Hikmet BAYDAR

Hikmet BAYDAR

Diğer Yazıları

Türkiye İstatistik Kurumu, 6 Eylül 2016 günü işgücü maliyetleriyle ilgili verileri yayınladı. Verilerde saatlik işgücü maliyetlerindeki değişimin sektörel bazda dağılımı var.

Söz konusu veriler yıllık ve çeyrek dönemde saatlik işgücündeki değişimi bize analitik bir şekilde gösteriyor. Bu veri maliyetlerdeki değişimi gösterdiğinden çok önemli. Firmalar kendi maliyetleriyle bu oranları karşılaştırarak nispi olarak genel piyasaya göre daha zayıflayıp zayıflamadıklarını, rekabet güçlerindeki değişimi görebilirler.

YILLIK YÜZDE 20.5 ARTIŞ

Verilere göre; toplam saatlik işgücü maliyet endeksi 2016 yılı ikinci çeyreğinde birinci çeyreğe göre yüzde 2.1 yükselmiştir. Detaya baktığımızda sanayi sektöründe yüzde 3.3, inşaat sektöründe yüzde 3.9 ve hizmet sektöründe yüzde 1.1 oranında artışlar söz konusu.

Yıllık bazda baktığımızda ise toplam artışın yüzde 20.5 olduğunu görüyoruz. Sektörel detaya bakarsak; sanayi sektöründe yüzde 19.2,inşaat sektöründe yüzde 24.7 ve hizmet sektöründe yüzde 21 maliyet artışları söz konusu.

İşgücü maliyetlerindeki değişim, görüldüğü üzere enflasyonun çok üzerinde olduğu için bize göre olumlu değil. Bu durum enflasyonu yukarı yönde itici bir faktör olarak karşımıza çıkacaktır.

SAATLİK KAZANÇ ENDEKSİ

Burada önemli olan nokta saatlik işgücü maliyet endeksinin artışının saatlik kazançtaki değişimin üzerinde olmamasıdır. Aksi halde firma kârlılığı oransal olarak düşer.

Saatlik kazanç endeksine baktığımızda toplam kazancın ilk çeyreğe göre yüzde 1.9 arttığını görüyoruz. Sektörel bazda değişim çok farklı oranlarda. Sanayide yüzde 3.3, inşaatta yüzde 5.2 ve hizmet sektöründe yüzde 0.8 değişim olduğunu görüyoruz. Yıllık bazda değişim ise toplam yüzde 20.5, sanayide yüzde 19.4, inşaatta yüzde 24.9 ve hizmette yüzde 20.9 olarak gerçekleşmiştir.

Görüldüğü gibi maliyetlerdeki artış kadar bir kazanç artışı gözlemliyoruz. Dolayısıyla nette kârlılıkta pek de bir değişim yok. Aksine maliyetlerden kaynaklanan bir zorunlu fiyat artışı görüyoruz. Bu zorunlu artış bize çok önemli mesajlar veriyor.

  • Düşük kapasite kullanım oranının yanında maliyetlerdeki artış kadar kazanç artışı fiyatlarda bir artışın talepte kırılmaya yol açabildiği,
  • Fiyata aşırı hassas piyasada, talep zayıflığı nedeniyle maliyetlerdeki artışın dışında zam yapılamadığı
  • Piyasada canlılık konusunda sıkıntılar olabileceği anlamına geliyor.

Maliyetlerin üzerindeki fiyat artışı talepte canlanmayı bize göstereceğinden geleceğe yönelik beklentileri de kamçılayabilirdi. Ancak mevcut verilerden dolayı böyle bir sonuca varamıyoruz.

Son sözümüz; böyle ortamları fırsata çevirmek ciddi başarılar getirebilir. Sadece her birimin gerçekten verimli çalışmasını sağlayın yeter. Satın almadan pazarlamaya kadar…

19 Eylül 2016 Pazartesi