Dr. Veysi Seviğ
7193 sayılı Kanun’un birinci maddesi gereği olarak “Türkiye’de sunulan aşağıdaki hizmetlerden elde edilen hasılat
1 Aralık 2019’dan itibaren Dijital Hizmet Vergisi’ne tabidir.”
a - Dijital ortamda sunulan her türlü reklam hizmetleri (reklam kontrol ve performans ölçüm hizmetleri, kullanıcılarla ilgili veri iletimi ve yönetimi gibi hizmetler ile reklama sunulmasına ilişkin teknik hizmetler dahil)
b - Sesli, görsel veya dijital herhangi bir içeriğin (bilgisayar programları, uygulamalar, müzik, video oyunları, oyun içi uygulamalar ve benzerleri dahil) dijital ortamda satışıyla bu içeriklerin dijital ortamda dinlenmesine, izlenmesine, oynanmasına veya elektronik cihazlara kaydedilmesine veya bu cihazlarda kullanılmasına yönelik dijital ortamda sunulan hizmetler,
c - Kullanıcıların birbirleriyle etkileşime geçebilecekleri dijital ortamların sağlanması ve işletilmesi hizmetleri, (kullanıcılar arasında bir mal veya hizmetin satılmasına veya satılmasının kolaylaştırılmasına yönelik sunulan hizmetler dahil)
“Yukarıda birinci fıkrada sayılan hizmetlere yönelik dijital ortamda dijital hizmet sağlayıcıları tarafından verilen aracılık hizmetlerinden elde edilen hasılat da Dijital Hizmet Vergisi’ne tabi tutulacak.
Dijital Hizmet Vergisi Kanunu’nun uygulanmasında;
- Dijital ortam, fiziki olarak karşı karşıya gelmeksizin çevrimiçi faaliyetin gerçekleştirildiği her türlü ortamı,
- Dijital hizmet sağlayıcıları, yukarıda açıklanmış bulunan hizmetleri sunanları,
- Hasılatın elde edilmesi; hasılatın mahiyet ve tutar itibarıyla kesinlik kazanmış olmasını,
- Hizmetin Türkiye’de sunulması; hizmetin Türkiye’de sunulmasını, hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını, hizmetin Türkiye’de bulunan kişilere yönelik gerçekleştirilmesini veya hizmetin Türkiye’de değerlendirilmesi, değerlendirmeden maksat hizmetin karşılığını teşkil eden ödemenin Türkiye’de yapılması veya ödeme yurt dışında yapılmışsa, Türkiye’de ödeyenin veya nam ve hesabına ödeme yapılanın hesaplarına intikal ettirilmesi veya kârından ayrılmasıdır. Ancak dijital ortamda sunulan reklam hizmetinin Türkiye’de bulunmayan kişilere yönelik gerçekleştirilmesi durumunda hizmet Türkiye’de değerlendirilmiş sayılmayacak.
- Finansal muhasebe açısından konsolide grup; Uluslararası Finansal Raporlanma Standartları veya Türkiye Finansal Raporlama Standartları uyarınca konsolide finansal tablolarda yer alan tüm işletmeleri ifade ediyor.
Dijital hizmet vergisinin mükellefi, dijital hizmet sağlayıcılarıdır. Bunların Gelir Vergisi Kanunu ile Kurumlar Vergisi Kanunu bakımından tam mükellef olup olmaması, dar mükellefiyette söz konusu faaliyetleri Türkiye’de bulunan iş yeri veya daimi temsilcileri vasıtasıyla gerçekleştirip gerçekleştirmemesi Dijital Hizmet Vergisi mükellefiyetine tesir etmeyecek.
Diğer yandan mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, iş yerinin, kanuni iş merkezlerinin bulunmaması halleriyle gerekli görülen diğer hallerde Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanlar ile işleme ve ödemeye aracılık edenleri verginin ödenmesinden sorumlu tutabilecek.
İlgili hesap döneminden önceki hesap döneminde dijital hizmetlere ilişkin Türkiye’de elde edilen hasılatın 20 milyon Türk Lirası’ndan veya dünya genelinde elde edilen hasılatın 750 milyon ‘Euro’dan veya muadili yabancı para karşılığı Türk Lirası’ndan az olanlar Dijital Hizmet Vergisi’nden muaf tutulacak.
Mükellefin, finansal muhasebe açısından konsolide bir grubun üyesi olması halinde, bu hadlerin uygulanmasında grubun verginin konusuna giren hizmetlere ilişkin elde ettiği toplam hasılat dikkate alınacak.
Arka arkaya iki hesap dönemi boyunca yukarıda belirtilen hadlerden herhangi birinin altında kalanların vergi muafiyeti, izleyen hesap döneminden itibaren başlayacak.
Cumhurbaşkanı, yukarıda birinci fıkrada yer alan hadleri verginin konusuna giren hizmet türlerine göre ayrı ayrı veya birlikte sıfıra kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya yetkilidir.