Prof. Dr.  Kerem ALKİN

Prof. Dr. Kerem ALKİN

Diğer Yazıları

keremalkin@superonline.com

 

Uluslararası Para Fonu (IMF) kadar Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) küresel ekonomiye dair değerlendirme raporları da uluslararası ekonomi çevrelerinde meşhurdur. UNCTAD raporları, küresel ekonominin önde gelen aktörlerinin, örneğin dünyanın önde gelen merkez bankalarının para politikası kararlarını doğal olarak kalkınma ve yaşam kalitesini etkileyen boyutlarıyla da ele alır. IMF’nin küresel ekonomi raporları ise önerilen para ve maliye politikası tercihlerini, enflasyonla mücadele, mali disiplin veya cari denge boyutu ile ele alır ve söz konusu kararların dünya vatandaşlarının yaşam standartlarını etkileyen boyutu yeterince ön plana çıkmaz. Bir örnekle izah etmek açısından, UNCTAD’ın son raporunda yer alan ‘gelişmiş ülkelerde uygulanan para politikasının ve yüksek faiz oranlarının tüm dünya ekonomisinde sebep olduğu yapısal değişim, yüksek faiz iklimine uyum ve ülkeler açısından borçların sürdürülebilirliği açısından oluşturabileceği zararlar dikkate alınmalı’ ifadesi, yeterince ipucu veriyordur sanırım.

 

IMF’nin son küresel ekonomik görünüm raporu, bir önceki rapordaki tahmini korumak suretiyle 2023 yılı büyüme beklentisinin yüzde 3 olduğunu teyit ediyor. Küresel ekonomiye ve jeopolitik belirsizliklere bağlı dalgalanmalar nedeniyle IMF, 2024 büyümesini yüzde 3’ten yüzde 2.9’a çekmiş durumda. Küresel toparlanmanın yavaş ve düzensiz olmayı sürdürdüğüne işaret eden IMF, bilhassa Almanya’nın bu yıl G7 ülkeleri arasında küçülmesi beklenen tek ülke olduğunu hatırlatıyor. Buna karşılık, 6 Şubat’taki deprem felaketi sonrası, 2023 büyüme öngörüleri yüzde 2.5’e kadar çekilmiş olan Türkiye için pek çok uluslararası kuruluş nasıl ki yüzde 4 ile 4.5 arasında bir tahmin düzeltmesi yaptı ise IMF de 2023 büyümesini yüzde 4 olarak revize etmiş durumda. 2024 beklentisi ise yüzde 3.25.

 

Bu yıl Alman ekonomisi için yüzde 0.5 küçülme tahminini paylaşan IMF, Almanya ile ilgili tahminini ikinci kez aşağı doğru revize etmiş durumda. 2022’de yüzde 1.8 büyüyen Alman ekonomisi, geçen yıl Euro Bölgesi’nin büyümesine pozitif katkıda bulunmuş iken, bu yıl yüzde 0.7’lik büyümesi beklenen Euro Bölgesi’nin hem ortalama büyümesinden ciddi sapmış, çok daha kötü performans sergilemiş; hem de Euro Bölgesi büyüme ortalamasını aşağı çekmiş olacak. IMF’nin Almanya için 2024 büyüme öngörüsü ise yüzde 0.9. Bununla birlikte, 2024 beklentisi de IMF’nin bir önceki temmuz ayı raporuna göre 0.4 puan daha düşük. IMF’nin Alman ekonomisine yönelik revize ettiği sıkıntılı tablonun gerekçesi olarak ifade ettiği önemli başlıklardan biri, faize duyarlı sektörlerde gözlenen zayıflık.

 

UNCTAD’DAN 3 KRİTİK ÖNERİ

 

UNCTAD, bu sürece yönelik 3 öneriyi ortaya koyuyor. İlki, dünyanın önde gelen merkez bankalarının uzun vadeli finansal konulara daha fazla odaklanarak, uluslararası koordinasyonu güçlendirmeleri; bunun yanı sıra sadece fiyat istikrarına değil, özel sektör ve kamu sektörü için sürdürülebilir ekonomik ortama da odaklanmaları. UNCTAD’ın ikinci önerisi, politika yapıcıların reel ücretlerin uyumlu şekilde artırılmasının savunuculuğunu yapmaları ve çalışan kesimlere somut taahhütlerde bulunmaları.

 

Bu amaçla, kapsamlı bir sosyal koruma modeline yönelik çalışmaları önceliklendirmek gerekiyor. Üçüncü öneri ise gelişmekte olan ülkelerde temiz enerjiye geçiş sürecine yatırımın daha aktif olarak sürdürülmesi. Bu amaçla da daha güçlü çok taraflı bir işbirliğinin inşasının hızlandırılması, bunun yanı sıra Dünya Ticaret Örgütü (WTO), IMF ve Dünya Bankası’nın kapsamlı çok taraflı anlaşmalar ve uzun vadeli finansman imkanları için ellerini daha fazla taşın altına koymaları.

16 Ekim 2023 Pazartesi