Londra merkezli Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) tarafından küresel askeri yeteneklerin ve savunma ekonomisinin yıllık değerlendirmesini içeren "Askeri Denge 2021" raporu yayınlandı. IISS'nın raporunagöre, küresel askeri harcamalar reel olarak 2020’de bir önceki yıla göre yüzde 3,9 artarak 1,83 trilyondolara yükseldi. Bu artışın koronavirüs salgını ve bunun etkisiyle küresel ekonomik üretimde daralmaya rağmen oluşması dikkati çekti. IISS’ye göre, 2019’da yüzde 1,85 olan küresel savuna harcamalarının küresel gayri safi yurt içi hasılaya (GSYH) oranı geçen yıl yüzde 2,08’e yükseldi. Raporda, ABD’nin askeri harcamalarının geçen yıl küresel savunma harcamalarının yüzde 40,3’üne denk geldiği aktarılarak, Çin’in savunma bütçesinde geçen yıl nominal artışın 12 milyar dolar olduğuna da vurgu yapıldı. Avrupa’da toplam askeri harcamalarda 2020’de bir önceki yıla göre reel olarak yüzde 2 artış olduğuna yer verilenraporda, NATO'nun 28 üyesinden 9’unun, geçen yıl GSYH’nın yüzde 2'sini savunmayaharcama hedefini tutturduğu aktarıldı. Raporda ayrıca, Asya’da askeri harcamaların küresel savunma harcamalardaki payının son 10 yılda yüzde 17,8’den yüzde 25’e ulaştığı kaydedildi.

26 Şubat 2021 Cuma

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Raporu’na göre, Covid-19 salgınıyla mücadele kapsamında tedbirlerin sıkılaştırılması ve bazı ülkelerde kısmi kısıtlamaların yeniden başlatılması, ulaşım yakıtlarında zayıf bir toparlanmaya işaret ederek, yılın ilk yarısındaki petrol talebi tahminlerinde aşağı yönlü revizyonlara yol açıyor. Ancak dünyanın en büyük petrol tüketicisi ABD başta olmak üzere büyük ekonomilerde petrol ürünleri, özellikle de endüstriyel yakıtlara talebi destekleyen gelişmelerin yılın ikinci yarısında güçleneceği varsayılıyor. Aşılama çalışmalarının salgının yayılmasını engellemeye yardımcı olacağı ve açıklanan büyük teşvik paketlerinin olumlu etkiye sahip olacağı varsayımıyla yılın ikinci yarısında ulaşım yakıtlarında yaşanacak güçlü büyümenin petrol talebini destekleyeceği öngörülüyor. Bu kapsamda, OPEC ham petrolüne talebin bu yıl geçen yıla göre günlük 5 milyon varil artarak 27 milyon500 bin seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Küresel petrol talebinin bu dönemde günlük bazda 5 milyon 790 bin varil (yüzde 6.4) artarak yaklaşık 96 milyon 50 bin varile ulaşacağı tahmin ediliyor.

25 Şubat 2021 Perşembe

Covid-19 sebebiyle küresel ekonomide yaşanan dalgalanma, gümüşün de doğal güvenli liman statüsünde görülmesi, merkez bankalarının likidite artışları, bazı önemli gümüş madenciliği ülkelerinde madencilik faaliyetlerinin geçici olarak durdurulması, 2020 yılında gümüşe olan talebi daha çok artırdı. Gümüş fiyatlarında ilk olarak 2019 yılında başlayan toparlanma, 2019’da ortalama fiyatın 16.19 dolar/ons ve 2020’de yüzde 27 artışla 20.52 dolar/ons seviyesine yükselmesini sağladı. 8 YILIN ZİRVESİ Gümüş Enstitüsü yayınladığı raporda, gümüşün bu yıl nasıl bir seyir izleyeceğine dair tahminlerde bulundu. Rapora göre, endüstriyel ve fiziksel gümüş yatırımlarının öncülüğünde, küresel gümüş talebinin 2021’de yüzde 11 artışla 8 yılın en yüksek seviyesi olan 1 milyar 25 milyon onsa ulaşması bekleniyor. Ayrıca yatırım amaçlı fiziki gümüş talebinin de 257 milyon ons ile 6 yılın zirvesini göreceği tahmin ediliyor. ALTIN-GÜMÜŞ RASYOSU 2021’in ilk haftalarında gümüşte sıradışı bir yükseliş görüldü. Gümüş Enstitüsü raporunda, şubat ayının başlarında, sosyal medya platformlarının teşvik ettiği yatırımcı iştahına dikkat çekiliyor. Ons fiyatının 8 yılın en yüksek seviyesi olan 31.10 dolara, altın-gümüş oranının ise son 7 yılın en düşük seviyesi olan 62’ye düştüğü belirtiliyor. Raporda, 2021’deki gümüş fiyatının görünümünün cesaret verici olmaya devam edeceğinin altı çizilerek, yıllık ortalama fiyatın yüzde 46 artarak son 7 yılın en yüksek seviyesi olan 30 dolara çıkmasının beklendiği de vurgulanıyor. Ayrıca, altın-gümüş oranının 2020’de 86 olan yıllık ortalamadan 2021’de yaklaşık 68’e düşmesi bekleniyor. Bu oranın, Mart 2020’de en yüksek seviye olan 127’ye ulaştığı düşünüldüğünde daha dikkat çekici olacağı da kaydediliyor.

25 Şubat 2021 Perşembe

İstanbul Ticaret Odası’nın İngilizce gazetesi Istanbul Commerce, yeni yılın ilk sayısında, tedarik zincirinde çeşitlilik arayan çok uluslu şirketler için Türkiye’nin sunduğu fırsatları manşete taşıdı. ‘Küresel tedarik zincirinde ideal bir merkez’ manşetiyle yayınlanan gazetede, Türkiye’nin imalat, iş gücü, stratejik konum ve lojistik altyapı açısından avantajlarına dikkat çekildi. TÜRKİYE’NİN AVANTAJLARI Istanbul Commerce’in yeni sayısına konuk olan Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu, pandemiyle birlikte dünya ekonomisinin kurallarının yeniden yazıldığını ve tedarik zincirinin de yeniden şekillendiğini hatırlatarak, “Türkiye; imalat çeşitliliği ve kalitesi, kalifiye iş gücü, stratejik konumu, serbest ticaret anlaşmaları ile cazip bir ülke. Lojistik altyapısı ve sektörel avantajlar da buna eklenince Türkiye; tedarik zincirinde çeşitlilik arayan çok uluslu şirketler için ideal bir merkez olarak ön plana çıkıyor” dedi. ULUSLARARASI ONAY Pandemi ile birlikte hızlanan küresel tedarik zincirlerindeki dönüşümün Türkiye’nin yatırım ortamına etkilerini değerlendiren Dağlıoğlu, “Küresel değer zincirleri, pandeminin ortaya çıkışından çok daha önce kademeli bir dönüşüme girmişti. Pandemi, bu süreci daha da hızlandırarak üretim ve tedarik zincirini bir anda kesintiye uğrattı, arz ve talep şokları oluşturdu. Böylesi sıra dışı bir zorlukla karşı karşıya kalan şirketler dirençlerini artırmak için küresel tedarik ağlarını yeniden değerlendirmeye başladı. Türkiye’nin şirket taşınmaları açısından cazip bir destinasyon olarak sahip olduğu güçlü konum, uluslararası uzmanlar ve kurumlar tarafından yapılan son değerlendirmelerde de vurgulanmıştır” diye konuştu. Turizmden teknolojiye, eğitimden sağlığa kadar farklı konularıyla zengin içeriğe sahip Istanbul Commerce’e şu linkten ulaşabilirsiniz: http://www.yaynet.com.tr/temp-web/epub/69528/reader-pc.html

25 Şubat 2021 Perşembe

Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı’nın (EUROCONTROL) 18 ile 24 Şubat arasındaki uçuş trafiği raporunu göre, THY günlük ortalama 603 uçuşla Avrupalı rakiplerini geride bıraktı. Listenin ilk sırasındaki THY'yi, 359 günlük uçuşla Air France takip etti. Listenin 3. sırasında 241 uçuşla KLM, 4. sırasında 213 uçuşla Lufthansa, 5. sırasında 142 uçuşla SAS, 6. sırasında 102 uçuşla British Airways yer aldı.

25 Şubat 2021 Perşembe