tatil-sepeti
En düşük memur maaşı 4 bin 500 lira oldu

Kamu görevlileriveemeklilere yapılan zamlar belli oldu. Bu yıl için kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarında yapılan artışlar, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Kararı ile belirlendi. Bu yıl ocak ayından geçerli olmak üzere kamu görevlileri ile memur emeklilerinin tamamının aylık ve ücretlerinde yüzde 3 artış öngörülmüştü. 2020 yılı ikinci altı aylık döneminde enflasyon yüzde 8,37 gerçekleşti. Gerçekleşen bu enflasyon oranından kaynaklı olarak ilave yüzde 4,33 artış ile birlikte kamu görevlileri ile memur emeklilerinin aylık ve ücretlerinde ocak ayından geçerli olmak üzere toplamda yüzde 7,33 artış yapıldı. Aynı dönemde SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarında ise yüzde 8,37 artış sağlandı. EN DÜŞÜK MEMUR EMEKLİ AYLIĞI 3 BİN 20 LİRAYA YÜKSELDİ Bu çerçevede aile yardımı ödeneği dahil en düşük memur maaşı 4 bin 500 liraya, en düşük memur emekli aylığı 3 bin 20 liraya yükseldi.

05 Ocak 2021 Salı

Aralık ayı Nakdi Ücret Desteği ödemeleri 8 Ocak'ta başlayacak

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, yazılı açıklamasında, aralık ayına ilişkinNakdi Ücret Desteği ödemelerinin banka hesapları üzerinden yapılacağını, sistemde IBAN bilgisi eksik veya hatalı olanların ödemelerinin PTT aracılığıyla gerçekleştirileceğini belirtti. Ücretsiz izne ayrılan çalışanların Nakdi Ücret Desteği ödemelerinin 8 Ocak'ta başlayacağını bildiren Selçuk, salgının etkilerini azaltmak ve istihdamı korumak için Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında çalışanlarla işverenleri desteklemeye devam ettiklerini vurguladı. Bakan Selçuk, Nakdi Ücret Desteği'ni Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile 17 Ocak'tan itibaren 2 ay daha uzattıklarını hatırlattı.

05 Ocak 2021 Salı

Türkiye'de 2020'de 6.9 milyar dolarlık şirket birleşmesi ve satın alma kaydedildi

"KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri 2020 Raporu"nun açıklandığı toplantıda konuşanKPMG Danışmanlık Bölüm Başkanı veŞirket OrtağıMüşfik Cantekinler, rapora göre,Türkiye'de işlem hacmi ve işlem sayısınınbir önceki yıla kıyasla artış kaydettiğini söyledi. Geride kalan tüm yıla damga vuran pandeminin yanı sıra ABD başkanlık seçimleri, ABD ve Hong Kong başta olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinde gerçekleşen protesto ve eylemler, Batı Asya'daki çatışmalar ve Brexit ile ilgili belirsizliklerin ekonomi ve siyaseti etkilediğini ifade eden Cantekinler, "Rapora göre, 2020 yılında dünyada birleşme ve satın alma aktivitesinde önceki yıla yakın ancak altında bir performans gerçekleşirken, Türkiye'de milyar dolar ve üzeri seviyede gerçekleşen işlemler nedeniyle işlem hacminde belirgin artış kaydedildi. İşlem adedi de 2019 yılına göre artış gösterdi. 2020 yılında değeri açıklanan işlem hacmi toplam 6,9 milyar dolara ulaştı. Açıklanmayanlarla birlikte bu işlemlerin toplamının 9 milyar dolara ulaştığını tahmin ediyoruz" şeklinde konuştu. TEKNOLOJİ, MEDYA VE TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜ ÖNE ÇIKTI Müşfik Cantekinler, 2020 yılında küresel trendlere paralel olarak dijitalleşmenin yükselmesiyle hem işlem sayısı hem de işlem hacmi bazında teknoloji, medya ve telekomünikasyon sektörünün öne çıktığını, bu sektördeki en büyük işlemin Türkiye Varlık Fonu'nun (TVF)Turkcell hisselerinin yüzde 26,2'sini 1,8 milyar dolarbedelle satın alması olduğunu söyledi. Finansal yatırımcıların2019 yılında 78 işlem gerçekleştirdiğini,yarattıkları işlem hacminin toplam işlem hacmindeki payının yüzde 3 seviyesinde olduğunu aktaranCantekinler, 2020 yılında toplam 129 işlem gerçekleştiren finansal yatırımcıların işlemlerinin toplam işlem hacmindeki payının ise yüzde 52 seviyesinde gerçekleştiğini kaydetti. Cantekinler,"Haziran 2020'de Turkcell'in TVF ve LetterOne tarafından satın alınması ve Qatar Investment Authority'nin Borsa İstanbul'un azınlık hissesini satın alması 2020 yılındaki önemli finansal yatırımcı işlemlerinden oldu. Benzer şekilde Actera'nın Temmuz 2020'de Vivense'ye yaptığı yatırım ve Doğan Holding'in girişim sermayesi olan Öncü Girişim'in Sesa Ambalaj'ın yüzde 70 oranındaki hissesini satın alması finansal yatırımcı işlemleri arasında öne çıktı" diye konuştu. YERLİ YATIRIMCILARIN İŞLEMLERİ YABANCI YATIRIMCILARI GEÇTİ KPMG Danışmanlık Bölüm Başkanı veŞirket OrtağıCantekinler, yabancı yatırımcıların gerçekleştirdiği birleşme ve satın alma işlem sayısınıngeçmiş yıllarla benzer şekilde, 2020'detoplam 83 işlemle toplam işlem sayısının yüzde 32'si olarak gerçekleştiğini, buna karşın2020'de yabancı yatırımcıların geçen yıla kıyasla yarattıkları işlem hacminin 3,1 milyar dolarolarak gerçekleşip artış gösterse de toplam işlem hacminden aldığı payın yüzde 45 ile yerli yatırımcıların gerisinde kaldığını söyledi. Cantekinler, 2020 yılında en büyük ilk 10 işlemin 6'sının yabancı yatırımcılar tarafından gerçekleştirilmesinin de dikkati çeken bir diğer nokta olduğunu vurguladı. TVF'NİN FAALİYETLERİYLEKAMUDA DEĞER YARATMAHEDEFLENDİ Müşfik Cantekinler, 2018 yılı ve öncesinde özelleştirme süreçleri ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF)işlemleri vasıtasıyla kamu kaynaklı işlemlerde yaşanan hareketliliğindevam ettiğini,2019 itibarıyla Yeni Ekonomi Programı ile üretime, ihracata ve finansal istikrara dayalı ekonomik dönüşüm kapsamında TVF'nin aktif rol almasıyla kamuda değer yaratımının hedeflendiğini söyledi. Bu rolü, önemli işlemler ile hayata geçiren TVF'nin, 2020'de ise stratejik ve büyük ölçekli yatırım ve satın almalarla kamuda değer yaratmaya devam ettiğini aktaran Cantekinler, şunları kaydetti: "Türkiye'nin rekabetçi şirketlerinin desteklenmesi hedefinin bir parçası olarak Turkcell'in yüzde 26,2 hissesinin TVF tarafından satın alınarak şirketin yönetim kontrolüne sahip en büyük hissedarı konumuna gelmesi ve ülke ekonomisinin tasarruf bazının büyütülmesi ve bankacılık dışı finansal sektörüngeliştirilmesi kapsamında kamu sigorta şirketlerinin TVF-Türkiye Sigorta çatısı altında birleştirilmesi yılın dikkati çeken kamu kaynaklı işlemleri arasında yer aldı. Çukurova Havalimanı Projesi işletme hakkı devri ihalesinin Favori İşletmecilik-Yako Tekstil Ortak Girişimi tarafından kazanılması ve Qatar Invesment Authority tarafından TVF'nin Borsa İstanbul'daki azınlık hissesinin devralınması da dikkati çeken kamu kaynaklı işlem olarak öne çıktı." ŞİRKETLERİN KÜRESEL ÇERÇEVEDE TEDARİK ZİNCİRLERİNİ TEKRAR DEĞERLENDİRDİĞİNİ GÖRÜYORUZ KPMG Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı Cantekinler, 2021’deki birleşme ve satın alma işlemleriyle ilgili iyimser beklentilerin korunduğunu söyledi. Uluslararası birleşme ve satın alma aktivitelerini takip eden,sektörün en etkili ve saygın kuruluşlarından Mergermarket tarafından yılın danışmanlık şirketi seçilen KPMG Türkiye olarak önemli işlemlerin danışmanlık süreçlerinde yer aldıklarını belirten Cantekinler, şöyle konuştu: "Aşı çalışmaları sonucu salgının etkisinin kademeli olarak azalacağını, salgının ekonomik etkilerini azaltmak için de devletlerin açıkladığı benzeri görülmemiş ekonomik destek ve teşvik paketleri sayesinde merkez bankalarının genişleme politikaları ve para piyasalarına yüksek miktarda likidite sağlandığını, şirketlerin küresel çerçevede tedarik zincirlerini tekrar değerlendirdiğini görüyoruz. Bu çerçevede Türkiye'nin özellikle endüstriyel üretim sektörü açısından ön plana çıkmasını, büyüme, istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerine ulaşmak için öngörülebilir para ve kur politikası kapsamında ekonomik göstergelerdeki dengelenme sürecinin yatırımcı iştahını artırabilecek etkenler olmasını bekliyoruz. Öte yandan, ekonomide pandemi etkisinin devam etmesi, toparlanma döneminin uzaması, olası ABD ve AB yaptırımları, Türkiye'nin yakın coğrafyasında gerçekleşebilecek siyasi belirsizlik ve güvenlik sorunları da aşağı yönlü riskler olarak öne çıkıyor." ENDÜSTRİYEL ÜRETİM SEKTÖRÜ ÖNE ÇIKACAK Müşfik Cantekinler,KPMG Türkiye'nin hazırladığı rapora göre, 2021 yılında Türkiye'de endüstriyel üretim ve otomotiv, teknoloji, medya ve telekomünikasyon, ilaç ve sağlık sektörlerinin öne çıkmasının beklendiğini ifade ederek, "TVF tarafından petrokimya, madencilik ve yerli kaynaklardan enerji üretim projelerine yapılacak yatırımlar, TMSF'ye devredilen şirketlerin tekrar ihale sürecine çıkması ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığının portföyünde yer alan varlıklar için ihale sürecine girmesi işlem hacmini artırabilecek etkenler arasında yer alıyor.Küresel aşılama çalışmalarının hız kazanması ve pandeminin sonra erme sürecine girmesiyle 2021 yılı için iyimser beklentilerimizi koruduğumuzu ve kademeli iyileşme ile işlem adet ve hacminin artacağını öngörüyoruz" şeklinde konuştu.

05 Ocak 2021 Salı

Enflasyonda mayıstan itibaren kademeli düşüş bekleniyor

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Aralık 2020'deaylık bazda yüzde 1,25 artış gösterdi. Tüketici fiyatlarında yıllıkenflasyon da yüzde 14,60 ile Yeni Ekonomi Programı'ndaöngörülen yüzde 10,5'lik hedefin üstünde gerçekleşti. AA FinansEnflasyonBeklenti Anketi'ne katılan ekonomistlerin aralık ayı enflasyon beklentilerinin ortalaması yüzde 1,02 olmuştu. Bu ortalamayagöre 2020 yılı enflasyonununyüzde 14,34'eçıkacağı öngörülmüştü. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, enflasyondayüzde 1,25 ile endeks tarihinin ikinci en yüksek aralık ayı artışının gerçekleştiğini söyledi. Bürümcekçi, enflasyonun 2019'a göre yükselmesinde ana etkenin gıda fiyatlarının olmadığına işaret ederek,"Ulaştırma, konut ve ev eşyası gruplarında belirgin artışlar yükselişi getirdi. Giyim fiyatlarının mevsimsel eğiliminden daha fazla gerilemesi ise yükselişi sınırladı. Mobilya, ev içi tekstil, ev aletleri, araç satın alımı, görsel-işitsel sistemler, kişisel bakım ürünleri gibikura ve iç talebe hassas birçok grupta da yüksek fiyat artışları gözlendi"diye konuştu. Gıda enflasyonunu,hem işlenmemiş hem de işlenmiş gıda grubunun aşağı çektiğini aktaran Bürümcekçi, şunları kaydetti: "TÜİK'in hesaplamasına göre geçen yıl aralıkta işlenmemiş aylık yüzde 3,96 artan gıda fiyatları,bu yıl yüzde 3,4 yükseldi. Dolayısıyla işlenmemiş gıda yıllık enflasyonu yüzde 27seviyesinden yüzde 26,3'e inerken, işlenmiş gıda fiyatları yıllık artışı ise yüzde 15,5'e geriledi. Bu nedenle, gıda fiyatlarının yıllık artış hızı yüzde 20,6'ya inerken, Enflasyon Raporu gıda fiyatı varsayımının çok üzerinde kaldı. Endeks tarihindeki ortalama yıllık artışı yüzde 10civarında olan gıda fiyatlarının 2021'deki seyri, Merkez Bankası'nın yüzde 10,5 olarak belirlediği gıda fiyat varsayımı altında yüzde 9,4 olarak öngördüğü yılsonu enflasyon tahmininden sapma konusunda yine önemli belirleyicilerden biri olacaktır." KAMU FİYAT ARTIŞLARININ OCAK ENFLASYONUNA ETKİSİ YAKLAŞIK 0,2 PUAN OLACAK Haluk Bürümcekçi, manşet enflasyonda yüzde 15 civarı seyrinnisan ayına kadar devam edeceği öngörüsünde bulunarak, bundan sonrasının ise kura bağlı olduğunu vurguladı. Kısa vadedepetrol ve emtia fiyatlarının yükselmesinin olumsuz yansımalarının görülebileceğini aktaran Bürümcekçi, sigara fiyatlarına uygulanan nispi ÖTV'nin azaltılması ve maktu verginin sabit bırakılmasının, bu kanaldan gelecek yukarı yönlü baskıyı bertaraf ettiğinisöyledi. Bürümcekçi, elektrik, doğalgaz, köprü ve otoyol geçişi gibi kamunun belirlediği diğer fiyat artışlarının ocak enflasyonuna etkisinin yaklaşık 0,2 puan düzeyinde olacağını belirterek, TL'de yeniden belirgin bir değer kaybı görülmemesi durumunda enflasyonun 2021'in ilk dört ayında yüzde 15 civarında seyretmesi, sonrasında ise kademeli düşüşle yılı yüzde 11-12 aralığında bitirmesinin beklenebileceğini kaydetti. TCMB'nin,sıkılaşmanın yeterli olmasını umduğunu, dolarizasyon ve Enflasyon Raporu'nun bir sonraki adım beklentileri için kritik faktörler olacağını vurgulayan Bürümcekçi, şunları ifade etti: "TCMB’nin beklentilerin üst sınırında artış yapması ve enflasyonun önümüzdeki dönemde yüzde 15 civarını fazla aşmayacağı beklentisi ile politika faizini bir süre bu seviyede tutması,ağır basan beklenti olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda, 28 Ocak 2021'de yayınlanacak Enflasyon Raporu'nda yer alacak tahminler bir sonraki adıma ilişkin netleşme sağlayacaktır. Öte yandan, karar sonrası gerçekleşen enflasyona göre hesaplanan politika reel faizi yüzde 2,1 ve beklenen enflasyona göre hesaplanan reel faizi yüzde 5,6 seviyesinde bulunuyor. Dolayısıylabenzer gelişmekte olan ülkeleriçin son durumda yüzde 0,5 civarı olan ortalama reel faizin belirgin üzerine çıkmamız, yabancı yatırımcı girişi açısından gerekli olan şartları sağladığımızı yansıtıyor. Nitekim, son haftalarda portföy ve swap girişlerinin süreklilik kazandığını izlemekteyiz. Bu nedenle, hanehalkı dolarizasyonunun tersine dönüp dönmeyeceği ilerleyen dönemde alınacak kararlar açısından en kritik faktörlerden biri olacak." HARCAMA GRUPLARI ARASINDA EN YÜKSEK ARTIŞ EV EŞYASI GRUBUNDA VakıfBankEkonomikAraştırmaBirimi tarafından hazırlanan rapordada aralık ayında kurda geçmiş aylarda yaşanan artışın gecikmeli etkilerinin yavaşlayarak da olsa görülmeye devam ettiği bildirildi. Harcama grupları arasında en yüksek artış gösteren grubun ev eşyası olduğuna işaret edilen raporda, şu değerlendirmelere yer verildi: "Ev eşyası grubunda fiyatlar aylık bazda yüzde 3,46 arttı ve grubun enflasyona katkısı 0,27 puan oldu. Aralıkta en yüksek artış gösteren ikinci grup ise yüzde 2,64 artan ulaştırma grubu oldu. Petrol fiyatlarındaki artışın etkisiyle ulaştırma grubu enflasyonu 0,43 puan artış yönlü etkiledi. Taze meyve sebze fiyatlarındaki yükselişin etkisiyle fiyatların bir önceki aya göre yüzde 2,53 arttığı gıda ve alkolsüz içecekler grubu ise sepet içindeki ağırlığı nedeniyle 0,60 puanla aralıkta enflasyonu en yüksek artış yönlü etkileyen grup oldu. Sonuç olarak, enflasyondaki yükselişte kurlarda geçtiğimiz aylarda yaşanan sert yükselişlerin gecikmeli etkileri ve yurt içi üretici fiyatları endeksindeki (Yİ-ÜFE) yükselişetkili oldu. Çekirdek enflasyondaki yükselişin sürmesi ve Yİ-ÜFE ile manşet enflasyon arasındaki farkın açılması, enflasyonda önümüzdeki dönemde yukarı yönlü baskının devam edeceğini gösteriyor. Enflasyonda yılın ilk dört ayında yükseliş devam ettikten sonra, mayıs ayından itibaren kademeli bir düşüş başlayabilir."

04 Ocak 2021 Pazartesi

Hamiline yazılı paylar MKK kaydına alınıyor

7262 sayılı Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun, hamiline yazılı payların MKK'dakayıt altına alınması zorunluluğu ile anonim şirketler için önemli bir değişiklik getirdi. Hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgiler MKK'ya bildirilerek kaydi sisteme alınacak. Böylece hamiline yazılı payların sahiplik bilgileri ve devir işlemleri şeffaflaşacak, ticari hayatta güven ortamına yapısal kazanım sağlanacak. HAMİLİNE PAY SENETLERİ DEVRİNDE MKK GÜVENCESİ Pay senetlerinin devrinde MKK güvencesi sağlanacak. Önceki uygulamada pay senedinin devralana teslimi yeterliyken, kanun değişikliğiyle birlikte devrin MKK'yabildirilmesi gerekli olacak. Bildirim yapılmadığı sürece pay sahipleri, kanundan doğan paya bağlı haklarını kullanamayacak. 1 Nisan 2021'den itibaren hamiline yazılı pay senetlerinin, pay sahiplerine dağıtılmadan önce MKK'ya bildirilmesi şartı aranacak. Benzer şekilde hamiline yazılı pay devralanların da bu işlemi MKK'ya bildirmesi zorunlu olacak. Hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgileri MKK'ya bildirmeyenler 20 bin TL, hamiline yazılı payı devraldığını MKK'ya bildirmeyenler de 5 bin TL idari para cezasıyla karşılaşacak. HAMİLİNE YAZILI PAYA SAHİP OLANLARA 31 ARALIK 2021'E KADAR SÜRE VERİLDİ Hamiline yazılı sahiplerinin de 31 Aralık 2021'e kadar MKK'ya bildirilmek üzere pay senetleri ile birlikte anonim şirkete başvuruda bulunması gerekiyor. Başvuru üzerine anonim şirketin yönetim kurulu, 5 iş günü içinde hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgileri MKK'yabildirmekle yükümlü olacak. Başvuru ve bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyen pay senedi sahipleri ve yönetim kurulu üyeleri, 20 bin TL idari para cezası tahakkuk edecek. Bildirime ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenecek. Şirketlerin ve pay sahiplerinin ilgili yasal düzenleme uyarınca yapacakları bildirime ilişkin usul ve esaslar Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenip duyurulacak.

04 Ocak 2021 Pazartesi