tatil-sepeti
Türkiye'nin 7'nci uydusu uzayda

Türkiye'nin, 3'ü (TÜRKSAT 3A, TÜRKSAT 4A, TÜRKSAT 4B) haberleşme, 3'ü (GÖKTÜRK-1, GÖKTÜRK-2ve RASAT) gözlem olmak üzere aktif 6 uydusu bulunuyor. Türkiye'nin ilk iletişim uydusu denemesi olan TÜRKSAT 1A, 24 Ocak 1994'te uzaya fırlatıldı ancak fırlatıcı rokette meydana gelen arıza nedeniyle 12 dakika 12 saniye sonra okyanusa düştü. Uydu teknolojilerine yatırımlarına devam eden Türkiye, 10 Ağustos 1994'te TÜRKSAT 1B ile uzaydaki yerini aldı. AIRBUS D&S tarafından üretim süreçleri ve test aşamaları tamamlananTÜRKSAT 5A uydusufırlatmaya hazır halde 2 Ekim'de TÜRKSAT yetkililerine yerde teslim edildi. 2017'de imzalanan sözleşme sonrası AIRBUS'ın Fransa'nın Toulouse şehrindeki tesislerinde üretimine başlanılan uydu, SPACE X firmasının ABD-Florida'da bulunan Cape Canaveral'daki fırlatma merkezine gönderildi. Bugün 05.15'te Falcon 9 roketiyle başarılı bir şekilde uzaya fırlatılan TÜRKSAT 5A'dan, fırlatıştan 35 dakika sonra ilk sinyal alındı. Tamamen elektrikli itki sistemine sahip olan TÜRKSAT 5A, istasyonlar aracılığıyla tüm yörünge ve alt sistem kontrolleri gerçekleştirilmesinin ardından "31 derece doğu" boylamındaki yörüngesine yerleşecek. TÜRKSAT 5A'nın yaklaşık 4 ay sürecek yolculuğunun ardından yörüngesine oturtulmasıyla Türkiye'nin uzaydaki aktif uydu sayısı 7'ye çıkacak. Uydunun kontrolü, Gölbaşı Uydu Yer İstasyonu'na devredilecek ve buradan gönderilecek komutlarla yaklaşık bir ay boyunca performans testlerine tabi tutulacak. TÜRKSAT 5A'nın 2021'in ikinci çeyreği içinde hizmete başlaması hedefleniyor. Uydu manevra ömrüyle 31 derece doğu yörüngesindeki frekans ve yörünge haklarını 30 yıl boyunca güvence altına alacak. TV YAYINCILIĞI VE VERİ HABERLEŞME HİZMETLERİ VERECEK TÜRKSAT 5A, Türkiye, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Batı Afrika, Güney Afrika, Akdeniz, Ege Denizi ve Karadeniz’i kapsayan geniş bir coğrafyada, TV yayıncılığı ve veri haberleşme hizmetleri sunacak. Türkiye'nin yeni Ku Bandını kullanan öncü ülkelerden birisi olmasını sağlayacak TÜRKSAT 5A, 12 kilovat güçle çok daha kaliteli bir TV yayıncılığı ve haberleşme hizmeti sağlayacak. TÜRKSAT 5B'NİN HAZİRANDA FIRLATILMASI HEDEFLENİYOR Uydu teknolojileri alanındaki yatırımlarını sürdüren Türkiye, imalatları tamamlanan ve testleri yapılan TÜRKSAT 5B haberleşme uydusunu haziran ayında uzaya fırlatmayı planlıyor. 42 derece doğu yörüngesine gönderecek TÜRKSAT 5B ile ülkenin Ka-Bant kapasitesi artırılacak. TÜRKSAT 5A ve daha sonra 5B'nin hizmete girmesiyle, Türkiye'nin frekans hakları korunurken, gelecek yeni nesil haberleşme uyduları için de yeni frekans hakları elde edilecek. Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test (USET) Merkezi'nde üretilecek TÜRKSAT 6A haberleşme uydusunun 2022'de uzaya fırlatılması öngörülüyor. Türkiye, TÜRKSAT uydularıyla haberleşme alanında Avrupa ve Afrika'nın tamamını, Asya'nın Endonezya da dahil batı ve güney bölümünü (Rusya ve Çin hariç) kapsayacak. TÜRKİYE'DE TASARLANIP ÜRETİLEN İLK GÖZLEM UYDUSU RASAT RASAT yer gözlem uydusu, TÜBİTAK UZAY'ın BİLSAT'ın ardından ikinci uzaktan algılama uydusu oldu. Türkiye'de tasarlanıp üretilen ilk yer gözlem uydusu olan RASAT, 17 Ağustos 2011'de Rusya'dan fırlatıldı. RASAT uydusu, tasarım ömrü 3 yıl olmasına rağmen 17 Ağustos 2020 itibarıyla, yörüngede 9'uncu yılını başarıyla tamamladı. Söz konusu uydu, güneşe eş zamanlı dairesel yörüngede, 700 kilometre irtifada bulunuyor, 7,5 metre siyah-beyaz, 15 metre çok bantlı uzamsal çözünürlükte süpürçek (pushbroom) kamerayla görev yapıyor. Yeniden ziyaret zamanı ortalama 4 gün olan RASAT, 3 eksende kontrol edilebiliyor. Her bir çerçeve görüntüsünün boyutları 30x30 kilometre olan uydudan, 960 kilometre uzunluğuna kadar şerit görüntü alınabiliyor. Proje kapsamında, uydu montaj, entegrasyon ve test laboratuvar büyütülürken, uydu tasarım, üretim ve test konularında 100'den fazla uzman yetiştirildi. GÖKTÜRK-1 UYDUSU Türk Silahlı Kuvvetlerinin hedef istihbaratına yönelik uydu görüntüsü ihtiyacını karşılayacak GÖKTÜRK-1 uydusu da 2016'da uzaya fırlatıldı. Alçak irtifa dünya yörüngesine oturan uydu, kamu kurum ve kuruluşları için çevre ve yapılaşmanın izlenmesi, tarımsal rekolte tespiti, belediyecilik uygulamaları, sınır kontrolü ve kadastro faaliyetleri gibi birçok alanda uzaktan algılama görevleri yapılabiliyor. Coğrafi kısıtlama olmaksızın dünyadaki herhangi bir yerde keşif yapmak için tasarlanan 0,50 metre çözünürlüklü uydunun ömrünün 7 yıl olması öngörülüyor. İLK YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜKLÜ KEŞİF VE GÖZLEM UYDUSU GÖKTÜRK-2 Türkiye'de özgün olarak geliştirilen ilk yüksek çözünürlüklü keşif ve gözlem uydusu GÖKTÜRK-2, 2012'de gerçekleştirilen fırlatma operasyonu ile görev yörüngesine yerleştirildi. GÖKTÜRK-2, Milli Savunma Bakanlığı, TÜBİTAK Başkanlığı ve TÜBİTAK UZAY-TUSAŞ iş ortaklığı tarafından imzalanan sözleşme kapsamında üretildi. Uyduyla Türk Silahlı Kuvvetleri ve özel olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığının ihtiyaç duyduğu hedef istihbaratı ile sayısal ve coğrafi veri üretimi sağlanıyor. Ayrıca diğer kamu kurum/kuruluşları ile üniversite ve araştırma kurumlarının uydu görüntüsü istekleri karşılanıyor. Yüksek yerlilik oranıyla üretilen ve 2,5 metre çözünürlüğe sahip gözlem uydusu, Türkiye'nin savunma, çevre, şehircilik, tarım ve ormancılık alanlarında önemli ihtiyaçlarına cevap veriyor.

08 Ocak 2021 Cuma

AB'nin anti damping vergisi uygulayacağı demir çelik kuruluşları itirazlarını yaptı

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği(TÇÜD) Genel SekreteriVeysel Yayan,Avrupa Birliği'nin (AB), Türkiye'den demir çelik ürünlerinin ithalatındaki yüzde 7,6'ya varan anti damping vergi uygulamasıyla ilgili, "Anti damping vergisi uygulanacak kuruluşlar, konuya ilişkin itirazlarını yaptı. Nihai vergiler haziran ayına kadar netleşecek olmakla birlikte, hukuki süreç devam etmektedir" dedi. Yayan, Avrupa Komisyonu'nun, "Türkiye'den ithal edilen sıcak sac miktarının ve fiyatlarının AB'nin çelik sanayisini olumsuz yönde etkilediği ve Birliğin çelik endüstrisinin genel performansı üzerinde önemli baskılara neden olduğu" iddialarını dikkate aldığını söyledi. Bu nedenle Türkiye'den sıcak haddelenmiş yassı ürün ithalatına karşı mayıs ayında anti damping soruşturması başlatıldığını ve bu soruşturmanın geçen ay sonuçlandığını dile getiren Yayan, şunları kaydetti: "6 Ocak 2021 tarihi itibarıyla da geçici anti damping vergilerinin yürürlüğe konulacağı belirtiliyor. Anti damping vergisi uygulanacak olan kuruluşlar, konuya ilişkin itirazlarını yaptılar. Nihai vergiler haziran ayına kadar netleşecek olmakla birlikte, hukuki süreç devam etmektedir." EUROFER GEÇEN YIL MART AYINDA TÜRKİYE'Yİ ŞİKAYET ETMİŞTİ Türkiye menşeli sıcak haddelenmiş demir ürünler ile alaşımsız ve alaşımlı çelik ürünlerinin ithalatıyla ilgili geçici anti damping vergisi uygulanması kararı AB Resmi Gazetesi'nde yayımlandı. Buna göre, Türkiye'deki demir ve çelik sektöründe faaliyet gösteren Habaş yüzde 4,8, Erdemir yüzde 5,4, Borçelik ve Ağır Haddecilik yüzde 5,9, Çolakoğlu Metalurji ve diğer şirketler ise yüzde 7,6 geçici anti damping vergisine tabi olacak. Avrupa Çelik Derneği (EUROFER), Türkiye'nin sektörde damping yaptığı iddiasıyla 31 Mart 2020'de AB Komisyonuna şikayette bulunmuştu. AB, mayıs ayında Türkiye'den ithal edilen bazı çelik ürünlerde damping yapılıp yapılmadığını belirlemek üzere resmi soruşturma başlatmıştı.

08 Ocak 2021 Cuma

Hamsi avı 10 gün yasak

Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yapılan yazılı yazılı açıklamaya göre,Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünce, sektör paydaşları, bilim insanları ve çok sayıda balıkçı ve balıkçılık örgütleri temsilcileriyle yapılan istişareler sonucunda, hamsi avcılığınınkısmi olarak durdurulması kararı alındı. Buna göre, gözlem ve denetimler ile araştırma kuruluşları tarafından yapılan izleme çalışmaları sonucunda, İstanbul Boğazı’nda ve Karadeniz'de hamsi balıklarında yasal avlanabilir boy uzunluğunun altındaki bireylerin oranında artış ve et verimlerinin oldukça düşük olduğunun tespit edildiği vurgulandı. Özellikle bu yıl yaşanan çevresel ve iklimsel faktörlerin etkisine bağlı olarak gerçekleşen bu durum nedeniylegerek balığın avlanabilir yasal boy uzunluğuna, gerekse de balığın biyolojik yapısına uygun olmayan avcılığıngiderek artış gösterdiğine işaret edilen açıklamada, "Sonuç olarak da mevcut avlanılan balıkların avlanma miktarlarında, değerlendirilmeyenve pazara sunulmayanbalık miktarlarındaki oran artışı devam etmektedir"ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, bu durumun, gelecek yılların hamsi stoklarına ve anaçlarına olumsuz etki edeceğinden, balıkçılık yönetimi açısından acil bir önlem alınması gerekliliği ortaya çıktığına dikkatçekilerek, şunlar kaydedildi: "Sektör paydaşlarımız, bilim insanları ve çok sayıda balıkçı ve balıkçılık örgütleri temsilcileriyle yapılan istişareler sonucunda, hamsi avcılığınınkısmi olarak durdurulması kararı alınmıştır. Buna göre,İstanbul Boğazı’nın tamamında ve Karadeniz’de İstanbul ili Sarıyer ilçesi Kumköy Aslan Burnu’ndan, Gürcistan sınırına kadar olan karasularımızda 08 Ocaksaat 00.01’den itibaren 18 Ocak saat 00.00'a kadar 10 gün süreyle her türlü av aracıyla ticari amaçlı hamsi avcılığına izin verilmeyecektir. Bu süre içerisinde Bakanlığımızca yapılacak gözlem ve incelemeler neticesinde hamsi balıklarının biyolojisinde bir düzelme olmaması halinde10'ar günlük periyodlarla 20 gün daha hamsi avcılığı durdurulabilecektir." MARMARA DENİZİNDE VE İSTANBUL BOĞAZI'NIN KARADENİZ GİRİŞİNİN BATISINDA YASAK YOK Marmara Denizinde ve İstanbul Boğazının Karadeniz girişinin batısındaki hamsi stoklarında balığın biyolojisi açısından bir olumsuzluk tespit edilmediği için buralarda bir durdurma söz konusu olmayacağı belirtilenaçıklamada, "Halkımızın hamsi ihtiyacı, hamsi avcılığının serbest olduğu alanlardan yakalanan ve soğuk hava depolarında muhafaza edilen ürünlerle karşılanmaya devam edilecektir. Diğer taraftan istavrit, lüfer, mezgit, çaça gibi diğer türlerin avcılığında herhangi bir kısıtlamaya gidilmemiştir" değerlendirilmesinde bulunuldu. Açıklamada, Bakanlık olarak getirilen düzenlemelere uygun avlanmanın temini için,geçmişte olduğu gibi tüm imkanların seferber edilerek devam edileceğin altı çizilerek, şu ifadelere yer verildi: "Bunun için her türlü teknik ve altyapı önlemleri alınmıştır. Balıkçılarımızın yavru ve yeterli et verimliliğine sahip olmayan hamsileri avlamamaları, halkımızın da bu konuda gerekli duyarlılığı göstererek, 9 santimetreden küçük hamsileri almamaları ve bu tür balık satışı yapanları, Tarım Orman İl/İlçe Müdürlüklerine veya Alo 174 Gıda Hattı’na bildirmeleri, su ürünleri stoklarının korunması ve sürdürülebilir işletilmesi bakımından önem taşımaktadır."

08 Ocak 2021 Cuma

İhracat beklentisi bir önceki çeyreğe göre 6,5 puan arttı

Ticaret Bakanlığı, 2021 yılının ilk çeyreğine ilişkin Dış Ticaret Beklenti Anketi'ni açıkladı. Buna göre, İhracat Beklenti Endeksi, bu dönemde bir önceki çeyreğe göre 6,5 puan yükseldi. Geçen yılın dördüncü çeyreğinde 108,4 olan endeks, bu yılın ilk çeyreğinde 114,9 seviyesine çıktı. Endeks geçen yılın aynı dönemine göre ise 1 puan arttı. Yılın ilk çeyreğine ilişkin, gelecek 3 aya ilişkin ihracat beklentisi, ihracat sipariş beklentisi, şu anda kayıtlı ihracat sipariş düzeyi ve son 3 aya ilişkin ihracat sipariş düzeyine yönelik değerlendirmeler İhracat Beklenti Endeksini artış yönünde etkiledi. İTHALAT BEKLENTİ ENDEKSİ Bu yılın ilk çeyreğine ilişkin İthalat Beklenti Endeksi ise geçen yılın son çeyreğine kıyasla 6,9 puan artarak 112,8 seviyesinde gerçekleşti. Endeks geçen yılın aynı dönemine göre de 6,9 puan arttı. İthalat Beklenti Endeksi'ni son gelecek 3 aya ilişkin ithalat beklentisi, ithalat birim fiyatı beklentisi ve şu anda kayıtlı ithalat sipariş düzeyi sorularına yönelik değerlendirmeler endeksi artış yönünde, son 3 aya ilişkin ithalat sipariş düzeyine yönelik değerlendirmeler azalış yönünde etkiledi.

07 Ocak 2021 Perşembe

İkinci el çevrim içi oto pazarında satışlar 2020'de 2 milyonu aştı

İkinci el çevrim içi binek ve hafif ticari araç pazarında satışlar, geçen yıl 2 milyonu aşarken, ikinci el araç fiyatlarında ortalama yüzde 52,6 artış oldu. INDICATA'nın ikinci el çevrim içi pazar raporuna göre, 2019'da 1 milyon 771 bin 257 adetlik satış yapılan ikinci el çevrim içi binek ve hafif ticari araç pazarında, geçen yıl 2 milyon 53 bin 55 adetlik satış gerçekleşti. Böylece satışlarda 2019'a göre yüzde 16 artış kaydedildi. Geçen yıl ikinci el çevrim içi binek ve hafif ticari pazarında ilana çıkan araç adedi 2019'a göre yüzde 58 artarak 3 milyon 370 bin 369 adet oldu. İlana çıkan araçların (ilandan tamamen kalkan araçlar satılmış kabul edildiğinde) yüzde 61'i satıldı. 2019 yılında ise 2 milyon 138 bin 852 araç ilana çıkmıştı. PAZAR LİDERİ C SEGMENTİ OLDU Geçen yıl segment bazında ele alındığında pazarın lideri, 710 bin 497 adetlik satış ve yüzde 41,9 pay ile C segmenti oldu. 388 bin 259 adet ve yüzde 22,9 ile B segmenti ikinci sırada ve 303 bin 175 adet, yüzde 17,9 payla da D segmenti üçüncü sırada yer aldı. İkinci el çevrim içi satışlar içinde binek araçların payı yüzde 83, hafif ticari araçların payı 17 olarak belirlendi. SATIŞLARDAN EN YÜKSEK PAY 5-10 YAŞINDAKİ ARAÇLARDA Geçen yıl ikinci el çevrim içi binek ve hafif ticari araç pazarında satılan araçların yüzde 22'sini 1-4 yaşındaki araçlar oluşturdu. Satışlarda 11 ve üzeri yaşındaki araçların payı yüzde 29 ve 5-10 yaşındaki araçların payı da yüzde 49 oldu. 50 BİN TL'LİK BİR ARACIN FİYATI YAKLAŞIK 76 BİN 300 TL'YE YÜKSELDİ Salgının da etkisiyle geçen yıl hem sıfır hem de ikinci el otomotiv pazarında araç bulunurluğu çok düşük seviyelere inmişti. Bu nedenle 2020'nin son aylarında görülen durgunluk haricinde yıl boyunca araç fiyatları artış göstermişti. 2020 yılı geneline bakıldığında, çevrim içi otomotiv pazarında ikinci el araç fiyatlarında ortalamada yüzde 52,6 artış gözlendi. Söz konusu artış oranına göre, Aralık 2019'da 50 bin TL'ye alınabilen bir aracın fiyatı, geçen yılın aynı döneminde yaklaşık 76 bin 300 TL'ye yükselmiş oldu. GÜNLÜK 450 BİNDEN FAZLA İKİNCİ EL ARAÇ DATASI ANALİZ EDİLİYOR Öte yandan, makine öğrenmesi, yapay zeka ve büyük verinin birleşmesinden oluşan iş zekası seti INDICATA, Türkiye'deki ikinci el çevrim içi araç pazarını tarayarak günlük 450 binden fazla ikinci el araç datasını analiz ediyor. Rapordaki satış verileri, ikinci el ticareti yapan kurum ve kuruluşların çevrim içi pazarda verdikleri ilan verilerine dayanırken, bu verilerin içinde bireysel araç ilanlarına ait veriler bulunmuyor. İkinci el araç ilanı, bir kurum veya kuruluş tarafından internetten tamamen kaldırıldığında "satış" olarak sınıflandırılıyor.

07 Ocak 2021 Perşembe