Salih KESKİN

Salih KESKİN

Diğer Yazıları

Küresel yarışta firma ve kurumların yerlerini belirleyen ana parametrelerin başında inovasyon kapasitesi ve yenilikçilik performansı geliyor.

İnovasyon kapasitesi ve yenilikçilik performansı ise;

  • İş süreçleri ve yöntemleri ile ilgili geliştirilen inovasyonlar
  • Çevresel koşullardan dolayı yönetim mantalitesinde ve yapısındaki yenilenmeler
  • Yeni ürünlerin ve servislerin kalitesi
  • Yeni ürünlerin ve projelerin sayısı
  • Mevcut ürün çeşitliliğinde yeni ürünlerin yüzdesi
  • Patentli veya patentlenebilir ürünlerin sayısı gibi unsurlarla ölçülüyor.

ÜLKELERİN PERFORMANSI

Firmalar gibi ülkelerin de Ar-Ge ve inovasyon kapasiteleri ve yenilikçilik performansları var.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 18 Kasım 2016’da 2015 yılı Ar-Ge harcamalarını açıklayan bir bülten yayımladı. Buna göre Türkiye’deki özel sektör, kamu ve üniversiteler 2015 yılında Ar-Ge’ye toplam 20 milyar 615 milyon lira harcamış.

PriceWaterhouse Coopers (PwC), her yıl dünya firmalarının Ar-Ge harcamalarının listesini yayımlıyor. Bu listeye göre Ar-Ge harcamalarında başı çeken ilk beş firma şöyle:

  • Volkswagen 15.3 milyar dolar
  • Samsung 14.1 milyar dolar
  • Intel 11.5 milyar dolar
  • Microsoft 11.4 milyar dolar
  • Roche 10.8 milyar dolar

Ülkemizin Ar-Ge ve inovasyon stratejisini tekrar gözden geçirmesinde fayda var. GSYİH’den Ar-Ge ve inovasyona yüzde 0.8 civarında bir pay ayırıyoruz. Bu pay ilerlemiş ülkelerde yüzde 3 civarında.

İNOVASYON STRATEJİSİ ŞART

Ar-Ge yatırımları tek başına her şey demek değildir aslında. Avrupa, Amerika’dan daha fazla Ar-Ge yatırımı yaptığını, ancak geri dönüşüm açısından Amerika’dan daha geride olduğunu gördüğü yıllarda, bunun önemini fark etmiş ve inovasyonun ticarileştirilmesinin de en az gerçekleştirilmesi kadar önemli olduğunun farkına varmıştır.

Avrupa paradoksu olarak da nitelendirilen bu olay, yeniliğin sadece Ar-Ge’den ibaret olmadığını açıkça gözler önüne sermesine rağmen bazı ülkeler ve işletmeler bunun öneminin henüz yeterince farkına varamamışlardır. Oysa inovasyonları başarılı bir şekilde ticarileştiremeyip; ondan yeterli sosyal ve ekonomik katma değeri elde edemediğinizde hem rekabetçilik açısından hem de kullanılan kaynakların etkinliği ve verimliliği açısından dezavantajlı bir durumda olacağınız açıktır.

Ülke olarak Ar-Ge ve inovasyonda öne geçmek için odaklanılmış inovasyon stratejisine ihtiyaç var. Türkiye’nin kritik inovasyon alanlarına yönelik analiz çalışmalarını yapması ve hangi alanda yarışa katılabileceğini acilen belirlemesi gerekir.

GELECEĞİN STRATEJİK İNOVASYON ALANLARI

  • Bilgi ve iletişim teknolojileri
  • Biyoteknoloji ve gen teknolojileri
  • Nanoteknoloji
  • Mekatronik
  • Üretim süreç ve teknolojileri
  • Malzeme teknolojileri
  • Enerji ve çevre teknolojileri
  • Tasarım teknolojileri

İNOVASYONUN KARAKTERİ

  • Safhalandırılması gerekir.
  • Fırsat odaklıdır.
  • İçeride veya dışarıda olabilir, dışarıdan işbirliği gerektirir.
  • Çeşitlilik ister.
  • Riskli bir süreçtir.
  • Girişimcilere ihtiyaç duyar.
  • İlave seçenekler sunar.
  • Değişim gerçekleştirir.
  • Sürdürülebilir olması için dengelenmiş değer sürücülerine ihtiyaç duyar.
  • Üst yönetimin desteğini gerektirir.

13 Aralık 2016 Salı