Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne 02.02.2018 tarihinde sunulan “Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması” hakkındaki Kanun Tasarısının 10’uncu maddesi ile “gıda veya ilaç gibi bozulma ile imha edilmesi gereken emtianın, emsal bedelinin; takdir komisyonu kararı olmaksızın mükelleflerce değerlemesinin yapılabilmesine imkân sağlanmaktadır.”
Konuya ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu’na “Kıymeti Düşen Mallar Başlıklı” 278’inci maddesinden sonra gelmek üzere bundan böyle yapılması öngörülen yeni düzenleme ile 278/A “imha edilmesi gereken mallar” başlıklı hükme yer verilmesi öngörülmüştür. Şöyle ki;
“Bozulma, çürüme veya son kullanma tarihinin geçmesi gibi nedenlerle imha edilmesi gereken emtia, bu mahiyetteki imha işlemleri süreklilik arz eden mükelleflerin başvurularına istinaden, bu Kanunun 267’inci maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü bendindeki usulle mukayyet (bağlı) olmaksızın Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen usul çerçevesinde ve tayin olunan imha oranı dikkate alınmak suretiyle değerlenebilir.”
Yapılması öngörülen yasal düzenleme ile yukarıdaki hükümden yararlanmak üzere yapılacak başvurular, Maliye Bakanlığı tarafından mükelleflerin geçmiş yıllardaki işlemleri, fiili üretimi, satış ve imha süreçleri ile sektördeki diğer mükelleflerin durumu, yetkili idare, oda ve kuruluşların görüşleri de dikkate alınmak suretiyle değerlendirilecektir. Bu değerlendirme neticesinde Maliye Bakanlığı’nca, karşılıklı anlaşmak suretiyle tayin olunan imha oranını aşmamak kaydıyla; imha edilen emtianın emsal bedeli sıfır olarak kabul edilecektir.
Oysa hâlihazırda geçerli olan uygulamaya göre Vergi Usul Kanunu’nun 278’inci maddesi uyarınca “Kıymeti düşen mallar; yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerinin hesaplanması mutat olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve benzeri ıskartalar emsal bedeli ile” değerlendirilmektedir.
Bilindiği üzere emsal bedeli; gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değerdir. Bu bağlamda emsal bedeli, değerleme konusu malın emsal satış bedelidir. Emsal bedeli ölçüsünün uygulanabilmesi için, değerleme konusu malın gerçek değerinin; belli olmaması, bilinmemesi veya doğru olarak tespit edilememesi gerekmektedir.
Genelde emsal bedeli esasının işleyişinde öncelikle “işletme içi” emsaller göz önünde bulundurulur; işletme içi emsaller ortaya konulamıyorsa “takdir esası” ile “işletme dışı” donelerde dahil olmak üzere kıymetin emsaline ulaşılabilmektedir. Bu aşamada öncelikle “ortalama fiyat esası”, sonra “maliyet bedeli esası” uygulanarak; bu ikisiyle de tespit edilemiyorsa “takdir esası” uygulanmak suretiyle tespit edilebilmektedir.
Yapılması öngörülen yeni düzenleme uyarınca mükellefler; Vergi Usul Kanunu’nun yeni düzenlemesi olan 278/A maddesinin başlangıçta yer alan hükmünden yararlanmak için “Maliye Bakanlığınca, mükellefin geçmiş yıllardaki işlemleri, fiili üretimi, satış ve imha süreçleri ile sektördeki diğer mükelleflerin durumları, yetkili idare, oda ve kuruluşların görüşleri de dikkate alınmak suretiyle” değerlendirilecek. Bu değerlendirme sonucunda Maliye Bakanlığı’nca, karşılıklı anlaşmak suretiyle tayin olunan imha oranını aşmamak kaydıyla; imha edilen emtianın emsal bedeli sıfır olarak kabul edilecektir. Bu bağlamda da mükellefler, imha işlemine ilişkin her türlü kayıt, belge ve evrakı Vergi Usul Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca muhafaza ve gerektiğinde ibraz etmekle yükümlü olacaklardır.
Maliye Bakanlığı, yeni düzenlemeden yararlanmak için başvuruda bulunacak mükelleflerde aranacak şartları, tayin olunan imha oranının geçerli olacağı süreyi, imha oranının süresinden önce iptaline ilişkin kriterleri, bu madde kapsamına giren emtiayı, sektörler, iş kolları ve işletme büyüklüklerini ayrı ayrı ya da birlikte dikkate almak suretiyle belirlemeye ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasları tespite yetkili olacaktır.