tatil-sepeti
Müşteriyi doğru ‘kadraj’a alın

HABER: MÜGE BİBERTicaretin nabzının attığı en önemli mecralardan biri olan e-ticarette ürün alıcılarını en çok etkileyen detay ürünün görseli. Ürünle ilgili özgün fotoğraflar, alıcıyı artırdığı gibi ürün iadelerinin de yüksek oranda önüne geçiyor. İstanbul Ticaret Odası (İTO) da üyelerini bu konuda bilgilendirmek için “E-Ticarette Pratik Ürün Fotoğrafçılığı ve Katalog Yönetimi” semineri ile bu konuyu ele aldı. Açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Bahadır Yaşık’ın yaptığı seminerde, e-ticarette başarılı çalışmalara imza atan firmaların yetkilileri sunum yaptı. Sunumlarda, e-platformda ürün satmak için görsellerin nasıl kullanılması gerektiği uygulamalı olarak anlatıldı. DOĞRU ÇEKİM SATTIRIR İTO Yönetim Kurulu Üyesi Bahadır Yaşık, yoğun bir rekabetin yaşandığı e-dünyada ayakta kalabilmek için ürün ve hizmetleri en iyi şekilde kullanıcıların beğenisine sunmanın büyük önem taşıdığının altını çizdi. Ürünleri satabilmek için tanıtıcı birkaç kelime yazmak veya gelişigüzel çekilmiş birkaç fotoğraf eklemenin yeterli olmadığını söyleyen Yaşık, müşterinin kıyas yapabileceği onlarca hatta yüzlerce site olduğunu, bunun için de daha iyi ürün görselinin önemli olduğunu belirtti. Ürün fotoğrafçılığı-nın öneminin burada ortaya çıktığını söyleyen Yaşık, “Doğru çekim teknikleri ile elde edilen bir ürün fotoğrafı, ürünün daha kolay satılmasında çok önemli bir rol oynuyor. Keza online katalog yönetimi ile müşterilerin online mağazanız üzerinde rahatlıkla arama yapabilmesi de çok önemli” şeklinde konuştu. UYGULAMALI ANLATILDI Seminerde Akıllı Ticaret Genel Müdürü Utku Bilgin, N11 İş Ortağı Kalite Yönetim Müdürü Baki Süngü, Armahouse kurucusu İzem Armağan, Profaş A.Ş. Kilit Müşteri Yöneticisi Ayşe Bilge İlmen katılımcılarasunum yaptı. Profaş A.Ş.’den Fotoğrafçı Taylan Özgür Nefes de ürün fotoğraf çekimini uygulamalı olarak anlattı. HEDEF KİTLE VİDEO İZLİYOR Google’ın araştırmasına göre, insanların yüzde 19’u yeni ürün ve sistemle ilk karşılaşmalarını akıllı telefonda video izlerken yaşıyor. İnternet kullanıcılarının yüzde 67’si ise YouTube’u her gün ziyaret ediyor. Yani hedef kitle video izliyor. Ürünlerinizi video ile tanıtırken dikkat etmeniz gerekenler ise şöyle: İlgi çekin: Etkili bir şekilde açılış yapın. İzleyicilerin dikkatini çekin. Marka bilinci oluştururken, doğal olun ve amaç doğrultusunda ilerleyin. Bağlantı kurun: Duygular, ses ve tempo ile dikkatleri üzerinizde tutun. Yönlendirin: Kitlenize nasıl düşünmeleri / hissetmeleri / hareket etmeleri gerektiğini söyleyin. Zamanlama: İlk 5 saniye en vurucu mesaj ve marka, sonra öne çıkan özellikler, son 5 saniye de harekete geçirici mesaj. FOTOĞRAF ÇEKİMİNDE BUNLARA DİKKAT! En az 4 fotoğraf kullanılmalı Ürün her açıdan çekilmeli Fotoğrafta ne sattığınız kesinlikle anlaşılmalı Fotoğrafın yanında başka bir ürün görünüyorsa fiyata dahil mi yoksa hediye mi mutlaka belirtilmeli Eğer mümkünse video görseli ile ürün tanıtılmalı Bütün bunlara rağmen ürün satmıyorsa fiyat biraz aşağıya çekilmeli ÖZGÜN FOTOĞRAFIN FAYDASI Müşteri beklentisini karşılar İadeleri azaltır SEO’da öne çıkmayı sağlar Ürün detayı hakkında bilgi verir FOTOĞRAFIN TEKNİK ÖZELLİĞİ NASIL OLMALI Yüksek çözünürlük (1500x1500 piksel) Ürün, fotoğrafın yüzde 85’ini doldurmalı Fotoğraf arka planı doğru ışıkta olmalı Gündüz ve doğal ışık kullanılmalı Lightbox (tüm fotoğrafları aynı ışıkta çekmenize olanak sağlar)

05 Mart 2020 Perşembe

Modüler İHA dünyada tek

HABER: SOYHAN ALPASLAN Teknopark İstanbul’da yerleşik ALTINAY Havacılık ve İleri Teknolojiler A.Ş. (AHİT), Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) için Çok Fonksiyonlu Kargo İnsansız Hava Aracı (İHA) ALBATROS’u geliştirdi. Malezya Milli Savunma Üniversitesi ile ‘Taktik İnsansız Hava Aracı Geliştirilmesi Alanında İyi Niyet Anlaşması’ imzalayan ALTINAY, İHA ve İnsansız Kara Aracı (İKA) sistemlerinde ASELSAN ve TUSAŞ ile işbirliği yapıyor. İstanbul Ticaret’in sorularını AHİT Genel Müdürü M. Emin İlkmen cevapladı. İlkmen, “TSK’nın ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik ürünlerimiz performans ve maliyet etkinlik kriterleriyle uluslararası platformda da büyük ilgi görüyor” dedi. DÖRT ANA TEKNOLOJİ AHİT’i tanıtır mısınız? AHİT, Türkiye’nin ilk endüstriyel robotunu geliştiren ve bu alanda ileri teknolojiye sahip ülkeler arasına katılmasını sağlayan ALTINAY Teknoloji Grubu şirketlerinden biri. Hareket kontrol, insansız sistemler, havacılık ve kritik üretim teknolojileri olmak üzere dört ana ürün alanımız mevcut. Bu alanlardaki sistemler ve yüksek teknolojili ürünlerimizle dışa bağımlılığı ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Gimbal, teleskopik mast sistemleri, eyleyiciler, mühimmat taşıma ve fırlatma sistemleri gibi stratejik teknolojiler geliştiriyor; tanklardaki kuleleri hareket ettiren eyleyicileri, elektronik kamera gimballerini, mast sistemlerini, bomba imha robotlarının çok eksenli manipülatörlerini üretiyoruz. YERLİ EYLEYİCİLER Eyleyicilerin önemi nedir? Eyleyiciler, doğrusal ve dönel hareket ihtiyacını karşılamak için kullanılan pozisyon veya kuvvet kontrollü tek eksenli hareket sistemleridir. Tankların kule ve namlularından uçakların iniş takımlarına ve ana kontrol yüzeylerine kadar savunma ve havacılık platformlarının kritik bileşenleri olan eyleyiciler; hidrolik, elektromekanik veya pnömatik tiplerde farklı tahrik mekanizmalarına sahip. ALTINAY, her tip eyleyiciyi geliştirebiliyor. MİLLİ MAST SİSTEMİ Mast sistemi nedir? Mast sistemleri, ana muharebe tanklarından elektronik harp sistemlerine kadar geniş bir uygulama alanına sahip. Teleskopik olarak iç içe geçen kademelerden oluşup, kapalı halden açık hale geçtiğinde konum avantajı sağlayacak şekilde faydalı yükleri yükseltirler. Firmamız, 2014’e kadar ithal edilen mast sistemlerini artık çok yüksek yerlilik oranıyla üretip, ihraç ediyor. AHİT, çok rotorlu İHA ve her türlü İKA sistemi geliştirip, üretebiliyor. 2015’ten itibaren ASELSAN ile yoğun işbirliğimiz oldu. Bu süreçte çok geniş bir İHA ailesi oluşturup, ortak firmamız DASAL’ı kurduk. DASAL, dikey iniş kalkış kabiliyetine sahip çok Rotorlu İHA’da Türkiye’nin mükemmeliyet merkezi olmayı hedefliyor. DASAL, yazılımdan mekanik tasarıma, donanımdan test sistemlerine kadar her türlü kabiliyetiyle dünyanın sayılı firmalarından biri. SÜRÜ İHA SİSTEMLERİ Sürü İHA’lar (Kırlangıç), drone avlayan dronlar, silahlı ve drone avlayan İHA’lar (Kartal ve Doğan), geri tepme sönümleme mekanizmalı silahlı İHA’lar ve Aktif Modüler İnsansız Hava Aracı ALBATROS’u geliştirdik. Zırhlı araçtan kalkış ve iniş yapabilen ARI KUŞU İHA önemli bir ihtiyacı karşılıyor. ALBATROS EŞSİZ ALBATROS İHA, 50-250 kilogram faydalı yük taşıyabilmesiyle; Türkiye’yi insan taşıma kabiliyetine sahip İHA üretebilen ülkeler kategorisine sokacak. 6 bin mermi, havadan karaya mühimmatları taşıyabilen, ambulansa dönüşebilen ALBATROS, çok fonksiyonlu esnek mimarisiyle eşsiz. Elektrikle çalışan, hazırlanması kısa olan ALBATROS, 3 bin metre irtifada 60 dakika uçabiliyor. UÇUŞ YER TESTİ Emin İlkmen, Türkiye’de ilk defa, hava platformlarının uçuş kontrol sistem testlerini yerde yapabilen Demir Kuş Test Sistemi’ni (Iron Bird) TUSAŞ’la geliştirdiklerini söyledi. İlkmen, “Uçuş kontrol bilgisayarı ve uçağın hareketli yüzeylerini kontrol ve test eden bu sistem ilk defa milli olarak geliştiriliyor. HÜRJET’in uçuş kontrol testleri yerde yapılabiliyor, uçuş öncesi her türlü senaryo test edilerek uçuş emniyeti garanti altına alınıyor. TUSAŞ ve AHİT ortaklığı ile kurulan TAAC; uçuş kontrol sistemleri, havacılık test sistemleri ve mühimmat bırakma sistemlerinde projeler geliştiriyor” dedi. ABD’DEN SONRA TÜRKİYE ÜRETTİ AHİT, ASELSAN’ın Minyatür Bomba Projesi’nde kullanılan Pnömatik Dörtlü Bomba Salanları’nı geliştirdi. ABD’den Türkiye’nin geliştirdiği Dörtlü Bomba Salanı teknolojisi, Akıllı Minyatür Bombaların kritik hedeflere güvenli, etkin ulaşmasını sağlıyor. Firma; F-16, F-35 uçakları, TF-X ve HÜRJET dahil her türlü hava aracı için mühimmat taşıma ve fırlatma sistemleri geliştirebiliyor. HARİTACI ROBOTLAR Fırlatılarak sevk edilebilen İKA’ları AHİT üretiyor. Meskun mahallerde kapalı alan içine atılabilen bu robotlar muhasım tarafın haritasını çıkarıp, merkeze gönderiyor. Fırlatıldığı bölgeden bilgi alıp, gönderiyor. MÜHİMMAT İMHA AHİT, özelliğini yitirmiş mühimmatın sıfır atık prensibiyle geri kazanımı için otomasyon sistemleri ve tesisler kuruyor. Literatürdeki 3R (Resourse, Reuse, Recycle) yöntemleriyle tehlikelerin bertarafı amacıyla özel teknolojiler geliştiren AHİT, 2006’dan beri ROKETSAN’a ve NATO’ya yerli ve milli mühimmat imha teknolojileri üretip, ABD’ye ihraç ediyor. SAHİP OLAN AZ AHİT, T625 GÖKBEY Helikopteri’nin milli ve özgün eyleyicilerle uçması için tasarımlar yapıyor. GÖKBEY platformu için iniş takımının gövde içine alınması ve inişte açılmasını sağlayan ‘İniş Takımı Açma Kapama Eyleyicileri’ özel kilit yapısı ve hidrolik tahrik sistemi ile yüksek güvenilirlik ve rijitlik sağlıyor. Bu teknoloji dünyada çok az ülkede bulunuyor.

05 Mart 2020 Perşembe

Lojistikte trenin gücü artıyor

Demir yollarında yeni hatlar ve yeni yatırımlar sayesinde yolcu ve yük taşımacılığında rekor seviyede artışlar oldu. TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğü tarafından işletilen yüksek hızlı trenler (YHT) ile ana hat, bölgesel ve kent içi trenlere rağbet arttı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, “Konvansiyonel trenlerle taşınan yolcu sayısı 2018 yılında 16 milyondu, 2019’da yüzde 10 artışla 17.5 milyona yükseldi” dedi. YÜK TAŞIMACILIĞI Bakan Turhan, geçen yıl yük taşımacılığında da tüm zamanların en yüksek rakamlarının yakalandığını söyledi. Turhan, şu açıklamayı yaptı: “Ülkemizi lojistik üs haline getirmek için demir yolu öncelikli yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bu yatırımlarımız, yük taşımacılığında da artış sağladı. 2019’da 29.3 milyon ton yük taşımacılığı gerçekleşti.” ORTA KORİDOR Bakü-Tiflis Kars (BTK) demir yolu hattına büyük önem verdiklerini belirten Turhan, Çin’den Avrupa’ya yaklaşık 11 bin 500 kilometrelik yolu 18 günde tamamlayan ilk transit trenin bu hattın tarihinde önemli bir mihenk taşı olduğuna dikkati çekti. Turhan, BTK demir yoluyla entegre olan ve ‘Orta Koridor’ olarak tanımlanan uluslararası demir yolu koridorunun, Asya ile Avrupa arasında en kısa, en ekonomik, iklimi en elverişli koridor olarak ön plana çıktığını belirtti. ÇİN’E ULAŞIYOR Bakan Turhan, konu hakkında şunları kaydetti: “Orta Koridor ülkemizden başlayarak, Gürcistan, Azerbaycan ve Hazar Denizi’ne (Hazar geçişi kullanılarak), buradan da Kazakistan veya Türkmenistan-Özbekistan-Kırgızistan güzergahını takip ederek Çin’e uzanıyor. Bu muazzam demir yolu koridoru, dünya ticaretinin kalbi haline geliyor. Türkiye olarak Çin-Avrupa taşımalarında bu hattın daha sürekli ve düzenli hale gelmesi için büyük çaba gösteriyoruz.”

04 Mart 2020 Çarşamba

Liselilerden ulaşım sorununa mobil çözüm

HABER: TUĞÇE ÖZKUŞ Mikro mobilite girişim olarak adlandırılan Limon projesi, 0-5 kilometre arasındaki yolculukların hızlı, güvenli ve ekonomik gerçekleşmesini amaçlıyor. 6 yılın sonunda Türkiye ve MENA bölgesinin en büyük mobilite şirketi olma hedefi ile yoluna devam eden Limon’u, projenin kurucu ortağı Yunus Emre Tekin ile konuştuk. Projenizin ortaya çıkış hikayesi nedir? Limon bir mikro mobilite girişimi. Mikro mobilite 0-5 kilometre arasındaki yolculukların hızlı, güvenli ve ekonomik yapılmasını sağlamayı amaçlıyor. Hedefimiz elektrikli bisiklet ve elektrikli scooter ile piyasaya çıkıp, ürün gamımızı genişletip, üç senede yeni ürünler ekleyerek mobilite şirketi olmak. Girişimimiz, bir problemden doğdu. Okula gidip gelirken toplu taşıma kullanıyordum. Otobüsten indikten sonra ortalama 15 dakika yürüyordum. Her gün 30 dakikamın buna gitmesi çok sinirimi bozuyordu. Nasıl bir çözüm bulabilirim diye düşünürken elektrikli scooterları gördüm ve paylaşımlı bir scooter platformu var mı diye incelemeye başladım. O dönemde sadece iki platform vardı. Biri belediyeye ait sahilde ve istasyonlu olan İsbike ve o zamanlar sadece Caddebostan’da olan Martı. Araştırmam üzerine bir süre İzmir’de vakit geçirdim ve mikro mobiliteyi tanıdım. İzmir’in mikro mobilite olarak çok uygun olduğunu fark ettim ve çalışmalara başladım. Ekip kurdum ve birlikte ilk prototipimizi bitirdik. Uygulamamızı da hazırladık. Şu an yatırım arıyoruz. Projenizin yenilikçi yönünü anlatır mısınız? Girişimimiz yeni bir ulaşım trendi sunuyor ve ulaşımda yeni kapı açmayı hedefliyor. Projenin yaygınlaşması halinde, insanların 0-5 kilometre arasındaki yolculuklarını, havayı kirleten ve trafik oluşturan araçları ortadan kaldırıp trafiği rahatlatacak. İleriki aşamada uzun yolculuklar için elektrikli araçlar gibi çözümler sunmayı hedefliyoruz. İş geliştirme ve MVP (prototip) aşamalarını geçtik. Şu an piyasaya çıkmak için yatırım arıyoruz. Gerekli olan yatırımın yüzde 55’ini bulduk. Gelir modeliniz sadece kullanıcılar mı olacak? Markalarla çalışmayı düşünüyor musunuz? İş planımıza göre kullanıcılar üzerinden gelir sağlamayı planlıyoruz. Ancak sigorta şirketleri ile de çalışmayı düşünüyoruz. Tekliflere açığız. Hem lise öğrencisi olmak hem girişimci olmak zor mu? Bu anlamda girişimci olmak isteyen öğrencilere tavsiyeniz var mı? Hem girişimci hem de öğrenci olmak herkesin sandığı gibi çok zor değil. Sürekli öğrenmeyi, gelişmeyi ve problem çözmeyi seven biriyseniz güzel bir serüven. Okulum ile orantılı olarak sürdürmeye çalışıyorum bu yolculuğu. Yeri geldiği zaman okuldan, yeri geldiği zaman girişimimden ama en önemlisi de kendimden fedakarlık yaparak ilerletiyorum. BTM size ve projenize ne gibi katkı sağladı? BTM bizlere ilk olarak güzel bir çalışma ortamı sundu. Bu sayede ekip toplantılarımızı ve çalışmalarımızı yapabileceğimiz sıcak bir ortama sahip olduk. Aynı zamanda verdikleri eğitimlerle birlikte bizlere girişimcilik nedir, startup nasıl kurulur, yatırım daha kolay nasıl alınır gibi birçok sorunun cevabına ulaşmamızı sağladı. Eğitimler sonrasında da mentorluk desteğiyle birlikte daha hızlı ilerlememize imkan tanıdı. Türkiye ve global pazarda nasıl konumlanacaksınız? Türkiye’de ilk 3 yılda 12 şehre mikro mobilite sistemimizi oturtup, Doğu Avrupa ve MENA bölgesine girmek istiyoruz. Bu hedeflerimize mobilite fikirlerimizi eklemeyi planlıyoruz. Hedefimiz 6 yılın sonunda Türkiye ve MENA bölgesinin en büyük mobilite şirketi olmak. MUCİT GİRİŞİMCİ PROGRAMI’NA 2 BİN 500 BAŞVURU Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) tarafından Tüm Mucitler İcat-İnovasyon ve Araştırma Derneği (TÜMMİAD), Cube Incubation, Startup Fon ve Keiretsu Forum Türkiye’nin iş ortaklığıyla yürütülen Mucit Girişimci Programı’nın üçüncüsü başladı. Patent veya faydalı model sahibi mucitlerin girişimcilik ekosistemine kazandırılmasını amaçlayan programa, yeni dönemde 2 bin 500’den fazla başvuru yapıldı. Yapılan başvurular arasından 25 başvuru sahibi yeni dönem mucit girişimci olmaya hak kazandı. Mucit girişimci programı nedir? İcadının patent veya faydalı model başvurusunu yapmış mucit girişimcilerin ürünlerini ticarileştirmeleri ve yatırımcıyla buluşturmaları için ihtiyaçları olan destekleri sunan Mucit Girişimci Programı, 8 hafta sürüyor. Bu süreci başarıyla tamamlayan mucit girişimciler yılda bir kez düzenlenen BTM Sahne XL etkinliğinde yatırımcılar karşısında sunum yapıyor. İŞTE BTM’NİN YENİ MUCİTLERİ İzole mendil: İzole mendil, hızlı tüketim ürünü olup, sıvı üretici firmalar kozmetik, medikal, kimyasal sıvıları üreten firmaların ürünleri için tasarlanmış yeni bir tür paket. Vakum gücü teknolojisi (VGT): Araç kullanımında gaza basarken havayı orantılayan vakum gücü teknolojisi, alt devirlerde havayı hazır ederek, motorun ihtiyacı olan havanın vakumlanarak çekilmesini sağlıyor. Pv-T: Güneş kolektörü üzerine yerleştirilen PVT paneli sayesinde güneş enerjisinden sıcak su ve elektrik enerjisi elde ediliyor. Flax: Üç boyutlu yazıcı kullanıcıları başta olmak üzere üretim ile ilgilenen herkesin zevkle kullanabileceği geri dönüşüm odaklı tasarlanmış bir makina. Padman: Orta yaş üstü erkeklerde görülen ürolojik rahatsızlıklarda kullanılanhijyenik ürün. Hücre yenileyici bileşen: Kozmetik ve ilaç sanayinde kullanılan sedef, egzama, yara, yanık, dermatit, vitiligo, uçuk, akne, sivilce, leke, skar izleri, sarkma gibi hastalıkları tedavi edici sıvı bileşen. Karbonol: İçilmiş sigara izmaritlerinin geri dönüşümünü sağlayan yöntem. Dubalı bomba bulma sistemi: Araçlarda şüpheli arama tarama sorgulama yapılırken, araç üzerine veya canlı olarak üzerine döşenmiş bombayı tarama noktasına gelmeden bularak tedbir alınmasını sağlayan sistem. Avus: Dış aydınlatmaların en doğru zamanda açılıp kapatılması için geliştirilmiş ve bölgeler hakkında veri toplayan akıllı güç devreleri üreten girişim. Endovi: Ürologların 5 yıllık meslek hayatı içerisinde bel ve boyun fıtıkları, el ve bileklerde karpal tunel, tenar noropati ve artrit gibi oluşan meslek hastalıklarına çözüm bulan sistem. Kabuklu kuruyemiş ambalajı: Kuruyemiş kabuklarının meydana getirdiği çevre kirliliğine karşı doğa dostu ambalaj. Yeni alaturka tuvalet: Klasik alaturka tuvaletin, mevcut kullanımdaki sıkıntılarının çözülerek yeniden tasarlandığı girişim. Tactical hooks: Savunma sanayi arama kurtarma ve itfaiyelerde 65 fonksiyona sahip hayat kurtarabilecek faydalı model. Hasta yatağında yenilik: Hastane veya ev, hasta bakımı yapılan her yerde kullanılan, yatağa bağımlı olan hastaların yaşamlarını ve bakım işlemlerini kolaylaştıran proje. Otobit: Otonom yabani ot ayıklama ve bitki sağlığı gözlemleme robotu. Kaşif: Herkesin erişebileceği, düşük maliyetli insansız sualtı robotları. Manyetik enerji motoru: Dışarıdan hiçbir enerji girişi olmadan ve kendi ürettiği enerjinin bir miktarını dahi kullanmadan, bünyesinde batarya, sargı bobin ve küçük elektrik motoru olmayan, sadece sistemindeki mıknatısların itki kuvvetini, kinetik enerjiye dönüştüren ve ayar kolu ile istenilen devir ve güçte çalıştırılabilen motor. Powerbag: Günlük kullanılan çantalar üzerinde yapılan teknolojik yenilikler ile kaybolan anlık iletilerin önüne geçecek ve kadınların bu konuda kullanacağı modern teknolojik çanta çözümü. Masaj etkili ayak giysisi: Masa başında çalışan kişiler için oturur vaziyette giyilerek ayak tabanlarına masaj yapılmasını sağlayan ayak giysisi. ZGN otonom: Endüstriyel taşıma araçlarını (transpalet, forklift vb.) otonom çalışan araçlara dönüştüren sistem. Winergy: Enerji tüketiminin yüzde 65’ini kontrol edebilen enerji yazılım girişimi.Yüksek basınçlı havanın kapalı ortamda sirkülasyonu ile çalışan aerodinamik motor: Basınçlı havanın birim alana olan kuvvetini harekete geçirerek rüzgar gülünü çevirerek, bu şekilde güç ve moment elde edilmesini sağlayan motor. Cankat. İ.O: Solunum yolundan meydana gelen zehirlenmeler ve bu zehirlenmelere bağlı can kayıplarını en aza indirebilmek için geliştirilen sistem. İdrar tahlilinde kullanılan steril idrar depolama sistemi: 0-3 yaş grubu ile yaşlı yatalak hastalar için geliştirilen idrar alma ve depolama özelliği olan istem. Gaz basınçlı taşıt şasesi: Başta kara taşıtları olmak üzere çeşitli ulaşım araçlarının gövde dayanımını artırmak için şasenin ilgili bölgelerinin içine gaz basıncı uygulanmasını sağlayan sistemi.

04 Mart 2020 Çarşamba

‘Osmanlı Filistini’ 401 yıllık haritalarda gün yüzüne çıktı

Filistin’in ve onun simge şehri Kudüs’ün haklı mücadelesine İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) yayınladığı ‘Osmanlı Filistini Yer İsimleri Kılavuzu ve Atlası (1516-1917)’ ile önemli bir literatür desteği geldi. Söz konusu kitap ile bölgenin Osmanlı hakimiyetindeki haritaları derlenerek, coğrafyanın eski haritalar üzerinden yeniden tanınmasına olanak sağlandı. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Filistin Araştırmaları İmar ve Dayanışma Derneği (Filistin Platformu) ve İTO’nun girişimleriyle hazırlanan kitabın tanıtımı, İTO’da gerçekleştirildi. Yapılan konuşmalarda Filistin davası konusunda en fazla konuşması gerekenin bölgede en uzun süreli egemenlik kurmuş olan Osmanlı Devleti’nin varisleri olduğu vurgulandı. İNSANLIĞIN ORTAK MİRASI Kitabın önsözünde görüşlerini dile getiren İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Kudüs’ü de içinde barındıran Filistin topraklarının tüm insanlığın ortak mirası olarak 400 yıl boyunca Osmanlı hakimiyetinde barışın ve esenliğin simgesi olduğunu kaydetti. Avdagiç, uzun yıllar farklı milletlerin bir arada yaşamasının en güzel örneklerinden birini sunan bu coğrafyanın 20’nci yüzyıla gelindiğinde çözüme ulaşmayan sorunların merkezi haline geldiğini belirtti. Avdagiç, 1948’de kurulan İsrail’in yüzlerce yıldır Filistin bölgesi üzerinde yaşayan insanların hak ve hukukunu gözetmeden, hukuk dışı bir yapılanma ile teşekkül ettiğini kaydetti. BOŞLUĞU DOLDURACAK Osmanlı Filistini Yer İsimleri Kılavuzu ve Atlası isimli çalışmayı iki açıdan oldukça kıymetli bulduklarını belirten Avdagiç, şunları söyledi: “İlk olarak, Filistin bölgesinin Osmanlı dönemindeki yerleşim yerleri, isimleri ve sayıları toplu şekilde gün yüzüne çıkarıldı. İkinci olarak ise mezkûr bölgenin Osmanlı hakimiyetindeki haritaları derlenerek coğrafyanın eski haritalar üzerinden yeniden tanınmasına olanak sağlandı. Bu eseri, Filistin’deki eski yerleşim yerlerinin bulunması ve mülkiyet sorunlarının çözülmesi için önemli bir adım olarak görüyoruz. İstanbul Ticaret Odası olarak literatürde önemli bir boşluğu dolduracağından kuşku duymadığımız bu kıymetli çalışmaya destek vermeyi tarihi bir görev olarak addediyor ve bundan büyük mutluluk duyuyoruz.” TAPU SENEDİ DEMEK Tanıtım toplantısına ev sahipliği yapan İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay da Filistin topraklarında Osmanlı İmparatorluğu hakimiyeti boyunca tam 400 yıl barış ve huzur içinde yaşandığını vurguladı. Kuralay, “Şimdi de Filistin’in en ücra köşesinde yaşayanların çektiği sıkıntıdan bile bize bir pay düştüğünün farkındayız. Filistin’in gerçek sahiplerine kavuşacağı bir geleceği umutla beklemek, bunun için çabalamak anlamına geldiğini düşünüyoruz” dedi. Kuralay, “Filistin’in sadece yerleşim yerleriyle değil, tarihsel haritalarıyla da zihnimize nakşedilmesini önemsiyoruz. Çünkü harita aynı zamanda tapu senedi demek. Bu eser ile aynı zamanda Ortadoğu ve dünya barışının tesisi için adaletli bir çözüme kavuşturulması gereken Filistin sorununun hâlline de ilmî bir katkı sunmuş oluyoruz. Çünkü bu eser, Filistin’deki eski yerleşim yerlerinin bulunması ve mülkiyet sorunlarının çözülmesi için önemli bir kaynak olacak. Yani Filistin topraklarının esas sahipleri kim? Bu kitap bütün dünyaya bunu gösterecek” diye konuştu. Toplantıda, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Münir Üstün de yer aldı. ARAŞTIRMACILARA REHBER Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Abdullah Eren, kitabın Filistin çekişmesinin hakça sona ermesine yardımcı olacak belgeleri gün yüzüne çıkaracağını söyledi. Eren, “Kitap, Osmanlı’nın bölgeye hakim olduğu yıllardan başlayarak 1917’ye dek çizilmiş haritalarla, tarih araştırmalarına ve konunun ilgililerine rehberlik ediyor. Çalışma ile günümüz Filistin sınırlarının ötesindeki Osmanlı Filistini coğrafyasında sancak, kaza, nahiye ve benzeri yer isimleri tespit edilerek, tahrir defterleri ve Suriye Salnamesi incelenerek listeler halinde sunuluyor” dedi. ÜÇ SEMAVİ DİN İÇİN DE KUTSAL İslam Dünyası STK’ları Birliği (İDSB) Genel Sekreteri Ali Kurt, Kudüs’ün Mekke ve Medine’den sonra tüm Müslümanlar için en önemli kutsal mekân olduğunu belirtti. Kurt, “Daha geniş perspektifte sadece Müslümanlar için değil üç semavi din için de kutsal kabul edilen bu güzide şehirde yaşayan 300 bin Filistinli’nin kaderinin belirsizliğe mahkûm edilmek istenmesi, Batı Şeria’nın neredeyse yüzde 60’ını teşkil eden yasadışı Yahudi kolonilerini meşrulaştırma gayretleri, Filistin coğrafyasını dünyanın en büyük ‘açık hapishanesi’ haline çeviriyor” dedi. Kurt, “Ne yazık ki en kutsal değerlerimizden biri olan Mescid-i Aksa’nın sürekli saldırılara maruz kalması karşısında bile İslam dünyası yekvücut olamıyor. Halbuki Kudüs ve Filistin meselesi sadece ne Filistinlilerin, ne de Arapların bir sorunudur. Bu sorun hakikatte bir insanlık sorunu, mazlum bir milletin varoluş sorunu, bir insan hak ve hürriyetleri sorunudur” dedi. 100 HARİTA KRONOLOJİK OLARAK SIRALANDI Kitabın yazarları Zekeriya Kurşun, Abdülkadir Steih ve Ali İhsan Aydın’ı temsilen konuşan Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, kitabın, Osmanlı Devleti’nin Filistin’deki hakimiyetine ışık tuttuğunu belirtti. Prof. Dr. Kurşun, “Filistin’in hakimiyet altına alınmasından,1. Dünya Savaşı’na kadarki tutulan resmi kayıtlar incelenerek yer isimleri kılavuzu oluşturuldu. Kılavuz ile üç farklı dönem ele alınarak sancak, kaza, köy ve diğer yerleşim alanları tespit edildi. Filistin bölgesinin sınırları ve coğrafi yerlerini gösteren listeler eklendi. Böylece Osmanlı dönemi Filistin coğrafyası arşiv kaynaklarına göre ortaya kondu. Liste olarak verilen yer isimlerine ek olarak bir de 400 yıllık süreçte çizilmiş olan haritalar derlendi. Yerli ve yabancı arşivlerden elde edilen haritalar içinden Osmanlı dönemini vurgulayan 100 harita kronolojik olarak sıralandı. Bu haritaların özellikleri açıklayıcı metinlerde belirtildi” bilgisini verdi. 18 VE 19’UNCU YÜZYILA AİT BELGELER DERLENDİ Osmanlı Filistini Yer İsimleri Kılavuzu ve Atlası’nın editörü Dr. Bekir Cantemir, kitapta sunulan haritaların büyük kısmının 18 ve 19’uncu yüzyıldan elde edilen belgelerden derlenerek yayına hazırlandığını söyledi. Cantemir, “Cumhurbaşkanlığı arşivleri, Genelkurmay Askeri Arşivi ve Tapu Kadastro arşivlerinden faydalanılan haritalar burada kullanıldı. Bu haritalar Türkiye’de maalesef dünyada kullanıldığı gibi sayıya dökülerek geçmişe yönelik analizler olarak kullanılmıyor. Oysa ki parsellerin geçmişe yönelik irdelenerek yeniden çizilmesi gibi kritik konular bu sayede yapılabiliyor. Üstelik Filistin’de Osmanlı’dan kalma haritaların devir işlemleri bugün hâlâ yapılıyor ve günümüzdeki işlemler için geçerli oluyor” diye konuştu.

04 Mart 2020 Çarşamba