek. Kalan primler izleyen ayın sonuna kadar sigortalı tarafından isteğe bağlı ödenebilecek. KISMİ ÇALIŞMAYA GELİR VERGİSİ İSTİSNASI Kısmi zamanlı çalışma tüm dünyada istihdam piyasalarında önemli bir uygulama olarak bilinirken kişilerin çalışma sürelerini azaltarak aynı işin birden fazla kişi tarafından yapılmasına imkan tanınacak. 50 yaş ve üzerindeki vatandaşlardan kısmi çalışmaya geçmek isteyenlere bu olanak verilecek. Bu kapsamda, tam zamanlı çalışmadan kısmi zamanlı çalışmaya geçen çalışanlar için gelir vergisi istisnası tanınacak ve kısmı zamanlı çalışmadan arta kalan bakiye gün sayısı kadar emeklilik primleri ödenecek. Gelir vergisi istisnası, tam zamanlı çalışmadan kısmi zamanlı çalışmaya geçen çalışanların yanı sıra istihdamı paylaşan herkese sağlanacak. Bu destek için tam zamanlı çalışanların kısmi zamanlı çalışmaya geçişi halinde oluşacak iş gücü açığının yeni istihdamla desteklenmesi ve bu kapsamda 6 ay süreyle ilave kısmi zamanlı çalışan istihdam edilmesi yeterli olacak. Böylece, tam zamanlı çalışanların kısmi zamanlı çalışmaya geçişi halinde oluşacak iş gücü açığı yeni istihdamla desteklenecek.

15 Haziran 2020 Pazartesi

Otellerdeki tedbir maliyeti fiyata yansıtılmayacak

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, “Kovid-19 ile alakalı otellerde birçok tedbir alınıyor ve yeni bir sürü maliyetler ekleniyor ama bu maliyetlerin bu sene hiçbir otelimizde fiyatlara yansıtılmayacağını ben biliyorum. Kovid-19 öncesinde fiyatlarımız neyse o fiyatlara sadık kalabilmeye çalışıyoruz” dedi. Eresin, video konferans ile gerçekleştirilen basın toplantısında yaptığı konuşmada, 2020 yılının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de en talihsiz yıl olarak kayıtlara geçeceğini belirtti. Gelecek haftalarda daha da zorlu bir sürecin olduğunu ifade eden Eresin, şunları kaydetti: “Yeni uygulama ve kuralların yerine getirdiğimiz, tesisleri hazırladığımız ve ilk kez deneyimlediğimiz bir süreç olacak. Turizm faaliyetlerimizin sekteye uğradığı, otellerimizin kapalı olduğu bu dönem, STK’ların belki de en fazla çalıştığı bir dönem oldu. Umuyoruz, bu emeklerin karşılığı bu pandemi dönemi sonuçlandıktan sonra tüm sektöre geri dönecek. Sektörümüz adına iyimser olmak zorundayız. Tüm çabalarımız iyimser tabloya göre devam ediyor. Türkiye şu anda salgını kontrol altına almış görünüyor, süreç başarılı yönetiliyor.” ŞEHİRLERİMİZDE İNSANLAR YAKIN MESAFE DE OLSA TATİL YAPABİLMEK İSTİYOR Eresin, birçok alanda normalleşme sürecinin başladığını, otellerin de yeniden kapılarını açtığını aktararak, “Ay sonuna kadar bu süreç hızlanacaktır ama temmuz ayı itibarıyla gidişatın nasıl olacağına yönelik ilk işaretler gelmeye başlayacaktır. Kovid-19’da en fazla etkilenen sektör turizm sektörü oldu. En son toparlanacak sektör de turizm ve onun içindeki konaklama sektörü olacaktır” diye konuştu. 1 Haziran’dan itibaren yerli turizm için normalleşmeye başlayan Türkiye’nin 15 Haziran’dan itibaren de dış turizme kapılarını açacağına işaret eden Eresin, “Türkiye’de aslında turizm sektörünün iş hacminin yüzde 15’i iç turizme, yüzde 85’i de yabancı turistlere bağlı gelişiyor. Şu anda şehirlerimizde insanlar yakın mesafe de olsa tatil yapabilmek istiyorlar. Özellikle büyük şehirlerde kapalı kalmış vatandaşlarımız evlerinde çok sıkıldılar. Kurban Bayramına kadar olan süreçte hem resort hem de şehir otellerinin tamamen hazır olmuş olacağını düşünüyorum. Türk vatandaşlarının Türkiye’de tatil yapacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu. ALMANYA İLE UÇUŞLARIN AÇILMASI SAHİL BÖLGELERİMİZE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK Eresin, deniz, güneş ve kumun Türk turizminin vazgeçilmez bir özelliği olduğunu ancak turizmin algısına kültür, tarih, gastronomi alanlarının da yerleşmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin dört bir yanından vatandaşları şehir otellerine beklediklerini belirten Eresin, “İstanbul’u, İzmir’i, Ankara’yı, Kapadokya’yı, Kayseri’yi, Mardin’i, Trabzon’u henüz görmeyen vatandaşlarımız var. Şehirlerde bu yılın sonuna kadar daha sakin, tedbirli, mesafeli misafir ağırlanacak. Şehir otellerinde yurt dışı girişler açısından gerçek anlamda hareketlilik önümüzdeki yılın başında başlar diye düşünüyoruz” dedi. Pandemi süreci nedeniyle uçaklarla ilgili zorlu durumun söz konusu olduğunu ifade eden Eresin,şunları kaydetti: “İyi senaryo ile ilk hareketlenmenin tüm kayıplarımızı kapamasa da iç turizmden başlamasını öngörüp, charterları iç turizme çevirebilmeyi umuyoruz. Şehir otelleri için beklentimiz, Uzak Doğu, Orta Doğu, Romanya, Bulgaristan, Balkan ülkeleri, Polonya, Ukrayna, KKTC gibi pazarları temmuz ayında bekliyoruz. Avrupa’nın diğer ülkeleri için uçuş izni çıksa da şehir otellerimiz için eylüle kadar çok da fazla hareket beklemiyoruz. Başta Almanya ile uçuşların açılması sahil bölgelerimize, resort otellerimize büyük katkı sağlayacak. Rusya ile görüşmeler devam ediyor. Yıl sonu rakamları için bir hedef koymuyoruz, bütün mesele ayakta kalabilmek. İnsan hayatını endişelerimizin merkezine koyduğumuzu, insan sağlığını her türlü ticari beklentinin önünde tuttuğumuzu belirtmek istiyorum.” SEKTÖR KALİFİYE ÇALIŞANLARINI KAYBETMEK İSTEMİYOR Eresin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan turizm işletme belgeli tesislerin 31 Aralık 2020’ye kadar herhangi bir cezai müeyyide olmaksızın, otellerini kapalı tutabilmeleri için izin yazılarının geldiğini söyledi. Birçok üyenin güvenli turizm sertifikalarını almak için çalıştığını aktaran Eresin, şehir otellerinde belli bir oranda otelin açılmayı planlamadığını, devlet tarafından gelecek desteklerin aslında bu açıdan önemli olduğunu dile getirdi. Eresin, kalifiye çalışanların kaybedilmek istenmediğini vurgulayarak, “Konaklama sektöründe henüz istihdam ile ilgili problem yaşanmadı. Kısa çalışma ödeneğinden bütün konaklama tesislerimiz faydalanabildi. Kalifiye çalışanlarımızı kaybetmemek için elimizden geleni yapıyoruz. Bizim otellerimiz bir mağaza gibi kapısını kilitleyebileceğimiz işletmeler değiller. Bir otel kapalı olsa dahi en küçük yapıda bile günlük çalışan sayısı 10-15 civarıdır. Oteller olarak gelir sağlayamayacak olan emeklilerimizden veya işsizlik ödeneği almak zorunda olan çalışanlarımızdan seçtik” diye konuştu. BU DÖNEMDE OTELLERDE EL DEĞİŞTİRMELERİN OLACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM Eresin, bu dönemde otellerde el değiştirmelerin olacağını düşünmediğini ifade ederek, turizm sektörünün ayrıcalıklı kredilerden olabildiğince faydalanmaya çalıştığını, böylelikle bazı tehlikelerin ötelenmiş olduğunu söyledi. Fiyat politikasına yönelik sık sık soru geldiğine dikkati çeken Eresin, “Kovid-19 ile alakalı otellerde birçok tedbir alınıyor ve yeni bir sürü maliyetler ekleniyor ama hem otelciler olarak hem de vatandaşlar olarak zaten fedakarlık yaptığımız günlerden geçiyoruz. Dolayısıyla bu maliyetlerin bu sene hiçbir otelimizde satış fiyatlarına yansıtılmayacağını ben biliyorum. Kovid-19 öncesinde fiyatlarımız neyse o fiyatlara sadık kalabilmeye çalışıyoruz” diye konuştu. OTELLERDEKİ HAVALANDIRMA SİSTEMLERİ EN ESKİSİNDEN EN YENİSİNE SAĞLIK İÇİN UYGUN Otellerdeki düğünlere ilişkin soru üzerine Eresin, düğün taleplerinin geldiğini, otellerdeki havalandırma sistemlerinin en eskisinden en yenisine sağlık için uygun olduğunu belirterek, “Dışarıdaki havayı alıyoruz, o havayı soğutuyoruz. İçerideki havayı çevirip temizleyip tekrar vermiyoruz. Otellerin bu dönemde kapatılmamasının nedenlerinden biri de budur. Sağlık, hijyen nedeniyle havalandırmalarında sorunu olmayan tek iş koludur. Diğer sektörler şu anda kendini buna uyarlamaya çalışıyor” diye konuştu. Eresin, insanların eskiden salonların boş kalmasından, büyük salonlarda misafirin az görünmesinden hoşlanmadığını ifade ederek, “Şimdi artık tam tersine daha mutlu olacaklar. Gelen misafirler daha daha rahat edecek” dedi. Müberra Eresin, konaklama sektörü için verilen her desteğin 3 ay daha uzatılmasını istediklerini dile getirdi. Türkiye’nin sağlık imkanlarıyla öne çıktığını vurgulayan Eresin, “2022’de kongre, kruvaziyer, sağlık turizmi anlamında rakamlarımızda eski günlerimize döneceğimizi umuyoruz” dedi.

11 Haziran 2020 Perşembe

‘Covid-19’a karşı var gücümüzle çalışıyoruz’

Koronavirüs pandeminin olağan salon toplantılarını ortadan kaldırması üzerine video konferans yöntemine geçen İstanbul Ticaret Odası, ihtisas komiteleriyle de sektörel istişareleri sürdürüyor. Gıda, tekstil, dış ticaret ve sanayi ihtisas komitelerinin online olarak gerçekleştirdiği toplantılarda, “Covid-19 salgınını bertaraf etmek için ülkece var gücümüzle çalışıyoruz” mesajı verildi. HABER: HAMİT ETEEVRANS GIDA İLE START ALDI İstanbul Ticaret Odası’nın sektör mensupları, akademisyenler ve kamu temsilcilerinden oluşan 9 ihtisas komitesi, Covid-19 ile mücadelede sektörel istişarelere hız kesmeden devam ediyor. İTO Başkanı Şekib Avdagiç’in de katıldığı ihtisas komiteleri toplantılarının ilki, Gıda İhtisas Komitesi ile başladı. Gıda alanındaki son gelişmelerin değerlendirildiği toplantının başkanlığını, İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer yürüttü. İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca'nın da yer aldığı toplantıda, İTO Meclis Üyeleri ve akademisyenler görüş alışverişinde bulundu. DIŞ TİCARET MASAYA YATIRILDI Dış Ticaret İhtisas Komitesi toplantısında, sektörün ihtiyaçları ve koronavirüs sonrası gelişmeler değerlendirildi. İTO Yönetim Kurulu Üyesı Levent Taş’ın başkanlığını yaptığı, Meclis ve Komite Üyelerinin de katıldığı toplantıda ortak mesaj, “Covid-19 salgınını bertaraf etmek için ülkece var gücümüzle çalışıyoruz” oldu. TEKSTİLDE PANDEMİ SONRASINA HAZIRLIK Tekstil İhtisas Komitesi, online toplantıda, sektörün koronavirüs sonrası döneme yönelik hazırlığını ve ticari çalışmaları gündeme taşıdı. İTO Yönetim Kurulu Üyeleri Servet Samsama ve Burhan Polat'ın başkanlığını yaptığı toplantıda Meclis Üyeleri de görüşlerini dile getirdi. YENİ NORMALE GEÇİŞTE SANAYİNİN AVANTAJLARI Sanayi İhtisas Komitesi, salgınla birlikte sektörde yaşanan son gelişmeleri ve Türkiye’nin yeni normale geçişte avantajlarını değerlendirdi. Başkanlığını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Adil Coşkun'un üstlendiği toplantıda, Meclis Üyeleri de sorunlarını ve taleplerini dile getirdi.

07 Mayıs 2020 Perşembe

e-ticarette yollar açık

Kampanyaya ilk etapta 10’un üzerinde elektronik ticaret sitesi ve yer sağlayıcı katılarak destek verdi. Bazı e-ticaret siteleri KOBİ’lere yönelik vadelerini düşürürken, bazıları ise komisyon oranlarında indirime gitti. HABER: ŞEREF KILIÇLI Dünya bir yandan koronavirüs salgını ile mücadele ederken, diğer yandan da hayatın bir parçası olan ticaretin devam etmesi için alternatif yolları kullanıyor. Türkiye ekonomisinin temel dinamiğini oluşturan KOBİ’ler, bu zor süreci en az hasarla atlatmak için e-ticarete daha çok yöneldi. Nitekim son bir ayda e-ticarete başlamak isteyen KOBİ sayısı yüzde 50 artış gösterdi. e-ticarete rağbeti gösteren bir başka önemli veri ise gıda, market, temizlik, dezenfektan, kitap, oyuncak, küçük ev aletleri ve çocuk tekstili kategorilerindeki e-ticaret sitelerinin satışlarının da yüzde 200 artması oldu. KOMİSYON İNDİ Ticaret Bakanlığı da ‘e-Ticaret Olarak KOBİ’lerin Yanındayız” kampanyasıyla e-ticarete yönelen KOBİ’lere yeni bir destek daha verdi. Kampanyaya ilk etapta 10’un üzerinde elektronik ticaret sitesi ve yer sağlayıcı katıldı. Bazı e-ticaret siteleri KOBİ’lere yönelik vadelerini düşürürken, bazıları ise komisyon oranlarında indirime gitti. Yine bu kapsamda e-ticaret sitelerinin bir kısmı KOBİ’lere istihdam sözü verirken, bir kısmı ise KOBİ’leri e-ticarete daha çok teşvik için özel paketler hazırladı. KAMPANYA SÜRECİ Kampanyanın başlama süreci hakkında bilgi veren Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, şöyle konuştu: “Pandeminin KOBİ’lerin ticari faaliyetleri üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak, bu dönemde e-ticaretin sağladığı imkanlardan en etkin şekilde faydalanmalarını mümkün kılmak ve istihdamlarını korumalarını teşvik etmek amacıyla bir kampanya başlattık. Bu kapsamda e-ticaret siteleriyle görüşmelerde bulunduk ve bulunmaya devam ediyoruz. Kampanyamıza e-ticaret sitelerinin yanı sıra paket yemek ve sanal market uygulamaları da dahil oldu.” E-İHRACAT EĞİTİMİ Diğer taraftan Ticaret Bakanlığı’nın KOBİ'ler için ihracat seferberliği dijital ortamda da devam ediyor. Ticaret Bakanlığı ve UPS firması arasında 2 Aralık 2019'da imzalanan protokolle başlatılan ve her ay iki ilde gerçekleştirilen ‘Export Akademi’ programı toplantıları, koronavirüs salgını mücadele tedbirleri kapsamında video konferans yöntemiyle yapılıyor. Daha önce yalnızca kadın ve genç girişimcilere açık olan Export Akademi Programı'nda, tüm KOBİ’lerin ihracatçı olabilmeleri, küresel tedarik zincirlerinde yerlerini alabilmeleri ve özellikle e-ihracat süreçlerine katılabilmeleri hedefleniyor. İlk online eğitim 16 Nisan'da gerçekleştirildi. Eğitime, Türkiye çapında 300’e yakın girişimci katılım sağladı. Eğitimler, her ay elektronik ortamda tüm KOBİ’lere ücretsiz sunulmaya devam edecek. Export Akademi’de gümrüklemeden satış yöntemlerine, uygun paketlemeden ödeme sistemleri ve lojistik çözümlere, dijital pazarlamadan sanal pazarlar ve ihracata yönelik devlet desteklerine kadar her konuda eğitim veriliyor. FACEBOOK’TA ÇEVRİMİÇİ EĞİTİM Salgın döneminde Ticaret Bakanlığı’nın önemli bir dijital hamlesi de Facebook ve TOBB işbirliğiyle gerçekleştirdiği KOBİ'lere yönelik çevrimiçi eğitim portalı oldu. Facebook'un Türkiye'deki ilk topluluk merkezi olan ‘Facebook İstasyon’un internet sitesi adresi üzerinden erişilebilen portalda, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle birtakım zorluklar yaşayan Türk firmalarına bu süreci daha kolay atlatabilmeleri için tavsiyeler, dijital eğitimler, programlar ve kaynaklar yer alıyor. Portalda, Bakanlığın firmalara sağladığı desteklerin yanı sıra, ‘Facebook ile Öne Çıkın’, ‘Sınırları Aşan KOBİ'ler’ ve kadın girişimcilerin işletmelerini büyütmelerine yardımcı olan ‘She Means Business’ programları gibi KOBİ'lere yönelik çevrim içi eğitimler bulunuyor. Proje kapsamında, ilk etapta KOBİ'lere yönelik programlar yer alıyor, fakat ikinci aşamada esnafa yönelik eğitimler de verilecek. MİKRO E-İHRACATTA GÜMRÜK KOLAYLIĞI Mevcutmevzuat çerçevesinde mikro e-ihracat yapan KOBİ’lere gümrük süreçlerini hızlandıran ve maliyetlerini düşüren birtakım kolaylıklar sağlanmaya da devam ediliyor. Brüt ağırlığı 300 kilogramı ve değeri 15 bin Euro’yu geçmeyen ürünler, standart ihracat işlemlerinden muaf tutuluyor. Bu sınıfa giren eşyalar Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi (ETGB) kullanılarak beyan edilebiliyor. ETGB’nin avantajı, beyanın gönderimin ertesi günü yapılabilmesi ve beyanname işlemlerinin gönderen şirketler yerine, akredite olmuş kargo firmaları tarafından gerçekleştirilmesi. E-TİCARET SİTELERİNE ÜYELİK DESTEĞİ e-ticarete yönelen KOBİ’lerin faydalanabileceği önemli bir destek de, 2017 yılında başlatılan ve halen devam eden ‘e-Ticaret Sitelerine Üyelik Desteği’ uygulaması. Ticaret Bakanlığı, onay verdiği ve projesi olan e-ticaret sitelerindeki üyelik giderlerinin yüzde 80’ini karşılıyor. Peki süreç nasıl işliyor? KOBİ, üyesi olmak istediği onaylı e-ticaret sitesini seçiyor. Ardından üyesi olduğu ihracatçı birliği, ticaret odası veya sanayi odası gibi bir işbirliği kuruluşuna yazılı müracaatını yapıyor ve işbirliği kuruluşunun oluşturacağı en az 250 şirketlik gruba dahil oluyor. Toplu üyeliği işbirliği kuruluşu gerçekleştiriyor. KOBİ, bir e-ticaret sitesi için 3 yıl süresince, her yıl 2 bin dolara kadar destek alabiliyor. Ayrıca farklı tiplerden istediği kadar e-ticaret projesine dahil olabiliyor.

06 Mayıs 2020 Çarşamba

Turizmde geç sezona sertifikalı açılış

HABER: MÜGE BİBER Turizm sektörü, geçtiğimiz yıl tüm zamanların rekorunu kırarak 51 milyon ziyaretçiyi ağırlamıştı. Bu yıl için hedeflerini yükselten turizm, koronavirüs salgınından en çok etkilenen sektör oldu. Vaka sayılarında yaşanan azalış ile sektör açılış hazırlıklarına başladı. İLK AŞAMA YERLİ TURİST Bu yıl için ilk hedef, iç turizmi canlandırmak olacak. Bunun için de çok ciddi önlemler alınarak tatil beldelerindeki otellerin açılması sağlanacak. Alınan önlemlerin başında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek sertifikasyon projesi geliyor. Bu proje ile turizmin yol haritası belli oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığınca oluşturulan Sertifikasyon Kurulu ile konaklamanın kuralları belirlendi. Koronasız alanları sertifike eden ve uluslararası kabul gören bir sertifikasyon sistemi projesi geliştirildi. Belirlenen kurallara uymayı taahhüt eden tesislere sertifikasyon verilecek. Sertifikasyon alan tesisleri duyurarak, tatilcilere yönlendirme yapılabilecek. Sertifika alabilmek için havalimanı, transfer, konaklama ve restoranlar olarak 4 ana başlık belirlendi ve çalışmalar bu temel konular etrafında şekillenmeye devam ediyor. SERTİFİKASYON ŞARTLARI Sertifika için ne gerekli şartlar ise şöyle: * Oteller mayıs sonu itibariyle kapasitelerinin yarısı tatilci kabul edebilecek. * Otellerde açık büfe sistemi kaldırılacak. * Plajlardaki şezlong sayıları azaltılacak ve mesafe uzatılacak. * Mekanlarda mesafe standartlarına göre düzenleme alacak. * Hijyen kontrolleri yapılacak. * Sağlık kalite standartlarına uygun tesislerin içerisinde sağlık personeli ve ekipmanının bulundurulması şartı gelecek. Termal kontrol sistemleri olacak. * Görevli personelin bağışıklık ile pandemi eğitimi belgeleri alınacak. ULAŞIMDA HİJYEN Otellerin açılması ile şehirlerarası seyahat ve iç hat seferleri de mayıs sonu itibariyle başlayacak. Havalimanı ve şehir merkezi transfer araçlarında maksimum kişi sınırlandırması uygulayan ve gerekli hijyen tedbirleri alan veya bunları sağlayan firmalarla çalışan oteller öncelikli olacak. Araçlarını düzenli dezenfekte eden, şoförlerinin kişisel bakım ve hijyenine önem gösteren, maksimum kişi sınırlandırması uygulayan ve gerekirse araç içi oturma düzeninde separatör kullanan, dezenfektan ya da kolonya sunan, koltuk başlıklarında tek kullanımlık kılıf uygulayan işletmeler, uçaktan inen misafirlerinin otele güvenle ulaşımını sağlayanlar, kalitelerini bir adım ileri taşıyacak. KÜÇÜK OTELLER DESTEK BEKLİYOR Türkiye Küçük Oteller Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ertan Ustaoğlu, yaptığı açıklamada, küçük bir otelin temizlik ve hijyen konusunda misafir memnuniyetinin daha yüksek olduğuna dikkat çekti. Ustaoğlu, küçük otellerin beklentilerini şöyle sıraladı: * Sertifikasyon sistemini işletmelere maliyet yükü getirmemeli. * Küçük oteller büyük oteller ile aynı kapsamda düşünülmemeli, yapıları itibariyle sahip oldukları dezavantajlar göz önüne alınmalı. * Bağışıklığı yeterli olmayan personeli çalıştırmama konusunda tazminatın kimin tarafından ve nasıl ödeneceği açıklığa kavuşturulmalı. * Kısa Çalışma Ödeneği’nden faydalanamayan çalışanlar için şartlar daha da esnetilmeli. * Devlet bankalarının verdiği desteklerin özel bankalar tarafından da verilmesi sağlanmalı. * KDV ve muhtasar ödemelerinin nisan, mayıs, haziran aylarına ek olarak temmuz, ağustos ve eylül ödemeleri de 6 ay ertelenmeli. * SGK primlerinin nisan, mayıs, haziran, temmuz, ağustos ve eylül ayları bir defaya mahsus olarak tahsil edilmemeli. * Çoğu kapalı olan otellerin enerji sarfiyatları olmadığından, faturalar ortalama endeks ile değil, enerji sarfiyatına göre belirlenmeli. Fatura tutarı taksitle tahsil edilmeli. GLOBAL TURİZMDE NELER OLUYOR? Ruslar 1 Ağustos’u bekliyor Rusya Tur Operatörleri Birliği (ATOR), Rusya’nın en büyük tur operatörlerinden birinin acentelerine mesaj göndererek, 1 Ağustos’tan itibaren yurtdışı turların satışına başlanabileceğini bildirdi. ATOR, pandemi nedeniyle ertelenen turların da 1 Ağustos’u izleyen tarihlere yönlendirilebileceğinin altını çizdi. İtalya içe döndü İtalya Kültür ve Turizm Bakanı Dario Franceschini, İtalya'nın bu yıl uluslararası turizme kapalı olacağını söyledi. İtalya, bu nedenle iç turizme yönelik yatırım ve ülke içinde seyahat planını açıkladı. Almanlar 4 aşamada geçecek Alman turizm endüstrisinin normale dönüş süreci 4 aşamada ele alındı. Bu aşamalar şöyle: Kapalı dönem, alınan önlem ve tedbirlerin hafifletildiği dönem, canlanma ve normalleşme. Yasakların mayıs ortasında kaldırılması öngörülüyor. Kötümser senaryoya göre yasaklar haziran ayının sonunda kalkabilecek.

06 Mayıs 2020 Çarşamba